IE İğci RENE LSELİR “zman ESA ONAY, — AFON “ypusja keyi — ZVSOL Böüimesiini w1831 9p ZtuLpuay ye — ATOM ““unkısıpşesomi “YAZ — ZVdGOL “gzıuısı 40495 1usoy — 3aroy Sin (Ceyvg v£ojgez 1u4» dıpağ p DA TEyfey Oloyr “anymKoy 21495 sitjojau) av “101 24UOŞ “4ığı oporumu ZEdOL, “ujurgos olânamsı Seg ag tauos UEDŞYEA JOP ÖEYMT YanyZOB YfasIpu3 ZEN “MUN)O Eauos LOPAP —z1S 1zedoy, Oloy “12dek vgis önutofrşeg uvp © uryuK vavlolgun awKoy ourg00 1y9İ zudul) yağ arON — ZVdOL NA SUyes “Ip4vY “ele od — aFON SanrkosA gey vwepe — TALOGALAN (an wö op1uy nğuplo ofoy upuruyde mOpMo) SL adyid lT9ININI his! TOPAZ TOPAZ — Nasıl kadınlar?... KASTEL — Şüphesiz birkaç metresiniz vardır? TOPAZ (Süziye içerlemiş gibi bakar) — Ha- ğ yır mösyö, hayır... 5 SUZİ — Benim yanımda da öyle şeyler 80- © — ruyorsunuz ki... , KASTEL — Affedersiniz, canım... Dilim kay- dı... Ekseriya kimlerle konuşuyorsunuz?.. TOPAZ — Muallimlerle... Müş mektebindeki - eski arkadaşlarımla... Bazan da, şimdi garsonluk “eden, eski bir askerlik arkadaşımla... KASTEL — Bunlarla kabil olduğu kadar az görüşmelisiniz... Hele idarehanemize ve odanıza hiç gelmemeliler... TOPAZ — Odama mı?.. KASTEL — Evet... Çünkü burada oturmanız lâzım... TOPAZ — Burada mı?.. SÜZI — Idarehaneler bitişik binada... Sizin o- turacağınız küçük oda da yukarda, hemen benim- kinin yanında. Bunda bir mahzur © görmüyorsu - nuz ya?.. a MEL li € TERE SARE SEE sep ng 34 “umamar NKŞAsOY 'opofes mg MüY “up, -233 yerese vumukog nunj|oy Un3 #9g Yo ureş 'urp eze aojalgey yenen epuğvg 1ge04 diş 1g Sone -eg “apığ vuseyed yok 'masaysı yeLiyes Yrjıgour - 00 “mipreyi5 1sakeyıy nönpinzog uo1j dig “uk 0Aıp9 esepny 9219 Yodızva Wepej — FON “ZuUşur yiize Op 71 “mjo ızez 3ulg ölüme loy “loy —J70)S | “3wg ep oyuk “ug ZAA VA “uras Youounag£ej AZNUNYNODAS J, “mmasop 119 UOg *y9A — (YPJEyIS YU) AFON “jzmunsısop alg 'z1ç '"afoy Çanvzn tuylu) “OP ig — YWNANTALSVX “izumsaap vu 'uresinjo zı eze uopulığ z0nx “zmumsıo4no$ num3npjo wepe 1g ıkı sep “4 vu sogvaog epunung *“wtlopyey azg örurepeyek wepzımzeğoğ Iziç “myoulap znunsaodijue Yunyoa » Aş wnzıze “os4oj4Ç) — (ojumssago,) AFOY “ozyutsayıg 141 yoğ *“raminurugp usa “103 uag “uysop!3 ogayyouu Z1ç ““Zzıupuse nu in “05 114 veyox ins 1230 vusg — YYNZSTALSVM « “01 İKİNCİ PERDE 109 KASTELBENAK — Niçin?... SÜZİ — Elimizde bir silâh da var. İstediğimi- zi yaptırabiliriz.. KASTELBENAK — Ne gibi?.. SÜZİ — Ben.. KASTELBENAK — Hele bak.. Yoksa âşık mı?. SÜZİ — Beni her görüşünde kızarır, kekeler. Hem gülünç, hem acınacak bir hale girer.. Istedi- ğimi yaptırabilirim... İki kelimeyle. KASTELBENAK — Bazan öyle sanılır da... SÜZİ — Hayır azizim. Böyle şeyler, bir kadı- nın gözünden kaçmaz. Beni ümitsiz, sonsuz, kuvs vetli bir aşkla sevdiği muhakkak... Meseleyi uzun uzun anlatmıya lüzum bile yok... Yeter ki, ben > liyeyim... Gözü kapalı imzalar. KASTELBENAK — Olabilir.. Fakat günün bi- rinde gözleri açılır da bağırıp çağırmıya başlarsa? Bizi namusunu İekelemekle itham ederse?.. Polise etraflı bir mektup bırakarak