ni, ancak ceset sokağa düştükten sonra bozmuşlardır. Ceset sokağa atıldıktan sonradır ki, kulüpte bir Mi ii alâka (!) başlıyor. ifşa takdim Sariz , ea Balkon verden 5-6 metre z p yüksekliğinde olduğu icin, zavallı bir tavsif ve kıymet “mniyet Âmiri, eğer daha ölmemiş- se taslara düser düsmez ölüp gidi- İHBAR! —— Size, bu hafta öyle bir ki, hakkında herhangi hükmü belirtebilmekten âciziz. En kuru realite lisanı ve hakikat şivesile haber verdiğimiz; ve yor. milleti, halkı, bütün müesseseleri ve hüküme- 13 — Artık herkes cesedin başın- tile Türk devlet bütününün gözü önüne serdi- aa al me b ek şirine we . . , a ö en, gerekse ısarı gimiz bu ifsanın ruhundaki delâlet ve ithamı, N , v— gelenler, büvük bir hayret ve te- nel kadar belki cihan tarihi görmemiştir. DEDEKTİF X BİR 1 — Temmuz 1946... Seçimlere takaddüm eden günlerdeyiz. Mev- ki: Adananın Cevhan kazası... 3 — Ceyhanda Emniyet Âmirliği makamında bir zat vardır. Bu zat, beş vakit namazında, fevkalâde na- muskâr, dürüstlük ve faziletiyle ta- nınmış ve herkesce sevilmiş bir adam 3 — 0 sırada Ceyhan Kaymaka- mı bulunan (simdi Taskönrü Kay- makamı) Sabri Demir, bu ahlâk ve iffet örneği Emnivet Âmirini çağı- rıyor ve kendisini, secim faaliyeti esnasında C.H.P, lehine gereken tazyik tedbirlerini almaya davet ediyor. Fakat namuskâr Emniyet Âmiri, halkın secim hürriyetine müdahale ve buna zabıtanın me- mur edilmesini doğru bulmadığını söyliyerek teklifi kabul etmiyor. 4 — Ayrıca ilâve etmek lâzım- dır ki, Kavmakam, Ceyhandaki Şe- hir Kulübünde sık sık voker oyna- makta; Emniyet Âmiri ise kah- veleri vesair verleri kumar oynan- maması hususunda tazvik ettiği va- kit su cevabı almaktadır: «Sen hü- kümet nüfuzivyle bizim kumarımı- za mâni olacağın verde, sit de hü- kümeti temsil öden Kaymakama mâni olmaya calış'» Elbette anla- şılıyor ki, Emniyet Âmiriyle Kay- makamın is, vazife ve ahlâk telâk- kileri arasında büyük bir fark; ve neticede aralarında derin bir imti- zaçsızlık vardır. 5 — Kaymakam Sabri Demir, C. lehindeki telkinin Emniyet Âmirince kabul edilmeyişinden muğberdir, 6 —- O sıralarda bir gün, yet Âmiri, herhanri bir vesile ile Şehir Kulübüne cağırılıyor veya uğraması gereken bir vazivet do- ğuyor. Emnivet Âmiri Cevhan Şe hir Kulübüne uğruyor, fevkalâde Emni- bir hürmet ve alâka ile karşılanı yor. Vakit gecedir; sıraları... yatsı namazı — Emniyet Âmirini o anda bomboş olan salona alıyorlar, Bi- tişiğindeki odada, Kaymakam ve arkadaşları boker oynamaktadır. 8 — Kulübün adamı (....) isimli bir sahıs, bir kahve pişirip Emni- yet Âmirine ihtiramla takdim edi- yor. Zavallı Emnivet Âmiri, kahve fincanını tam dudaklarına götür- düğüanda,(...... ) dive anılan biri, Emniyet Âmirinin arkasına geçiyor «wwe elindeki demiri Emniyet Âmiri- nin kafasına bütün kuvvetiyle in- diriyor 9 — Emniyet Âmiri varı ölü ve- ya tam ölü olarak vere yıkılıyor. il .) koşup onu kucaklıyorlar, balkona çıkarıyor- lar ve oradan fırlatın sokağa atı- vorlar. 10 — Vakit gec ve sokakta kim- se bulunmadığı irin, bir cesedin sü- rüklenerek balkondan atıldığını gören yoktur. Fakat ceset büyük bir patirti ile sokağa düşünce, içe- riden dışarıva kosuşmalar başlıyor. Sokakta uzaktan gelenler de aynı noktaya doğru koşuyorlar, — Poker oynıvanlar, istifleri- essür içindedir. Bu hayret ve tees- .sürün sun'i cephesini tâyin ve tah- min etmek kolaydır. 14 — Haber bütün Ceyhan ka- zasına yayılıyor: KE m Âmiri sarhoşluk tesirivle vazenesini kaybederek ike düştü ve öldük Şu var ki, merhum, yuka- rıda işaret ettiğimiz gibi tam bir ibadet müeyyidesi icinde bir zat- tır; ve ağzına ickinin tek damlası- nı koyduğu görülmemiştir. i 15 — Hâdise böylece tefsir edi- lip kapatılıyor. Bicarenin ailesine de birkac vüz lira tazminat verili- yor ve Cevhan'dan başka bir tara- fa #itmesi telkin ediliyor. 16 — Tam bir gün sonra kaatil- lerden (...) ile ( Mersine gitmek kararını veriyorlar. Trene atlıyorlar. Kompartımanla- rında iki sahıs'daha vardır. İsimle- rini avnen verivoruz: Birinin ismi Süleyman Birbas, öbürünün de Edib Davran... Süleyman Birbaş, kaatillerin arkadaşıdır; Edib Dav- ran ise bunları hic tanımamakta- dır. 17 — Kaatiller trende rakı şişe- sini fora edip içmeğe başlıyorlar ve kafaları ivice tütsülüyorlar, Al kafaları tüt- (Devamı 16 ncı sayfada) lahın hikmeti bu va;