15 Eylül 1937 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 20

© Londrada “Mösyö X. den Bo inemâ Sonbahar Sezonuna Girerken iz Merle Obero “ Sekiz Karılı Kral, da tanıdık. Ora- da Ann Boleyn rolünü oynadı. Vakıâ Merle, Charles Böoyer'in, Claude Farröre'in “Harb,, filminde de partöneri oldu amma, İngilizce kopyasında... Halbuki biz burada, ancak AÂnnebella ile olan Fransız ca kopyasını gördük. Esmer artist, son zamanlarda şanan Kadın,, isminde bir kordelâ çeviri- yordu. Bir akşam stüdyodan, dö- nerken otomobili bir kamyonla çarpıştı ve bu müsademe yenç kadının arabasından dışarı fırla- yıp bir çek yerlerinin zedelenme sine ve birkaç kemiğinin kırılma: sina sebeb Se Artist bir ay has- tanede kaldı. Bir müddet evvel tamamile iyi oldu. İşine devam et- meğe başladı. Merle Oberon, ilk bakışta insa- an bir İngiliz kadını hissini ver. mez, Saçlarının ve gözlerinin ren: gi, yüzünün hatları şarkı hatırlatır. Bu hisse düşmekte hepimiz hak- lıyız. Çünkü o, aslen İrlanda'lı ok makla beraber Tasmanya adasında doğmuş, çocukluğunu ve gençliği- ni Hindistanda geçir iş, hatta yirmi yaşında iken ilk el çıkışı Kalküta'da vaki olmuştu Lâkin bu, amatörcesine bir Li Profesyonel aktrisliği İngilterede baş- lar. Arkadaşlarının ısrarı üzerine stüdyo- lardan birine müracaat etmş, orada filim çevirmekle meşgul bulunan tanın- mış rejisör ve filim âmili Aleksander Korda'nın nazarı dikkatini celbetmiş, kendisine derhal “Kadınlara Vazifel,, kordelâsında mühimce bir rol verilmiştir. Bunu “Prova İçin Yapılan Seçme, le “Yarının Erkekleri, filimleri takib etti. Fakat ona beynelmilel bir şöhret temin eden “Sekiz Karılı Kral, ile “Harb, , “Yarım Kalan Melodi,, ve Doug- las Fairbanks'la yaptığı “Don Juan'ın Hususi Hayatı, dır. 18 “Kızıl Çiçek, i bitirir bitirmez ise Holivud için angaje oldu ve orada Mau- rice Chevalier ile birlikte “Folies Ber- geres,in İngilizce kopyasını çevirdi. Şimdi tekrar Londrada faaliyetine de- vam ediyor. Merle Oberon gerek Avrupada, ge- rekse Amerikada sinemanın güzel ve en orijinal tiplerinden biri addedilmekte, artistlerin en şik giyinenleri arasında sayılmaktadır. # Saat sekizi kırk beş geçiyor. İşleri- nin başına koşan dikişçi kızlar, daktilo- lar arasında sırf sinema yıldızlarının hayatını okumak için ı gazeteleri, mecmuaları ki zırlandığından bahseden haberleri yok! Ruth Chatterton, H gedikli yıldızı Pariste. F en b i Wohlbruek'le bir filim ; karar vermiş. Kordelânmıl Filmin mevzuunun bil Pariste geçiyor. Onun içi sahnelerden bir kısmı alin; filim bu suretle bitecek! Gazeteciler hemen yık lar. Ruth : ununla bu sene | defadır ki Parise geliyorurji Orta boylu bir kadınği sade giyinmiş. Güzel Frangı uyor. George V. cadde büyük otellerden birinin (ij nünde, partönerinin enuj)| gelecek mlan arabasını & sabır ve tevekkülle beklimi On dakika, bir çeyrek.iç hayet otomobil göründü. Waohlbrück lâciverd bir giymiş, gayet açık renkli takmış. Gazeteciler bu sf hücum ediyorlar. olf b sadderinde. g sahne dese Filim operatörü, asisi sörle birlikte gazetecileri de 2ükeie atılıyor. Gaze Wa Ni için sizi sik &i perdede göremiyoruz? zel kadın ceyab ve — m senede bir fazla yapmam, San'at hiji mühim bir kısmını sahne diyorum. Amerikaya döne doğduğum yer olan Mi gene bir piyeste başrolü oyali Holivud'da ancak senenin meif zamanında filmimi yapıp kadar kalırım. Tayyare iler çok sevdiğim için, zaten mütt bir yerde oturmam. Adolf Wohlbrück ise “The kında şu izahatı veriyor: — Ömrümde ilk defa olani! rolü oynuyorum. İJoğrusu a torya,, kordelâsındaki prensi © sonra bu bana çok güç geliy Derken Foch bulyarının kö liniyor. Sahne birkaç defa çeri metroluk bir manzara için raf ve bu ne eziyeti