21 Ağustos 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

21 Ağustos 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 19
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

dır. Başkan Johnson, fazla kuvvete baş vurmak, savaşı genişletmek niyetinde değildir, Johnson'a göre, bir yandan Vietnam halkı kendi kavgasına sahip çıkarılırken, diğer yandan Amerika da komünist çetecilerle mücadeleye devam etmeli, fakat bu mücadele sınırlı ol- malı, çığırından çıkarılıp yeni bir Ko- re savası yaratılmamalıdır. Johnson'ın bu politikası, Goldwa- ter'e, , şimdiye kadar en önemli kozu . Goldwater Demokrat ida- inden söz açarak, Vienamda kararsız bir politika izlendiğini, komünistlere e bir darbe vurmak için daha çok ve daha etkili kuvvete başvurmanın gerektiğini ileri sürmüş ve bu görüşüne hayli taraftar da top- lamıştır. Tonkin olayları Başkan John- son'ı bu bakımdan çok elverişsiz bir za manda yakalamıştır. Komünis Çinin bunu bildiği ve buhranı ornat için ya- rattığına şüphe edilmemelidir. Tonkin olayları patlak verince işi ağırdan almanın önümüzdeki seçimle- re kendine pek pahalıya e anlayan Johnson, ilk günlerde şiddet- li bir tepki göstermekten başla çare bulamamıştır. Fakat bu tepkinin sını- rı ve süresi konusunda büyük bir iti- dal gösterdiğini de kabul etmek gere- kir. Kuzey Vietnama yapılan hava a- kınlarından sonra bu akınları devam ettirmek konusunda gereksiz kararlar almamış, ancak bundan sonra bir da ha Amerikan gemilerine saldırı yapı- lacak olursa yeniden harekete geçile- ceğini bildirerek akınlara şimdilik son verilmesini emretmiştir. Bundan baş- ka, yeni bir çatışma imkânını ortadan kaldırmak için de Tonkin körfezinde Amerikan savaş ogemilerinin yaptığı devriye gezilerine de ara vermiştir. Bi- lindiği gibi uzun bir süredenberi ya- pılmakta olan bu gezilerin amacı, bir yandan Kuzey Vietnamdan Güney Vi- etnamdaki çetecilere, diğer yandan da Komünist Çinden Kuzey Vietnama ya pılacak her türlü nakliyatı denetlemek ve önlemekti. Komünist Çinin kavgayı kâğıt üze- rinden öteye götürmemesi ve Birleşik Amerikanın da işi büyütmemek için sarfettiği gayretler sonunda, Tonkin körfezi buhranı şimdilik bir tehlike ol- maktan çıkmış görünüyor. Fakat bu buhran, gerisinde, uzun süre süreceği anlaşılan bir takım iç kırıklıkları bı- rakmıştır. Bunların en önemlisi A- merika ile Batılı dostları arasındadır Batılı dostları, Amerikanın tenkisini çok sert bularak Washington'u devam- lı olarak temkinli davranmaya çağır- mışlardır. Bu arada en büyük oyun bozanlık gene Fransadan çıkmış, Fran- Başkan Johnson İki cam, arasında binamaz SIZ el Güvenlik Konseyinde ya- pıl rüşmeler sırasında b m b gibi (o Amerikanın hiç de hoşuna gitmeyen türküler söy- lemekten çekinmemiştir; Diğer yandan İngiliz basını da Amerikan uçakları- nın giriştiği bombardıman hareketini acı bir dille yermiş, Sam Amcayı epey- ce gücendirmiştir. Tonkin körfezi buhranının önemli sonuçlarından bir tanesi de, bu olayın, Birleşik Amerikaya Vietnam politika- sını yen! baştan gözden geçirmesi ge- reğini bir kere daha ve açıkça göster- miş olmasıdır. Washingtondân