13 Mayıs 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

13 Mayıs 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER partileri etraflarında birleştirmek ve kuracakları partiyi genişletmek için yaptıkları temaslarda karşıla- rına dikilen en büyük problem bu- dur. Geçen haftanın ortasında bir- gün, bu problemle en keskin şekilde karşı karşıya gelmişlerdir. Araların- da birkaç eski DP milletvekilinin bulunduğu bir heyet, ÇEP'in ikinci adamı durumundaki bir politikacı- yı öğleden önce evinde ziyaret et- miş, eski DP'liler, olarak yeni kuru- lacak partiyi desteklemeyi, hattâ Karadeniz teşkilâtını derhal kurma- yı teklif etmişlerdir. Ama e bir istedikleri vardır: Yeni parti, m kaddesata önem vermelidir! “Buna, ÇEP'in ikinci adamı ne "evet", ne de "hayır" diyebilmiş, ama lâiklik- ten, inanca, ibadete saygıdan dem vurmuştur. Aradan dört gün geçmiş ve bu naftanın başında Feyzioğlu- nun verdiği demeçte bu görüşmenin ÇEP lideri Feyzioğlu, bir ufak meyvası zuhur etmiştir. Demeçte şu cümle yer almıştır: "Al- lahtan başka kimseden korkmuyo ruz.." ÇEP'çiler adına ufak partilerle temasa memur edilen Turan Şahin bu tip problemlerle en çok karşıla- şanlardan biri olmuştur. Türkeşin CKMP'si ile yapılan temas Turan Şahinle Dündar Taşer arasında ce- reyan etmiş ve ÇEP kanalından sız- dırılan habere göre, "prensipte mu- tabakat" sağlanmıştır. CKMP'liler en çok "milliyetçilik" prensibi üze- rinde durmuşlar, yeni parti kendi anladıkları milliyetçiliği benimser- se işbirliği yapabileceklerini vaadet- mislerdir. Bunu takiben, Feyzioğlu- nun demeçlerinde ve ÇEP'çilerin dil- lerinde o "milliyetçilik" lâfi sık sık tekrarlanır hale gelmiş, bir "milli- yetçi cephe" kurulmasından bahse- dilmeğe başlanmıştır. Ama sonra tebrik kabul ediyor Buz gibi şerbetleri AKİS anlaşmazlıklar, pazarlıkta uyuşmaz- k çıkmış olmalı ki, CKMP Genel Sekreter Yardımcısı oOFuat Uluçla birlikte (CHP'den istifa edenleri transfer için -bu, Feyzioğlu ile reka- betin başladığının açık delilidir- Ga- ziantebe giden Muzaffer Ozdağ, ora- da, "Bizim milliyetçiliğimiz burjuva milliyetçiliği değildir. Hürriyetçi ve emperyalizme karşı milliyetçiliktir' demiştir. Şu günlerde boyuna milliyetçi likten bahseden, fakat emperyaliz- me karşı olmak konusunda hiç ses etmeyen biri varsa, o da Feyzioğlu- dur. "Ortanın solunda mısınız?" Gr çk, Parlâmentodaki bağım - y sızlarla bile bir mutabakat sağlı- yabilmiş değildirler. Meselâ, MP'den ayrılanlarla yapılan temaslar bir sonuç vermemiştir. Aralarında top- lu hareket için bir protokol yap- mış olan bu bağımsız grup, Bölük- başıyı ve etrafındakiler! solcu bu- lacak ölçüde sağdadır. Bunlara AP reformcu hüviyetle tanınan Feyzioğ lu ile bağdaşabileceklerini pek um- mamaktadırlar. Daha ziyade Akdo- gan aracılığı ile ÇEP'çilerle temas- lar devam ederken, Memduh Erde- mir Ruhi Soyere şunu sormuştur: " e, siz, ortanın solundayız, diyorsunuz. Şimdi, de bakalım, ye- ni partiyi kurunca 'ortanın solunda- yız' mı diyeceksiniz?" Ruhi Soyer buna, — Hayır, demiyeceğiz" cevabı- nı vermiş ve bu defa şu soru ile e — Peki, yeni partinizde CHP'- nin umdelerini kabul edecek misi- niz? Siz yıllardır CHP'lisiniz.." Soyer, bu ikinci soru karşısında sıkılmış, o hafiften kızararak, pes perdeden şöyle demiştin ' —-Canım, biz kuruyoruz.." yeni bir parti MP'den ayrılanların ve bilhassa Akdoğanla Erdeminin yeni partiye girmeleri çok zayıf ihtimaldir. Hele Akdoğanın, İçişleri (Bakanlığında halef - selef oldukları Sükanın sö- zünden çıkması büsbütün zordur, iktidarın elinde mevcut bazı bilgi- 13 Mayıs 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: