BELEDİYECİLİK Dikkatsizliğin sonu Zararı Trafik Dikkatsiz milletiz A damcağızın evinden dışarı çıkarken ilk düşü i in evvel girer- en düşündüğünden başka bir şey de- ğildi kü damcağız» bir ur- büs rhangi bir nakil vasıtasının qdikkatsiz» hareketine — kurban mek Hakikaten o memurun, onunla bera- sizin, üzerinde erke dıkkat kesıldıgı hususlardan Hattâ, bir çok eksikliklerine trafik kaidelerimizin de iyi söyliyebiliriz. Fakat elde istatistiklere bakar, bunlara göre bir ne- tice çıkarmağa gayret edersenız, işte bu a cektir. Ne kad karşı- sında, şaşırıp kalacaksınız. Bu da, her i a sahip vatandaşın, «bü- r benimdir» kaidesine kayıtsız ve şartsız inancıdır. a çıkınız, trafik lunduğu bulvarlarda, yol AKİS, 5 ŞUBAT 1955 ışıklarının bu- kesimlerin- sade şoför çekse... den karşıya geçmege kalkınız. Işıkların sizi her tü n münezzeh kıldı- ğına ıstedıgınız kadar inanınız, şoförle- rin asabi halleri karşısında zaman Za- kü, kırmızı ışık yolun kapandığını gös- terir, fakat TC yol lu- nu— yarı ettiği için durmaz, «dikkat» işaretini hesaba katmış değildir. Yol si- zindir, geçişin yarısına — gelmişsinizdir, fakat bu sırada yani tam yolun ortasın- da iken vasıtaya yol — açılmıştır, gene tehhkedesınız Çünkü, nakil vasıtası fer- manı eline almıştır, bir kere yol kendi- sine açılmıştır, ne olursa o tir, isterse yol orta: lunsun; başka b bilir de, Şoförlerin, Trafik Kanunu set vurmuştur, de. hukumranlıgına ümkün mertebe bir fakat, inadlarına mani olunmamıştır. Kimseyi çiğnememekteki dikkatleri de — -bilhassa taksi şoförle- rinin— kan n aman vermez hüküm- lerındendır Fakat şoförler de hep- emek ınsaf 1Zlık olur— insani imselerin, hi ç sahip olmadığı- na her gün şahit olmaktayız. Bize, fakat en fazla «insanlık» lazımdır Insanlık ise, bir ölçü işidir, bu her işde, her mevkide elde tutmak ve bulmak zorun- da olduğumuzu unutmamak gerekir. hem vasıfta,' İstatistiklerin — direttiği H angi nevi istatistik grafiğine bakar- sanız bakınız, şehir içindeki kaza adedi daima diğer — bölgelere nispetle yüksek bir rakam ile karşınıza çıkacak- tır. İstatistiklerin ortaya koyduğu rak- kamlar bu acı hakikati bütün çıplaklığı ile göstermektedir. —Şehir içinde vuku bulan kazaların i yüzde altmış üçtür. Şehir dışı kazalar ise, daha az bir nispeti göstermektedir ve — yüzde otuz yedidir. Şehir içindeki kazaların nispetlerin- deki bu yükseklik karşısında «hafifletici sebepler» yolların kullanışsız — şekilde inşa edilmiş olmasına bağlamaktadırlar. Çok vasıtanın, dar yollarda karşılaşması hâ- disenin, kaza adedinin artmasında mü- him bir faktör olarak göz önünde tu- tulması ica tgını soylıyenler Yallar dar olabilir, yolların gidiş geliş istikametlerinde bazı — kargaşalıklar da mevcuttur; fakat bütün bunlar demek değildir ki, vasıta sahipleri istedikleri gi- bi otomobil yarıştıracak, istedikleri gibi eder. Çün bizde kazaların fazlalaşmasının en mühim â- millerinden birisi, yollarda şekilde 'hareket etmek serbestisini kesir disinde bulan vasıta sahiplerinin dikkat- sizliğidir. 'Kaza nispetlerinin ortaya çıkardığı diğer bir hakikat daha vardır. Şehir nispeti, insan kaybı bakı- bepleri birer birer iza n Önce, şehir içi ve dışı kazalardaki yaralı ve ölü miktarlarımı verelim: Şehir içindeki kazalar — neticesinde yaralı miktarı yüzde kırk yedidir. Şehir dışımda ise bu miktar, yüzde elli üçe yükselmektedir. Ölü miktarı ise, şehir içinde yüzde yirmi dörttür; şehir dışım- da bu miktar yüzde yetmiş altıya çık- maktadır. Kaza miktarları şehir içinde fazla olmakla beraber, insan kaybı ve zararı azdır miktarlar şehir dı- şımda n i seliş göstermektedir? bepleri çoktur. Şehir dışındaki kazaların fazla fire vermesinin sebepleri, yolları- mızın Avrupa'da olduğu gibi gidişe ve gelişe »müsa olm, ından ve geçiş cihetlerinin kolay degıl bılakıs sarp ve dağlık bölgelerde bulunmasından ileri gelmektedir. Bayındırlık Bakanhgı tara- halleri — müstesna, yollarım ik ve sa bölgelerden ge mesine itina edil- mektedir. Yollar doğru ve tam bizim halkın anlayışıma uygun arak yapıl- şehır dışı kazaların yüzde doksanı kam— 11