Tüli Hiç memnun yok mu? gu Protokol güç bir yer, kimseye > beğendirmek kolay değil. Şefik Fenmen de yeni işe başladı ama, her çevreden homurtular yükseldi. Hele kordiplomatik çevreleri müt- hiş kırgın. Sunayın Amerika yolcu- luğunda, yabancı sefirelerin de ha- va alanına gitmesi istenmiş. Onlar da süslenmiş püslenmiş, Esenboğa- ya yollanmışlar. Fakat, alanda Bn. Sunayın yanına yaklaşıp elini sık- mak imkânını bulamamışlar. AP- lilere gelince; eskiden Hariciye Köş- kündeki, bilmem neredeki yemekle- re çağrılmaya alışık olanlar, son davetlerde adlarını, göremeyince, 24 den haberler "Adnan Menderesin eski özel Ka- lem Müdürü bu işi bize nasıl ya- par?" diye vızıldanmağa başlamış- lar. Muhalefete zaten söz kalmıyor. "Hiç memnun yok mu?" denilirse, eh, yok denilemez. Meselâ Safa Yalçuk ve eşi, Bakanın bütün ye- meklerinde hâzır ve nazırlar. Yük- sel Menderes ile eşi de öyle... Tabii, İpek Menderes, güzelliğini ve şıklı- ğını gösterebildiğinden ötürü haya- tından çok memnun, Şefik Fenmeni methetmek için hiç bir fırsatı ka- çırmıyor. Sürprizli yolculuklar yp oan Demirel ve yanındaki kalabalık heyet Almanya ziyare- tini yapadursun. Dışişleri Bakanlığı- nın koridorlarında homurdanmalar başladı bile. Homurdanmaların ne- deni, Başbakana refakat edecekle- rin listesinde son dakikada yapılan bir değişikliktir. Meselâ Âkil Aksan silinmiş, yerine Birsen Demiriz (Topcuoğlu) yazılmış. Bu işin böy- lesine elçabukluğuna getirilmesine herkes şaşıyor; "önceden verilmiş bir karar nasıl değişir?", "hakkı o- lan, Almanya masasında çalışan me- murun yerine başka biri nasıl gön- derilir?" diye tartışılıyor. Akil Ar- san da buna fena halde üzülmüş, hattâ istifayı bile düşünmüş ama, boşuna zahmet, bu değirmen böyle Safa Yalçuk - Cemal Tarlan - Seyfi Öztürk Yüksel Menderes Protokolden şikâyetleri yok 13 Mayıs 1967