Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
ö -— —<— —— T A N MEMLEKETTE TAN Sivas Halkevi Köycülük Şubesi Köyleri Dolaşıyor Sivas, 16 (Husus? muhabirimiz bildiri- yor) — Halkevi köycülük şube- si çevreye serpilen köyleri do - laşmak ve köylü ile tanışmak derdini dinlemek için bu yaz do lzgşacağı ve gideceği yerler için bir proğram çizmiş bulunuyor. İlk dolaşma sekiz kişilik bir ka file ile Kayadibi nahiyesine ya- pılmıştır. Kafile Hanlı istasyo - nunda trenden inerek atlara bin miş ve bu suretle Hanlı köyüne gelinmiştir. Kafileyi Hanlı köy ]ğleri büyük bir istek içinde se- lâmlayarak neşelerini sevinme - lerine katarak göstermişlerdir. Giden kafile köyde hemen faali yete geçmiş ve kafileye katrlan hekim Bay Basri köylünün sih- hat muayenesine başlamış, Sır- rı da köylü ile konuşmalar, dert leşmeler, onlara gazete, kitap dağıtmalar, ve diğer taraftan köyün fakir yavrularını sünnet etmekle uğraşılmıştır. Ve bunlarr müteakip hekim Basri köy bayanlarına icap eden sağlık bilgilerini arttırır. yollu iyi sözler de söylemiştir. Köylü ler kendilerine yapılan bu işlere karşılık olmak üzere de sevinçle rini davul ve zurna ile ve oyunla rile mukabele etmişlerdir. Öğle vakti kafile atlarla bura dan ayrılarak “Güney,, köyüne gelmişlerdir. Burada gazete, ki tap, aspirin, kinin dağıtılmış ve Çongar köyünden getirilen yav rular da sünnet edilmiştir. Ve Sünnet edilen cocuklara şeker ve diğerlerine de meyvalar ik - tam edilmiştir. Ve köylüye köy kanunu etra- fında sözler söylenmiş dertleri dinlenmiştir. Şeker, tuz ucuzlaması kararı köylüye anlatıldığı zaman köylü çok sevinç göstermiştir. . Samsunda Kızılay Haftası Bugün Başlıyor "(Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Ayın on yedisinde başlaya cak olan Kızılay Kurumuna üye yazma haftası için hararetli ça- lışmalar yapılmaktadır. Bu münasebetle Doktorların ve genç ba- yanların iştirakile merkez binasında bir toplantı yapılmıştır. Bu hafta için genel merkezden gönderilen afişler, beyanname- ler gelmiş ve burada yapılacak bütün hazırlıklar tamamlanmış - tır, Kızılay haftasının devam ettiği Samsun, 16 müddetçe şehrin muhtelif yer- lerinde söylevler verilecek ve Kurumun yaptığı iyilikler anlatı- larak yurttaşlar yardıma çağırılacaktır . Samsun C.H. P.Başkanlığı (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Samsun Halk Partisi vilâ- yet idare heyeti Başkanlığına seçilen Samsun saylavı Mehmet Ali dün Cumuriyet vapurile İstanbuldan gelmiş ve vazifesine seçim hazırlıkları devam ediyor. Yeni seçim temmuz bidayetinde bitmiş olacaktır. başlamıştır. Belediyede yeni Samsun, 16 Muğlada yol faaliyeti ilerliyor Muğla, 16. A.A.