MEMLEKETTE TAN Ada Çamları Yangın Maltamm Sivas Halkevi Köycülük Şubesi Köyleri Dolaşıyor Sivas, 16 (Hususi muhabirimiz bildiri- yor) — Halkevi köycülük şube- si çevreye serpilen köyleri do - laşmak ve köylü ile tanışmak derdini dinlemek için bu yaz do laşacağı ve gideceği yerler için bir proğram çizmiş bulunüyor. İlk dolaşma sekiz kişilik bir ka köyün fakir yavrularını sünnet | etmekle uğraşılmıştır. | — Ve bunları müteakip hekim Basri köy bayanlarına icap eden sağlık bilgilerini arttırır. yollu iyi sözler de söylemiştir. Köylü ler kendilerine yapılan bu işlere karsılık olmak üzere de sevinçle rini davul ve zurna ile ve oyunla | birimiz bildiriyor) kavun ve karpuzdan sonra yeni mahsul üzüm de çıkmıştır. Üzü mün kilosu (50) kuruştan mua mele görmektedir. Bu yıl mahsulü iyidir . Turfanda üzüm Adana, 16 — (Hususi muha- — , Burada üzüm Kemalpaşada hava kurumuna yardım M. Kemalpaşa, 16. (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Ha- Dün Heybeli ada çamları bir yangın tehlikesi — geçirmiştir. tındaki çamlıktan saat (13) e doğru bir duman sütununun yükseldiği görülmüş, çok geç - meden duman alevle karışık ol - duğu halde bütün bu sahayı kap lamıştır. Bunun üzerinden, et - raftan ateşi görenler, bir taraf- | tan itfaiye, bir taraftan da Hey- | beli zabıtasına haber verilmis - tir. Bu sırada şiddetli ve görül- Heybeli ada rühban mektebi al- | Tehlikesi Geçirdi nalı Adanın çıplak bir tepe hali | ne gelmesine scbep yangınlar - dır. Bu adanm çamlarını yangın rine çam dikilmemiştir. Adalıla- rın istedikleri tedbirler, çamlık ların muayyen yerlerinde yan rinin artırılması ve bunların za lar harap etmiş ve bir daha ye- gini haber vermek için telefon tesisatı yapılması, çam bekçile- bıtaya bağlanması, bekçilere balta, testere gibi yangın vuku- unda kullanılabilecek - vasıtalar Kr a eee AAA AM Çamur banyoları Deniz çamuru ile banyo yapıldığını işitmiş olan kimselerden bazıları, de- Diz suyunun içine girildiği gibi, ça - murun içine de girildiğini sanırlar. Biraz düşünülürse bunun mümkün olamıyacağı anlaşılır. İnsan deniz ça- murunun içine girebilse bir daha çı- kamaması lâzengelir. Halbuki çamur insandan daha ağır olduğu için, de- niz suyunun içinde — duruldı gibi çamurun içinde durmak mümkün de- gildir. Deniz çamurile banyolar en ziyade Karadenizin Rusya kıyılarında yapı- hr, Bizim Marmar> Denizindeki Ar- | mutlu çamur banyoları şimdilik Rus- aB eki rile mukabele etmişlerdir. tehlikesine ka: 5 mak | Memiş bir poyraz esiyordu. Ada | verilmesidir. yadakiler kadar tanınmış değildir. file ile Kayadibi nahiyesine ya- | - Öğle vakti kafile atlarla bura | ye hava kurumuna üye yazıl: | Illar hafif bir endişeye düştüler. | — Bir adam boğuldu Ruslar banyo için çamur alınan bu pılmıştır. Kafile Hanlı istasyo - | dan ayrılarak “Güney,, köyüne y Az sonra Heybeli kormniseri Ha- | yerlere Karadeniz limanları derler. nunda trenden inerek atlara bin miş ve bu süretle Hanlı köyüne gelinmiştir. Kafileyi Hanlı köy lüleri büyük bir istek içinde