YURTTA OLUP BİTENLER nin isimlerini saymak uzun sürer — kı- saca meslekte muvaffak olmuş gazete- cilerin, reylerile mükâfat kazanmak da- ha parlak bir mükâfat olmaz mıydı? Dış Politika Yeni bağlar A dnan Menderes refakatindeki Zzevat- la Rom giderken herkes biliyor- du ki Ilalyan başkentınde başlıca iki mesele bahis mevzuu edilecekti. Bun- landan biri İtalya'nın Balkan Paktına ları bu yakınlıgı teşvik için ellerinden geleni esirgememişlerdi. İkinci mesele Türkiye'nin Batı Av- rupa Bırlıgıne dahil olmasıydı. hükümetimiz — tarafından askeri gücü ma— beynelmılel adım atmış olacaktık, hem de özlediği— miz bir camia içinde yer alacaktı Bu iki meselenin Roma'da derhal halledileceğini sananlar için, neşredilen tebliğ hayal sukutu olmu ştur Ama ka- bahat kendilerindedir, zira olmayacak hayaller kurmuşlardır. Adnan Menderes a'da bu iki — dâvanın gelişmesine yardım edecek kapıyı açacaktı. Yoksa İtalya'nın Balkan Bırlıgıne leyeceğini bıldırmıştır Papayı ziya, Bu vesıleyle tarihimizde ilk defa bir hâdise cereyan etmiş, Cumhuriyeti- Vatikan'da ziyareti mahiyetini — taşımakla beraber Papalık ile Cumhurıyetımız arasındakı münasebetlerin de kısı gözden ge- çirilmesine vesile vermıştır. İnönü konuştu İ nönühükümetin dış politikasını vip mi etmişti, tenkit mi Çarşamba günkü gazeteleri gözden geçirenler, kendi kendilerine bu suali sordular. C.H.P. gurubunda Genel Baş- kan dış politika hakkında bir buçuk sa- hâdiseleri tas- Ü - B < B nö jan açıklamada bulunmayı faydalı gordu 10 KAPAKTAKİ BAŞVEKİL Mario Scelba 5 Mart 1944 günü Roma'da bir a- adam f: di: faşisz «gider ayak» bulundugu sırada tevkıfînı is- temış i. dam Mario Scelba idi. Müt- tefîkler günü gününe tam üç ay a Roma'ya girdiler ve Scelba ye- nıden hürriyetine kavuştu Sadece o 1943 senesinin Temmuz ayın- i ini devrılırken bir ristiyan Demokral» partisi de kapıla- rını tekrar açıyordu. Mario Scelba 1901 senesinde Si- cilya'da doğmuş, lise tahsilini orada nda Roma'da tamamlamıştı. Rom hukuk fakultesını bitirmiş, arkadan doktora yapmıştı. Daha talebelik yıllarında siyasetle ve o zamanın en mühim partısı olan Partito Popolare'ye girmişti. par- tinin en mühim liderlerinden Don Sturzo'nun sekreteri idi. Fa şizm, memleketten evvelâ Don Sturzo'yu zaman genç Scelba gazetecılıge başladı ve parti- sinin görüşünü üdafaa eden ma- kaleler yazdı. Fakat faşizm o kada- rına da müsaade etmek istemiyordu. Nitekim liberal — gazeteleri 1926'da kapatıverdi. Scelba bu defa avukat- lığa başladı. Mücadeleden vaz geç- memışlı Don Sturzo veya De Gas- peri gibi anti-faşist liderlerle teması- nı muhafaza etti. Bu, İkinci Cihan Harbine kadar sürdü. alâkadar olmuş e bir nevı kurtuluş getırdı a tılar ye harpten ne aldılar. Mario — Scelba ilk defa ve kendisine müracaat eden ajans mu- habirine beyanat verdi. Politikanın prensibini, hattâ bunun — gerçekleşmesi için tutulan yolu —beğeniyordu. Irada öteki Arap devletlerinden ayırarak da- hi olsa bir muahede ile bağlamak fay- . Ancak, NATO'daki haklarımı- olan haklarımız- mamalıydık. Yani, iki pakt bırbırıne baglanmalıydı Iraka bir teca- olur da biz onu korumak için har- be girersek, NATO'daki ortaklarımızın da bizi yalnız bırakmamaları temin edil- meliydi. Yahut, otomatik bir maddeden sakınılmalıydı. İnönü, sarih maddeler üzerinde söz hakkını muhafaza ettiğini bildiriyordu Mısıra gelince, işler orada değişiyor- 1945'de Posta - Telefon - Telgraf na- zırı olarak kabineye girdi. Seçimler- . 1951'de Scelba'yı Dahiliye Vekili olarak Bu sıralarda bir — «sevimli recede rol oynadı nı daha iyi duyurdu düşmanları vardı. aset adamı olduğunun delili sayıla- bilirdi. İsmi etrafında gürültü uyan- dırmıştı. Seçimleri o idare etti. Ko- münistler Dahiliye Vekiline ateş püs- kürüyorlardı. rak onu almışlardı. kavemet etti. Bu sırada De Gasperi yeni bir kabine kuruyordu. Fakat başvekil ile Ama Scelba mu- eski arkadaşı — arasında görüş farkı belirmişti. Scelba bir koalisyona ta- raftardı. emokrasiyi kurtarmak ve halkın aşırı sağa veya aşırı sola kaç- masını önlemek için mutlaka sosyal bir programa ihtiyaç vardı. bunun şampiyonluğunu yapıyordu. De Gasperi de başvekilliği bı- rakmak zorunda aldı. Onu, Pella takip etti. Fakat Pella da aşırı bir politika güdüyordu. Muhalefetin ve da çok taraftarlarının karşı- sında dayanamadı. Reisicumhurun tek ümidi Scelba idi. Başvekilliği o- na verdi. Şimdi Scelba, bir koalisyon ka- binesinin başında İtalya'yı idare et- mektedir. Dış pohlıkada kıymeth yardımcısı Piccioni'yi Mo dâva- sına kurban vermiştir ama Avrupa'— nın bu buhranlı günlerinde işleri di- rayetle görmektedir. Türkiye'ye yak- laşmanın hararetli bir taraftarıdır ve Doğu Akdenizde emniyetin ehemmi- yetini müdriktir Dış — politikasının ana hatları De Gasperi'nin politika- sının eşıdır Bu akımdan Iya'nın siyasetinde istikrar mazlar. Bu istikrarın bir unsurunun Türk dostluğu olduğunu bilmek memnuniyet vericidir. du. Mısır arkasına Arap Birliğini alarak balılılarla pazarlığa gırışmek niyetin- tince Arapların bütün me- selelerı böyle halledılecektı İşte burıa, Türkiye âlet olamazdı, İnönü bu bakım dan da Hükümetin Arap Devlellerıyle ayrı ayrı ittifaklar aktedme yolunu tut- masını tasvıp ediyordu. Fakat Mısırla ıhtılalcı SÜ- iyi olmamıştı. olan beyanatını şöyle yük prensip meselelerinin yanında tâli tezahürler üzerinde fazla durmaya ma- hal görmüyorum AKİS, 5 ŞUBAT 1955