— İl içinde yol onarmalarına devam edili- yor. Tavas yolunda yakında a- çılmalar yapılacak ve yolun yapı işlerine eylülde — başlana- cakdır. Bu yolun bu yıl Denizli sınırına ulaştırılacağı sanılmak- tadır. Erzurumda kızıl ay haftası Erzürum, 15. A.A, — EBrzu- rumda Kızılay haftası, ayın 17 si ile 23 ü arasında yapılacak- tır. Halk tarafından büyük bir ilgi gösterilmektedir. Kızılay f:_ıydasma bir de balo verilecek— tir. No. 56 Üâh“l 8Sarı Dbal Bürhan CAHIT. En rakir işçinin bile şirket ta- rafından yapılan tek odalı evin- de akar su, elektrik vardı. Ve buraya civardan gelip iş bulan çok geri yaşayışlı köylüler bile bu hayata çabucak adapte olu- veriyorlardı. n Çokluğun uyanık ve pişkin. oluşu dışardan azar azar gelen- leri kendi yaşayışına alıştırıve- riyordu. Basibrin'in bu hayatını kuran birçok alışkanlıklar, gö - renekler arasında Nadya'nın da mühim bir yeri vardı. Bu çöl ortasındaki kasabanın Bakü'ya benzeyişinde Nadya - nın tesiri olduğunu kimse inkâr etmiyordu. İslav ırkının bu yırtıcı ve gü- zel kadını düştüğü yeri tutuştu- ,veritlerine kıvanç ve heyecanla Muğlada hava tehlikesine karşı çalışmalar Muğla, 16.A.A. — Bugün Halkevinde toplanan Hava teh- likesini bilenler kurumu yapı- lan bağışlamalar vardır. Halk devam ediyor. Gölçüklü oğlu Emin yükenlerinden başka 500 lira vermiştir. Beraet edenler Adana, 16 (Hususi muhabiri- miz bildiriyor) — Ağrı dağı is- yanıma karışmaktan suçlu ve mevkuf yedi kişinin ağır cezada muhakemeleri bitmiş ve yedisi- nin de beraetine karar verilmiş- tir. Bütün bir şehrin yüksek taba- kasını zevkine ve arzularına az gören Nadya, bu küçük kasaba- nın tins kadın yüzüne ve zekâ- sına gönül çeken birkaç zavallı erkeğini sersem etmekle kana- mıyordu. Hele o müthiş geceden son- ra büsbütün azmıştı. Erguvan'ın kıyasıya indirdi- ği bırkaç, yumuşak pudra sün- geri ve sıcak ağız hareketlerin- den başka temasa cevap vermi- yen çenesile boynunu yirmi otuz günde izi ancak kaybolacak bir zalimlikle haşlamış, kabartmış, çürütmüştü. DÖ İ Nadya tam bir ay içini kemi- ren intikam hırsları ve can acı- larile yatak odasından bile çık- madı. Hadisenin şahitleri pek çok olduğu için daha ertesi gün bü- tün Basibrin, Sarr Bal'ın yüzün- de şaklayan kırbacın sesini duyv- muştu. Ak Kızın kırbacı artık çocuk- ların bile diline düşmüş, hep Turfanda üzüm Adana, 16 — (Hususi muha- — , Burada birimiz bildiriyor) kavun ve karpuzdan sonra yeni mahsul üzüm de çıkmıştır. Üzü mün kilosu (50) kuruştan mua mele görmektedir. Bu yıl üzüm mahsulü iyidir . ç —a — Kemalpaşada hava kurumuna yardım M. Kemalpaşa, 16. (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Ha- va tehlikesine karşı korunmak ve hava kurumuna Üüye yazıl- mak için burada İlçebayın baş- kanlığı altında ve kurumlar başkan ve üyelerile kentin ileri gelenlerinin iştirakile Hava ku- rumu evinde bir toplantı yapıl- mıştır. Toplantıda, bu uğurda yapı- lacak işler görüşüldükten sonra “Hava tehlikesini bilenler ku- rumu,, yapılması kesinlenmiş ve bir komite seçilmiştir. Ya- kında esaslı çalışmalara girişile cektir. — AA Trabzon idman ocaği Trabzon, 16 (Hususi muha - birimiz bildiriyor) — Uzun se - nelerdenberi bir çok emek sarfi le biriktirilen para ile ve bele- diyenin yardımı ile geçen yıl id man ocağının kârgir kısmının inşaatı tamamlanmıştı. Bu de - ra da klüp Başkanı Mehmet Ri- zanın bin lira teberrüü ve diğer hamiyetli kimselerin yardımla- rı ile binanın noksan kalan kıs - mının inşaatına başlanmıştır. Bina bir buçuk ay içinde tamam lanmış ve teslim alınmış olacak tır. Klüp binasının açılma res - mi (30) ağustosta yapılacak - tır, —— — Balıkesirde hava kurumuna mkalre vardım ü Balıkesir, 16.A.