22 Mayıs 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

22 « S « 935 F H ç B .. .. .. İsmet İnönünün Seyahati Ankara, 21 (Hususi muhabi- Timiz bildiriyor) — Kamutay on beş haziranda yaz tatili devresi he girecektir. Başbakan İnönü mutayı tatil olunduktan son- Ta İstanbula giderek bir kaç gün dinlenecek, oradan yanında İç Bakan Şükrü Kaya olduğu halde Şark vilâyetlerinde bir tetkik seyahatine çıkacaktır. Bir aydan fazla sürecek bu tetkik seyahatinde İsmet İnönü- nün petrol ve altın arama saha larını da gezmesi çok muhtemel dir , Tıbbi müstahzarat Nizamnamesi Hazırla'ndı Ankara, 21 (Husus? muhabi- rimiz bildiriyor) — Sağlık ve sosyal Bakanlığı ispenciyari ve tıibbi müstahzeratın formülleri- nin tatbiki,tahlil,satış ve bu gibi Müstahzerat imaline mezun ola caklar hakkında nizamnamede hükümler vardır , Nizamnameye göre — tahlil Masrafları ve rühsatname harç- darı 25 liradır. Memlekette imal edilen veya ariçten gelen tıbbi ve ispençi- a_yrî maddeler fiatlarına göre is- tihlâk resmine tabi olacaktır. İs tihlâk resmi pul yapıştırılmak Snretğ:dalmacaktır. Pul 25 ku- Tuşa ar bir kuruş, 50 kuruşa /-kadar 2 kuruş 100 kuruşa kadîır 3 kuruş yüz kuruştan - fazla için be;:ıuruş olacaktır. lar her kaba ayrı ayrı ya- ?:m;:ııî ve dışarıda yapılîn— Ti ayrılmasi Kir GndP, Yapılanla li olacaktır..Pul yapıştırılmadan ısatış yapılmıyacaktır, j an gelen müstahzera tın pulları gümrüklerde yapıştı- rılacaktır. İstihlâk resmi veril - Meden satışa çıkarılan müstah- Zerattan ceza olarak 3 kat resim alınacaktır. Tekerrürü halinde bu ceza 25 liradan 200 liraya ka dar olacaktır. _'_I'a-hlil neticesinde saf ve for- Mmüle muvafık olmayan müstah Zerat muhakeme neticesinde im ha edilecek ve sahibinden 50 lira 500 liraya kadar ağır para Cezası alınacaktır. tekerrüründe ise ellerinden imal ye ithal müsaadeleri almacaktır. lisatsız müstahzerat yapıp sa k*aanlardan 50 liradan 200 îixîrya h_dal', Müstahzer imaline salâ- İyettar olmadıkları takdirde Se 200 liradan 500 liraya kadar Seza almacaktır. Nizamname hükümlerine kar gıohaşeket edenlerden 5 liradan ln-o hfâ_ya kadar ceza alınacak - bîı: Nizamnamenin neşrinden len 'Y__BOm'a pulsuz olarak görü Müstahzerattan 3 kat ceza a- Caktır. » Öaatnnniz İran büyük Elçisi gidiyor şimA.nka_fa, 21 (Hususi muhabi- Fti bildiriyor) — İran büyük Sisi Sadık Han tekaüt olaca - Tila yakında şehrimizden ay- işlg:aktn" Bu münasebetle dış dün bakan vekili Şükrü Kaya Ma,,©tce büyük elçi şerefine pe::;;fü: köşkünde bir süvare Bu akga; K Sisi Şam da Afgan büyük el P ag Ahn:let Han meslek arkada- :ıu:“eflne sefarethanede bir sü Vermektedir. Üi eee A hkara Halkevi başkanlığı .a%“küra,. 21 (A.A.) — Anka - Nun , €Vi başkanı Nafi Kansu uğinîenel. yönetim kurumu üye- Seçilmesiyle boşalanrı Anı- ĞXJA âlkevi başkanlığına içel N Vi Ferit Celâl seçilmiştir. — C. H. Partisi yeni Yünetim Kurulu genel sekreter Recep Peker'in başkanlığında ilk toplantısını yapıyor *GENEL NÜFUS SAYIMI Sayım Günü Tramvaylar, Otomobiller IHusust Muhabirimiz Ankara, 21. Genel nüfus sayımı talimatna mesi bakanlar heyetince onan - mıştır. Bugünlerde resmi gaze - te ile neşrolunacaktır. Bu tali - matnameye göre yerli ve yaban cr ve ecnebi bütün insanlar tef- rik edilmeden 18 birinci teşrin 1935 cuma günü yurdumuzda yapılacak sayıma dahil edile - ceklerdir . Numaralama işi nüfus sayı - mı gününe kadar iç