21 Ağustos 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

YURTTA OLUP BİTENLER Alttaki hesaplar Bilgiç aleyhtarları teşkilât Oüzerinde yaptıkları propaganda da (başka, bir meseleyi daha kullanıyorlar ve Meclisin uzun bir tatile girmesinin za- rarlı olduğunu, bunu şahsı bakımından faydalı gören AP Genel Başkan Veki- linin İnönü ile gizli bir anlaşma yap- tığını söylüyorlardı. Bunda bir hakikat payı vardır. Gerçekten Büyük Kongre mücadelesinde sakin geçecek bir devre Bilgicin (olebine şşleyecektir. Çünkü teşkilâta hakim olan Bilgiç ve arka- daşları bozulmayan bir tempo ile bü- tün il kongrelerini kazanmakta, Bü- tirmeğe ne kadar itmişse, Bilgiin de Kıbrıs konusundaki dönüşünde parti içi seçimlerinden ve rakiplerinin tah- riklerinden aynı derecede ( etkilendiği söylenilebilir... Ancak gözden uzak tutulmaması gereken bir nokta, Bilgiçin Çanakkale- de yaptığı açıklamanın, ricat yollarını açık tutmak bakımından fevkalâde ih- timamla düzenlenmiş olmasıdır, Bilgiç, Hükümetin"daha ciddi ve enerjik” ol- masını isterken halihazırdaki tutum- da bir miktar ciddilik ve enerji bu- lunduğunu dolaylı olarak kabul o ek- mektedir. AP lideri Hükümetin TBMM' Gözler Aydın Uzun süredir Muhalefete bulunan bir kusur, nihayet ortadan kalkmıştır. Türkiyede çok kimse Kıbrıs konusunda daima tenkit eden Muhalefetin ne teklif ettiğini bilmek arzusuyla yanmıştır. Muhalefet Taksim mi isti- yor? Muhalefet Adanın istilâsına mı taraftardır? Muhalefet federatif bir devletten yana mıdır? Muhalefet Zürih ve Londra Andlaşmalarının yü- rümesini mi ZALİM Yoksa, bunların dışında bir gerçekçi planı, projesi mi vardır Bu suallerin cevabı, şimdi verilmiştir. Muhalefetin ana kıymetli söz- cülerinden biri olan muteber Zafer gazetesinde, tırnak içinde Zafer im- zasıyla bir yazı yayınlanmıştır. Bu yazıda, Muhalefetin tezi herkesin an- layacağı şekilde ifade edilmiştir. Yani, jJeskül harflerle yazılmak suretiyle.. önemli kelimeler ve cümleler ma- Muhalefetin tezi, kendi yazı tarzlarıyla şudur; "TÜRKİYE'DE MUHALEFET ÇEVRELERİ, Kıbrıs bütün dünyanın kaatil olduğunda oybir- plânı desteklemektedir: KIBRIS hakkında şu liğiyle karar verdiği Makarios ve hempalarının emrükumandası altında kalamaz. Kıbrıs'a TÜRK İDARESİ ALTINDA MUHTARİYET VERİL- MELİ ve ORADAKİ RUMLARİN HUKUKİ DURUMU HAKKINDA, TÜR- KİYE DÜNYAYA GARANTİ VERMELİDİR. Başka bir hal şekli yoktur." Ne tez, değil mi? Gel de şimdi. İkinci Koalisyon Hükümeti krizinden sonra Türkiyede Kabineyi rahmetli Ragıp Gümüşpalanın kuramamış olmasına yanma!. yük Kongreye gelecek delegeleri o şim- den garantilemektedirler. Bunun manâsı Bilgiç aleyhtarlarının o büyük kongreyi peşinen kaybetmeleridir! Bu onlar için elbetteki "eyvallah edile- cek" bir durum değildir. Ancak, İnönü ile gizli pazarlık elbette bahis konusu değildir. İşte bu tahrikler ve (o propaganda günden güne Bilgiç için tehlikeli o şe- kilde gelişmiş ve AP, liderinin ağzıy- la Kıbrıs konusunda ani bir o dönüş yapmıştır. Amerikada Goldwater'in tahrikleri ve seçim mücadelesi John- son'u Wiet-Nam politikasını sertleş- AKİS/14 ne bilgi vermesini isterken, i meçhul bazı noktaların Muhalefetin görüşünü tekrar değiştirebileceğini imâ etmiş olmaktadır. Ve son olarak Bilgiç parti sinin, Meclisin olağanüstü bir toplan- tıya çağırılması için kesin bir karar sahibi olmadığını ortaya koymakta, bu konuyu "Ankaraya dönünce arka- daşlarla müzakere edeceğini" ifade et- mektedir. Sulh olacaklarama ... Nitekim bu haftanın başında salı gü- nü Kızılaydaki AP Genel Merkezini ziyaret eden bir AKİS muhabiri orada tereddit bir hava ile karşılaşmış- tır. kez Dr. Vedat Ali Özkan AKİS' çinin sorularına daima bir iki ihtimali öne sürerek cevap vermiş, kesin bir şey söylemekten kaçınmıştır, Genel Merkezdeki nadir yetkililer- den olan Özkan, AKİS' çi ile yaptığı konuşmada, her şeyden önce, TBMM' nin erken bir tatile girmesi konusun- da verilmiş bir» karar olmadığım, bu konunun 26 Ağustosta yapılacak Mer- idare Kurulu toplantısında Oka- rarlaştırılacağını (o söylemiştir. Çekin- gen tavırlı Kayserili doktor diğer so- rulan da cevaplandırmıştır : <— Saadettin Bilgiç, konuşmasın- da daha enerjik ve ciddi tutumdan bahsetti. Bundan AP ne anlamakta- dır?" — Rumların baskılarına ve açlık tehlikesine karşı daha etkili tedbirleri anlıyoruz. Kontrol uçuşlarına da de- yanı. edilmeliydi." — Peki çıkartma bunların içine dahil "değil mi?" Bu soruya, konuşmayı takip etmek- te olan Ata Bodur ile Özkan adeta bir ağızdan "Elbette, bombardımandan sonra çıkartma da yapılmalıydı!" diye cevap vermişleriir. Peki böyle bir durumda Yu- nmisianil veya diğer bazı devletlerle harp etmek icap Gel Bu konuda ne e. uz p göze olmamdan Kıbrıs da vasi halledilemez!” Hükümetin bombardıman kararını "fevkalâde isabetli" bulan Ö o- lağanüstü Meclis toplantısını nin bilgi almak amacı ile ortaya at- tığını, başka bir şekilde bilgi (o bakı- mından tatmin edildikleri (o takdirde TBMM 'yi toplantıya çağırmaktan vazgeçebileceklerini ifade etmiştir, AP liler gerçekten bugünlerde Kıbrıs ko- nusunda bilgiye ve aydınlatılmaya su- samış ve muhtaç Oo görünmektedirler. Bir AP yetkilisi bu konuda : "— Biz ne Rusyanın tutumunu, ne Amerikanın gerçek düşüncelerini ve ne e İnönünün De Gaulle ile görüştükle- rini biliyoruz. Ana muhalefet partisi, olduğumuz halde bu konuda bilgi kay' naklarımız normal vatandaşlardan faz- la değil. Bu bakımdan söylediklerimiz söylemek zorundayız ve bir sebeplerle söylediklerimiz o yanlış olur sa bunda bize bilgi vermeyen Hükü- met kabahatlidir... AP "liler bu konudaki haklılık ve suçsuzluklarını bir olay naklederek is- pata çalışmaktadırlar. Buna göre bom