YURTTA OLUP BİTENLER Mecliste A.P. kulisinin yapıldığı Kaynayan . — Dün gece Başaranın dişini çek- Karşılıklı gülüşüldü. Bu arada grup kalabalıklaşmış ve tesadüfen "dişi çe- kilmiş" - yâni, kumarda kaybetmiş - olarak ismi geçen AP'li Mehmet Başa- ran da o tarafa gelmişti. Bir stipe de onunla şakalaşıldı, Akdağ konuşmayı başka bir tarafa aktardı ve " o Biliyor musunuz, Amerika yahati için kurayı yedek olarak ka- -anmışım" dedi "Amerika seyahati denilince, dik- katler Çanakkale milletvetiline çevril- MiŞti. iza etti: "—Canım, Amerikan arlâmente. sunun gezi daveti,, bir aylık... Kurayı Malatya milletvekili Ahmet Fırat ka- nandı. Ama bu ara işleri çok. Kayısı zamanı, Amerikaya giderse çok zarar edecek Onun için galiba ben gidece- gim Gidersem, o Baltimorda kardeşim var. dört senedir görüşmüyorum, onu da ziyaret ederim Grupa yeni katılanlardan biri : — Yaa, evet. kayısı işi zordur. Ba- nda bulunmak lâzım!" dedi Bu defa konuşma, kayısı ziraâtine kaydı. Bekleme devresi Bu konuşmalar haftanın başında Sa- lı günü TBMM'de cereyan etti. O gün kulislere, aşağı yukarı, buna ben. zer sohbetler hâkim olmuştu. Oysa da- ha üç-dört gün önce aynı kulislerde (güven oyuna gidilmesi veya gidilme- AKİS/12 se- koridor kazan mesi, kırmızı oy verip-yermeme, Hü- kümetin güven oyu alabileceği veya a- lamıyacağı. İsmet Paşanın Amerikaya gidip-gidemiyeceği, daha sonra da, a- lınan güven oyunun tatminkâr olup- olmadığı, İnönünün istifa edip-etmiye- ceği ederse "yeni" hükümetin kurulup- kurulamayacağı son derecede hararet- li şekilde hemen hemen aynı şahıslar arasında tartışılmakta idi. İsmet Paşanın, alman güven oyu- nun tatminkâr olduğunu; açıklamasın- dan ve sorumunun icabını yerine ge- tirmek için Pazar günü Amerikaya ha- reket etmesinden sonra tartışmalar yavaş yavaş şiddetini kaybetti. Was- hingtonda türk ve amerikan liderler arasındaki görüşmeler (o başlayınca da tamamen ortadan silindi. Şimdi artık günlük konulara dönen politikacılar, bir gazeteci gördüklerinde : «— Amerikadan yeni bir haber var mı?" sorusunu patlatmakta, eğer ha- ber varsa heyecanla dinlemekte, yok- sa, eski bahislerine devam etmektedir- ler Partilerin tutumu da buna benze- mektedir. YIP Genel Başkanı Ekrem Âlican, haftanın ortalarında kendisi ile görüçen AKİS muhabirinin iç poli- tika ile ilgili çeşitli sorularına, "Sana sadece şunu söyleyebilirim" diye ihti- yatlı bir jestle başlıyan aşağıdaki de- meçle cevap verdi: "— Başbakan o hakikaten güç ve memleketimiz için fevkalâde oönemli bir vazifenin ifası yolunda Amerikada bulunmaktadır. Onun. bu vazifesini ya- arken, her türlü iç politika tartışma- larının tesirlerinden, uzak bir şekilde çalışmasını, alacağı netice bakımından faydalı mütalâa etmekteyim. Bu se- beple de dönüşüne kadar iç politika tartışmalarından uzak kalmayı karar- laştırmış bulunmaktayım, . Amerikadaki vazifesi güçtür. Alına- cak neticeler hususunda kendimizi ha- yâle kaptırmamaktayız. Her şeyin ba- vatandaşlarımızın rışçı yollardan halledilmesini mesele- nin başından itibaren savunan bir si- yasi teşekkülüz. Başbakanın bu esas' noktalarda .müspet neticeler alması en halis temennimizdir." YTP Genel Başkanı bu arada, Hü- kümete beyaz oy verdikleri için hay- siyet divanına verilecekleri bildirilen Diyarbakır Milletvekili oOAdnan Aral, Sivas Milletvekili Mahmut Vural ve Rıza Yalçın hakkında bugünlerde bir işlem m da soru üzerine ifade m bıyıklı CKMP lideri Ahmet Oğuz bu konuda aynı ihtiyatı göster- di. Başbakan Amerikadan dönünceye kadar bu çeşit tartışmaların yapılma- masını istediğini bildirdi, Amerikada görüşme ile alınabilecek neticeler ko- nusunda da "hayalperest olmamanın" zaruretine işaret etti. AP Genel Başkan Vekili Saadettin Bilgiç ise, Başbakan Amerikadan dö- nünceye kadar kekli Kr ların gidişatı hakkında fikir yürütebil- Adnan Aral Akıl için yol