No. 9267—577 UYANIŞ 05 Dediğim gibi, annem benimle iftihar duymıyordu. Mütemadiyen, bende kusur bulduğunu ve bilhas- sa çirkin olduğumu söylerdi, Fakat kendimi herkese olduğum gibi göstermek, onun kanununca, insan- isra karşı bir hürmet teşkil ederdi. Birgün, tanımadığım o misafir kadınlara safa geldiniz demiş oda- dan çıkmak üzere kapıya doğru gidiyordum, kadınlardan birinin anneme şöyle dediğini işittim : — Sevimli bir kızınız madam. Güzel bir kız olacak. Dışarı çıkınca kendi odama gitme- dim, Taşlık üzerinde küçük bir oda vardı, oraya gittim, o kadın çıkar- ken belki görürüm diye. O kadar hoşuma gitmişti ki, onun söyledik- leri! benim için bütün hayatın temelleri yıkılıyordu . O sirülürils zihniti vücud güzel- liği mefhum m bocalıyor- du. Maddi güzelliği; hemen bütün henüz pek işi var, çocuklar gibi, kavrıyamıyor. dum. Bu bhusus- taki en vazıh fi- kri de gene &au- nemin gerek şah- ç sından, gerek o mütemadiyen: v4 «Aman ne kadar o /“ ih girkinsin, zavallı 5 yavrucuğumh İT diye tekrar edişl- 7 erinden edinmiş- al ; tim. Böyle söy- lerken bana y&a- lan söylediğini veya sadece ken- (o 4.) disinin yanıldığı- nı nasıl düşüne- bilirdim 9 Nihayet kadın göründü, hizmet- ginin açmak üze- re koşduğu mer- diven kapısına doğru gidiyordu, ii ben hemen giz- dendiğim yerden çıktım. Ne söyliyeceğimi evvelden hazırlamıştım. — Affedersiniz, madam, dedim, isminiz nef Kadın gülümeiyerek : — Madam Jacgues Clairin, de- di. Niçin gordun? Derhal çeyab verdim: — Çocuklarınız Champs-Eiys&- ea'ye gelirlerse onlarla tanışırım da oynarım diye, O zaman kadının tavrı değişti; — Benim çocuğum yok ki! dedi, — Ooo! dedim. Ne yazık! Hatırlayorum, kadın beni şöyle bir süzdü, Sonra iğildi beni kucak- lıyarak öptü: — Yavrucuğum, dedi. Sen sade değilsin. Fakat benim kalbim de güzelli- gim gibiydi ve bu sözlerin mânâsı- nı ancak pek sonra anlıyabildim. güzel Philippe Hiriat Zn La Ta , > Dışan çıkınca, kendi odama gitmedim Onları Düşünüyorum Güzellikler -Ölmüş dünyaların şarkılarıla Bana bir şey söyler... Uzun yıllar geçti Hayat bir efsaneydi Romanımın sonu bitmedi. Uyanın - hâtıralarım -uyanınl,. Gezelim çocukluğumu yeşalan sahilleri, Yeşil ufuklara ayna olan gözlerim Şimdi Hepsi Unutuldumu ? Rüya bittimi ? 4 Elma renkli bağçeler, Akan bir musiki di Gümüş havuzlarda çırpınan sular... Ele avuca sığmıyan çocukluğum.. O masum hülyakırım ne oldu? Ah.. güzellikler.. kör oldum... 4 Çıplak kollarında uyuduğum me- lekler Elem saçan kokular, zehirli çi- çekler... Avuçlarında nem Toprakta nem, Dudaklarında nem Başı boş gezen kız, Hür dolaştığım yerler... Bir hissin alevile aydınlanan yollar. Mazide kalan Sonsuz arzular.... * Mesafeler Ruhumu azad ediniz. . Beni götürünüz rüzgârla beraber r Henuz başlamayan maceram Ve yarım kalan eserlerim... Anne, bana çocukluğumun hikö- yesini anlat.. Bu garib sır -Hâyalin gemilerinde- Uçan serseri taliim gibi, Susuzluğu, (Sonsuzluğu) Hatırlatıyor.. ben onları düşünü yorum Anne.. bana bir masal söyle... A Suavi KOÇER