cu kKarnelerden Maliye-şubeleri- vergi -kar- nelerini hazırladı ve satışa çıkardı, herkesin vergi bor- anlaşılacak. Sahip ve Başmubarriri : Siirt Meb'usu MAHMUT 9uncu sene No. 3168 PAZARTESİ FİATİ 5 KURUŞTUR. Altın bloku Para işleri durulmadı. Bugün acun © Üçe ayrılıyor: (Altın bloku), (sterling ), (Dolar bloku). Parayı tutmuş denemelerinin sonumu bekliyor. (Al - tin bloku) na gelince, altına bağlı ka- lan yedi ülke biribrine kilit olmuş, altından ayrılmıyorlar. Bu ii punalr: Fransa, Belçika, Hollanda, talya, İsviçre, Lüksemburg, Polonya. Geçende bunlar Brükselde toplandı - ar, altından ayrılmayacaklarına and- aştılar veşu iki durdurdular: — Alı yüzde 10 arttır. Türk parası Fransız frangına bağ- dır. Bundan ötürü, Fransız frangı - Bın geleceğini uzaktan gözlemek baş zorumuzdur. Bu yazıda, altın bloku Kun giriştiği güçlü işin içyüzü göste” #ilecektir. Blokun içindeki ülkelerin her biri gidilecek birçok yolları tasarlamışlar- dir. Fransayı alalım. Bu ülke, kola lerle biri k olup kendine yöre Fransız Ottawası yapmak istemiş Bu ötekinden güçtür. Düşünülürse, öte kinde, İngiliz Ottavrasında, temel dü sünce, İngilterenin kolonilerden ham “ya alıp onlara yapılmış eşya ver - mesi idi, Fransa, kolonilerme yapıl - mış vermek gücünde bulunmu - Yor. Şok göre yapılmış eşya çıkarıyor. Kolonile Ye bunları yelişrebilecek industri çü günde bulunmuyor. Belçikaya gelin - ” ce, bu ülkede Belga'nın değerile oy- doğan bezginliği gidermek için güçlü savaşlara girişil layan Tek ii Bu ülkelerde (cş- ya'değeri) ile (yaşama değeri) denk değil, Eşya değeri, ökonomi'ye giren bütün eşyanın değeridir. Yaşama de - ğeri de yalnız yaşamaya yarayan belli başlı eşyanın değeridir. Bunlar başka başka şeylerdir. Ve bir ülkede bun - e nk olmazsa korkulur. unda, eşya değerleri yaşama, değerinden çok yüksek Hollandada 1923 den beri ae değe- ri İZ 20 Belçilmdi 50 di yaşama değeri yüz- sayılır yüzde 45 Si m. a Fransada ise eşya değerinin Yüzde 40 düşmesine karşı yaşama de- ğeri, değil düşmek çıktı bile, Sonra bir de şu var: Altm blokun- da saym değerleri uluslararası eşya değerlerinden üstündür. Bu da ayrı bir savlak oluyor. Bu değer üstünlü- ğü dolayısile altıma bağlı değerli pa- Falar, altından ayrılmış olan değeri altınların, sterling ve dolar ülkelerine kaçacağını ileri sürüyorlar. Altın blokunun kendi aralarındaki alımsatımı yüzde 10 arttırmak için verdikleri söze, hem (karşı), hem de (için) olarak düşünceler vardır. Kar- olarak denebilir ki, bu ülkeler ara- a kr alemine arttırmağa savaşın. <a, arkadan blok dişmdeki ülkeler e onlar da mr al yapmak iste- dr Güzküğün biri bu. Bir bazli da #udur: Bloktaki ülkeler, biribirinden $ok blok dışile alımaatım yapıyorlar. Blok içinde blokla yüzde 20 - 30 dan artk alımsatım yapan ülke yoktur. Sonra bunların ökonomi sistemleri bi- ibirini ekleyecek türlüden değ |, Ekim Si olan bu ülkelerin biribirine ekim #ntmaları olamıyacağı gibi; kömür, demir çıkaran Belçika ve Lüksembur- Bun da bu eşyayı bloka satması ko- lay değidir. ,, Bloka (learşı) şu sözlerden sonra, (için) olarak denebilir ki, blok, baş- kalarının ses ve benzer Ön istememesi için gümrüklerin o ta- Tif'lerini indireb'lir ki, onlardan blok dışında eşya alan