se- lâmlayarak neşelerini sevinme - lerine katarak göstermişlerdir. Giden kafile köyde hemen faali yete geçmiş ve kafileye katılan hekim Bay Basri köylünün sih- hat muayenesine başlamış, Sır- rı da köylü ile konuşmalar, dert leşmeler, onlara gazete, kitap dağıtmalar, ve diğer taraftan gelmişlerdir. Burada gazete, ki tap, aspirin, kinin dağıtılmış ve Çongar köyünden getirilen yav rular da sünnet edilmiştir. Ve Sünnet edilen çocuklara şeker ve diğerlerine de meyvalar ik ram edilmiştir. Ve köylüye köy kanunu etra- fında sözler söylenmiş dertleri dinlenmiştir. Şeker, tuz ucuzlaması kararı köylüye anlatıldığı zaman köylü çok sevinç göstermiştir. . Samsunda Kızılay Haftası Bugün Başlıyor (Hususi muhabirimiz bildiriyo cak olan Kızılay Kurumuna üye Tışmalar yapılmaktadır. Bu müna: Samsun, 16 r) — Ayın on yedisinde başlaya yazma haftası için hararetli ça- sebetle Doktorların ve genç ba- yanların iştirakile merkez binasında bir toplantı yapılmıştır. Bu hafta için genel merkezden ler gelmiş ve burada yapılacak bi tir, gönderilen afişler, beyanname- ütün hazırlıklar tamamlanmış - Kızılay haftasının devam ettiği müddetçe şehrin muhtelif yer- lerinde söylevler verilecek ve Kurumun yaptığı iyilikler anlatı- larak yurttaşlar yardıma çağırılaı caktır , Samsun C.H. P.Başkanlığı Samsun, 16 (Hususi muhabirirhiı bildiriyor) — Samsun Halk Partisi vilâ- yet idare heyeti Başkanlığına seçilen Samsun saylavı Mehmet Ali dün Cumuriyet vapurile Istanbuldan gelmiş ve vazifesine başlamıştır. Belediyede yeni Yeni seçim temmuz bidayetinde seçim hazırlıkları devam ediyor. bitmiş olacaktır. Muğlada yol faaliyeti ilerliyor Muğla, 16., A.A.— İl içinde yol onarmalarına devam — edili- yor. Tavas yolunda yakında a- çılmalar yapılacak ve yolun yapı işlerine eylülde — başlana- cakdır. Bu yolun bu yıl Denizli sınırma ulaştırılacağı sanılmak- tadır. Erzurumda kızıl ay haftası Erzurum, 15. AA — Brzu- qmdı Kızılay haftası, ayın 17 si ile 23 ü arasında yapırlacak- tır, Halk tarafından büyük bir ilgi gösterilmektedir. Kızılay faydasına bir de balo verilecek— tir. Muğlada hava tehlikesine karşı çalışmalar Muğla, 16.A.A. — Halkevinde toplanan Hava teh- likesini bilenler Bugün kurumu yapı- mak için burada İlçebayın ba$ş- kanılığı altında ve kurumlar başkan ve üyelerile kentin ileri gelenlerinin iştirakile Hava ku- rumu evinde bir toplantı yapıl- mıştır. Toplantıda, bu uğurda yapı- lacak işler görüşüldükten sonra “Hava tehlikesini bilenler ku- rumu,, yapılması kesinlenmiş ve bir komite seçilmiştir. Ya- kında esaslı çalışmalara girişile cektir. ——— Trabzon idman ocaği 'Trabzon, 16 (Hususi muha - birimiz bildiriyor) — Uzun se - nelerdenberi bir çok emek sarfi le biriktirilen para ile ve bele- diyenin yardımı ile geçen yıl id man ocağının kârgir kısmının inşaatı tamamlanmıştı. Bu de - ra da klüp Başkanı Mehmet Ri- zanın bin lira teberrüü ve diğer hamiyetli kimselerin yardımla- rı ile binanın noksan kalan kıs - mınin inşaatına başlanmıstır. Bina bir buçuk ay içinde tamam lanmış ve