DÜNYADA OLUP BİTENLER Silâhlanan Almanya Noel şenliği maksadlarla silâhlandırılmamaktadır. Bi- lâkis, bu bir müdafaa gayretidir, zaru- retidir. Ruslar Doğu Almanya'yı zaten silahlandırmışlardır. O — bölgenin kara, ava ve deniz kuvvetleri vardır. Batı Almanya'ya ise hükümranlığını iade et- mek zamana gelmiştir. Bu, müdafaa hü- kümranlığı manasım da taşır. Bundan başka Almanya bir camia içine dahil ol- maktadır ve silâhlı kuvvetlerini tek ba- şına kullanmasına imkân yoktur. Demek ki Paris andlaşması, Rusya'ya mütevec- cih değildir. A Notada, ama denilmektedir.. Ama, Majestelerının hükümeti bir ta- kım tehditler altında yolundan döndü- rülemez. Bunun manası açıktır: Rusya, Rus-İngiliz paktını bozsa da Majestele- rinin hükümeti Almanya'nın silâhlandı- rılmasından vaz geçmeyecektir. Hâdisenin mühim — olan bir tarafı Moskova'daki Fransa Büyük — Elçisinin de aynı mealdeki bir notayı Rus Hari- ciye Vekalelıne tevdi etmış olmasıdır Rus-Fransız paktı Kremlin tarafından bozulsa dahi Paris hükümetinin tuttuğu yo]dan dönmeye- ceği, bu volim ise Avrupa y barışı kuvvetlendirmek olduğu bi]hassa belir- tilmektedir. Dörtlü — konferans unutulmadı 17 Tansa notasında dörtlü bir konferan- bu, Fransa'nın bir tezidir ve bilindiği üzere Başvekil Mendes-France böyle bir teklifi Sonbaharda Birleşmiş Milletlerin kürsüsünden yapmıştı. Fransa bu fikrin- 18 de daima ısrar etmiş ve Dört büyükle- rin bir masa başına oturup dünya me- selelerini görüşmelerinin fayda temin edeceğine inancını ifade etmiştir. Ya- i iti olduğu anlaşılan Mendes-France'ın bu borusunu andlaşmalarını Fransız Meclisin- den geçinmek için mi çaldığı henüz bel- Belki bizzat kendisi böyle inanmamaktadır, fakat Fransız efkârı umumiyesinin bununla avunacağını hesap etmiştir. Her halde bilinen, Paris Hükümetinin Dörtlü bir konferansın şampiyonluğunu yaptığıdır. Bu, İngiltere'nin — yaşlı — başvekili Sir Winston Churchill'in de sevgili fikridir. Hayatının son senelerınde bir barış ha- nin yolu buradan geçmektedir. rejim tek bir dünyada bir arada yabilir. İş, iyi niyetle hudutları tesbıt etmekten ibarettir! Bonn da teklifi kabul etmiyor R usya, yalnız batılılara nota vermek- le iktifa etmemişti. Bizzat Batı Al- manya'ya da hitap etmişti ve o hitabın- da kuzu postuna bürünmeyi denemişti. Rusya, Batı Almanya ile münasebetlerini normalleştırmege hazırdı. Tabii bunun bir küçük, küçücük şartı — vardı: Paris i i! Batı Al- manya teşekkürle iktifa etti. Batı ile Doğu arasındaki gerginliği izale edecek her adımı memnunlukla karşılardı ama, Rusya şimdiye kadar normal münase- betin kurulmamasının müsebbibi idi. Şimdi ise, Paris andlaşmalarından vaz geçmeğe imkân yoktu. Sovyetlerin — birden bire bu kadar yumuşamalarının sebebini anlamamak için kör olmak lâzımdır ve cevabi nota- larıyla Paris, Londra ve Bonn hükümet- leri kör olmadıklarını ispat etmişlerdir. Her zaman menfi tavır takınan Rusya, Almanya'nın — silahlandırılmaması — için tavizler vermeye hazırdır. t hiç en iyi politikanın kuvvet olduğuna iman etmektedir. İşte, Moskovadan gelen ve Krem lindeki liderlerin Batı — Almanya'nın mutlaka silahlandırılacağını anladıkları- nı bildiren haber bu notaların yarattı- ğı havadan mülhemdir. Buna rağmen komünistler dünyanın her tarafında bu silâhlanmanın aleyhin- deki propagandalarına kuvvetle devam etmektedirler. Ancak, ümidlerinin kırıl- mış bulunduğu anlaşılıyor. İhtimal ki yakında yeni bir politikanın denenme- sine başlayacaklardır. Bu, uşama yolunda yeni bir adımı teşkil edecektir. Fransa Tehlikeye karşı tedbir M endes-France 2 Şubattan beri yeni bir tehlikeyle mücadele ediyor. 2 Şubat, tatile — girmeden evvel Fransız Meclisinde başvekilin vereceği son im- tihanın tarihi olarak hayli zaman evvel tasarlanmış, — hattâ — yaman politikacı Mendes-France buna karşı tedbirini bi- Mesele, Kuzey Afrika mese- Kuzey Afrika denilince evvelce ha- tıra iki memleket 'gelirdi: Tunus ve Fa». Bunlar iki ayrı devlettir, fakat Jürisi de Fransa'nın himayesini kabul etmiştir ve istiklallerine tam olarak sahip değil- dir. Gerçi Devletler hukuku bakımından Devlet adına aslında, i i Fransa di ğildir ve Fransa'nın eyaletlerinden biri gibi muamele görmektedir. Fakat şimdi Kuzey Afrika deyince hatıra Tunus ve Fasla beraber Cezayir de gelmektedir, zira orada da milliyetçiler Fransızlara karşı harekete geçmişlerdir. Bu suretle coğrafi manasile bütün Kuzey Afrika'- da Fransanın hakı 1etıne ıtıraz sesi tosunda bir cevap arandan sual budur. Mendes-France imtihana hazırlık ol- mak Üüzere evvelâ kabinesinde bir ta- dilât yapmıştır. Bu, teknik bir değişik- liktir. Şimdiye kadar başvekil, manda Harıcıye Vekili idi. Şımdı, riciye Vekâletini getirilmiştir. dır ve Hariciye Vekili olur olmaz ilk icraatı bir gazeteciyi düelloya davet seklinde tecelli etmiştir. Teknik deği- şikliğin yanında Mendes-France politik bir tadile de baş vurmuş ve «gaulliste» iki mebusu kabinesine almıştır. Bu su- retle Mecliste kabinenin kuvvetı genış— lemektedir. Buna mukabil yı bir lahine âzası, M. Caillavet istifasını vermiştir. Başvekil, bu sefer de Cumhu- riyetci Halk — Hareketi'ne mensup M. Juglas'yı onun yerine tayin etmiştir. Cumhuriyetçi Halk Hareketi eski Baş- vekillerden M. Bidault'nun partisidir ve Mendes - France Mahir politikacı AKİS, 5 ŞUBAT 1955