bakanlık ve istatistik genel direktörlüğü ta- rafından her tarafta, hattâ köy lere varıncaya kadar teftiş edi - lecektir. Numaralama işini tam yaptı - ğını bildirdiği halde teftiş ne - îı'rw:;nde tam vapmadıkları an- aşılan memurlar sayım kanunu nun 6 incı maddesine göre teczi- ye edileceklerdir . Sayım memurluğunu kabul etmeyenler ve talimatname hük müne mügayir hareketlerde bu- lunanlardan 5 liradan 25 liraya kadar, ve bu vazifeyi yapmak is teyenlere mâni olanlardan 10 li radan 50 liraya kadar para ce - zası alınacaktır. Parayı verme - yenler her bir lira için bir gün hapis yatacaklardır. Şüphelerin önüne geçilecek Nüfüs sayımının bazı vergi ve ve mükellefler konulmak gaye- sile yapıldığı hakkında halkın şüphelenmesinin önünü almak için konferans, müsahabe, mü - kâleme ve tamimler yapılacak - tır. Sefarethanelerdeki sayım dış bakanlıkça sayım defterleri se- farethanelere gönderilmek ve defterler sefarethanelerce dol - durulmak suretile yapılacaktır. Memleket içinde her - hangi bir dil ile çıkan gazete ve risa - leler istatistik genel direktörlü - ğgünün halkı sayım hususunda tenvir için yollayacağı yazıları günü gününe ve aynen koyma - ga mecbur olacaklardır. Sinemalar da kendilerine ve- rilen ilânları projeksiyonla hal- ka göstermeğe mecbur tutula - câklardır. İstatistik genel direktörlüğü tarafından yaptırılacak afiş ve ilânlar bütün umumi yerlere, res mi ve hususi dairelere, banka, mektep ve nakil vasıtalarına ya pıştırılacak ve yapıştırılan yer sahipleri bu afiş ve ilânları sa - ününe kadar muhafazaya ığîcnbışxlacaklardır. Ayrıca rad yolar ile de neşriyat yapılacak - tır . Nakil vasıtaları Araba, at, tramvay, otobüs, otomobil, kamyon, banliyö tren leri, İstanbul ve İzmirde bulu - nan ara vapurları o gün sayım bitinceye kadar işlemiyecektir. Cezalar Saym;; sabah sekizde başlaya- caktır. Sayım memurlarının sor- işlemiyecek Bildiriyor | dukları suallere cevap vermeyen lerden 5 liradan 25 liraya kadar para cezası alınacaktır, Talimatname hükümlerine na zaran nüfus sayımı ve kontrol memurluğu — mükellefiyetinden istisna edilenler şunlardır Saylavlar, bakanlar heyeti, cumuür başkanlığı ve başbakan - lhk memur ve müstahdemleri, müsteşarlar, umum müdürler ve muavinleri, umum kâtipler, dai- re reisleri, müstakil şube mü - dürleri, kalemi mahsus ve şifre müdür ve memurları, devlet şü- rası ve divanı muhasebat reisi, âza, başkâtip, müddeiumumi ve mürakipleri, Ankara müstakil jandarma taburu mensupları, as kerf, mülki ve hususi hastaha- neler, dıspanser ve sanatoryöni- lar mensupları, bütün yatı mek- K-RN '| da İngilterede Antropoloji ilmi adamlarından Arthur Keith'in yazdığına göre bu yakınlarda, Leipzig şehrinde Alman ilim a- damlarından biri, insanlardan bazılarının yuvarlak kafalı, ba - zılarının da yassı kafalı olmtası- nın sebebini bulmuş: Çocuk doğduktan sonra an - nesi öonun başını katı bir yastık üzerinde yatırırsa çocük uzun kafalı, yumuşak bir yastık üze- rinde yatırırsa yuvarlak kafalı olurmuş! . Bu buluşun ne kadar ehem - miyetli olduğunu tabil anlıyor- sunuz: İsrail oğullarının tanrısı Yahova onları kendisinin en sevgili kulları olarak seçtiği gi- bi, Almanların yeniden girmek istedikleri — Paganism tanrıları Almanları yeryüzünde en kuvvetli, en akıllı ve bütün in - sanların üstünde olmağa değer- li olarak seçmişlerdir. Bu kadar mutlu adamları on- lar gibi