teslim alınmış olacak | tır. Klüp binasının açılma res - mi (30) ağustosta yapılacak - | tır, | ——— irde hava kurumuna vardım ——— r, İ6.ALA, — —Haya tehlikesini bilenler komitesinin hazırladığı toplantı bugün bele- diye alanında yapıldı. Toplantı- da büyük bir halk yığını haziır bulundu. Alan bayraklar ve ha- ldarla süslenmişti. lar belli vakıttan önce alanı dol- durmuşlardı. Aytaçlar ve he- le Halkevi Başkanı hava tehli- kesi ve yurd savgast hakkında söylevler verdiler. Halkevi Baş- kanının havadan gelecek tehlike yi canlı bir surette anlatması halk üzerinde derin izler bırak- 'Toplantının olacağını duyan- | lan bağışlamalar vardır. Halk veritlerine kıvanç ve heyecanla devam ediyor. Gölçüklü oğlu Emin yükenlerinden başka 500 | lira vermiştir. Beraet edenler Adana, 16 (Hususi muhabiri- miz bildiriyor) — Ağrı dağı is- yanma karışmaktan suçlu ve mevkuf yedi kişinin ağır cezada müuhakemeleri bitmiş ve yedisi- nin de beractine karar verilmiş- | İHABERLERİ r. mıştı L Herkesde hava tehlikesini bi- len üye yazılmak için büyük bir istek vardır. ——— ÜÇÜK TELGRAF | * Denizli, 16 (Tan) — Cumu riyet Halk Partisi Başkanlığı - na seçilen Denizli saylavı Ham- di dün gelmi: ş, bügün işe başla- Hava tehlikesine karşı san Çetinel ve Heybeli itfaiye grubu , yangın yerine gelmiş bu- lunuyordu, Derhal tertibat alın- dı. Bir taraftan da Büyükada it- faiyesine haber gönderilmişti. Az sonra Adalar kaymakamı Re şat ta yangın yerine gelmiş bu- lunuyordu. Bir çok gayret sar - fedildikten sonra, ateş çamlara sirayet etmeden söndürüldü, ne ticede bir buçuk dönümlük bir sahada otlar kâmilen yanmıştı. Bunun üzerine Büyükada itfai- yesine lüzum kalmadığından, gelmemesi için haber gönderil - di. 'Tam bu sırada idi ki, Büyüka dada Yörük Ali plâjının üst ta- rafındaki çamlıklardan da bir duman yükseldiği görülmüş, bu sefer Büyükada itfaiyesi yangın yerine koşmuştur. Burada da yi ne otların tutuştuğu anlaşılmış tır. Ateş büyümeden, çamlara sirayet etmeden söndürülmüş - tür. Ada çamlarında dünkü yangı nın çıkmasına sebep olan iki ki | şi nezaret altına alınarak hakla- rında takibat yapılmağa başları mıştır, Bunların et kızartmak üzere otlar üzerinde ateş yaktık ları anlasılmıştır. Dünkü tatili güzel bir şekilde Feciı"mü'hcu Adalara gi - er, hns olmayan hir telâs ve he yecana düşmüşler, zevklerimi ka çırmışlardar. Ada çamları yangın yüzünden harap oluyor. Dün kendilerile görüştüğümüz Adalılar çamla - rı kurtarmak için bazı tedbirler alımmasını istemektedirler. Kı - — ——— hazırlıklara başlanmıştır. * Kirşehir, 16. (Tan) — Ga- zi okulunda verilen müsamere çok iyi oldu. * Müsamerede Kültür Bakanlı- ğt Genel müfettişlerinden Bur- han Toprak, Tevfik, Müze ve kütüpaneler müdürü — Hasan Fehmi de bulundu. Hasan Feh- mi Kırşehirdeki cski eserleri bilhassa Aşik paşa, Melik Gazi, Alaeddin camii Üzerinde — araş- tırmalarda bulundu... * Kiırşehir, 16. (Tan) — Baş- tan aşağı yıkılan eski dükkân- rın yerine yeniler aypılmağa başlandı. Her gün 4-5 dükkân temeli atılmaktadır. Değerli