3 Mart 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 1

İSTANBUL E AF: TAN. TELEFON: 24310, 24318. 24319 DÖRDÜNCÜ YIL — No: 1287 | 5 KURUŞ GÜNLÜK SİYASİ HALK GAZETESİ ümhurreisimiz İstanbulda Cümhurreisimiz, Haydarpaşa İstasyonunda kendisini görmiye ve karşılamıya gelen İstanbulluların . coşkun tezahüratına mukabele ediyor İstanbul Şehrinden, İ. İnönüne Selâm Yazan: Sabiha Zekeriya Sertel i stanbul şehri Cümhur - reisi İsmet İnönünü ilk defa_karşıhyor. Fakat bu şe- ir, İnönü kahramanını, Lo - zan diplomatını, Cümhutiye- tin büyük inkılâpçısı İsmet Paşayı çok kereler şerefle kar Şllar_nış. minnetle uğurlamış - tır. İstanbul hâlkı, bugün top- raklarina Cümhurreisi sıfati- € ayak basan İnönünü, bütün bir ülkenin mukadderatını o- Muzlarında taşıyan, bir mil - let babası, bir halk babası sıfatiyle karşılıyor, ve selâm- lyor, Atatürk, Türk milletinin en fe- Gketli gününde milletin başına Seçmiş, yanındaki inkılâpçı unsur- !"13 istilâ altında kıvranan Türk Ülkelerini kurtarmış, düşmanlara Piştarlık eden saltanatı yıkmış, Türk Cümhuriyetini kurmuştu. Türkiyede cümhuriyetin - ilânı Yalnız asırlardanberi keyft idarele- rile milletin tepesinde saltanat sü- Ten, zulüm ve istibdat ile halkı e- Zen saltanatın tasfiyesi demek de- Bildi. Ayni zamanda asırlardan- beri eenebi devletlerin nüfuz mın- takası olan, iktısadi tahakkümü al- ftında yaşıyan Türkiyeyi, kaleyi i- çinden fetheden istilâcı unsurlar- dan tasfiyesi demekti. Bu inkılâbı, Âtatürk, İsmet İnönü, ve yanındali Milli Şef Gelir Gelmez Şehir Mümessillerini Kabul Ederek Dertlerini Dinlemiye Başladı Reisicümhur Milli Şef İsmet İnönü, Devlet Reisi sıfatile, ilk defa dün sabah İstanbulu şereflendirdiler. Bu mesut ve şerefli ziyaret münasebetiyle Haydarpaşa istasyonu, şehrin büyük caddeleri ve limandaki bütün . deniz vesaiti sislenmiş ve Haydarpaşa istasyonu kalabalık bir genç- lik ve halk kitlesi tarafından çevrilmişti. Başta vali ve belediye reisi Dr. Lütfi Kırdarla İstanbul ko- müutanı korgeneral Halis Bıyıktay Milli Şefin hemşireleri Ba- yen Seniha ile biraderleri Hasan Rıza: mebuslardan, - dün sa- bah intihap dairesi olan Boludan gelen Fethi Okyar, ve daha bir çok zevat istasyonda bulunuyorlardı. Büyük Alkış Tufanı Arasında Saat ona doğru başlarında Rektör Cemil Bilsel, Fakülte dekanları ve profesörler olduğu halde binlerce üniversiteli genç istasyona geldi- ler. Tam saat onu 25 geçe Riyaseticümhur treni göründü. Tren durur durmaz Reisicümhurumuz sıhhatli ve beşuş bir çehre ile sondaki vago- nun kapısında göründüler. Bu sırada, her taraftan büyük bir alkış kop- tu ve ıstnsğon (Yaşa, var ol!) sesleriyle doldu. Vali ve Belediye Reisi Dr. Kırdarla, Korgeneral Halis Milli Sefe, İstanbulun hasretlerini arzederek “Hoş geldiniz,, Bayan Kırdar da Bayan İnönüne güzel bir büket takdim etti. Mült Şef, istikbale gelen zevatın birer birer Bıyıktay, dediler. ellerini sıktılar ve ha'kın sürekli tezahüratına karşı şapkalarını çıkarmak suretiyle iltifat ederek peronda ilerlemeğe başladılar. Bu arada, bir sıraya dizilmiş olan generaller Milli Şefe hoş geldiniz dediler ve iltifatlarına mazhar oldular. Artık Üniversitelilerin sırası gelmişti. Binlerce genç ağız, Ulu Şefi heyvecanla selâmlıyor ve binlerce elin çıkardığı alkış ortalığı tutuyordu. Rektör ve Dekanlar ileriye çıkarak Milli Şefe İstanbul