Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
TAN GOLCUK SAYFASI. , Kayıp Çocuk Bir gün Altay, sokakta gezerken yolunu kaybetmişti. İlk karşısına çıkan polise sordu: — Affedersiniz, hiç oğlu kay- bolmuş bir baba gördünüz mü? * Yabancı Dil Anne — Oğluma bir yabancı dil öğretmenizi rica ediyorum. Öğretmen — Almanca mı, İngi- lizce mi, Fransızca mı, İtalyanca mı; hangi yabancı dili istiyorsu- nuz? Anne — Hangisi daha yabancı dilse onu öğretiniz — Dur bakalım bayan Zürafa! Elâlemin karşısına kirli boyunla Şıkmak kolay değil. Güzel olmak i- fin sıkıntıya katlanmak lâzım. « Haydi çabuk! tabanca sende ! — Tabanta bende amma, kür- funlar sende! B M — Bana ne diye gittiğim yeri so- Tüyorsunuz?. onu atıma sorsanız, daha eyi etmiş olursunuz * Kibarca Pay Anne — Haydi Oktay, bu şekeri kardeşin Altayla kibar kibar pay- laş! Oktay — Kibar kibar paylaşmak ne demek anne? Anne — Azını alıp çoğunu karde- şine vermek demektir. Oktay — Eh öylese, 'al bu şekeri —— Altay, kibar kibar ikimize pay et! Başka Parça Oktay, güzel bir müzik parçası çalan ablasını kaldırarak kendisi piyanonun başına geçti. Dan, dan, dan diye tuşl D ğa başlad Ablası — Kalk Oktayı sen daha küçüksün, piyanoyu beceremiyor- sun! Oktay — Neden beceremiyo - rum?, Ben sizin çaldığınız. parça- yı çalmadım, başka, parça-çaldım. da onun için sizinkine benzemedi. * Nereden Bilmiş? Oktay — Baba, bizim öğretmen ga- Hba hiç bir şey bilmiyor.. Babası — Neden anladın oğlum? Oktay — Neden olsun babacığım her derste bizi kaldırıp bize bir şeyler soruyor. Onun her bilmedi- ğini biz nereden bilelim. Çok Gülmeyin Müşteri, fotoğrafçının karşısın- da poz almış, keyifli keyitli gülü- yordu. Fotoğrafçı ihtar etti: — Bayım! Öyle çok gülmeyniz! fotoğraf camı çok büyük değildir. HASAN GERDİ YAYINI USTA ALDI PAYINI —2— : Usta sert mi sertti pek, — Yasak! dedi, dönerek. Sonra kızınca başı, , Kaptı yerdeki taşı ÇB Va Ş L KA Hasan görünce yolu, Kapanmış sağı solu, — Usta! dedi, yasak mı? olmayacak mı? — İşte al, dedi, sana! Atıverdi Hasana. Eğiliverdi çocuk. — Iska ustaya, guguk! Adam dönünce işe, Hasan eğildi taşa, Şöyle tuttu, elledi, —Şimdi görürsün! dedi, Doğruldu hızla yerdenm Yayını gerdi birden, Nişan aldı ustaya, — Hey! dedi, dön arkaya! Suratına şappadak, Taş yapıştı lappadak. Hasan tutarken yayı, Yoyverdi kahkahayı. BİLMECE BULMACA Üstteki atalar sözünün ne oldu- ğunu bulunuz! Alttaki 8 kutuda bulunan 8 keli- meyi münasip şekilde birleştirerek bir cümle yapınız. BİLİNİZ BAKALIM! A — Banka müfettişi, banka di- rektörüne, hesap işleriniz neden bozuk? diye sordu. Direktör, hece- leri (se, ci, siz, miz, mu, li, den, ği, be, ha,) olan tek kelirmeyle cevap verdi. Acaba bu kelime nedir?. B — Çabuk cvevap vereceksiniz: Yarım kere yarım kaç eder; C€ — Payı payda, paydası pay yapıldığı zaman, dört kere büyü- müş olan bayağı kesir nedir? D — Bir buçuk iki buçuk daha kaçeder ? Ben Söyliyeyim A — Muhasebecisizliğ'mizden B — Dörtte bir eder. C— 1:2,2:4,3:6:. ilâ.. D — Bir buçuk eder ©- Deniz Yılanı Karada yaşayan yılanlar olduğu gibi, denizde yaşayan yılanlar da vardır. İçlerinde öyle korkunçları bulunur ki, mesejâ bunlardan Dis- tria denen ve Hindistan sahillerin- de yaşayan uzun, düz ve zehirli bir cinsi insanı hatırladıkça bile ürper- tecek kadar tehlikelidir. Maviye çalan, beyaz, siyah hal- kaları ve bir metreden fazla uzun- luğu vardır. YAKIR *o e e > e/ * A b A e/ * n ++' x A eli b x K, ı E Bu resimde gördüğünüz siyah noktalı yerleri kara kalemle - karalayın. (4-) işaretli yerleri boş bırakabilir, yahut dilediğinz bir renkle boyaya- bilirsiniz. Küçük çocukların rüyasına giren güzel bir çocuk oyuncağı gö- Dünyada öyle insanlar vardır ki, bazan bir çiçeği, bir hayvanı, bir insandan daha çok severler. Bir de böyle olmamakla beraber sevdiği hayvanı yanından ayırmayan, göğ- sünde yılan gezdiren, gece