Va- limiz M. Saylam her törende bulunmaktadır. Dün limanımızda bir kişinin ölümü ile neticelenin feci bir va pur kazası olmuştur. Yaptığı - mız tahkikata göre kazanın taf- silâtı gudur: Dün gece Köprüden Kadıkö- yüne 10,35 postasını yapan Bağ dat vapuru Kadıköy iskelesine yanaşmak üzere iken yolcular - dan biri acele ile iskeleye atla - mak istemiş fakat bu esnada va pur birden iskeleden açıldığın - | dan denize yuvarlanmıştır. Hal | kın feryatları ile derhal vapur | durdurulmuş ve denize sandal indirilmişse de 20 dakika kadar arandıktan sonra ancak zavallı adamın cesedi bulunarak deniz den çıkarılmıştır. Yapılan tah- kikatta bunun Kadıköyünde yu murtacılık yapan Yani isminde biri olduğu anlaşılmıştır. * Fatih parkı civarında sütçü Mustafanın başına çekecekle vu rarak ağırca yaralanmasına se- bebiyet veren Mahmut yakalan - mıştır. * Kasımpaşada Hacı Hüsrev mahallesinde oturan Hüseyin çeşmeden su alırken Necmi ve Hüseyin isminde iki kişi tarafın dan dövülmüs Hüseyinin şikâye ti üzerine polis iki suçluyu yaka lamıştır . * Dün Şehremininde Saray bostanı müsteciri Nevrüz ile ü - AM ün ' T LAT a çıkmış ikisi de biribirlerini bah- çivâan çapasile ağırca yaraladık- ları halde güç hal ile ayrılmışlar ve hastahaneye kaldırılmışlar - dır. * Dün gece saat 2,5 da Anka ra caddesinde 66 numarada otu- *|ran 1943 numaralı otomobil şo- förü Ali ile kücük Mustafa Paşa da oturan, şoför Saimin idare - sindeki otomobil Fatih Tram - vay durak yerinde çarpışmışlar ve hasara uğramışlardır.” * Arif isminde birisi binmiş olduğu 1832 numarali bisiklete Şişliden gelmekte iken amele Hasana çarparak ayağından ya ralanmasına sebebiyet olmuştur. Arif yakalanmıştır. * Süreyya Paşa fabrikasında çözgü dairesinde çalışan amele- lerden 18 yaşlarında Mustafa etmişler, Muzaffer - Mustafayı göğsünden iplik biçağile yarala- tır.. » No. 56 Daha bu hâdisenin sabahında Sarı Bal kimseyi kabul etmiyor- ile 13 yaşındaki Muzaffer kavga mıştir. Muzaffer yakalanmış - leri silebilmek için bir kaç haf- | mamile silindi. Kayboldu. Liman kelimesi trpkt bizim türkçede- ki limandır. Bu küçük limanlar vak- | tile gerçekten birer liman iken denizin karaya doğru girdiği yerler sonradan | dolmuş ve limanlar şimdi deniz kena- rında birer çamur gölü gibi kalmış- lardır. Derinlikleri iki buçuk metre- den on beş metreye kadar değişir, en- leri, boyları da başka başkadır. Her halde bu limanlarda doğrudan doğ- ruya çamurun içine girilemez. Olsa olga çamurun üzerinde yüzen suyun içine girilir. Zaten limanın suyu yalnız başına kullanılmaz. Çamur banyosundan sonra yıkanmak ve çamur banyosunu tamamlamak üzere kullanılır. Çamur banyosu için, İimanm ça- murunu küçük arabalara doldurarak banyo dairesine götürürler. Orada otuz beş ile kırk de-ece arasında ısıt- tıktan sonra banyolara dökerler. Has- | ta banyonun içine gi fakat çamu- run ağırlığından dolay içinde dur - ması kabil olamadığından bir banyo- cu hastanın omuzlarına kuvvetle ba- sarak dışarı çıkmasına engel olur, ya- hut hastayı bir - tahta ile banyonun içine bağlar. Bu halce insanın yarım saat, on dakika bile durması adeta bir işken- ce olduğundan limanların bazılarında başka usullk — “unmuştur. 