mutlu olmayan ötek! u- luslardan ayırdetmek için elbet- te bir alâmet lâzımdır. Şimdiye kadar ÂAntropoloji ilim adamla- rı, en başta Almanların bulun - dukları Arya ırkını ayırt ettire- cek alâmet olmak üzere o ırk - tan adamların yassı kafalı olduk larını ileri sürmüşlerdi. Halbuki, Almanların — hepsi yassı kafalı değildir. Şimdiki Al manyanın batı ve güney batı ta- raflarından başka — ülkelerinde yuvarlak kafalı — insanlar yassı kafalılardan daha ziyade görü - lür. İşin daha önemli tarafı, halis Alman olduklarında kimsenin şüphesi olmayatı, — hattâ bütün Alman ulusuna şeref veren iki büyük adamın kafalarının ayniı biçimde olmamasıdır: Mareşal Hindenbourg — yuvarlak kafalı olduğu halde onun ünlü arkada- şı General Lüdendorff yassı ka- falıdır. Zaten, Almanlarm Arya w - kından oldukları ötedenberi bi- linmekle beraber, — Almanyada 'maması bütün-Antropoloji ilmsi adamlarının gözlerine çarpmak- tepleri müdür ve idare v , ları, askeri fabrikalar ve harita genel direktörlükleri mensupla- rı, mevki ve merkez kumandan- ları, askerlik şubeleri reisleri, binbaşı ve daha yukarı rütbede ki zabit ve memurlar, doktor ve eczacılar, posta telgraf ve tele - fon ve radyo idarelerinin bittün mensupları, devlet ve şirket ta - rafından işletilen demir, deniz yolları ve liman idareleri men - supları, hâkim, müddeiumumi ve müstantikler, su, hava gazı tenvirat idareleri mensupları, un fabrikaları ve değirmenleri mensupları itfaiye — teşkilâtı, bankalar' müdür, idare meclis- leri reisi ve âzaları, emniyet ve âsayiş işlerile uğraşanlar. ayım işinin idarecileri nokta sından vali ve kaymakamların lüzum göreceği nisbette emni- yet, jandarma ve gümrük muha faza teşkilâtları mensupları. taydı. Bir Frahsız ilim adamı 1871 savaşından sonra, o savaş- ta Fransızların — Almanlara alt olmasının hıncırıt almak için, yu varlak kafalı Almanların Arya ırkından halis Alman değil İs- lav ve Mongol tohumu oldukla- rını söylemişti. Bunun üzerine Almanyanın en ünlü ilim adamlarından olan Virchov işe karışmış ve Alman- ya mekteplerindeki çocukları bi rer birer muayene ettirerek hep- sinin halis — Alman olduklarını ispat etmişti. Fakat Almanlar- dan bir kısmının yuvarlak kafalı olduklarını görmemek kabil ol- madığından o ünlü ilim ada - mınımm ispatı eski Romalıların Cermanlar için mavi gözlüdür demelerine, yani ancak bir tarih sözüne dayanmıştı. Antropoloji ilmi adamlarmın kafatası biçimine ne kadar ö - Dil Anketi Açıldı Ankara, 21 (A.A.) — Türk dili araştırma kurumu genel sekre- terliğinden: Türk sentakasının kuralları araştırılırken, konuşma dilinde ve konuşrqş diline uygun olarak yazılmış folklor eserleri ile kitap - larda görülen cümle ve terkiplerin yapılış şekilleri hakkında bir anket açılmıştır. “Sentaks anketi,, adını verdiğimiz bu anketin nasıl yapılacağı- nı gösteren bir program basılmış ve bütün iller ve ilçelerle Halkev lerine dağıtılmıştır. Programa göre, Halkevlerinin dil, her il ve ilçede bulunan derleme kurulları ile tarih ve edebiyat komiteleri, halkınm konuşma dilinde yazı sentaksimizdan başkalık gösteren sentaks şekillerini ve ata sözleri, bilmeceler, masallar, halk tekerlemeleri gibi folk- lor varlıkları ile halk diliyle yazılmış hikâye ve tiyatro gibi kitap- larda bulabilecekleri ve terkipleri fişleyeceklerdir. yazı sentaksından değişiklik gösterir cümle ilimizin öz konuşma kaynağındaki