gelen son haberler,, şşmdi Amerikan idareci- lerinin bu yeni politikayı tespitle' meş- gul olduklarım gösteriyor. Fakat Baş- kanlık seçimleri yapılıp sonuçlanmadan olumlu bir politikanın çizilmesi çok zordur. Bu bakımdan. Amerikanın ye ni Vietnam politikası kesin olarak an- cak seçimlerden sonra belirecektir. Başkan Johnson beklenildiği gibi se- çimleri kazanırsa bu yeni politikaya sağduyunun hakim olacağı (o umulur, Fakat Goldwater Le bir sürpriz yaparsa, bütün dünyayı tehli- keli günler beklediğine şüphe edilme- lidir. Doğu-Batı Sessizcevederinden Ağustos ayı girdiğinden buyana, gü- rültüsü bütün dünyada göklere yük DÜNYADA OLUP BİTENLER selen iki olay patlak verdi. Bunlardan birincisi Vietnam, ikincisi de (Kıbrıs olaylarıdır. Her iki olay Arasında da, hemen herkes, anlaşmazlıkların iki blok arasında bir silâhlı çatışmaya ka- dar uzanmasından korkmuştur. Ger- çekten, Vietnam olayları (o gelişirken, bütün dünyada, Kızıl Çinin Kuzey Vi- etnamın yanında Amerika (Birleşik Devletlerine karşı cephe almasından, çekiniliyordu. Tabii, böyle bir durum belirirse Sovyetler Birliği de Okomü- nist devletler arasındaki (dayanışma uğruna ister istemez çatışmaya karı- şabilir, böylece ihtiyar dünya üçüncü bir dünya savaşının eşiğine sürüklene bilirdi. Fakat bu korkulan başa gelme di, hem Amerika Birleşik (o Devletleri, hem de Komünist Çin işi bu kadar büyütmeye istekli görünmediler. Viet- nam olayı da, iki gürültülü hata sO- nunda, hiç değilse şimdilik dünya ba- TIşı için büyük bir tehlike im çıktı, Kıbrıs olayına gelince, bu anlaş- mazlık daha çok iki NATO üyesi ara- sında patlak vermiş olmakla beraber, Sovyetler Birliğinin ve çete arkadaşla- rının yanında yer alması dünya ba- rışım bir çırpıda silip süpürmeye ye- terde artardı. Fakat Kremlindeki ida- reciler yumurta küfesi kapıya daya- nınca eskisinden çok değişik bir tutum takındılar; Bir zamanlar bol keseden savurdukları yardım sözlerini bir ke- nara ittiler, bir yandan Türkiyeden anlaşmazlığı barışçı (o yollardan mesini rica ederken, diğer Makariosa yardım yerine plâtonik bağ - lılık mesajları yollamakla Böylece Kıbrıs anlaşmazlığı da bugü- ne kadar büyük bir savaşa yol açacak kadar dallanıp budaklanmadı, Türki- ye ile ramlar arasında bir çatışma ola- rak kaldı İşin (o doğrusunu söylemek gerekirse, bu her iki buhran patlak verdiği sıra- da milletlerarası politikayı yakından | izleyen gözlemcilerin hiçbiri bunların iki blok arasında bir çarpışmaya ka - dar uzanacağını sanmıyordu. Vietnam | olayında Kızıl Çinin gerçek oOamacı yeni bir dünya savaşı çıkarmak değil, bir taşla iki kus vurmak, hem Sov- yetler Birliğini, hem de Birleşik Ame- rikayı güç durumda bırakmaktı Ger çekten. Tonkin körfezinde Amerikan zırhlılarına yapılan hücum yalnız A- merikayı tehlikeli bir yolun ağzına ge- tirip bırakmamış, aynı zamanda Sov- yetler Birliğini de iki taşın arasına sıkıştırmıştır. Başkan Johnson bu hü- cuma verdiği enerjik karşılıkla hem Amerikanın dünyadaki itibarını kur- tarmış, hem de içeride Demokrat Par- tinin şansını biraz daha kuvvetlendir- AKİS/19

Bu sayıdan diğer sayfalar: