F E Feza Yeni buluşlar Amerika Birleşik Devletlerinin bir sü redenberi yapmakta olduğu feza çalışmalı hakkındaki haberler türk basınında ya hiç yer almamakta, ya da gelişmelerle orantılı bir şekilde yankılar yapmamaktadır. Bunda baş lıca iki sebep vardı: önce amerika- nlar, son yıllarda feza yarışında ar- tık öne geçmek üzere olduklarını his sedince bunu yine, birzamanlar atom sırlarında olduğu gibi, ruslara kap- tırmamak için çalışmalara âzami giz liliği vermiş bulunmaktadırlar. İkin cisi, yurt içinde ve dışında i aktüaliteyi teşkil eden olayların o sa- yısı öylesine çoğalmıştır ki, bu ilgi çekici olayların yanında genellikle za ten ihmale uğrayan teknik konular dan bahsetmek bile kimsenin aklına gelmemektedir. Oysa ki amerikalılar olsun ruslar olsun, hattâ bazı Avrupa Ülkeleri ol- sun, , feza yarışında eskisinden de daha büyük bir hızla gelişmeler yolunda iler içmektedirler. Dünya ile Ay arasındaki eza parçasının, dünya çevresinin oldu gu gibi hemen tamamen fethedilmiş, ar tık, bu çevrelerde dolanmanın Atlanti - $i uçakla aşmak kadar kolay bir me- sele haline gelmiş oluğu birtakım iler ri programların yürürlüğe konulma- sına, insanların daha güç gerçekle* şabilecek feza yolculuklarına hazırlan masına imkân sağlamıştır. Uzak fezaya yapılacak yolculuklar da daha önce birçok vesilelerle açık- lanan sebeplerle- bugün elde mevcut ve şimdiye kadar yapılan feza deneme- lerinde kullanılan "kimyasal" tipteki motörler kullanan roketlerin itici güç olarak kullanılması imkânsız olmak- tadır. Bu sebepten, yeni itme metodla- rına ihtiyaç olduğu, daha feza çalış- malarına başlandığı eski günlerde an- laşılmış ve ileriyi gören bilim ve fen adamları bunu gerçekleştirebilmek a- mâcıyla var güçleriyle çalışmağa oko- yulmuşlardır. Yapılan incelemeler göstermiştir W, gezegenlerden herhangi birinin oör- nekle Dünyanın. Ayın veya Venüsün- yüzeyi üzerinde veya çevresindeki yol- culuklarda mevcut kimyasal ii. yeterli olmakla beraber, yakın bir lecekte elektrikle çalışan mağtörlerin kullanılması daha büyük kolaylıklar sağlayacaktır. Böylece, önce kimyasal tepki metodlarıyla çalışan motörler ça- lıştırılacak, bunların etkisi azalıp ya- kıtları da bitince elektriksel,tepki me todlarıyla çalışacak motörler (devreye N sokularak feza a hedefine ulaş ması sağlanabilece Gezegen sistemleri arasında, uzak bir gelecekte yer alması muhtemel yol- culuklarda -mesafenin uzaklığı ve yol culuk zamanının da bu oranda kısal- tılması zorunluğu gözönünde tutulur sa- feza gemisinin hızını ışık hızuunki- ne yakınlaştıran elektrikli veya fotonik motörlerin kullanılması beklenilmeye, cek bir olay sayılamaz. Ulaşılmaz sanılan hedefler İnsanoğlunun fezaya çıkmasıyla | bir- likte ortaya çıkan çeşitli oproblem- lerden itme gücünün sağlanması ala nında son yıllarda inanılmayacak mer halelere ulaşılmış bulunulmaktadır, ö zellikle elektriksel metodlarla işleyen motörler başlıca üç türlüdür: elektro- termik, elektrostatik ve elektromanye- m. m unların en basiti sayılan ve bir elektrik arkıyla ısıtılan gazların çok üstün hararet derecelerinde ve çok bü- yük bularla bir tepki ağzından dışa- rı atılması esasına dayanan "elektro- termik" motörler nazari olarak 25 bin santigrat derecelik bir hararetle çalı- şacağı için. büyük teknolojik problem- "ler ortaya atmıştır. Bu problemler bu kadar yüksek hararete dayanıklı özel alaşımların imâl edilebilmesi ve aynı zamanda motörde meydana gelen ve birikecek olan ısının giderilebilmesi- dir. Bunlara karşı bazı metodların uy- gulanması düşünülmekle beraber me- sele henüz tam olarak çözümlenmiş sa yılamaz. Elektrostatik veya ionik denilen metodlara gelince, bunun esası da yük sek derecede iyonlaştırılmış -bünyesi ni teşkil eden atomların elektrik yük- lerinin dengesi bozulmuş- gazlerin çok kuvvetli bir elektrik alanında hızlan- dırıldıktan sonra motorun gerisindeki bir delikten boşluğa doğru püskürtü'e rek böylece tepki gücü sağlanmasıdır. Hiç şüphe yoktur ki bu yolla elde edi len tepkinin miktarı azdır. Bugün elde kil deney motörleriyle ancak 450 gram lık tepki gücü sağlanabilmiştir. An- cak, bunun süresi çok uzun olabildiği için, neticede roketin hızı saatte yüz binlerce kilometreyi bulmaktadır. Mo törün binlerce saat emniyetle çalışa cağı yapılan pratik loboratuvar test- lerinden anlaşılmıştır. Elektromanyetik tepki gücü sağla yan motörlere gelince, bu çeşit roket- lerin en büyük güçlüğü gerekil (o mık- natıs alanım sağlayacak büyük omık- natısların (o yapılmasındadır. son yıllarda ulaşılan başarılı merhale. ler sayesinde artuc bunların imalini! mümkün olacağı da anlaşılmış Amerikalıların milyonlarca dola: harcayarak, binlerce bilim (adamını mühendis ve teknisyeni seferber ede rek büyük bir gayretle üzerinde çalış tıkları bu yeni metodların yakın bir gelecekte meyvelerini vermeğe başla yacağı güvenle söylenebilir. AKİS/31