gündüz köpeğile, kedisile yaşıyan adamlar vardır, Bu, eski Şeytan adası mahküm- larından olan adam her zaman ba- şında, küçük bir kurbağa taşımak- ta, hayvan da bu vefalı dostu hiç bir vakit terketmemektedir. ilTE BUNU şiLMivon DUM £ / Ganj nehri, Hindistanın can da- marlarından biridir. Hintliler, türkiülerine masalları- na karışan Ganj nehrini cok kutlu sayarlar, Eskiden, bu mnukaddes nehrin kenarında, kocaları ölen kadınlar yakılırdı. Bu âdet ta Gaz- neli Mahmut zamanrından kalma bir âdettir. Şimdi kocaları ölen ka- dınlar, yalnız, bir daha evlenme mekle kalıyorlar Bu, dünyanın en nadir balığıdır. 1500 metre derinliklerde yaşayan bir balıktır. En son tutlanın avlan ması tamam 40 sene olmuştur. Bu kadar derinlerde yaşalan bir balığın kolay kolay ele geçirilemiyeceği- ni bilirsiniz. En Büyük Ağaçlar Bugün bilinen en büyük ağaçlar, bir İngiliz seyyahı tarafından, ge- çen yüz yıl içinde Tasmanie'de, Vellington dağının eteklerinde ve bir ırmağın kenarında bulunmuş- tur. Memlekette onlara, bataklık zamkı denmektedir. Bunların bir nevi ökaliptus olması mümkündür. Bu ağaçlardan devrilmiş olan biri- nin uzunluğu 90 metre, kökünden ilk dallara kadar olan yüksekliği 67 metre, kaidesinin kutru dokuz buçuk metre, İstanbuldaki Beyazıt kulesinden 15 metre yüksek. Böy- le bir ağacın azametini bir düşünün Uçamıyan Kuş Kivi atlı, şişko ve badi badi, bu- na raâğmen adamakıllı geniş kuş Ye ni Zelândda yaşar. Zayvallı, kuş ol- duğu halde, bir türlü uçamamakla ve gitmek istediği yere, sıçrıya sıç- raya, seke seke gitmektedir. yerden bir metre yukarısında onu çevirebilmek için 20 adamın elele tutuşması gerektiği görülmüştür. Yine bir başkası bulunmuş ve Böyle bir ağacın odunu. yüzlerce evi, büütn bir kış ısıtabilecek kadar çok oluyor. Vasati olarak tamam ya rım milyon kilo gram gelmektedir. recek, beğeneceksiniz. Burada gördüğünüz 12 — ağaçlı büyük bahçeyi 4 kardeşe bölünüz. O şartla taksim edeceksiniz ki her kardeşe hem ayni biçimde ve bü- yüklükte birer bahçe, hem de avni sayıda ağaç düşecektir. Bu şekle iyice dikat edin. Bunu da dört müsavi parçaya büöleceksiniz. Ama bu taksimi yapmak için bir şartımız var: Bu işi yaparken, ka- lemi hiç kaldırmayacak ve bölme işini bir çizgide ':;ılş;ırackıksımzm,_ ı Muharebe Oyunu - Bu çok seveceğiniz oyun iki kişi arasında ve zarla oynanır. Siyah noktaların hedefi beyazların yerini zaptetmek, beyazlarınki de siyah- ların yerini almaktır. Hiçbir tara- fın çıkış yeri, (kampı) meşgul iken öbür taraf oraya giremez.İki oyun cu ayni kutuya düştükleri zaman ikinci oyuncu onu oradan kovar ve geldiği yere gönderir, Ortadaki be yazın zar attığını, iki düşürdüğünü düşünelim, hemen iki numaraya konar. Bu sefer karşısındaki siyah beş atsa, ayni kutuya konması ge- rekeceği için, onu geldiği yere gön- derir. Yine meselâ, 6 ya konmuş olan taraf, diğerinin boşalmış olan kampına girebilmek için arada kal mış olan iki kutu sayısında, yani iki artması lâzım. Atılan zar 5, 4 gibi baş - ka bir sayı gelirse, aradaki fark kadar geri dönülür. Geri dönerken de, şayet içinde karşı tarafın bulun duğu kutuya gelinirse, bu sefer o, geri iade edilir. Oyun icabı, siyah kutulara düşmeğe mecbur olan, iki oyun bekler.Karşı tarafın kampı- nı tamamen işgal eden birinci sa- yılır. GAO Bulmacamızda Kazananlar Yarınki sayımızdadır. Bu üç resim parçası kesilip mü- nasip şekilde bir araya geldiği za- man vahşi bir kedi resmi meyda - na gelir. Vahşi kediler dağlarda, yaşayıp inlerde yatarlar. Hâlâ bir çeşit kuyruksuz cinsine de rastla- nan bu hayvanlar il kolarak Mı - sırda ehlileştirilmişlerdir. e P AMĞ Faydalı Bir Ağaç Hindistan cevizi ağacı dünya - nın en faydalı — ağaçlarındandır. Yaprakları çatı kerestesi için ya - rar. Damarları padavra işinde kul- lanılır. Usaresinden alkol elde edi- lir. Göbeği lezzetle yenir. Odunu kalöri bakımından gayet zengin.