Samed, Ağaoğlu hak kın dakii snatla maksatlı ve Derginizin 21 Eylül 1963 tarihli sayısında "Acaba kızaran bir yüz olmuş mudur" başlıklı bir yazı ve bir mektup yayınlanmış bula nuyor. Yazı sahibinin üslübu, ve kasdı artık herkesce malüm olduğu için ya- zıdaki hakaretlere cevap vermeye lüzum görülmemiştir. Mektuba gelince bunda, bir milyon lira sermayeli Turgutlu Konservecilik Anonim Şirketi tesislerinin 19 Eylülde açılış törenine olaylı bir davet kaydedildikten sonra “Teşebbüsün 1954 yılında yapıldığı ve o zamanın Bakam Samed Ağaoğlu'na döviz tahsisi için başvurulduğu, fakat hisse çoğunluğunun muhalefet men- suplarında olması, kendisine de bir hisse ayrılması hususundaki teklifinin kabul edilmemesi sebebi ile başarıya ulaşamadığı iddia edilmektedir. Turgutlu'nun konserve tesislerine kavuşması her zaman için sevinile- cek bir hadisedir. Ancak böyle bir olayı bir takım istismar vesilesi yapmak ise her zaman sayılan bir harekettir. Suç mahiyetindeki bu mektubun her Partiden ortağı bulunduğu ileri sürülen şirketi ilzam edip etmediği ve aslında da bir sorumlu tarafından ve bir karara dayanılarak yazılıp yazılmadığı o anlaşılamamaktadır. Açık olan cihet emsali çok görülen ve Joyası meydana çıkmış düzenlerden biri karşısında olduğumuzdan — iba- Fakat haklarını şahsen savunma imkanlarımdan yoksun bir halde cezaevlerinde aşayan insanlara bu tecavüz etmek, in ve intikam duygularına yeni bir delil bir şeye yaramaz. iy zamanda beka ve inkişafinın siyasete o bulaştırılmamak olan ticari müesseseleri; daha işletmeye açılmadan, böylesine iftiralarla politika sahasına itmek kârl bir başlangıç sayılmaz. 1954 döviz iti yılında bir Şirkete tahsis etmenin veya etmemenin mücerret o Sa- med Ağaoğlu'nun iradesine tâbi bir keyfiyet olamıyacağı kadar — açık- ür ki unun — etrafında düzenlenen sadece oObu gerçek ortaya koy maya yeter. Bununla beraber bu iftira yazısını muhatabının yasisi - ola- rak cevaplandırmayı bir vazife bildim ve eşimle konuştum. Böyle bi ktubu henüz aldığını ve Bakanlığı zamanına bağlan bu o isnadında baştan başa yalan olduğunu teyid etti oBununla beraber iftiraya karşı sırf gecikmiş olması sebebine dayanan basit bir mukabele ile yetinecek değiliz. hiç bir af Kanunun ve zaman Ü ş Odeğildir. - Binaenaleyh vasisi, bulunduğum Sam lunun isteği ile ve çok uzun yıllardanberi bütün ii miz ve verebileceğimiz cevabı bu defada tekrarlıyoruz. Akis Dergisinde yayınlanan bu ittihamların devrin mevzuatına ve usullerine göre kendilerine ettiği halde partizanlık yüzünden haklarının rına ait delil ve vesikaları ve bunu ya, bilgilerini resmi makamlara ihbar edip bir takip namus ve haysiyeften yoksun kimseler bulunduklarını caklardır. Bu ocevabımızın yorum. Mevzu a b Ağa İni serdiği sahipleri kimler ise, o döviz o verilmesi nasıl - ellerinden yapmazlarsa kabul etmiş ola- aynı sütunlarda aynı puntolarla neşrini rica edi- Neriman Ağaoğlu Manisa Mille ivekii ve Samed Ağaoğlu Vasisi Celâl pa elini öpmeğe yollaya- omemnun oldu. Bunlar, YTP. nin öç- mazsınız ten kanadı ile, iktidar hülyaları için- Sonuç de çırpınan A.P. İllerdir. YTP. nin öç- am manasıyla bir tükrük kavga- ten kanadı mensupları kuliste müsten- sına dönen Bekata — Azizoğlu çe- zi müstehzi dolaşmağa ve kendilerin- kişmesinden iki taraf son derece den durumu soranlara şöyle demeğe AKİS/10 başladılar: “— İşler iyidir. Şimdi Alican gele- cek, sonra İnönü ile bir masaya oturu- lucak, belki muhtıralar verilecek, sinir- ler gerilecek ve sonra Alican 'memle- ketin âli menfaatleri. diyerek, tükür- düğünü yalayacak... Tahsin Türkaylar, Sadık Perinçek- ler, Nihat Pasinliler bu türküyü çağır- maktadırlar. A.P. ye gelince, o, daha şimdiden bir "A.P. li Koalisyon" hayali peşin- dedir. Hatta Hükümete vereceği üye- leri bile tespit etmiştir! ata — Azizoğlu çekişmesinin ö- nümüzdeki hafta içinde bir (okarara bağlanması beklenmektedir. Bekat suçlamıştı. bu ithamları reddetmekte ve Bakatayı yalancılıkla osuçlamaktadır: o Bekata hilafi hakikat beyanda (bulunuyorsa ve bu husus ispat edilirse, Bekata çe- kilmelidir. Bunların dışında bir başka yolu da, haftanın ortasında çarşamba günü, bir C.H.P. li milletvekili söyledi: N m Bekata, hem de Azizoğlu çekilmelidir!..." CHP. Grupunda netice Bekata le- hine — hem de adeta ittifakla — te- celli edince, bazı genç idareciler bunu hazmedemediler ve Gruptan sonra is- tifaya karar verdiler. Genç yönetici- lerin iddiası, e itimadına maz- har olmamak" tı. Ama, Genel Başken İnönü ile anil bir konuşma neti- cesinde bu kararlarından vazgeçtiler. Şimdi, Koalisyon kanatları arasın- da son derece gergin bir hava esmek- tedir. Alican dönünce YTP. durumunu tespit edecek ve Bekata hakkında Ge- nel Görüşme açılıp açılmaması karara bağlanacaktır. Lokomotifler İşin içindeki iş toslaşma) r kaç ay önce, bir İlkbahar günü, Vehbi Koç Bayındırlık Baka- nı İlyas Seçkine gitti. Vehbi Koç Türki - yenin | numaralı iş adamıdır, hemen her sahaya el atmış durumdadır ve bir. İktisadi imparatorluğun başında gi- bi görünmektedir. Bir müdürü —Beh- çet Osmanağaoğlu— İstanbul Odasının Başkanıdır, bir — Nusret Tekül— İstanbul Sanayi Oda sının Başkanıdır, bütün köprübaşla- rında, hatta köşede bucakta adamları tün işleri başkalarınınkinden evvel, çı- kar, çok zaman bir tercih bahis konu tu olduğunda, nedense gönüller bu