YURTTA OLUP BİTENLER Ata Bodur Kapının önünde bir çift lican daha sonra Grup içinde ve dı- şında Öçtenin, kendisini askerlerden korkmakla itham ettiğini ve adeta onların elimde oyuncak olduğunu, söy lediğini belirttikten sonra tekrar Öç- tene döndü "— Bunları söylediğin sıralar- da PTT Genel Müdürünün değiştiril- mesi konusunda Genel Kurmay Başkanına müracaat ettiğin oyalan mı?" diye sordu. Öçten itiraz etme- di. Alican - sollerinin sonunu getir- di: " Bu olayı Barbakanın iyi kar- şılamadığını e; bana hak verdiğin doğru değil mi Böylece Öçtenin O sorgusunu -ta- mamladı ve yargıya vardı: " — Öçtenin bunların dışında bil- dikleri varsa çıkar, -burada söyler. Eğer haklıysa Koalisyondan hep be- raber çekilir gideriz.." dedi. Alicanın konuşmasından o sonra etrafta birkaç kişi alı al, moru mor fırladı. Tahsin Türkay dişleri- ni birbirine geçirerek Öçtene ala- iliğine tehdid savurdu. Perinçek üyle Öçtenin koluna girdi ve kendisini salonun bir köşesine götü- rerek kahve ikram etti. Sonuç ne olacak. perde böyle indi ve Y.T.P., parti- nin genel politikasını tekrar gö- AKİS/16 -Talât Asal rüşmek üzere ertesi günü toplanma- ya karar verdi. Ertesi gün partinin genel opolitikası, bir o evvelinden farksız, belki de onbeşinci defa tes- bit edildi! Gerçi çarşamba günü kesin bir karara varılmadı ve bir gün sonra gene toplanmaya karar verildi ama Alicanın yaptığı uzun konuşma ve Grupun havası işin seklini, şemali- ni ortaya koydu. Zira Alican millet- vekillerine gerekli tehdidi savurmuş- — Memleketin menfaatlerini dü sünür karar verirsiniz. İsterseniz Koalisyondan çekiliriz. Biz de bu iş- ten, hiç değilse kurtulmuş oluruz" Y.T.P. de, devam eden gürültü- nün bu defa kesin olarak önü alına- caktır. Zira Bodur, Türkay ve Asaf Haysiyet oODivanına verilmişlerdir Bunların ayrılmasıyla (o Kaalisyonun netameli Oo ortağı rahatlıyacaktır Ayrıca Nizamettin Erkmen, Hüsa mettin Atabeyli ve Rahmi Arıkan adlı Y.T.P, liler de partilerinden i lişiklerini, başlarına geleceği iyi bil diklerinden şimdiden Oo kesmişlerdir. Bu işten en fazla zarar gören mu- hakkak ki Bolu Senatörü- Rahmi A" rıkandır. Partizanlığıyla meşhur A- rıkan bundan böyle bazı mercilere tesir edemiyecek ve onu şuradan a- lıp,. bunu şu işe yerleştiremiyecek- istanbul Gerçeğin sesi Bu haftamın içinde bir gün İstanbul- da, dolmuşların birinde yolcular, evvelki haftadan beri günün konusu olan, "partilerin tek Belediye Bas- -anı adayı etrafında (o birleşmeleri" konusu üzerinde konuşuyorlardı. O na kadar hiç bir lâfa karışmayan ve sadece söylenenleri dinleyen ş0- för birden yolculara döndü ve: "— Onu bunu bilmem, Necdet Uğur Belediyenin başında kalmalı. Gece gündüz demiyor, çalışıyor. Pa- lavrası, da yok. Yapılacak diyor, ya- pılıyor. Yapamıyacağım diyor, anlı- yorsunuz ki bu derdi daha çekecek- siniz" dedi. oförün bu samimi kanaatine yolcuların hepsi iştirak etti. İstanbulda birçok mesele halk a- rasında dolmuşlarda- görüşülür. Bil- hassa Trafik, Pahalılık, İdareden Şi- kayet konuları, o anda birbirlerini tanıyan insanlar arasında iki-üç da- kika 'içinde müzakere konusu oluve- rir. Dolmuşlardan yükselen ses hal- kın sesidir ve gerçeğin ta kendisi- dir. Necdet Uğur İş bilenindir.,.