yoletur. Tıpkı bu- Nun gibi kontingent'lerden de öylele- Tini çoğaltır ki blok dışında Ilanan yoktur. Bir de şu var. rü tün kullanılmayan kontingentler. Fran Yada böyle 50 milyar franklık eşya İğer'ye giremiyor. Kısası, ne de olsa, bu bir başlangıçtır, bir şey yapma - Maktansa, bir şey yapmak daha doğ- Yudur denilmektedir. Güçlüklerle boğuşan altın bloku Bir gerçeklik olacak mı? Arada İngiltere gideceği yolu seç- görünüyor, amıma, ! Me üren değil, düzE gözle dolar e Z — Altmı dışarıya çıkarma - | mak, l ANKARA, 2 (Telefon - la - Geceyarısı) — Teşkilâ- tr esasiye kanunumuzun 10 ve İl inci maddelerinin değiştirilmesi için Büyük Millet Meclisine bi: dil teklifi verileceği: ATINA, 2 (Hususi) — Bulgaristan? dan Yunanistana iltica eden Türkleri ta: | kip ederken Yunan arazisine Bulyar as- erlerinin girdiklerini ve beş Türlü 5. | dürdükten sonra diğerlerini cebren ala. | rak yene Bulgar toprağına götürdükle- rini bildirmiştim. | Bu hâdise üzerinde Drama fırkasımın yaptığı Teni tahkikat telgrafla buraya | bildirilmiştir. Bu resmi rapor, Bulgar as: | kerlerinin Yunan hududunu geçen Türk. leri Kadıköy havalisinde iki saatlık me- safeye kadar Yunan arazisinde takip et- #lklerini ve cesetleri bulunan beş Türk Bulgar askerlerinin kurşunlarle öldü müş olduğunu ve öldürülenlerden dört kişinin vöcodu kurşunlarla delik deşik bir kurşunla öldürülmüş olduğunu tesbit eylemiştir. i 3 K. EVVEL 1 1934 M. Titülesko Bükreşe dön düveon altı senedir ilk defa Bükreşe gelen Sovyet elçisi ile konuştu. rendim, Bu teklif Türk Kadınma meb'us seçiminde seçmek ve seçilmek hakkının verilme- sini istihdaf etmektedir. Bundan başka 18 yaşmı bitirmiş her erkeğe meb'us Yunan-Bulgar hudut hâdisesi Bakanlar heyeti toplandı. Hâdise An- karada fena tesir uyandırmıştır Yunanlılar hudut muhafız kıtalarını takviye ediyorlar. Hükümetimizin teşebbüsleri. Sofyada bir tebliğ. Komitecilere karşı ATINA, 2 (Hususi) Bulgar komitele- rinin Yunan arazisine tecavüze hazırlan- Sefaretimize malümat ATINA, 2 (Milliyet) — Türkiye Se- fareti dün Hariciye Nezaretinden Bulger hudut muhafız askerleri tarafından Yu - nan toprağında öldürülen beş Türk me- selesi hakkında malümet istemiştir. Dra- ma fırkasının bu hususa dair yaptığı tah (Devamı 5 inci sahifede) Demir sanayii kuruluyor Krup fabrikası direktörü ile mukavele'imzalandı |” Alman sanayi konsorsiyomu 9 milyon liralık demir sanayii malzemesi verecek ANKARA, 2 (Telefonla) — Al. man sanayi konsorsiyomu mümes- sili Krup fabrikası direktörü Her Banherger ile Maliye Bakanı ara- sında bir mukavele imza edildi. Bu mukaveleye göre Alman sanayi konsorsiyomunun Devlet Demiryol larına evvelce verdiği malzemeden mevcut 9 milyon lira matlübatı 940 senesine kadar tecil edilmiştir. Bundan başka konsorsiyom hü. kümetimize on bir milyon liralık demiryolu malzemesi verecek, bu paranın yüzde yirmi beşi teslim za manında, yüzde yetmiş beşi de altı sene vade ile ödenecektir. Bunun haricinde (9) milyon li. ralık demir sanayii malzemesi ve- recek, bumun da yüzde yirmi beşi teslim zamanında, yüzde yetmiş be- şi de altı sene vade ile konsorsiyo- ma ödenecektir. Maliye Bakanı Bay Fuat miştir. M. Eden İskandinavyaya g'de- rek sterling blokunu yapan