3 Aralık 1934 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

SAYİFA 2 ULLU> 3 İLKKÂNUN 1934 PAZAR' n—.st Kirofun ölümü Sovyet Rusya'da köklü bir acı doğurdu Moskova, 2 (A.A.) — Tas ajansının yaptığı bir hükümet tebliğinde, komü- Hist partisi Leningrad merkez komite- &i yazganı ve Sosyalist Sovyet Cümhu- tiyetleri Birliği Merkezi İcra Komite- &İ üyesi Kirof'un dün akşam saat 16,30 da Leningrad sovyeti yapısında öldü- rüldüğünü bildirmektedir. Tebliğ, öldürenin işçi sınıfı yağınla- zının adamı olduğunu hemen yakala- nan öldürenin kim olduğunu anlamak için müddeiumumiliğin işe bildirmektedir. Komünist partisi merkez komitesi we komitelermeclisi beyannameler çı- kararak Sovyet Rusya komünist parti- &inin Kirof'un öldürülmesile büyük ve yerine konmaz bir kayıba uğradığını bildirmişlerdir. Beyannameler, Kiro- FPun bolşevizmin en canlı yapıcıların- dan bulunduğunu ve komünizmin bu- günkü yenmelerinde çok büyük bir pa- yı olduğunu anlatmaktadır. - Ulusal korunma komiserliği — de Kızınızı orduya yaptığı beyannamede, iç sayaşlarda kızrlordunun kazandığı iyenmelerin en büyük kldacısı olan Ki- el attığını “ gof'un öldüğünü ve Kirof'un ünlü di- riliğinin kızıl orduya ülkenin korun - ması yotunda bir örnek olması dileğ'in- Ge bulunmuştur. Sosyalist Sovyet .»Cümhuriyetleri birliği merkez icra komitesi Kirof'a ayın altısında Moskova'da kızıl alanda resmi ölü alayı yapmayı kaı_'ırlagtır- hti Ti aI_STAN’DA İ Baltık konferansı 'çalışmasımı uzattı Varşova, 2 — (A.A) — Pat ajansı- “ am Tallen'den öğrendiğine göre Baltık devletleri konleransı uluslararası duru- Amunu konuşmuş ve üç devletin görü Jerinde tam bir birlik olduğunu gör - müştür. Doğu Avrupası andlaşmasının, bu- günkü durumu değiştirmediğini ve üç Baltık devletinin bu yoldaki duruşları- nın değişmesinin gerekli olmadığını kestirmiştir. Konferans, ökonomi işlerine de ba- karak üç devlet arasındaki ticaretin genişletilmesini araştırmıştır. Konfe - ransın çalışma programı bitirilemedi - ğinden k lar uzatılmıştır BU GECE ACIK ECZAHANE Anafartalar caddesinde YENİ ECZAHANE “ezahanesidir valisinde ve sınırdan 2 saatlik me safede yunan toprağında kovala- dıklarını, ölüleri bulunan 5 tür- Kün bulgar askerlerinin kurşunla- riyle delik deşik edilmiş oldukla- rını tesbit etmiştir. Bu sırada bir bulgar ve yunan heyetinin hâdi- seyi yerinde tetkik etmek için işe başladığı teyit edilmektedir. Bir yunan haberi İsta. " A, 2 (Telefon) — Atina- dan buügünkü tarihiyle bildirili- yor: Türk elçiliği yunan hüküme- tinden hâdise hakkında malümat İstemiş ve elçiliğe Drama kuman- danının raporu verilmiştir. Bulgar komitecileri ve yunan - bulgar smırı İstanbul, 2 (Telefon) — Atina- dan bugünkü tarihle bildiriliyor: Bulgar komitelerinin yunan - top- 1 Canı geçmiye hazırlandıkları ha- ber almması üzerine sımırı koru- yan kıtaların gücü artırılmış ve lmmtecileı-în en ufak hareketleri- k üzere ge- E rıilmen İNGİLTERE'DE Deniz konuşmaları Londra, 2 (A.A) — Diışişleri bakanı M. Saymen Amerika murahhaslariyle buluşarak son günlerde japonlarla yap- trğt konuşmaları anlatmış ve bunların yeni bir plân vermediklerini, japon a- miralr Yamomotanın ingiliz