16 Şubat 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

Basacaktı ve bu vesile ile fikir teati- sinde bulunulacaktı. Topçuoğlu Türk- çe konuşuyor ve Nermin Abadan İn- gilizceye tercüme ediyordu. Gaye Umumıyetle bizde öyle bir kanaat ttur ki, kadın şahsi kapris- lerini daha iyi tatmin etmek için ca- ının Sosyal Hayatını Tet- İ urumunun ank bu peşin hukmu tetkik etmek, kadın kazancı- n hakiki mustef'dını bulmak, kadın kazancının kadına ne nisbette bir ta- sarruf hürriyeti sağlayabildiğini, gör- ve kadının iş hayatına millerin tesiri altında atıldığını araş- tırmak için yapılmıştı. Çalışan kadım sosyal muhiti nasıl karşılıyordu, bu- nu ne dereceye kadar hazmedıyordu. Bu sualleri aydınlatmak Derneğin gayeleri arasındaydı lek ve tahsil durumları nazarı itibar» alınmıştı. Bundan başka anketi sela- metle yürütebilmek için çalışan ka- dınları, geçim arına ve daha bırçok hususiyetlere k icab etmişti. Meselâ geçim bakı- ından normal addedilebilecek bir tip vardı ki bu tip aile içinde yaşa- maktadır ve kazancının yanında kalarının da kazancı mevcuttur. selâ evli bir kadındır, kocası ile be- geçindirmektedir veya genç kızdır babasının, ağabeyinin, ab- lasının yardımcısıdır İkinci tip yalnız başına geçindire iptir. İhtiyar anasına, babasın bakmaktadır; kocası ölmüştür, — çocuklarını tiştirmektedir ve saire.. çüncü kazancım yalnız kendisine den tiptir. Aile içinde yaşar, içer, yatar, kalkar aldığı gibi. süsüne, ye- kat bedava yer, ve maaşım ya Doçent H. Topcuoğlunun dinleyicileri Ah şu anlayışsız. erkekler!.. Çalışma şekli varmak için Topçuoğlu ve adaşları sualleri büyük bir ti- tizlikle hazırlamışlardı. Bunlar olduk- ahrem suallerdi. Meselâ kadın- lar kazançlarını tamamiyle aile büt- çesıne mi ekliyorlardı, yoksa ayeye muayyı ara mı veriyorlar- dı" Bu parayı bizzat kendileri mi idare ediyorlardı? Tasarruf yapabi- liyorlar mıydı? Bunu kendi namları- na mı, yoksa kocalarının namına mı bankaya yatırıyorlardı? — Bunlar ve ara benzer oldukça mahrem su- aller vardı, işte bunun için samimi ve kiki bir cevap alabilmeyi saklamak re, ankete cevap verenlerin şa- hıslarını meydana çıkarabilecek ta- mamiyie şahsi suallerden sarfınazar Cevaplar kapalı zarflarda Anket yapılırken kadınların mes- AKİS, 16 ŞUBAT 1957 ya zevklerine, ya da kaprislere harcar veya biriktirir.. Dördüncü tip yalnız yaşıyan tiptir. Kimseye bakmakla mükellef eğildir, kimse de ona bakmakla mükellef sayılamaz. Ancak, ev masrafları mevcuttur Netice İnce elemeler ve dikkatli tıpleştır— mek neticesinde anket, birço şin hükümleri silip atacak bir Vu— zuhla karşımıza çıkmıştı. Aile için- de yaşayan kadınların © 80'i kazan- cını olduğu ibi aile bütçesine kat- Kadın aileye bedeni ve ma- nevi hızmetlerını nasıl severek ve is- tiyerek katıyorsa şim i im- kânlarını aynı zevkle katıyordu. Ek- serıyet maaşlarının ancak dötte bi- rini — şahıslarına — hasredebiliyordu. Hatta hiç ayırmayanlar da çok faz- laydı. Zaruret saiki ile çalışan kadın- KADIN tarafından iyi karşı- daha iyi bir hayat k ve eslek aşkı gayesi ile çalışmakta olanlar daha zi- yade tenkitle karşılaşıyorlardı. Bu da gösteriyordu , çalışması- nı tenkit edenler, daha leşmiş yanlış kanaatlar böyle hareket ediyorlardı. Yanlış kanaatleri değiştirmek için lar, muhitleri landıkları halde şartı temin et neticesinde yapılacak iki şey vardı: Bu yanlı kanaatlerle mücadele etmek ve fik- ri hayı atın kadın için ne derece ispat e hayatları ınkışaf etmeyen kadınların kları cemiye haldeydiler?. Tahsil ptıktan sonra kendisini yalnız mutfağına hasreden kadının fikri hayatı dumura uğra- maz mıydı?. Fakat yapılacak başka birşey da- ha vardı. Bu da kadının ailevi vazi- felerinin ifasında kendisine yardımcı sosyal — müesseselerin — kurulmasıydı ve dünya işte şimdi bu yolda çalışı- ordu. Kadın çalışacaktı. mızın büyük bir ıktısadı zaruretiydi. bir vakıaydı. Vazgeçilemezdi. Toplantının sonunda erkeklerin bu aki anlayışsızlıkları esprilere yol açtı n Üniversitedeki gençlerin de, daha ziyade karılarının çalışmamala- rına temayül ettiklerini bir anket neti- . cesi olarak bildirdiği zaman, kadınla- rın birhayli keyfi kaçmıştı. Acaba gençlik taassuba doğru mu kayıyor- du? üzerinde durulacak, düşünü- lecek bir noktaydı. Sosyal Hayat Satış haftası Subatın ilk haftası, Amerikalı ha- 5 nımların bazıları için satış hafta- n da "alışveriş” oldular. Ma, ar_nafıh tacakları malları alanlar da oldu. Bu rağbetten en çok yardıma muhta talebeler ıstıfade ettiler. Hâdise şuy- Amerikan Kut leJlılerı Derneği ile Türk - Amerikan Kadınları Kültür Demegı hımayelerı— ne aldıkları talebelere burs tem etmek maksadıyla birer satış teı'tıp etmişlerdi Birinci satış Arnavutköy Amerikan Kız Kolejli- leri erneği pazarını Birçok Ame- rikalıların çok iyi tanıdığı Mıthatpa— Caddesindeki 35 numaralı binada kurmuştu. Satılan mallar bu Derneğe mensup hanımların bir hayli marifet- adan, yün artıklarından gayet şirin elişleri meydana gelmişti. On par- maklarında on marifetleri ispat etmek isteyen bu hanımlar e yapılmış baton saleler, kurabiye, ve biskuilerle, reçeller ve pastalarla 27