İsveç, Norveç, Danimarka ve Fenlandiya - dan, en önde giden İsveç'e dokunma ğn girişmiştir. Öteden de, sterlingin değerin', Brüksel | konferansının he - men arkasından, bir günde 75 Fran- | mz frangından 74,62 ye düşürmüş - tür. Acun Otlava'lara gidiyor demektir. İngiliz Ottawa'smdan sonra Fransız Ottawası, Amerika Ottawa'sı, Av pa altın blok ottawa'sı. Bütün bu sa yaşmalar olurken, bir Ottawa'nm öte kile nasıl çarpıştığı gözden kaçmıyor. Sungur SAV seçimine iştirâk hakkını ve- | ren teşkilâtı esasiye kanu- numuzun bu hükmünün de | değiştirilmesi ve 22 yaşını bitiren her erkeğe meb'us seçmek hakkının verilmesi mevzuubahistir. | Hâdise Ankarada Nasıl karşılandı Bakanlar heyetinde görüşmeler oldu ANKARA, 2 (Telefonla) — Ba - hanlar heyeti saat on yedide toplun- puştır, Toplantı geç vakte kadur de - vam etmiştir. ANKARA, 2 (Telefonla - Gece ya- rus) — Yunan - Bulgar hududunda si hödise burada fena bir tesir uyan- 'dırmıştır. Bakanlar heyetinin bu ak - Şamki toplantısında bu hâdise ve bu Kizmete çişilerkmezslen gelen meldmst üzerinde görüşmeler olmuştur. Hükü met'mizin hödisenin ehemmiyeti ile mütenasip ciddi teşebbüsata girişme- ğe harar verdiği anlaşıyor. Buy Şük- rü Kaya toplantıdan sonra geç vakit dış bakanlığa uğrayarak bir müddet meşgul olmuştur. Bir çok şehirlerimiz Telefon hatlarile Ankaraya Bağlanıyor ANKARA, 2 (A.A.) — Nafıa Ba- kanlığı, memleketin birçok merkezle rini telefonlu hükümet merkezine bağ lamak yolundaki plânı büyük bir hiz la yürütmektedir. Müfin İleri hakanı Bay Attalafen In Afyonkarahisarla konuşmuş ve ve- larının dur, Antalya, Adana ve Mersinle de yapılabimesi için çalışılmaktadır. Tramvay, elektrik Havagazı B Ücretlerde tenzilât yapılıp yapılamıyacağı o“ bugün tetkik edilecek Nafia vekâleti tarafından verilen e mirde nakil vasıtalarma ait tarifelerin — üç ayda bir ke- İl vay şirketinden baş byacaktır. Nafia ve İsâleti — başmüfettişi © Bay İbrahimin reis İ liği altındaki O beyet Bay Ibrahim tramvay o şirketine verdiği emirde salâhiyetlar bir murah- Teşkilâtı esasiya kanununda değişiklik yapılması istenecek. 50000 kişinin bir mebus seçmesi esasının kabulü muhtemeldir Diğer taraftan öğrendiği- me göre hükümet, meb'us intihabr hakkındaki kanun - da bazı değişiklikler yapıl - masma dair bugünlerde Mil- | let Meclisine bir lâyiha ver. | mek kararındadır. | MOSKOVA, 2 (A.A.) — Tas Ajan #mın yaptığı bir hükümet tebliğinde, kamünist partisi Leningrad merkez ko mitesi yazganı ve Sosyalist Sovyet Cumhuriyetleri birliğ. merkezi icra komitesi üyesi Kirofun, dün akşam sa at 16,30 da Leningrad Sovyeti bina - sında öldürüldüğünü bildirmektedir. Tebliğ, öldüren'n işçi smıfı düşman - adamı ol yaka lanan katilin kim olduğunu anlamak için müddeiumumiliğin işe el attığını söylemektedir. Komünist partisi merkez komitesi ve komiteler meclisi beyannameler çı kararak Sovyet Rusya komünist par - isinin Kirofunle büyük ve yerine kun maz bir kayba a bild emişler dir. iyofun Bolşevik- liğin en canlı yapıcılarından bulun - duğunu ve komünizmin bugünkü yen melerinde çok büyük bir payı olduğu- ne anlatmaktadır. Ulusal müdafna ko ği de kırmızı orduya yaptığı beyannamede, içsavaşlarda kızıl ordu nun kazandığı yenmeler'n en büyük