deniz ba - kaniyle yaptığı konuşmalarda da ancak kendi görüşlerini bildirdiğini ve hükü- metini hiç bir taahhüd altına koymadı- ğınt söylemiştir. Öyle gözüküyor ki ingilizlerin ja- ponlarla amerikalıları uyuşturmak için yapmış oldukları tektiflere japonların verdikleri karşılıktaki teknik tafsilat konuşmaların sürebileceğini göstermiş - tir. Teknikceilerin dedikleri Londra, 2 (A.A) — Amiral bir kaç aydır “şimdiki Londra deniz andlaşmasının uzatılması, ulusal ka- zanclarımızı elden çıkarmak olur,, diye söyleyip durmaktadır. Amiral gibi dü- şünen başka bir çok sıyasa adamları da Vaşsington'da kestirilen gemi sayıları- nım ancak amerikalrların isine yaradı- ğını yazıyorlar. Japon amiralr dün ingiliz deniz birin- ci lorduna kendi görüşlerini anlatırken iki tasasr olmak gerekti: Keyes 1 — Karsı karsıya gelen ve sayılar üzerinde görüşen denizcilerin birbirini daha kolayca anlayarak konuşmaları, 2 — Japonlarım ortaya attıkları, bü- tün gemiler için toptan bir sayı kesil - mesi kuralını onamak, ingiliz denizci lerine şimdiki andlasmayı yenilemeden daha elverişlidir. İngiliz denizcilerinden Sir Bivater bir vazısında diyor ki: - “İngiltere'nin deniz silahları, nis- || betlertüzerine yapılan anlaşmadan evel- “kine göre daha gücsüzdür ve deniz si- Jahlarımızın 1921-22 deki Üstünlüğü ar- tık kalmamıstır. İngilterenin Amerika filosu ile beraberliği ancak kâğıd üze - rindedir. İki tarafın gemi sayıları pgöz- den geçirilirse bumun böyle olduğu ko- layca anlaşılır. Uzak doğuda acık kapı sıyasasını saydırmak gerekse Amerika- ya otuz beser bin tonluk 15 zırhlı yeter, İngiltere'nin ise, büyük savaştaki zırh- İrlarından iki filosu olmalıdır. Bun- lardan biri, bir tehlike karsısında her- mek icin, öteki de Avrupa denizlerinde düzeni tutmak için kullanılmalıdır. Bu nun için İngilterenin en aşağı 20 zırh- lısr bulunmalıdır. Bu gemilerden her birinin tonilatosu yirmi beş bine indiri- Nirse İngiltere'ye bundan ziyan gel- mez. Kruvazörlerde de bu böyledir: Kru- vazörler Amerika'ya Pasifik denizini geçmek için gerektir. İngiltere'ye ise kırallığın yiyeceğini getirecek alışve- riş gemilerini korumak için gerektir. Elli kruvazör İngiltere için pek azdır, on bin tonilato ise bir gemiye pek çok- tur. Torpidolar ve denizaltı gemilerine gelince, Fransa ve İtalya başları boş bulunduğundan şimdiki andlaşma bu bakımdan da bir çok zorluklarla karşı karsrvadır. Yukarki yazıdan da anlaşılıyor ki, toptan konulacak bir tonilato prensibi içinde Taponva beraberliğini tanımak insilizlerin daha zivade isine getmekte- dir. Cünkü bir çok ingilizlerin, Ta- ponya'nın bütçe karşılırklarından dolayı bu beraberliği asla elde edemiyecekle- rine İnanları vardır. İngilizler şimdilik Amerika'nın sev- gisini kaçırmak istemiyorlar. Son sözü Japonya'nın ve fapon amirallığının bu- günkü deniz andlaşmalarına karşı gelen sıyasasının söyliyeceği gözükmektedir. BİRLESİK DEVLETLER'DE M. Ruzvelt işsizliği kaldırmağa çalışıyor Vaşington, 2 (A.Ay — Cümhurreisi M. Ruzvelt pek yakında -Vaşington'a dönecektir. Kendisi, işsizliği ortadan kaldırabilmek için ya parlamentodan 9 milyar dolar istiyecek veya devletin masraflarmı azaltmak