133 g va ordu. eden 1 AZ elim met ileri ıbitle k bir ölün u bir diye anın” pak ?rens zaten e. İr- adin- İliş, adan aşka o ka- nnda ayıla- a du- almiş, i Fitz ilmek , Sayı: 3 5 Fakat, her halde, Karoline Şi Brunsvik prensesi ve Prenses i dö Galles iken rezaletlerden mutlak surette müçtenip kalma- mışsa da kraliçe olduktan sonra aleyhine söylenebilecek tek söz yoktur. Ve kızımın vefatından ancak bir ay sonra, Karoline kraliçe olacaktır. Arada bir ken- dine gelen cinnet buhranları artık ne zamandır geçmeyen üçüncü Georges birden bire öl müş ve Naibi saltanatın dördün” cü Georges unvanile tahta çık: tığı, bunu pek barit bir süküt içinde dinleyen halka ilân olun: muştur. Keyfiyeti haber aldığı anda, Karoline şimali İtalyada: ki sayfiyesinden çıkıp Romaya ge Artık OPergami ; ancak emirler almak için huzuruna gelen bir hizmetkârdan ibarettir. Ve Fransada iken kraliçe ken- disine izin verdikten sonra, Lon- draya müteveccihen yola çıkar. Kanalı, istediği zırhlı gönderil mediği için bir ticaret gemisile geçer. Londrada büyük bir heyecan vardır. Ve kral, o eğer İngiltere- ve gelirse talakı talep edeceğini söylemektedir.Fakat bütün millet, daima betbaht edilen ve İngiltere- den ayrılacağı zaman verilen tah- sisatı fazla görüp tenzil ettiren bu kibirsiz ve güler yüzlü kadını, kendini sefil eden ezici vergilerin sefabetlerine o gene (yetmediği zevcile çoktan mukayese etmiş, yeni kraliçeyi yeni krala çoktan tercih etmiştir. Ve İngiltereye ayak basınca, Karoline şiddetle alkişlanır. Depdebe ile girdiği Londrayı, şerefine o donanmış bulur, Bu alkışlara, kral talak tale- bini ve bu talebin esbabı muci- besini meclise bildirmekle muka- bele eder. Muhakeme olacak, kraliçenin şerefini ve namusunu simsiyah edebilmek için her ça- e baş vurulacaktır, Kraliçenin adeti gili için, İl mm — 13 İtalyi ıdaki kasrının eski uşakları getirilir, Ve halk, bunları parça- lamak istediği cihetle, meclisin malıkeme salonuna gizli dehliz- lerden götürülürler. Kitabın bü: tün tafsilâtile uzun uzun anlattığı bu davada, kralın tekmil israrla- rına rağmen kraliçenin aleyhinde mahkeme bir karar vermeğe cesa- ret elememiş, kararını altı ay son- raya talik etmiştir. Ögünün gece- sinde Londra yeniden donanır, ve İngiltere günlerce bayram eder. Halk o kadar şiddetle kraliçeye taraftardır ki, kadın istese ihti- lal çıkması, her şeyin süprülüp yıkılması bile kabildir. Geçen bir makalemde Cromwellin İn- giltere için ebediyen kapadığını söylediğim ibtilâller zincirine, o günlerde kraliçe Karoline son halkayı ilâve etmek iktidarına malik olmuştur. Fakat kederler, bütün bu cidallerin heyecanı, Karoline'i çok yormuş, . bitirmiştir. Mahkeme kati bir karar vermeği ala aya talik edip keyfiyet kendisine tebliğ olunduğu ve bunu da bir zafer sayması çok mümkün bu- lunduğu halde, bu kararın itti. hazından sonra sarayına gitmek üzere oradan ayrılırken sapsarı, raşelerle hitiktir, ve büyük mer- diveni yardımcisız, lâkin trabza: na dayana dayana, dayanmadan yürüyemiyerek iner, Dışarda halk onu bir kere daha en çılgın ak kaşlarile alkışlayacaktır. Fakat altı ay.. ve allı ay sonra hâkim- ler bir daha karar verecekleri zaman bu alkışlardan kopkmenk larını kim temin edebilir Bir müddet sonra, m taç giyme merasimi yapılır. Tahtın şeriki olan kraliçeye bir daveti: ye bile gelmez. Karoline davet- siz gider, kartı yoktur, ve kapı- daki nöbetçiler kartsız bırakmaz- lar. Refakatindeki bir lort kendi kartını takdim eder. Tek başına, maiyetsiz girmeği ve neticeyi talie be bir an düşünüp, ii bd, e Hayat Karoline bu kartı alır, bir iki adım gider, sonra durur, cesare- ti kalmaz. Altı atlı ve yaldızlı arabasında, belki gene faidesiz alkışlar duyarak, başında taç ve gözlerinde taşmak isteyen yaş” larla sarayına döner. Üç ay geçince, bitgin ölecek, ve ölürken kendini öldüren düş- manlarını affederek memleketin- de gömülmeği, İngiltere de biras kılmamağı vasiyet edecektir. Ve büyük merasimle tabutu götürü- lürken, binlerce ve binlerce halk, tâ gemiye kadar (Zavallı Kralice! Öldürülen Kraliçe!) diye bağıra- cak, nümayişler esnasında adam: lar yaralanacaktır. Dördüncü Georges ise 1880 a kadar yaşayacak, ve artık yarı sağır, yarı kör ve yarı mecnun, riyaset ettiği vükelâ meclisleri” nin en hararetli anlarında kâ- ğıttan külalıçıklar yapıp bunları nazırların yüzlerine | fırlatırken bile metressiz yaşamiyacaktır. Ve onun, hususi ve resmi hayatı: nın hiç bir ayıp ve levsi için ceza görmediği halde, zavallı Karoline'in belki hiç işlemediği ve işledise bile bir çok esbabı muhaffife gösterebileceği bir kür bahati ölümle ödemesi, beni daima isyana sevkeden haksız: lıklardan biridir. Kitabın kahramanından bir daha eserin kendine avdet ede- rek şunu da diyeceğim ki, Sou- li&nin bu kitabı, bir roman gibi canlı ve hatta pek hoş okunan bir eser olmakla beraber, pek esaslı ve derin bir tetebbuun mahsulüdür. Sade Karoline değil, içinden geçtiği ve içinde yaşa dığı bütün muhitler bir daha | unutulıniyacak bir kudretle can- lanıyor. Keşke ismi de, (İftira görmüş kraliçe) değilse bile, (Zulüm görmüş kraliçe) yahut . (Talisiz kraliçe) olaydı!.. z