kıldacısı - âmili - olan Kirofun öldü- Zümü ve Kirofun ünlü diriliğinin kızıl orduya ülkenin korunması yolunda bir örken olması dileğinde bulunmuştur. Sosyalist Sovyet Gumheriyelleri Bir rında üstün LONDRA, 2 (A.A.) — Dış işleri bakanı M, Saymen Amerika mürah - haslariel buluşarak son günlerde Ja » ponlarla yaptığı konuşmaları anlatmış Öz türkçe yazı örnekleri "Ana işlerimizde, geçmişle “ara- bağları attık, Kötü mii kurtardık. Şimdi sıra öz dile geldi. Türkçe yazarken, gözümüzün ö- | nüne yalnız Türkün isteğini getire- ğiz. Ölçümüz, ayış, kavra.| yış, seziş ölçüsü olacak. Geçmişle, | geçmişte yazanlarla - bu yazanlar istersek biz olalım - ufak bir ilişiği- miz kalmayacak. Kafamızın içinde dünün gölgesi altında yaşamış ne varsa, topunu sileceğiz. İşin en zorlusu, en çetini yarını yarını karşılamaktır. Alatürk bu işte de günlük, gün- delik sıyasa (siyaset) kullanmadı. Gününü gün etmeğe çalışmadı. Dokunduğu yeri aydınlatan yıldı- rrmlaşmış beyni ile bize uzakları, çok çok uzakları gösterdi. Geçmişteki köksüz, desteksiz i- nançların üstünden süngerini geçi- rerek eskiliğe takılı kalan son biri» kintileri de gi lerden sildi. Bu arada benliğinden geçip yan- hasın yeni üç aylık tarife © projesi ile birlikte teftiş heyetine müracaatını bil- dirmiştir. | Yarın tramvay şirketinin murahhası | teftiş heyetine gelecek ve tarifenin tet- | (Devamı $ inci sahifede) i lış yola sapanlar olmadı değil, Atatürk bu şaşkınları silkeleyip daldıkları ölüm uykusundan uyan- dırmağı da üzerine aldı, Geçmişin batağında saplanma- Leningraddaki feci cinayet Kirof'u öldüren işçi sınıfı düşmanlarının adamıdır Kirof için Moskovada kızıl alanda resmi ce- naze merasimi yapılması kararlaştırılmıştır Bu lâyiha Bakanlar He- yetinin bugünkü toplan- sında görüşülmüştür. Otuz bin yerine Elli bin yurtdaşm bir meb'us seçmesi esasının kabul edil - mesi muhtemeldir, Mütevefla M. Kirof kı Kirofa anma ele kan iel mi cenaze merasimi yapmayı karar - Taştırmıştır. Bir İngiliz denizcisinin itirafı İngilterenin deniz silâhla- lüğü kalmadı İngilterenin Amerika filosu ile beraber »liği ancak kâğıt üzerinde kalıyor ve bunların yeni bir plân vermedikle - giliz deniz bakan'yle yaptığı konuş - (Devamı 6 ıncı sahifede) ni Kendi kaynağımıza döndük! nın ne demek olduğunu, onun ka- dar bilenimiz yoktu. Şimdi, görüyoruz ki Atatürk ge- ne ayaktadır. Bize elile dünün yolu- nu kapamış, yarını gösteriyor: Geriliği çiğniyeceksiniz, ileriye sülücelirisi diye Dil kaynaşmasında bu ileri atılış, çoktan başladı. Şimdi, yürüme, yü- rüğmü yolundayız: Artık kendimize döndük. Yeni- den yatağına giren bir sel gibiyiz. Boşuna aka aka, kendimiz için bile tek damlamız kalmayacaktı. Bağrı yanık Türk, bozkırlarm ortasmda, nice yıllar yılı bu tersine akışın acı- tatürk, ona o kaynağını gösteriyor. Türk, bu kaynağa, ba- kınca kendini gördü. İçince yüreği- nin yanıklığı gitti. Anladı ki, aradı. ğı odur. Hepimiz bu kaynağın kandırıcı, suyundan içeceğiz. Kimse, üzerimi- ze varmasın, varanlar olursa haykı- TacağIZ: — Türkün — anlamadığı yazıyı, Türkün sesini bize getirmeyen ça- ğıltıyı istemiyoruz. Bizim olmaya- nı, bizde olmayanı, bizden olmaya- nı istemiyoruz!., M. Salâhaddin GUNGOR e nkmen kn kk meniz zn