1 Mayıs 1989 Tarihli TV'de 7 Gün Dergisi Sayfa 33

Kültür Bakanı N.Kemal Zeybek ve yardımcıları sanat dünyasıyla ilk tanışmayı SESAM'da gerçekleştirdi (altta). SODER Başkanı Türkân Şoray ve Müjde Ar da toplantıda hazır bulundular (üstte). Yıllardır yeni atanan her Kül- tür Bakanı'na sorunlarını yansıt- maya çalışan Yeşilçam çalışan- larının umudu bu kez de Namık Kemal Zeybek'te... Başta SESAM (Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği) sonra da SODER (Sinema Oyuncuları Derneği) olmak üze- re gelişme ve değişim gösterme- yen sorunlarını Kültür Bakanı Na- mık Kemal Zeybek'e iletirken, en çok şikâyetçi oldukları kurumla- rın başında TRT geliyordu. SE- SAM Başkanı Türker İnanoğlu ile yönetim kurulu üyesi Atıf Yılmaz'- ın yansıttıkları soruna göre TRT, kendisine proje getiren herkese yeterlilik belgesi sormadan kapı- larını aralıyor. Atıf Yılmaz, devle- tin televizyonuyla, sinemanın iş- birliği yapması gerektiğini ancak, bunun gerçekleştirilmediğini şöy- le dile getiriyor. “TRT, kurum dışında yaptırdı- ğı dizi ve filmlerin ancak yüzde beşini Türk filmcilerine vermekte. Geri kalanı ise, filmcilikle hiç iliş- kisi olmayan meslek mensupları- na verilmektedir. Bakkal, kasap, çorapçı gibi kişiler TRT'ye proje verebilmektedir. Ülkemizde dev- let, inşaat yapacak müteahhitten bile yeterlilik belgesi ararken, ber- ber dükkânı açacak kişiden, ber- IRT'Y YALINAYAK PROTEST TRT'nin filmcilikle ilgisi olmayanlarla işbirliği yaptığını belirten yetkililer, Türk Sineması'nın sorunları çözümlenmezse, Türkân Şoray'la, Müjde Ar'ın çıplak ayakla Ankara'ya kadar yürüyeceğini belirtiyorlar. berler derneğinden belge almasını isterken, film yapımı gibi özelliği olan hassas bir konu için TRT il- gilileri filmcilik mesleğini hiçe say- maktadır.” Atıf Yılmaz, TRT'nin dışarıya yaptırdığı dizi ve filmlerdeki kali- te düşüklüğünün nedenlerini de buna bağlıyordu. Ayrıca, Yeşil- çam'ın ünlü yıldız ve usta yönet- menlerinin, birçok yapımcının bu sorunlar yüzünden TRT ile çalış- maktan kaçınıldığına işaret edi- liyordu. Çözüm yolunun ise, TRT ile Türk sineması yetkililerinin bir araya gelerek sorunlara kalıcı ve ciddi bir çözüm getirilmesi gerek- tiği vurgulanıyordu. Olaya TRT açısından bakıldı- ğında ise, farklı bir görüş ortaya çıkıyordu. Yeşilçam'ın içinde bu- lunduğu darboğazdan kurtulabil- Sinemacıların TRT ile ilgili sorunlarını çözeceklerini belirten Bakan Zeybek çıkarken herkesle tokalaştı. Zeki Alasya'yla tokalaşırken ise “Siz politikacı olurşanız bize iş kalmaz'' diyerek espri yaptı. mesi için TRT'yi cam simidi ola- rak görmesi bazı TRT'ciler tara- fından eleştiriliyordu. Ayrıca, Ye- şilçam'ın, TRT yapımı dizi ve filmlerle, yönetmenlerini küçüm- seme gibi bir alışkanlığı olduğu- nu belirten TRT'ciler, şöyle de- vam ediyorlar. “Yeşilçam, önce TRT'nin dişi- ni tırnağına takarak dizi ve film ya- pan mensuplarına saygı duyma- lıdır. Çok iyi koşullarda film çeker- ken, TRT'ye sırtını çeviren Yeşil- çam, darboğaza girince mi TRT'yi anımsıyor? Kaldı ki biz, her za- man onlarla işbirliğinden yanayız. Bizler kuru ekmeğe talim edip, öz- veriyle dramayı kurarken, Yeşil- çam'ın desteğinden yoksunduk. Şimdi, TRT'yi yağlı kuyruk olarak görüyorlar ve işbirliğinden söz ediyorlar. Ama, bu sözlerimiz iş- birliğinden yana değiliz biçiminde anlaşılmamalı”'... Öte yandan TRT'nin, Yeşil- çam'a karşı tavrını değiştirme- mesi halinde, sinemacıların ey- leme geçeceği belirtilirken, SE- SAM Başkanı Türker İnanoğlu ve Atıf Yılmaz, bakın neler diyor. “Bu tutum sürerse Türkân Şo- ray ve Müjde Ar, Ankara'ya kadar çıplak ayakla yürüyecekler. Bu- nun bilinmesinde yarar var.” Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek ise, sinemacıların sorun- larının tekrar. inceleneceğini, bunlara çözüm getirileceğini be- lirtip, bu kez kimsenin hayal .kı- rıklığına uğramayacağını vurgu- luyordu. Ayşe DURUKAN