Üniversite- larını ve sevgilerini arzettiler. Haydarpaşadan Dolmabahçeye Geçiş Reisicümhurumuz, bu alkış tufanı ve büyük tezahürat arasında gar- dan çıkarak rıhtımda bekleyen Suvat vapurunu teşrif ettiler. Milli Şef vapura girer girmez, o sırada yanında bulunan bir iki profesöre dönerek: — İlk fırsatta Üniversiteyi ziyaret edeceğim. Gençliği - yakından gör- meyi çok arzu ediyorum.. buyurdular. Milli Şef bundan sonra vapurun iç salonuna geçtiler ve vapur saraya gelinceye kadar hiç oturmadılar Bu arada, Fethi Okyar, Boluda gördük- lerini ve buranın ihtiyaçları hakkında Milli şefe - maruzatta bulundu. Milli Şef bütün bu izahatı büyük bir alâka-ile dinledi ve bir aralık etra- fındakilere: — İşte tam mebus! buyurdu!ar. Vapur saat 10.50 de Dolmabahçe sarayma yanaştı ve biraz sonra ev- velâ Bayan İnönü, sonra da Reisicümhür vapuru terkederek, sarayı teş- rif ettiler. Bu sırada saat-on biri beşgeçiyordu. ve Dolmabahçe sarayına Riyaseticümhur bayrağı çekilmiştı. Halk Mümessilleri Dolmabahçede Cümhurreisimiz saraya vardıktansonra, bir müddet istirahat etmişler. öğle yemeğini yemişler ve bir taraftan da öğleden sonra İstanbul halkı- nın muhtelif mümessillerini görmek arzusunda bulunduklarını - bildire- rek bunların saraya getirilmelerini emir buyurmuşlardır. İstanbulun her mıntakasından muhtelif iş şubelerine ait mümessillerin saraya celbi için derhal teşebbüsata geçilmiş, telefonla kaymakamlıklara emir verilmiştir. Bir taraftan da Ticaret Odası, muhtelif teşekküller va- sıtasile Cümhurreisimizin bu arzuları lâzım gelenlere tebliğ edilmiştir. Öğleden sonra her mınmtaka mümessilleri Halkevlerinde ve kaymakam- lıklarda toplanmışlar ve saat üçe doğru hususi otomobillerle Dolmabah- çe sarayına gitmişlerdir. Cümhurreisimiz saat üçten sonra salonda toplanmış olan halk mümes- sillerini birer birer dinlemeğe başlamışlardır.. Saraya giderek İsmet İnö- nü'ne dertlerini anlatanlar şunlardır;Sinemacılar, ithalât tüccarları, kun- duracılar, otelciler, fabrikatörler, ekmekçiler, ameleler, şoförler. Bu gö- rüşmelerin tafsilâtı 8 ve 9 uncu sayfalarımızdadır. Cümhurreisimizin bugün de Üniversiteyi ziyaret etmeleri muhtemeldir. OTOBÜS Yolsuzluğu Davasına Başlandı — İddianame Okundu, Müdafaalar Yapıldı, Dava Bugüne Kaldı Ankara, 2 (Tan muhabirinden) — Eski İstanbul valisi ve belediye reisi Muhittin: Üstündağ ve eski belediye reisi muavini ve hâlen Bodrum kay- makamı Ekrem Sevencan, belediye fen heyeti müdürü Hüsnü Keseroğ - lu ve belediye varidat müdürü Neşet Altuğ haklarında İstanbul otobüsleri işlerindeki bazı — yolsuzluklarından dolayı muhakemelerine bugün Tem - yiz mahkemesi dördüncü ceza daire- sinde saat 10 da başlandı. Riyaset makamını Mecdi Beydeş işgal! ediyor- du. Azalıklarda Nail Tarhan. Cevdet Baybura, Hâmit Kösef ve Osman' Ta- lât, iddia makamında da Bâaş müd « deiumumi müuavini Arif Cankaya bu- lunuyorlardı Kalabalık bir halk kitlesi salonu ağzına kadar koldurmuştu. Reis ev « velâ maznunların adlarını ve adres- lerini sordu. Daha sonra Devlet Şü- rası umumi heyet mazbatasının oku- nacağını söyledi. Lüzumu muhake - me kararı olan bu mazbatada maz - nunların yolsuzluk iddiaları madde halinde tesbit edilmekteydi Muhit- tin Üstündağa ait kısım dokuz mad- dede toplanmıstı. Umumi heyet mazbatası Zabıt kâtibı mazbatayı okumağa başladı: ( Sonu 7 inci saşfada)