DÜNYADA OLUP BİTENLER Atlantık Paktı dostlarmın ve bazı Güney Amerika leketlerinin ım- dada gelmesı dolayısıyla, Arap mı leketlerinin Birleşmiş Milletler kara- rının bağlayıcı olabilmesi ıçm gerekli üçte iki ekseriyeti elde etmesi imkân- sızdı. bile, dinlemiyeceğini şimdiden ilân et- miş bulunuyordu. Yani Birleşmiş Mil- letler herkesın ayrı gazeller okuduğu bir "fo " olmaktan ileri gidemiye- cekti. Tek miihım nokta p memleketleri dostlarını düşmanlarım Birleşmiş Milletlerdeki tutumuna gö- re tayin ediyorlardı. Atlantik Paktı n farklı şekılde kullanıyor- İi i ktı Üüyeliğini ve "Orta Doğu lıderlığı"nı bir koltuğa sığdırmak her yiğidin harcı değildi. Esasen Irak Bağdat Paktının tek muvaffakiyet şansının İngilterenin Pakttan çekılmesı olduğunu düşün- müyor muydu? İspanya Yaya kalanlar eçen hafta Madrit'in geniş cad- delerinde sefer yapan Ingiliz yapısı ıkı katlı şehir otobüsleri, he- me OŞ gıbıydıler, Otobusle- re bınen bırkaç kişinin hükümet murları olduğundan şüphe edilemez- di. Zira işçiler, üniversiteliler ve halk bırkaç günden beri me roları, troley- büs ve otobüsleri boykot etmişler, yaya yürümeye başlamışlardı Barse- lona'da bu boy an beri muvaffakıyetle tatbık edılıyordu Ü- General Franko Bir fiske kâğfi!. CEZAYİR Bırı Cezayır Fransa kalacaktır, ü bir A- demektır. Biri "Büyül Tansa"nın Ce zayir siz küçücük bir devlet olacağına i- nanmaktadır, diğeri istiklâl keli- mesinin sihrine — kapılmıştır. Biri şeref ve erkekliğin mevcut duru- azasını gerektırdığmı düşünmektedir; diğeri — Fransızlar kovulmadıkça felâketlerin son bul- mıyacagına iman etmişti Her ki taraf da haklı oldugundaıı şüp- he etmemektedir. Her iki taraf da vatanının İ emindir Her iki işlediği cinayet- leri saymakla bıtıremıyecektı riştiği amansız katliââm bu düşün- celerin eseridir. Kan kanı, düşman- hık düşmanlığı çeker. He geçen gün kinleri koruklemektedır Hur gecen gün sa- yısını arttırmaktadır. Aklıselim ve nefret düşüncenin yerini almış- tır. Hiç kimse bu kasap doğuşunun nasıl son bulacağını düşünmemek- tedi Kim kimi yenebilecektir? — İhti- lâlciler tankla uçakları, helikop- terlerıyle Cezayır toprağına yerleş- miş 400 b Fransız askerım dem- kç- azaltmamıştır; gerilla genişlemek. ir. Diğer taraftan ihtilalcilerin 400 bin Fransız askerini mağlup e- nıversıtelıler ve işçiler bu suretle dik- un re]ımım protesto hafta Madrıt de nler ordusu r tepmeyi neşe için- de kabullenmişlerdi, ışçılerın yaşaya- günde 14- bilmek için gi aat çalış- mak sorunda kaldıkları duşunulunce bu disiplinli neşenin pahası daha iyi anlaşılıyordu. Fabrikalar işçileri ta- şımak için hususi otobüsler temın et- meye hazırdılar. Fakat bö: şebbusu ne hukumet kendine yediri- e de una rıza gosterıyorlardı İşçiler sadece talebe- leri iyorlardı. Barselona nın 8 bin unıversıtelısı İş- çilere olan bağlılıklarım göstermek için hiç bir fırsatı kaçırmıyor, gayret ve azimle çalışıyorlardı. Talebeler bi- ÇIKMAZI Doğan AVCIOĞLU debileceklerine dair en ufak bir e- mare mevcut değildir. Bütün ema- birbirini yenmesine imkân ol- mayan iki kuvvet arasındaki neti- cesiz mücadelenin artacağını gös- termektedir. an ap düşman- hğı, karşısında artan Fransız düşmanlığını bulacaktır. ıkma: kurtulmanın tek hal Avrupalı ve 8 mil- Cezayırlınm birbirine tal ül etmesi, samımı ola ak ışbırlıgı yapmasıdır. yirli- lerin istiklâl arzusu öldürülebilir, ne bir asırdır Cezayirde Avrupalılar efendılıkten geçırılehılır İki ir ezayır Devleti ıçınde, hakika- ten eşit rak, bir arada yaşama- a ahkümdurlar. İstiklâlin, tek başına, açlığı ve diğer iktisadi güç- lükleri halletmıyeceğı düşünülürse, ederal bir sistem içinde bağlanmak, müstakil Cezayır Dev- letinin menfaati icabıdı Fakat Paristeki hukum tin bu gerektırdıgı gibi Sosy: vrupalı Cezayirlinin temayüllerini — destekle- e Fransız hükümeti, 9 milyon Cezayır inin bir arada ya- şamaya mahküm —olduğunu anla- tacak yerde, her iki tarafın ku- runtularını arttırmaktadır Birleşmiş Milletlerin kararı ne olursa olsun, Cezayir Saint - Bar- thelemy'ye doğru yol almaktadır. B -© x 5 sikletlerini, motosikletlerini, otomo- billerini ışçılerı çalıştıkları yerlere ye- tiştirmek için seferber etmişlerdi. Sa- ahın çok erken saatlarında Barselo- a ve Madrit'te işçileri taşımak i banliyölere talebelerin dağılışım mek, bir diktatörün çizmesi altında mleyen Ispanyadan ümidi kesmemek kâfi bir sebebti Franko' nun polısı talebelerin peşi- ne düşmüştü. Barselona'da 77 üniver- siteli tevkif edılmıştı Müesseseyi kur- tarmak için nabza göre şerbet verme- sini bılmeyen Rektör Francisco Bus- caron, tevkifleri protesto etmek için ıstıfasmı vermekte tereddüt etmedı Mektepleri kapatılmayan e - nıversıte talebeleri - derslere boykot ilân ederek protestoya katıldılar. Bir- çok avukat mevkuf talebelerin mü- dafaasını deruhte etmek için müra- AKİS, 16 ŞUBAT 1957