bütün sentaksı varlıkları- nrı ortaya çıkarmak ceğini umarız, için açılan bu anketin büyük verimler vere - u — ©C© Bütçe Kamutayda Görüşülüyor Ankara, 21 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Yarın kamu - tay saat on dörtte toplanacak, bütçe müzakeresine başlayacak - tır, Karpu.tay icap ederse öğleden evvel de toplanarak bütçe mü - Zakeresini dört beş gün içinde ikmal edecektir. Bütçe bir haziran- da alâkadarlara bildirilecek, memur maaşları vaktinde verilecek - Ür! bütün kafaların aynı biçimde ol- | KRONIİIK Yuvarlak Kafa, Yassı Kafa nem verdiklerini bilirsiniz. O - nun için, sonradan gelen ilim a- damları en halis Arya insanları- nm bulundukları Almanya ülke- lerinde böyle biri yuvarlak, biri yassı iki türlü kafatası olması- nın sebebini çok mera ketmiş - lerdi, Bu ilmin adamlarına göre, yuvarlak kafa Arya ırkından 0l- mayan insanlara mahsustur. O halde * Almanların kendilerini Arya ırkındân sayan başka Av- .rupalıların bazan yuvariak ka- falı olmalarını nasıl izalı etme- li? İlim adamları bu güçlüğe kar şı gelmek için Avrupa ırkların- da türlü türlü tasnifler yapmış- lardı. Kimisi — Avrupalıları üç büyük ırka ayırmışlardı. Nite - kim Amerikalı Antropoloji ada- mı Ripley Avrupalıları Töton - lar, dağlılar ve Akdenizliler di- ye ve ırkın kafasını da buna gö- re göstermişti. Daha sonra Fransız Daniker Avruaplılar i - çin yalnız üç ırkı az görerek on- ları altı ırka çıkarmıştı. Leipzig'deki ilim — adamının buluşu şimdiye kadar bütün i - lim adamlarının karşısına çıkan o güçlüğü bir çırpıda — ortadan kaldırıyor. Kafatasının yuvar- lak yahut yassı olması, çocuğun başını yastığın katı veya yumu- şak olmasından ileri gelirice âr- tık Antropoloji ilminin dayan - dığı büyük prensip doğru değil demektir. Bu buluşâ göre yuvarlak ka - falr olmak yumuşk yastık üstün de yatmaktan ileri geldiğinden, biz Türkler en ziyade yuvarlak kafalı olduğumuzdan dolayı, bi- zi çocukluğumuzda — yumuşak yastıkta yatırdıkları için anne- lerimizin ellerini bir daha öp - memiz lâzımgelir. Alman ilim adamının büyük buluşu eski — cağlar tarihini de kökünden değiştirecek gibi gö- Mısırda. Irak'ta, Hindistandâ eski zamandan kalma mezarla- rım içine inerek oralarda bul - dukları kafataslarının biçimine göre oralara gömülmüş insanla- rın hangi ırktan olduklarını an- lamağa çalışıyorlardı. Onların emeklerinin bundan sonra faydasız bir şey değil, fa- kat Almanyanın en büyük adam larından Haekel kafa tası - nın biçimine önem verirdi. Hat- tâ Avrupa uluslarından hepsi - nin kafataslarını muayene ettik- ten sonra ÂAvrupada en akıllı ve medeniyete en ziyade elverişli insan olarak Arnavutları gös - termişti. — Zaten bütün tarih te b_unun doğru olduğunu göste - rir. O büyük ilim adamı şimdi sağ olsaydı, kafatası biçiminin böyle birdenbire hiçe indirilme- sine ne derdi? Onun bu işe ne diyeceğini — düşünmeğe pek te lüzum yoktur, sanıyorum. Çün- kü Haekel şimdi — sağ olsaydı, dünyanın en akıllı ulusu olarak anları göstermemiş olduğu için Jena'da duramaz, o da bi - zim İstanbul — Üniversitesinde profesör olurdu ve yuvarlak ka- fanın yassı kafadan daha iyi dü- şündüğünü tanırdı G. A. Türk - Fransız Ticareti Ankara, 21 (Hususi muhabi- rimiz bildiriyor) — Fransa ile aramızda mevcut ticaret modüs ve anlaşmasının tarafımızdan feshedilmesi üzerine yeni bir an laşmaya varmak için yakında Pariste konuşmalara