için, işsizliğe ça- re bulunmasını hususi teşebbü hangi bir yere carçabuk gönderilebil - | DIŞARDAN GELEN SON BOVYETFTLER BİRLİĞİNDE Eendi radyomuzlaN duyduklarımız | 2. İlk kânun akşamrı. — Sovyetler birliğinin Ro- manya elçisi bugün Bükreş'e | gelmiştir. — Prag'da Slavya futbol sa- hasında tribünlerde bir çökün- tü olmuş, seksen kişi altında kalmıştır. Birçok ağır ve hafif yaralı vardır. — Bir İsveç esliha fabrikası dakikada 35 mermi atan bir - tayyare topu yapmıştır. Topün tecrübesi İsveç asker heyeti ö- nünde yapılmıştır. Bu yeni si- lah 60 kilometre uzağa ve 7500 metre yüksekliğe atmak- tadır. | — Sovyetler Birliği Viyana sefiri Petrofski başka bir va- | -ifeye tayin edilmek üzre Vi- yana'dan ayrılmıştır. — Fransız — parlamentosu sağ cenah üyelerinden Hanri- yo Almanya ile barışlı bir an- laşmaya lüzum oldtığunu söy- lemiştir. — Fransa Ticaret Bakanı kMoılwva’yıı hareket etmiştir. lll FRANSA'DA M. Laval bir sorguyu karşılıksız bıraktı Paris, ? ÇALA.) — Sosyalist partisi başkanı M. Leon Blum, saylavlar mec- lişinde demiştir ki: “— M, Laval, Almanya'nın ulustlar- arası barısı işine çağrılacağını ve hattâ çağrıldığını dım antlaşmasınım hiç kimseye olmayıp kamuya açık bildirdi. Diş işleri bakanına büu denlü açık söyledi ve karşılıklı yar - karşı bulunduğunu bir sorguda bulunmak belki doğru de- ğildir, ama eğer Atmanya ve Lehistan buna yanaşmazsa ne yapacaksınız ,, M. Laval, bu sorguya şu karşılığı vermiştir: “— Bu sorgu karşılıksız kalacak- CEK , Bunun üzerine M Leon Blum şun- ları söylemiştir: “— Bunu biliyorum. Fakat, aynı za- manda hükümetin karşılık vermek yü- kümünde olduğunu da safıryorum. Çün- kü, açık sözlülük, yalnız sryasal bir us- talığı değil, gücü de anlatır.,, Prens Pol fransız bakanlariyle i konuştu Paris, 2 (A.A.) — Yugoslavya kıral naibi Prens Pol gazetecilerin, İransız İTALYA'DA * Sar komisyonu . * b DAĞ işini bitirdi SO[I keslirmeyi Uluslar Kurumu verecek Roma, 2 (A.A.) — Sar işlerile uğra- şan uçler komitesi yarın ı!ı.;:m bitire cek ve îıomıu başkanı Baron - Aloizi Cenevre'ye gidecektir. Köomitenin uluslar kurumu için yaz- dığı raporda, alman murahhaslarının katılmaksızın — kestirilen — noktalarla fransız ve alman mütehassıslarının üze- rinde anlaştıklarf noktaları ve hiç bir varıma dayanmıyan husuşlar ayrı ayrı gösterilmiştir. Birincisi Sar'ın Fransa'ya geçmeşsi veya bugünkü durumunda kalması dü- şüncesinin ortaya attığı bukuki işler- dir. İkincisi, plebistten sonra halkm can ve malının korunması gibi mühim hukuk? işlerdir ki, Fransa ve Almanya uluslar kurumuna biribirine benzer bi- tikler göndererek sarlıların kullanacak ları reylerden dolayı hiç bir baskı gör miyeceklerini — üstüne — alacaklardır. Fransa ayrıca bu idareden diğer idare- ye geçiş arasında bir uz komulemasını | istiyecektir. Bu uz içinde Sgr toprak- larına sığınan ve ari ırkımdan olmiyan almanların rayh yasalarından korkula- rı olmiyacaktır. Üçüncüsü ise, ökonomi ve maliye işleridir ki, alman murabhasları hükü- metlerinden buyruk almadan ileri git- mek istememektedirler. Şimdi Sar'ın Almanya ile birleşme- si takdirinde alman borelarının ne öl- çüde belli edileceği