intihar ediverirse?.. * SÜZ! — Hayır, hayır! O zaman küçücük bir. işve her şeyi düzeltmiye kâfi gelir.. KASTELBENAK — Belki, bu küçücük işve, büyücek bir para olur... Tk gp SZVdOl : “vaa akde yene A Ün anaç ava, “24 Yalati #p vu “uya Va VE vaka aa ula NA vü “1g “z0unı$ euanioy ouyıpo Ave syumuog “yeni “a — (epoyns a yag) YVNAHTILSVX “ug zmo opuriı ığıpıDş 45 unümloyj “; Stok uri soppuyen — AFOM | “izmunsaodnsı ou “1sesny unzog — IZOS o İ İM sakıum3 SUNpuoj Yie “afiş Yiyorsa 'uresnjo #weuk£o vun$sog nunfo ng 197 “upunkigiyws sığ : eml “urjığop Zowujig op WpUoy — TOY ““znunsaok ii 1dı yo5 ıztamokıskey *Yepvisa — ZOS il “umunjo #rur dek yüjzassnuıeu 11 ayyiğe UrASZ9011993 £oi rig 9u1j9 ep vauos UEYNdEA “ayıgekimyo şayodey sig annp Yed v4powoy yadny wrlıpeuk0 *gzyuysyuz sup venyT jafey “unzız” ke — PONY “yok yasadıp ezmuığışzısekey yeyej “zu yigejo 1g Uokruya v4 * vd dog HR “ue — YVNAHTJLSVX n “ZAP 780p vu98 'na “ca yargi ank vekize wapyoy “ıp£ey Yp4eH , Sor adw3d TONU 1084. TOPAZ SÜZI (Birdenbire) — Şayet birini bulursam, buna ne verebilirsin?. KASTELBENAK — Aklına biri mi geldi?... SUZİ — Belki... KASTELBENAK — Elli bin kadar verebili » im... Tanzifat arabaları için.. SUZI — Acentelik için?.. KASTELBENAK — Yüzde on... SÜZİ — Daha aza kabul ettirebilirsem, bana farkını verebilir misin?.. KASTELBENAK — Veririm... Kim bu?.. SÜZİ — Topaz... KASTELBENAK — Topaz da kim?.. SÜZİ — Gastonun hocası... KASTELBENAK — Ne?. Şu melon şapkalı, zavallı sakallı mı?.. SÜZI — Beğenmedin mi?.. KASTELBENAK — Şekerim.. Eline geçecek yüz elli bini kaçırmamak için bizi tehlikeli bir yola atmıya lüzum var mı ya!... Hemencecik karar * SÜZL — Hemen karar vermiş değilim.. Çok düşündüm... İşte tehlike yok.. SA A EŞ, ayas ve na) “aka üçe vi yarye #1 mâ UV -emap A20p MA Aş Kİ ela Areaj #ag Wo waçı (E1u0s uvidesay Yuyyz avg EEE) pyueaz zn4 ppi urg dog (muepiimu yearyva aya) “pure MPAW *71PU9 SAPAN — ZVdOL 3 i Caruepfam tauoş *wsyeg OyEİ Mp9 < unss0 g0) “JE Zruy2A a4ruvs Seyarg zedoy,) FON 9A TALOMMLAW Viuos ZVdOL na suyes Gaya) zn 403 (okizns) “sö vaz — YVNIH'TALSVM —4oğ “rak — ZVdOL *. “gopadruna arana pısvu “ipe — Kuyaş 114 39OŞT) İZOS z > ZVdOL zi RE ENA CİKİNCİ PERDE. . ir N TOPAZ (Kızararak) — Hayır, madam hayır. Fakat şu yapacağım iş, ne gibi bir şey... “KASTEL — Şu halde azizim Topaz.. Size, azi- zim Topaz dememe müsaade eder misiniz?.. TOPAZ — Bu benim için büyük bir şereftir, Mmösyö... po KASTEL — Şu halde azizim Topaz... Oluru * nuz... Yeni bir iş acentesi açmak istiyorum... İşim başımdan aşkın... Emin bir adama ihtiyacım var.. Doğrusu aranırsa işin asıl müdürü, bulacağım zat olacak... SÜZI — Mösyönün size münasip gördüğü iş, bu, TOPAZ — Fakat madam... Müdür demek ide re eden demektir... j SÜZİ — Pek doğru.. “e TOPAZ — Fakat ben idare edebilir miyim?.. SÜZİ — Niçin edemiyesiniz.. TOPAZ — Bu itimat bence bir şereftir, Henüz kıymetim hakkında fazla bir fikriniz yok, ki : yorum... 3 SÜZI — Böyle söylemeyiniz... Siz bir mual limsiniz Mösyö Topaz... ö pe : YE