#'No. 9249—597 yamağa mahküm etmişti. On- ların hepsine karşı içimde bir acı duyardım; fakat (Ali) nin böyle kaldırım çocuğu olmasına sebep olan hadiselere lânetettim. O, okusaydı muhakkak ki iyi bir adam olarak yetişirdi.... * Bir haftaya yakın Â.... yi görmüyordum merak etmiştim. Onun o kaldırımlardaki yeri. boş duruyordu. Benim gibi ba-! zı müşteriler de (Ali) yi ye- rinde göremeyince kundurala- rını boyatmadan yollarına gidi- yorlardı... Sabah akşam onu aradım ve dayanamayarak en yakın arkadaşlarından birne onu sordum. O, içini çekerek sorma küçük bey, dedi.-Ne var? -Ne olacak; zavallı çok hasta; hastanede yatıyor. - Neresinden rdhatsız?- Midesinden! midesin- denmi? evet, oçok iyi bir ço cuktu küçük bey! hani eşi pek bulunmaz arkadaşlardandı. O, herkese karşı iyi. herkese yar- dım ve muavenetten zevk alır- di... Fakat, yalnız kendisine fena idi; kendine hiç "bakmazdı: ağzına lokma koy- mediği günler olurdu. Kü- çük yaştan beri mide rahatsız- lığı çekiyordu. Midesi sıcak ve şekerli sndan bile günlerce mahrum kalırdı. O; midesini doyurmak için sarfetmediği pa- rayla kafasinı doyurmağa ça- lışıyordu... Zavallı A.... zavallı.... anlı- yordum; A.... dişinden tırne- Zından değil, midesinden esir- gediği .parayla okumak, öğren- mek, bilmek sitiyordu. O za- man'talihin, feleğin yüsüne tükürdün. -A.... bu muhitin, ve bu mesleğin adamı değildi; kundura boyacılığı ile ancak karın doyurulurken onun ye- mek yemediği günler olurmuş ve o; yiyecek, içecek paraları- UYANIŞ EKaranlıkda dertleşip, İçimde yara. deşip; Kapanmadân hradkan Sabah olunsa asan Evimin dört dıvarı! Ağızlarında kili Gözlerinde yok ümit Susun, fakat söyleyin Bana bir şey söyleyin Evimin döri dıvamı!, Öyle durup susmayın, Bana bakıp durmayın | Kafamsa atmadan elime geçenleri Beni buradan salın Evimin dört dıvars!.. nı musilimine verirmiş... Bunu, demek yalnız, © ar- kadaşına, hem cinsi olan bir kaldırım çocuğuna İler nasılsş anlatmıştı: Zira ona ancak, O ve onlar anlardı... Ü zaman A.... ye karşı içimde sonsuz bir yara açıldı. Beh hali vak- tim uldukça iyi bir vasiyette iken bile çok defalar çalışmak» tan, öğretmekten sıkıldığım g#amanların olduğu için ntan- dım. o. Günler geçiyordu... OAra sıra (A....) nin arkadaşına onu soruyordum. O, soruşum- da onun daha “fona İnziyette olduğumu ve bir günde yakın- da midesinden ametiyat yapıla» cağını söylüyordu. Doktörlir bu pehrize riayet etmemeden