görüşülmektedir. ALMANYA'DA Fon Papen Berlinde Berlin, 2 (A.A.) — Almanyanın Vi. yanadaki elçisi M. Fon Papen bakan- larla görüşmek üzere buraya gelmiştir. Berlinde birkaç gün kalacaktır. Sar için bir düşünce - Berlin, 2 (A.A.) — Sar'ın büyük sa- nayicilerinden M. Röhling bir yazısın- da diyor ki: “Almanya, Sar kendisine bağlandıktan sonra, sarlıları mükâfat- Jandırmak için onlara geniş bir pazar açmalıdır.,, Alman gençliği Çek'leri protesto ediyor. Berlin, 2 (A.A.) — Bütün alman yüksek mekteblerinde ve. üniversite- lerde- büyük - nümayişler yapılarak Prag'da alman üniversitesine kargı ya- başk ve dış işleri bakanı ile birlikte Reisicümhur M. Löbrun ile neler ko- nuştuğu yolundaki sorgularına karşı sıyasal inceliğin devlet başkanı ile ne- ler konuştuğu yolunda hiç bir söz süy- lemesine uygun olmadığını bildirmiştir. Sıyasal mehafilde Marsilya suikas- dinin Fransız — Yugoslav dostluğunu sıkılaştırdığı söylemmektedir. Prens Pol'un cümhurreisi M. Löbrön, başba- kban M. Flanden ve dış işleri bakanı Haval ile yaptiğı üzun - Konuşmalardan bu anlaşılmaktadır. duru- arasında hemen duruşma istiyen macar notasının görü- şüldüğüne oran verilmektedir, Çünkü ulusla- kurumunun karar — vereceği bu hemen konuşma işinin çok büyük sıya- sal değeri vardır. Konuşmalarda genel sıyasal mun ve hele bunlar Uluslar kurumuna başvurarak bazı mâacar makamlarının suçlu olduklarını açıkça ortaya atması üzerine Yugoslav- ya'nın da bu iş için çabuk bir karar ve- rilmesini istediği sanılmaktadır. Fransız saylavlar meclisi 452 sayı İle kahineye güvenini bildirdi Paris, 2 (A.A) — Havas ajansı bil- diriyor: Saylavlar meclisinde içişleri ba- kanlığı bütçesi konuşulurken bakanlığın gizli tahsisatı için fransız hükümeti gü- — ven meselesini ileri sürmeğe mecbur kal- miştır. Emniyeti ümümiye işlerindeki “son skandalları ele alan sosyalistler ve komünistler bu tahsisatın kötülüğünde bulunarak kurumun tam bir arınmasını ve bu paranım fakirlere yardım işlerine verilmesini istemişlerdir. Diğer bazı say- lavlar da gizli paranım cümhuriyette ye- Ti olmadığını söylemişlerdir. Bunun üzerine başbakan M. Flanden şu sözleri söylemiştir : “— Ben dışda —olduğu — kadar içde de barışı istiyorum. Söytemteş söz - ler bundan önceki hükümetlere aiddir. Eğer önce bazı yolsuzluklar olmuşsa ben bunların tekrarl çalışacağım fakat, hükümetin iş sınırımım azaltılması- nt onaylayamam. Hükümette bulundu - ğuünuz uzca hiç biriniz bu silahı kul- Tanıyor diyemiyeceğim — fakat bu yolu bıirakmazsınız. Konuşmaları uzatmak kö- tüdür. Çünkü bugün bunu istemiyen- ler kendilerinden olan bir hükümet iş başında iken aynı gizli tahsisatı onayla- mışlardır. ,, Başbakan bu söylevlerden sonra gü- ven işini ileri sürmüş ve 120 sayıya kar- $ı 457 sayı ile güven kazanmıştır. Hapsedilen emniyet müfettişi Paris, 2 (A-A.) — Dün hapsedilen emniyet müfettişi Bonni'nin avukatla- rı, müfettişin mesul olmadığı suçların "nasıl kendisine yükletilmek istendiğini açıkça söyliyeceklerini bildirmişlerdir. E ijan g; si de, adliye ko- slere bı- pilan taşkınlıklar şiddetle e- Seğki * ridorlarında Bonni'nin kendisini öl- ROMANYA'DA M. Tititleska . . diyor ki,,. Bülese, 