başlanaca- gını haber aldım. Bu konuşma - lar için Ekonomi Bakanlığı e - saslar hazırlamağa başlamış - tır. l Mezunen burada bulunan Pa- ris ticaret ateşemiz Fahri bir kaç güne kadar Parise dönecek tir. Konuşmaları idare için ayrı ca dan Parise bir heyet gi- . Ü ——— — —) NEYE ŞÜKRETTİM? Allah yoksulu sevindirmek isterse eşeğini kaybettirir son- ra buldururmuş. Çoğumuzun sevinmesi buna benzer. Kendim de o aradayım: Dün Şişhane yokuşunda bir yük arabasına rastladım. Bey - girler, tırnaklarını granite sap- laya saplaya çıkıyorlar, kasık - larındaki damarlarını parmak gibi şişiriyorlardı. Arabacı sa de: — Dehh! Diye bağırıyor ve arada bir kamçısını şaklatarak sırasında dayak ta atacağını anlatıyordu. Hayvanlara acıdım ve bir yük arabasına koşulu beygir olma « dığıma sevinerek şükrettim. Akşama doğru Taksimde bir bayanın peşine takılmış bir fi- no köpeği gördüm. Yosma bir şey idi. Bayan elindeki kayışı çeke çeke köpeği âdeta sürüklü yordu. Zavallı hayvancık ne ra- hatça bir köşe koklayabiliyor, ne de kokladığı köşeye iz bıra- kıyordu. Gözü hep arkada. Kâh yürüyor, kâh kayıyordu... Öna acıdım ve bir fino köpeği olma- dığıma sevinerek şükrettim. Altın bakkal taraflarında bir sefil kedi gözüme ilişti. Tüyleri dökülmüş, gözleri çapaklanmış ve kuyruğu incelmişti. Büzül « düğü köşede gözlerini kırpıştıra kırpıştıra yaşamaya çalışıyor, fakat etraftaki haşarılar rahat bırakmıyorlardı. Hayvanı ora - dan oraya kovaladılar... Halsiz olduğundan ağaca da tırmana - mıyordu... Acıdım ve bir setfil kedi olmadığıma sevinerek şük. rettim. Pangaltıda bir kahvenin Öönüne asılmış güzel bir kates gördüm. İçinde bir İrlanda ka- naryası şakıyordu. Kuşa merak- h değilim ama güzel şeydir di- ye bakarım, Gözüm ilişti. İki tü nekten başka durağı ve iki ka- rış çevresindeki kafesten başka gezecek yeri yoktu. Bir telden ötekine saldırıp duruyordu. Aç değil, çıplak değildi ama ona da acıdım ve bir kanarya olup ka- !ese' girmediğime sevinerek şük rettim. Evimizin önünde bir çayır var. Komşu ineğini bağlamış. Güzel bir hayvan. Lâkin dikkat ettim, Zavallının hayattaki va - zifesi ne dar ve tatsız: bir buçuk kulaç iple kasılmış bir daire i- çindeki otları yiyor ve akşama memesinden sağılacak sütü ha- zırlıyordu. Sade ot yiyip ele süt vermek- ten başka işi yok iken ya ba- şına o iki boynuzu neden tak - mışlardı! Alay olsun .diyemi zavallı ile, Sevindim ve inek ol- madığıma şükrettim, Az sevinç midir bunlar? Hayat ne pembe şeymiş! B. FELEK Asılan suçlu için âyin yapıldı Atina, 21 (Hususi muhabiri - miz bildiriyor) — Selânikte kur şuna dizilen yüzbaşı Volanisin akrabası tarafından istirahati ruhu için bir ayın yapılmış me- zarına çiçekler konmuştur. Volanisin mahküm arkadaşla rı da hapishaneden çiçek büket- leri göndermişlerdir, İ ANKARA KÜÇÜK HABERLERİ * Ankara, 21 (Tan) — Sanat mekteplerinin hususi idareler - den alınarak müvazenei umumi- yeye verilmesi hakkındaki ka - nun lâyihası dahiliye encüme - ninde kabul olurimuştur. * Ankara, 21 (Tan) — Anka- ra Halkevi Başkanlığına seçilen Ferit Celâl kamutay başkanlık d_ıvanı_ k_âtipliğindcn istifa etmiş tir. Kâtipliğe Ziya Gevherin se- çileceği söyleniyor, * Ankara, (Tan) encümeni tatil da ufak tır. P — Dahiliye günleri lâyihasın değişiklikler yapmış - azar gününe cuma adı veril Mesinin bunlar arasında olduğu .| söyleniyor. H Z

Bu sayıdan diğer sayfalar: