a | | adi “e İL iy ai g v. amm şe ————— m .. Lermontov Mihayli Yuryeviç Lermontov 1813 senesinin 16 teşrinevvelinde Moskovada zengin bir ailenin ye- gâne çocuğu olarak dünyaya geldi. Annesi ile babası arasındaki daimi geçimaizlik onun ilk çocukluk &se- nelerine ait hatıralarında hüzünlü bir tesir bırakmıştır. Üç yaşınday- ken snnesini kaybeden Lermontof anne annesi tarafından büyütüldü. Bu yüzden zayıf ve çelimsiz kelan çocuk, yanı samanda, hudutsuz bir sevgi gördüğü için şımarık bir ta- biat da almıştır. Bütün arzuları t9- mamiyle, hâtta fazlasiyle yerine ge- tirilen küçük Lermontov, mağrur ve müstakil bir karakter sahibi ola» rak yetişti. Bununla beraber, hiç bir şeyden mahrum olmamasına rağmen, anasız ve babasız büyüdü- ğü için, kendini daima yalnız his- sediyordu. Bunun için Lermontov daha pek küçük yaştayken hülys- lar kuran bir çocuk olmuş, dokuz yaşında dâ, kendisine bir şiir dün- yası yaratacak bir fırsat bulmuştu: büyükannesi onu şlarak Kafkaaya- ya götürdü. Kafkasya'nın bülya do- lu romantik ve güzel tabiat dekor- ları Lermontov'un esasan bedii zevk- lere sahip olan ruhunda ebediyen kalacak tesirler bıraktı. Sonradan Kafkasya'da geçirdiği diğer seneler bu tesiri kavvetlendirmiş ve Ler- montov Kafkasya'da olan bedii mecburiyetini bütün eserlerinde ya- şatmıştır. Ölümünün 100 nci yılında LERMONTOV Yazan: 28 Temmuz Valâ& KARABUĞA 1941 büyük Rus şairi Lermontov'un ölümünün yüzüncü yıldönü- müdür. 27 yaşındayken bir düelloda ölmüş olan bu genç şairin adı bugün bütün dünyada anılıyor ve merasimde ;kutlanıyor. Lermontov Kafkasya hakkında şöyle der: «Bu memleketin her şeyl güzel- dir. Havası bir çocuk duası kada” temiz ve saftır. Orada insanlar kuğ- lar gibi gamsız ve serbest yaşar” lar.» Lermontov onüç yaşına kadar evde Fransız, Alman ve İngiliz ho- ealardan ders aldı ve 1827 senesin- de imtihan vererek ilk mektebin altıncı sınılına muadil sınıfa geçti. Lermontov mektepte kendini koc8- larına, iyi bir telebe olarak tanıtta, bilhassa edebiyat derslerinde büyük muvaffakiyet gösterdi. Fakat has- sas ruhlu ve kibirli bir çocuk Ol- duğu için mektep arkadaşlarıyla pek anlaşamıyordu. İlk edebi yazılarını yazmağa on- dört yaşında başlıyan Lermontov bunlarda Puşkin'in, Bayron'un ve Sehiller'in fazlası ile besiri altında kalmış bulunuyordu. Bunlar arasın- da bilhassa Pugkin'in tesiri çok bü- yüktür ve bu, bir müddet devam etmiştir, ermontov, eğerlerinde Puşkinin tesirinden tamamiyle kür. tulduğu zaman bile şairin büyük bır hayranı olarak kalmış ve onun şaheseri «Yevgeniy Onyegin» i bü- tün bayatınca emsalsiz bir edebi- yat eseri saymakta devam etmiştir. Liseyi bitirdikten sonra babası Lermiontov'u kendi yanına almaE£ istedi, fakat büyükannesi bırakmı- yordu, Genç gair, kendi hesabına, büyükannesine karşı bir minnettar- lık duyuyordu ve bunun için bü- yükannesinin yanından uyrılmadı. Fakat, bundan az sonra babası ölünce büyük birğteessür duydu ve viçdan azabı çekti. «İnsanların ha- yatıs ismini taşıyan manzum tiyat- ro eserinde bü ails faciasını tasvir etmek İstemiş, babasının ölümü üzerine yazdığı bir şiirinde de te- essürünü bütün acılığıyle ifade et miştir. Bı giir: “Babayla oğlun ayrı ayn Yaşaması ne feci şey...» mısralarıyla başlar. 1830 senesinde hioskova Üniver- sitesinin Mülkiye fakültesine giren Lermontov az sonra burasını bırs- karak edebiyat fakültesine geçti. Fakat fakültenin ders pragramı ta- lebeleri tatmim edemiyordu, Bir- çokları fakülte derslerinden ayrı olarak aralarında bir takım mün&- zaalar tertip ediyorlar, sonradan meşhur birer şakaiyet olan bu fa- lebelerin toplantılarına diğerleri de iştirak ediyordu. Fakat kibirli ve çekingen bir tabiata olan Lermon- tof bunların ütümna katılmıyor, da- ima yalnız kalıyordu. Filbakikü İsrmontov son dere- ce mağrur ve o nisbette izzeti e De- fia sahibi idi, vucütçe guyıf - nahif bir gençdi, Ufak bir lâkırdıdan alınır, &r- kadaşlarına ve hocalarına oldukça küstah hareket ederdi. Bütün bu huylarının neticesi olarak Lermon- tov o sene sınıfta kaldı. Kendisi bunu şahsına kargı bir hakaret te- lâkki ederek Moskovü Üniverslte- sini bıraktı Pelesburg'a gitti, Fakat bu sefer de Petersburg Üniversite- sinin şartları hoşuna gitmedi ve, büyüksnnesinin şiddetli itirazına rağmen, 1832 de süvari mektebine yanıldı. — devami gelecek sayıda — 151 — Servetifünun — 7347