'Oralarda limanın çamurunu — çıkararak, tahta- dan bir taraça üzerinde, çamurdan adeta birer yatak yaparlar. Orada gü- neşin altında elli dereceye kadar rwıt- tıktan sonra gelir, yatağın bir ucuma oturur. Bunun üzerine iki kuv- vetli hamamcı hastayı birdenbire ar- p-' üzerine yatırırlar ve yan taraf« | rak onu çamüfün içerisine — yâlara | başı açık kalmak üzere — gömerler; baş ucuna da bir şemsiye açarlar. Insan bu türlü banyoya yirmi da- kika dayanabilirse, çamırdan çıkarır- lar, liman süyü ile yıkarlar. İki saat battaniyeler altında dinlendirirler. Te« Gavi böyle beş altı hafta sürer. Rusyada m''-min, kökleşmiş rama- sizma bastalığının baş ilâcı budur. Rus hekimlerinin nazariyelerine göre çamurun romatizma üzerine hususi bir tesiri vardır. İlkin hastalığı azdı- rır, sonra iyi eder, Bu İyilli”* sadece sıcaklığa bağlamak - daha basit iken her nedense Rüs hekimlerinin hatıre larına gelmemiştir. Her halde bö; '- dayak yiyerek, ya- hut gömülerek banyo tedavisine her- kes dayanamadığından çamur”banyo- ları başka yerlerde rağbet görememiş- tir. Deniz çamurunun kundura böyası kadar kara olması, bir de hiç hoşa gitmiyen |'r kükürtlü ame yak koku- gu çıkar jasr çamur banyolarına rağ- betin artmasına engel olmaktadır. Lokman Hekim Bütün bir şehrin yüksek taba- n si h - kasını ıevıl:i:: :enı);:larma az | Muhtar Arif karısına (Basıb - | du. Güzelliğine o kadar güvenen | ta uğraştı. Banyolar, rgııjıı!ar. S KE gören Nadya, bu küçük kasaba- | rin) i bırakıp gitmelerini, ne | Nadyanın yüzünde parmak lı_ı- (_urlıı türlü kremler,_denyı “!.'.' Kırbaç izi kaybolmuştu. Ü SÖ ı BĞ nın tins kadın yüzüne ve zekâ- | olursa olsun başka bir yerde ha | lmlığında bir yara izi ile prestiş- | rip etmeden yapılabilecek bü -| — Fakat Nadyanın gurürünü ati — e— —>5 | sına gönül çeken birkaç zavallı | yatlarını kazanmak için çalışa - kârlarını kabul etmesine nasıl | tün tedbirleri almıştı. Önce si - | parçalayan iz için için kanıyor- ini ü imkâ y İ bu saklanma ve erkeğini sersem etmekle kana- | bileceğini söyledi. imkân olurdu. yah ve kalın bir maden damarı du.Bir ayt bulan mıyordu. Hele o müthiş geceden son- ra büsbütün azmıştı. bakılma devrinde en yakın dost larını bile kabul etmiyen Nad - ya yalnızlıktan da çıldırıyordu. Kasabanım yaşlı bir. doktoru vardı. Mardinden bir doktor da ha getirdiler. Yüzünün şeklini görmemek | için aynaya bakmaktan korkan Nadya bunu şiddetle reddetti ve gibi çirkin görünen iz yavaş ya- | vaş kırmızılandı. Sonra pemhe- leşti. Hattâ bir aralık asıl deri- k Bürhan CAHIT : gn takir işçinin bile şirket ta- rafından yapılan tek odalı evin- de akar su, elektrik vardı. Ve buraya civardan gelip iş bulan çok geri yaşayışlı köylüler bile bu hayata çabucak adapte olu- veriyorlardı. ç Çokluğun uyanık ve pişkin oluşu dışardan azar azar gelen- leri kendi yaşayışına alıştırıve- riyordu. Basibrin'in