18 Kasım 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

( . YURTTA OLUP BİTENLER rçek bir kalkınma ve herkese re- fah” vermek ister. Sonra bu sözlerini formüle ediyordu. 'Her mahallede bir Kaç milyoner yerine her mahallede bacası her gün tüten evler, müreffeh yal politikasını da şu sözlerle hülâsa ediverdi: “Sosyal huzur icin servetin dâha adilâne şekilde taksimi elzem- dinx.” Bu kadar kesin, bu kadar acık söz- ler, her gün biraz daha az tatmin edi- ci olan hububat fiyatları karşısında bunalan Konyalı müstahsili coşturu- yordu. Hele Aksalın itima n havası bu coşkunluğu büsbütün arttı- Kongre sona erdiği zaman Konyalı H. P. liler müsterihti. Öğrenmek istedıklerlnln hepsini öğrenmişler, yapmaları gerekeni de iyice ve sarih olarak anlamışlardı. Memnun ve ra- hat evlerine- döndüler. Aksallı, Beya- zıtlı. Baykamlı misafirler kafilesi ise .nin yeni Genel Sekreterini ye- ni seyahatlar bekliyordu. Bu ayın 23 imde Erzincan il kongresine gidecek- ti. Mümkün olursa oradan Erzuruma gecmek, partililerle bir kademe top- lantısı yapmak istiyordu. Elsenho- er’ln Türkiyeyi ziyaretinden 80 da bir Karademz Rgezisine cıkacaktı 4 C. H. P., Genel Başkanından, en kücük ocağmdaki Üyesine kadar dim kanaat iyice ke- sinlesmiştl 1960'da yapılacak bir se- mi C. H. P. mutlaka kazanmalı. mil- ıeu düştüğü bedbinlikten kurtarma- lıydı. Bunun” lcinse cahşmnk durm. dan çalışmak lâzı . Başka yol yok— tu. Tehditlere, göz dağlanna. tertip- lere kulak vermenin, çalışmayı gev- Şetmenin manâsı yoktu. Yapılacak cok iş vardı. Kurumlar Geri alınan vekâlet.. G ecen haftanın ortalarında bazı İstanbul gazeteleriyle — Ank. gazetelerinde neşredilen bir azil İ- lânı, okuyanları hayretler içinde bı- taktı. Bu ilân Türk Kanser Araştır- ma Kurumunun Ahmet Andiçenden bütün selâhiyetleri aldığı bildiriliyor ve kurum adına teberru toplamak gi'bi işler için verdiği vekâletten ken- ı'sinı azledlyordu Andiçen, Kazım Özalp caddesınde Türkiyede ilk defa yapı- lan kanser hastahanesine en fazla ba- gışta bulunan adamdı. Bu yüzden has- tahaneye omun adı verilmişti. Bina- nın inşaat? bitinceye kadar toplanan teberruların hepsini Andiçen temin etmişti. Hastahane bitmiş, bütün ha- Zırlıklar tamamlanmıştı. Yakında acı- Bövle bir 11.'1'na ne llüzum Sımıuya kadar büyük selâhi- yetlerle işi yürüten Andiçenin azli ne- n icap etmişti? Zihinlerde Öfkelik adamn... istifhamları gidermek için meselenin cok gerilerine gitmek lâzım geliyor- du. Gecen yılm Şubat ayında bir gün, kır saçlı uzunca boylu ada:nı tasnit' edilen oyların sayısını görünce mem- nuniyetle gülümsedi. Kır saçlı adam anser Araştırma Kurumu yönetim kurulu secimlerinde çarpışan iki hiz- bin de müştcreken desteklediği baş- kan adayı Prof. İzz mirdi, Ay- nı günün akşamı Kantemır evine ge- len Perihan Çambel ve arkadaşlarına, Ahmet Andiçen hizbini tutmıyacağını kendıleriyle 'beraber olduğunu söyledi. Andi pleri arasın- daki mücadele iki yıldır devam etmek- teydi. Bizzat İzzet Kantemir tarafın- Kanser Savaş Kurumuna tanıtı- lan Ahmet Amndicen, yapılacak has- tahaneye 200 bin liralık bir bağışta bulundu. Kendisine inşaat komisyonu ba.şkanhğı verild ve tam selâhiyetle yük- selmeğe başladı. İşin başlangıcında ortada bir şey yoktu. Kanser hasta- hanesi inşaatı karınca kararınca iler- liyordu. Andiçennin yaptığı bağış bu- nunla kalmadı, hayırsever vatandaş Sincanköydeki arsalarından — birinin Üzerinde 'birde okul inşa ettirdi. Başbakan memnderesin de iştirak etti- ği bir törenle bu orta okulun açılışı yapıldı. Andiçen törende Basşbakan afından hararetle övüldü. Mende- res Andiçen için şunları söyledi: “Bu eseri meydana getiren Ahmet Andiçeni bütün kalbimle tebrik ede- rim. Kendisi memleketin yalnız var- evlâtları tılmış olma- sından dolayı değil, fakat aynı bul an dolayı tebe rike şayu—ndır" nin bu sıralarda şansı ya- ver g*ldiyordn_ Bir taraftan Başbaka- birkac “Bizans altını”nın sırasın- da bulunduğu haberi kendisine iletili- yordu. Gerçi bir hazinenin öncüsü sa- yılan birkaç “Bizans altını”nın sonun- define Ümidi gönüllere rahat calışmak gi erdi, Aynı günlerde Andiçe Kanser Araştırma Kurumu bir altın madalya hediye etti. Kendisinin çalışması, ha- yırseverliği dolayısiyla verilen madal- ya büyük bir törenle Andiçenin göğ- süne takıldı. Bütün bu işler böyle devam edip giderken, hiç umulmadık bir zamanda rma Kurumu üyeleri - Bu makineler monte edilecek ve faaliyete geçilecekti. Vazife taksimi.. A nkaranın sisli bir kış günlinde bir- *A kacç kişi hararetli hararetli konu- Şuyorlardı. raştırma Kuru- mu yönetim kurulu azalırmdun olı'n bu şahıslar tamamlanm lunan hastahanenin muhtelil kısım- larında vazife alacak arkadaşları ka- rarlaştırdılar. Buna göre, kanser has- tahanesi irektörlüğüne — Perih Çembel getirilecekti. Röntgen müte- hassıshgmı Lütfü Orberg deruhte ede- cekti. Bu vazifeler hastahanenin sta- tüsü belli oluncaya kadar bilâbedel görülecekti. Yapılan bu konuşmalar yerin ku- lağından Ahmet Andiçene kadar gitti. Andiçen derhal mukabil taarruza geç- ti ve Yönetim kurulundan hastahane- nin başına kendisinin getirilmesini is- tedi. Andiçen 200 bin lira vermişti. İnşaatın tamamlanmasınd. oynamıştı. Bu bakımdan eser kendisi- nin sayılabilirdi. Bu vazifeye kendi- sinin getirilmesini ısrarla istedi. An- diçenin dileği yönetim kurulu tarafın- dan reddedildl Kendısine tüzük icabı- anenin igmi Ahmet Andicen has- tahanesiydi.. Öyleyse., Mesele kalmı yordu. Bardağı taşıran damla.. Ütün bu meseleler belki halledile- bilir, durum düzeltilebilirdil. Ama bu sırada hastahanenin muhteliif yer- lerinde başgösteren çatlaklar ortalığı rontgen makine- Jerinin yerleştirileceği bölümün kure gunla lanması gerekmekteydi. İn- e Ü ARİS 1R RASIM 1959