Muhaliflerin pek sopanın ucu kendilerine goslerıldıgınde tornistan e- decek kırattaydı. O sıralarda asık çeh- resinden dolayı kendısıne tarizde -o0o, pek dikkatli, terbiyeli Ğ ihtiyatla şekilde tarizde larına alman tedbirlerin sonunda en a- zılıların masum birer kuzuya döneceği- ni, ondan sonra demokratik rejime av- det olunacagını söyleyerek politikasına müdafaa ordu Fakat sert polıtıkanın neticesi, ak- sülame'li beklenilenden daha ağır ol- muştu. En mühimi, Demokrat Partinin Meclis gurubunda — kıpırdanma ve bir memnuniyetsizlik baş göstermişti. Mem- leketin üzerine kara bulutlar yığılmış, d i tedbirler ve bilhassa Yalpının mah kümiyeti hariçte de leyhimizde bir hava yaratmış, bu hava Guruba da te- sir etmeye b diye soranlar çıkıyorı Bundan başka sertlık Adnan Men- deresin hakıkaten tabıatı aslısıne aykı- u talebi üzerine arkadaş- Zaten bu, evvelden hazırlanmıştı. du nra bu, kendisi için — hakikaten muvaffakiyet olacak, Meclis gurubunun takdirlerine hak azanacaktı. Ad meharetine bir Menderesin siyasetteki h ve haklı olarak- En amansız düşmanı defa daha kalmacaktı lih sayılması — gerektiğine inanç -hak- li olarak artacaktı Yumuşayan İ şte hava böylece ve bu şartlar al- tında yumuşadı Nihad Erimin Söy- lediğine göre Adnan Menderes'in 2 Ma» yıs'tan sonra alınıp şikâyet mevzuu olan bütün tedbirlerin teker teker kaldırıla- caktı, ama üstüne varılmamasını isti- yordu. Bu sırada Cumhuriyet Halk Partisi Meclisi, bu şikâyetlerin neler olduğunu bir tebliğde sıralıyordu. Başta gelen hâkim teminatının tamiri idi. Halbuki hava'nın ilk tecellisi Nihad zetesinin işaret ettiği de bu idi. Bir vekillerin balosuna gitmeleri... Buna mukabil, kanuni teminat ba- bında hükümet Meclise öyle bir tasa- Ti sunuyı ordu ki Vatandaşlarm her han- i bir anda tevkifleri mkün hale ge- liyor, tevkif sebeplerı Iamamıle süb- jektif oluyordu. Ana davalar - halledilecek — mi? A na davaların halledilmesi yolunda hakiki ümidler ancak bir Menderes İnönü mülakatı gerçekleştiği takdirde belirebilir. Şu anda bazı çevreler bunun hazırlıklarile davaların hallinin, hâkim teminatından AKİS, 5 ŞUBAT 1955 YURTTA OLUP BİTENLER Yumuşamaya dair 1 950'den bu yana geçen beş sene İçinde, pek kısa bir zaman müstes- na, memlekete muttasıl musallat kal- mış olan sinirli hava dağılmış bulu- nuyor. İktidarla muhalefet arasında, demokratiği bir kenara bırakınız, medeni munasebetlerın yeniden ku- rulduğun rkese ancak memnuniyet verebilir. Parti mücade- lesinin düşmanlık manasına gelmedi- ğini eğer artık öğrenebildikse; ikti- dar için iktidarı muhafaza etmeye muhalefet için iktidarı ele geçirm olduğunu ni- hatıralarla tasında dönüp ari a — bakarsak bütün ıstıraplarımızın — sebebini bir tek hususta bulabiliriz: — teminatsız- hk! Cumhuriyet Halk Partisi 194 de çok partılı rejime geçme kararını verdiği zaman doğacak partıler ıçın teminatın te'si mevcut — değildi ve böyle bir ise cüret etmek, maceraya atılmak manasım — taşıyabilirdi. Bu gibi kimselerin, değişecek bir hava neticesinde memleketten sürülmeye- ceklerini veya zindanlara — açılmaya- temin etmek — imkânsızdı. Hakikaten 1947'nin Temmuz ayına kadar muhalefet partileri iktidardan düşman muamelesi gördüler. O ta- rihlerde - «Demokratım» dıyebılmek için insanın pek, ama pek çok cesa- rete sahip olması gerekiyordu 1947'den 1950'ye kadar ise temi- nat sadece ve sadece Devlet reisi idi. Partilere eşit muamele yapılma- sını temin için yanma muhalefetten temsilci alarak memleketi bir baştan ötekine dolaşmış, görüştüğü konuş- fikri tuğu kimseler! aşılamaya çalışmıştı. Ama söyledığı, sözde ibaretti. Kanuni teminat gene gel- i. 1950'nin Nisan ayında Tür- iye'de ir kanunla — «Demokrasi tecrübesine görülen lüzum üzerine son verilmesi pek âlâ kabildi. Hat- tâ buna iktidar partisi içinde taraf- mevcudiyeti de meç- Bu uzden Devlet rei- kmayın!» diye i arasında Devi ği temınattan başka şey 1950'den bu yana ise Demokrat- ların o kadar arzuladıkları ve ihtiya- cile beş sene kıvrandıkları teminatı, teminatı getirdiklerini a edemez. Bilâkis man zaman tedhi: mıştır. Bugünkü vaziyetin 1947 Tem Metin TOKER muzunun arefesindeki vaziyetten tek farla iş başındakilerin ıktıd mil- letin serbest reyile rından ibarettir. ibi çeşidi tazyiklere maruz kıldıgım her gün görmüyor, duymuy rmuyuz? S inirli havanın ortadan kalkması elbette ki memlekete faydalı ola- caktır. Ama bu havanın — kalkması, kanuni teminatın — gelmesini temin için değilse ne işe yarar? — iktidar bir gazeteciyle olan dâvasından vaz geçmiş.. Yumuşamanın tek neticesi bundan ibaret kalırsa, ancak o gaze- teciye karşı gerektiği gibi hareket edildiğini görmekle Halk Partısı başvekili balosuna davet et- deni şekilde davrandığı için Halk Partisini tebrik ederiz. Fakat hepsi o! İktidar bütün gazetecileri de affetse, bir gülümseyişe karşı af- fedılecek suçlar için basın meıısupl melere sürükleyip oralar- n ağır cezalara çal tırmak im- kânını elinde tuttuktan sonra bunun memlekete, millete, demokrasimize faydası neden ibaret kalır? İşini gör- duruııceye kadar başvekile kur ya- sonra eski yol lerin ve — menfaatperestlerin oyuncak olduktan sonra aynı mem- lekete, aynı millete, aynı demokrasi- faydası neden ibaret ka- , Üzerinde durulup duşu- ııulmesı gereken suallerdir. demokrasi, mıdır Asapla n veya re ettiği rejim değil.. lu ise ikidir: Kanuni umumi etkârın teminat reji- midelerin ida- Teminatın yo- tedbirler ve uni — teminatın açacaksa bilhassa 2 stan sonra gelen hürriyet kısıcı kanun- lar tâdil edilecekse, iktidar kızınca bu neviden kanunları tekrar çıkara- bilmek yetkisini kati şekilde terkede- cekse, onu takiben partiler gelişme- e muht. umt efkâ- rımızı dostça bir bava içinde geliş- tirmeye çalışacaklarsa, birbirlerinin aksaklıklarını tâvizle değil, sert fa- kat asil tenkitlerle gıderecekler ve ikisi de tenkide tahammül göstere- ceklerse millet olarak sevinebiliriz. Bunlar ise yapılmayacak şeyler değildir!