bu hayatını kuran birçok alışkanlıklar, gö - renekler arasında Nadya'nın da mühim bir yeri vardı. Bu çöl ortasındaki kasabanın Bakü'ya benzeyişinde Nadya - mın tesiri olduğunu kimse inkâr etmiyordu. b İslav ırkının bu yırtıcı ve gü- zel kadını düştüğü yeri tutuştu- zan bir yangın bombasına ben- Erguvan'ın kıyasıya - indirdi- ği bırkaç, yumuşak — pudra sün- geri ve sıcak ağız hareketlerin. den başka temasa cevap vermi- yen çenesile boynunu yirmi otuz günde izi ancak kaybolacak bir zalimlikle haşlamış, kabartmış, çürütmüştü. KA açi Nadya tam bir ay içini kemi- ren intikam hırsları ve can acı- larile yatak odasından bile çık- madı. ; Hadisenin şahitleri pek çok olduğu için daha ertesi gün tün Basibrin, Sarı Bal'ın yüzün- de şaklayan kırbacın sesini düy- muştu. Ak Kızın kırbact artık çocük- /ların bile diline düşmüş, hep |* karşısında gittikçe sersemleşen | kocasına haykırdı: — Hayır, hayır, o küçük vah- Şiye haddini bildirmeden bir ye- Te gitmiyeceğim. Muhtar ısrar etmedi. Gözleri önünde sevgili karısı nın yüzüne inen kırbaç onun da canını yakmıştı. ÖO anda nasıl olup da genç kızı öldürmediği- ne hâlâ şaşıyordu, Bu şaskınlık iki İspanyol mü | hendisine de geçmişti. Onlar da | Nadyaya yaranmış olmak için: — Rovölverimizi çekmiştik, Fakat kız şeytan gibi kaybolu - vermişti. Diyip duruyorlardı. on beş gün- Nadyanın salonu ruyo Doktorluk bir şey yoktu. Pansümanlar, yumuşatıcı mer hemler tesirleri en Çabuk şey - lerdi. Bu hâdise Mardin,Mardin de- ğil Dıyarıbekire, Malatyaya ka- dar yayıldığı halde gelen dok - tora şöyle izah ediliyordu: — Kırda giderken kocası bir vanı kırbaçlamış, fakat o anda başını geriye çeviren madamın yüzüne inmiş. Yüzündeki arsız bir ince kıla bile güzelliğine kasteden düş - man muamelesi yaparak onu sö küp atan Nadya çenesinin sol köşeri ile uzun ve yuvarlak bo harz ÇİZgi dereyi atlamak istemeyen hay - | beyaz bir çizği haline geldi. O zaman doöktor: — Çıkmalısınız, dedi. soön tedaviyi güneş yapacaktır. yüzüne günes banyosu yaptı nan güzel kadın bu yarımşar sa- atlik güneş banyosundan çok is tifade etti. Vâkta eskisine göre yüzü hafif esmerleşti. Fakat bu | vel ııının!ıf onu ©o ka- | vik -| sayede ilk . kırb p1 sinin az sarı rengine göre âdeta Artık Güneş bu fazla ihtimam gören yerleri kaynaştırabilecekti. Nad ya bir hafta kadar da yalnız ve- randada günde yarımşar saat Yanmamak için güneşin bir damla ışığından yüzünü kıska - Ahhaplar eski ziyaret saatlerin den başka onun sihhatini sor « mak için hemen her akşam uğ- rıyor saygılarını hizmetçi — vasl- tasile sunuyorlardı. Nadyanm bu çekilişi prestiş - kârlarını yakıcı bir mahrumiye- te düşürmüştü. Yalnız araların daki kıskançlık ve Tekabet yart şı biraz diner gibi olmuştu. Hediyeler yine biribirini takip ediyordu. Avrupadan ısmarlanıp getirilen yüz tuvaletine ait çe - şit çeşit sabunlar, kremler eczâ lı sular, merhemler hemen hef gün Nadyanm villâsından içeri gi rınt görmeğe tEf b prestişkâri ediyordu. “ riyordu. Bu alâka Sarı Balı bir an eve —