2 (ALA.) — Romanya di$ işleri bakını M. Titülesko, verdiği bildirimde şu sözleri söylemiştir: Avrupa süre “— Diyebilirim ki, bugün devlet adamları, eksiksiz, barışı Cenevre ve Pa- ris kenuşmalarının varımından çok S€“ hafta ba- şında Romanya'nın faydaları gibi Yü- dürmek ülküsündedir. vine duymaktayım, Gelecek göslavya'nım menfaatlerini de kuvvetle konuşmak için yeniden Cenevre'ye gi deceğim... li Doğu itikeleri ve otomobil Yölcu ve eşya takliyatının deve günü ile (bir yük devesi günde 50 ki- lometrelik yol yürür)hesab edildiği yer- lerde bugün, saatta kâç kilömetre gidi- leceği düşünülmektedir. Gözler otomo- billerin hızr gösteren saatlerine dikil « mektedir. Doğunun yavaş yavaş gidi- şini motörün temposu yendi. — Çöl ve “yüksek dağlardan, bir an evel daha iyi bir biçime sokulmaları için Türkiye ile İyran, İrak ile Suriye, Filistin ile M sır arasında yarış edercesine uğraşıl * makta olan otomobil münakalatına uy * “gun möderi yollar geçmektedir. Uluslararasi ökönemisinin en düşküN bulunduğu 1929 dan 1933 yılına kadat yukarda adı geçen doğu ülkelerinde, Bâhra ile Hazer denizi arasında işlemek- “te olan otomobil sayısı 52,000 den 80 “bine yükselmiştir. * Şn'de işliyen 150 den fâzla otobüs yolu Bugün yalnız Filis « #ardır. Bütün bu işlerde yalnız konfor - düşünülerek hareket edilmemektedir. BU “gün döğudaki büyük tüccar, sanayici, büyük toprak sahibi olanların batınım kendiTerine eş soysal yerlerinde bulu - “nanları gibi şık ve öz öotomobillerden Vaf ' geçmek istemedikleri şübhesizdir. Do - ğuda köylü ve işci de otomobilin fayda- larımdan. pay almaktadır. Kahire, An- kara, İzmir ve Tel-Aviv'de her gün bif” lerce işci motosikletlerle yapı yerleri VE fabrikalara gidip gelmektedirler. Yüzler" “ce traktör İrak'ın pirinç tarlalarında, 'Nil deltasındaki pamuk işlerinde en çeti isşleri başarmaktadir. Yeni Hayfa limanının rıhtımındar Şam'ın pazar sokaklatında, Tebriz VE " Bağdad yollarında işliyen otomobiljerif sayısı gün geçtikce çoğalmaktadır. Her'cesin bildiği ve bir zamanlar k0f ku içinde geçilen Suriye — İrak yolun” daki inkiğaf, doğu dünyasının kamyot” dan nelet beklediğini göıttrmekted'f' " Bu yolda 1930 da 2000 ton eşya taşiM” Tmş ve 1932 de 6318 tona yükulml!'jt' 1932 yılındakı ithalat (ingiliz lirası)* CERR . GLMR gi B” GD y $e D o g :“,' ğ Mısir — 416880 — 78850 14680 149380 Suriye 362590 4290 6350 Filistin 161490 5920 3 940 Türkiye — 115290 100060 2190 İ 90 İrak 118190 670 477 İyran 97890 160440 7390 90 Kıbrıs 19510 1270 Hİ Aden 12820 — 1910 7 4 ısoqeıo 341260 31410 2529 1 GükE Yukardaki karşılaştırmada baZ lerin kamyon, bisiklet ve yedek P“;m_ rı idhalat sayısı gösterilmemiştir. ların değerleri ötekilerin içine ı!"â';, tır. Buraların idhalatında bütün | i otomobil pazarlarına otomobil — V" devletlerin payı vardır. Ancak, pa ve Âmerika otomobil sanayil mob“ da bugün batrya gayet ucuz oto e göndermeğe başlamış olan Japony ortaya çıkmıştır. ng*'”' Noye Zürher f:.gıf F AĞT CA dürmemesi için hıpıedıldxz“”“ lenmekte olduğunu yazmaktadır. Fransa'da soğuklar Detroit, 2 (ALA) — Şi.mal vilay rine pek çok kar yağmak örtülmü af telleri Kamîin ! aki DUYUMLAR —— aa a -— -