TİYATRO mediği kadarını da inandırıcı, ifade- li bir oyunun seyirciye herşeyi (ou- nutturan büyüsüne bırakmıştır. | İyi bir oyun, teknik imkânsızlıkları gö- zönünde duran bir sahnede, dekor, ışık ve sahne dispozisyonundaki ka- kalmaz aksaklıkları her zaman "ka- patır." "Karanlığın İşinden? tem- sili için de öyle olmuştu Bellibaşlı TE Yüzbaşı Kel- ler'de İhsan or'da Ender Işık, Mrs. Kate Keller" de Cansen Us- man, Iv Hala'da Esin Eden rahat ve iadeli oyunlarıyla inandırıcı EL çizmişlerdir. Hele İhsan Yüce, doyu rucu oyunuyla gerçek bir kanbiliyet olduğunu göstermiştir. Eserin iki kahramanından Annie Sullivan'da Lale Oraloğlu, değişik ve çok güç bir rolde, zekâ dolu oyunu- nun yeni ve güzel bir örneğini daha vermiş, o idealist kadını sıcak bir oyunla aşatmıştır. Hastalığı, sakatlığı yüzünden ana- sının, babasının, yakınlarının şımart- o ele avuca sığmaz, inatçı, bü- ran bu dilsiz rolde, jest, mimik kudreti kolay kolay ounutul- mayacaktır. Bu harika çocuğu, bu mevsim bütün İstanbulun (görmek isteyeceğim ve "Karanlığın İçin- den"in aylarca afişte kalacağını tah- min etmek kehanet o sayılmamalı- d Ankara "Aceleci Kalb" Meydan Sahnesinin ilk oyunu bir A- erikan piyesidir. Seçkin Selvinin John Patrick'den çevirdiği (o "Aceleci Kalb". Oyunun asıl adını program- da, hatta afişlerde bildirmek, Batıda hiç ihmal edilmiyen bir usüldür. Te- lif hakkı sözleşmelerinde buna dair hükümler bile konulur. Ama çoğu ti- yatrolarımız, gene de bu usüle, ne- dense, önem vermezler. a Sah- nesi de bunu belirtmeğe lüzum gör- memiş. Onun için dilimizin özellikle- aceleye gelmişe benzemektedir. Oyunun yazan John Patrick, se- yircimizin çok iyi tanıdığı bir yazar- dır. Hemen bütün dünya sahnelerini dolaşmış olan "Çayhane"si, yedi se- kiz yıl önce, Ankara ve İstanbul sahnelerinde de oynanmış, aylarca afişte tutunarak büyük bir ilgi gör- müştü. Onun için, yıllardan sonra, aynı yazarın bir yeni oyununu sah- nemizde görmek isteyenler çok ola- caktır. sırasında, askerler arasında (geçen bir vakadan alıyor. Ama John Pat rick yeni oyununda Amerikan aske- ri idaresinin, "Pentagon'un, hicvi- ni yapmıyor artık. Bu sefer, işledi- ği, sadece "insan"dır Askeri bir hastanede, o şifasız bir hastalığın kendisini ölüme mah- küm ettiğini bilmeden, sayılı gün- lerini geçirmeğe bırakılan kimsesiz, içine kapalı bir er m Lachie Bu derme-çatm: a yıllarının yoklukları, m içinde kurul- muş hastahanede iyi olmıya yüztut- muş beş hasta ve bir tek hemşire, bu inatçı İskoçyalıya, hiç arkadaşı, dostu ve sevdiği olmamış bu baht- sız gence, son günlerini olsun, tatlı geçirtmek o istemektedirler. o Türlü çevrelerden gelmiş, çeşitli o a rin duyguların sahibi olan bu ii sanlar herşeyi, kendilerini LR ona dünyayı, insanları sevdirmeğe, ona biraz olsun mutluluğu tattırmı- ya çalışmaktadırlar. Gönlü yaralı hastabakıcı Margaret bile, acı ger- çeği bilmiyen bu geçimsiz delikanlı- ya sıcak bir yakınlık duymaktadır. Nihayet güçlükle onu yola geti- rip dostluklarına, sevgilerine inan- dırmıya omuvaffak oldukları za- Dr. Albay, aldığı emre hakikati Lachie, haklı olarak okendisi- ne gösterilen sevginin, şefkatin, bu sefer de, bir acıma duygusundan i- baret olduğuna hükmeder. Bunun böyle olmadığına onu inandırmak daha güç olacaktır. Ama Lachie, so- nunda buna inanır. O kadar ki, yur- duna dönmeğe karar verdiği halde, kalır. Sahnedeki oyun ade bir kuruluş içinde, hareketli bir aksiyondan çok, psikolojik geliş- melere ve anglosakson esprilerine da- yanan tek dekorlu, tek kadınlı (o vs sekiz erkekli bir oyunu seyirciye sev- dirmek kolay değildi. Ama Tibetin canlı, tempolu, duygulu sah- neler kadar güldürücü sahneleri de aşırılıklara düşmeden, ölçüyle değer- lendiren oyun düzeni, sanatçıların da başarılı (oOoyunları "Aceleci oKalb"in zevkle seyredilmesini sağlamıştır. İlk temsilin bıraktığı müsbet tesir de o- yunun tutacağını göstermektedir. Bellibaşlı rollerden Yank'da Çe- tin Köroğlu, Digger'de Kartal Tibet inandırıcı tipler çizmişlerdir. Tek ka- dın rolü hastabakıcı Margaret'de Tol- ga Tigin, yeni katıldığı topluluğa ra- hatça intibak etmiş, yumuşak oyu- nuyla Ankara seyircisinin sempati- sini kazanmıştır. Hasta askerlerden Tommy'de Yılmaz Gruda gerçekliği o- lan bir tipi rahat, tabii bir oyunla canlandırmıştır. Oyunun kahramanı Lachie'ye gelince: Üner İlsever ha- şin, gururlu görünüşü altında şefka- te, gerçek dostluğa candan sevgiye susamış hasta genci değişik, renkli ve ifadeli bir kompozisyonla canlan- dırmıştır AKİS, 8 EKİM 1962