16 Mayıs 1936 Tarihli Ağaç Dergisi Sayfa 12
evdel Kudrel SOLOK Vaka, dünya harbinden sonra her hangi bir memlekette yeçmiş olabilir. Birinci Perde Tablo : 1 Dipte bir siper, ortasından öne, meydana çıkılabilir. Siperin içinde iken şahısların ancak göğsünden yukarısı görünür. Birinci tablodaki kişiler : Birinci numara ( HEYKELTRAŞ ) kinci Üçüncü Dördüncü Beşinci Altıncı Yedinci Sekizinci Dokuzuncu Onuncu On birinci On ikinci (Birinci, ikinci, üçüncü numara siperin içindedir. Dördüncü önde, arkasını siperin duvarına dayamış, gömleğini çıkarmış, güneşte bitlenmektedir.) BİRİNCİ NUMARA— (Telefonda konuşur) Evet efendim.... evet.... evet... öyle mi? — Şimdi cepheden on kilometre gerideyiz. Elbiselerimiz yırtık... peki efendim | — Silâhlarımız aşındı. Bir türlü hedeli tut- muyor... Evet, haklısınız | — Ayak kaplarımız parça parça, adeta yalın ayak geziyoruz ... Doğru elendim, evet efendim! — Karşımıza çıkanı öldürmek için cepha- nemiz kalmadı... Tabi, tabi efendim | — Dürbünlerimiz seksen metrodan ilerisini görmüyor... Hakkınız var, bunu hemen düşün- meli | — Bir tabak sıcak yemeğe hasret çekiyo- ruz. Kuru peksimet yemekten diş etlerimiz has- talandı. Hep skorpit olduk. Buna mâni olmak için sebze yemek lâzımmış... Evet, sebze ye- mek lâzımmış... Şimdi hergün dağlara çıkıyo- ruz... Sebze yerine ot yemek için ... Evet, ( MUHARRİR ) 11 haklısınız ... Evet efendim ... Evet ... Emreder- siniz... Evet... Evet | (Telefonu kapar) Görüyorsunuz ya, söylenecek sözleri söy- ledik. Verilecek cevapları verdik. Ne dersiniz ? (Cevap veren olmaz, herkes düşünür.) BİRİNCİ NUMARA — ( Üçüncüye ) Sen, delikanlı; anlatabilirmisin bana ki... sana söyliyorum... Hey ... delikanlı | ÜÇÜNCÜ — Kime? bana mı? BİRİNCİ — Sana yal (Üçüncü güler) Niçin gülüyorsun? demek istiyorum ki. ÜÇÜNCÜ — Delikanh... ( Güler) ben hal. Delikanlı... (Güler) BİRİNCİ — Kaç yaşındasın sen ? ÜÇÜNCÜ — Yirmi iki, BİRİNCİ — Niçin gülüyorsun ya? delikanlı değil misin? Halta çocuksun bile | ÜÇÜNCÜ — Öyle ise burada işim ne ? Çocuklar askere gider mi? Ben artık ihtiyarım, İbtiyar | Eğer iki sene içinde elli senelik ıstı- rap çekmeseydim... Eğer... Tuhl İbtiyarladık artık | BİRİNCİ — Haklısın... iki sene içinde elli sene... (Bir saniye susar) ben ne söylemek isti- yordum sana? .. Kim bilir?... Belki de bunu söy- liyecektim. ÜÇÜNCÜ — Adam sende | Bütün sözler gideni yerine getirmez. Yanında biraz karın doyuracak birşey var mı? Sen ondan haber ver. BİRİNCİ — Ne gezer | ÜCÜNCÜ — Gördün mü ya? öbür taraf hep boş lâf. Midem öyle boşalmış ki, * panto- lon belimden kaçıyor. İKİNCİ — Kemeri bir delik daha sıkıştır. ÜCÜNCÜ — Haydi bakalım. (Kemeri sı- kıştırır. ) DÖRDÜNCÜ — (Oturduğu yerde kahkaha ile güler) Eğer bu halinle şehre gitsen, seni korsa giymiş bir züppe zannederler. Ha, ha, ha, haaa ÜCÜNCÜ — Sen orada bitlenmene bak, çok söyleme |