ÂA. — —Hava tehlikesini bilenler komitesinin hazırladığı toplantı bugün bele- diye alanında yapıldı. Toplantı- da büyük bir halk yığını hazır bulundu. Alan bayraklar ve ha- Irlarla süslenmişti. Toplantının olacağını duyan- lar belli vakıttan önce alanı dol- durmuşlardı. Aytaçlar ve he- le Halkevi Başkanı hava tehli- kesi ve yurd savgası hakkında söylevler verdiler. Halkevi Baş- kanının havadan gelecek tehlike yi canlı bir surette anlatması halk üzerinde derin izler bırak- dı. Herkesde hava tehlikesini bi- len üye yazılmak için büyük bir istek vardır. Dün Heybeli ada çamları bir yangın tehlikesi — geçirmiştir. Heybeli ada rühban mektebi al- tındaki çamlıktan saat (13) e doğru bir duman sütununun yükseldiği görülmüş, çok geç - meden duman alevle karışık ol - duğu halde bütün bu sahayı kap lamıştır. Bunun üzerinden, et - raftan ateşi görenler, bir taraf- tan itfaiye, bir taraftan da Hey- beli zabıtasına haber verilmiş - tir. Bu sırada şiddetli ve görül- memiş bir poyraz esiyordu. Ada lılar hafif bir endişeye düştüler. Az sonra Heybeli komiseri Ha- san Çetinel ve Heybeli itfaiye grubu , yangın yerine gelmiş bu- lunuyordu. Derhal tertibat alın- dı. Bir taraftan da Büyükada it- faiyesine haber gönderilmişti. Az sonra Adalar kaymakamı Re şat ta yarıgın yerine gelmiş bu- lunuyordu. Bir çok gayret sar - fedildikten sonra, ateş çamlara sirayet etmeden söndürüldü, ne ticede bir buçuk dönümlük bir sahada otlar kâmilen yanmıştı. Bunun üzerine Büyükada itfai- yesine lüzum kalmadığından, gelmemesi için haber gönderil - di. Tam bu sırada idi ki, Büyüka dada Yörük Ali plâjının üst ta- rafındaki çamlıklardan da bir duman yükseldiği görülmüş, bu sefer Büyükada itfaiyesi yangın yerine koşmuştur. Burada da yi ne otların tutuştuğu anlaşılmış tır. Ateş büyümeden, çamlara sirayet etmeden söndürülmüş - tür. Ada çamlarında dünkü yangı nın çıkmasına sebep olan iki ki şi nezaret altına alınarak hakla- rında takibat yapılmağa başlan mıştır, Bunların et kızartmak üzere otlar üzerinde ateş yaktık ları anlaşsılmıştır. Dünkü tatili güzel bir şekilde eçirmek*üzere Adalara giden - er, bas olmayan hir telâs ve he yecana düşmüşler, zevklerini ka çırmışlardır. Ada çamları yangın yüzünden harap oluyor. Dün kendilerile görüştüğümüz Adalılar çamla - rı kurtarmak için bazı tedbirler alınmasını istemektedirler. Kı - hazırlıklara başlanmıştır. * Kırşehir, 16. (Tan) — Ga- zi okulunda verilen —müsamere çok iyi oldu. * : Müsamerede Kültür Bakanlı- ğı Genel müfettişlerinden Bur- han Toprak, Tevfik, Müze ve kütüpaneler müdürü — Hasan Fehmi de bulundu. Hasan Feh- mi Kırşehirdeki eski eserleri bilhassa Aşik paşa, Melik Gazi, “KÜÇÜK TELGRAF | İHABERLERİ | * Denizli, 16 (Tan) — Cumu riyet Halk Partisi Başkanlığı - na seçilen Denizli saylavı Ham- di dün gelmiş, bügün işe başla- mıştır. Hava tehlikesine karşı Daha bu hâdisenin sabahında Muhtar Arif karısına (Basıb - rin) i bırakıp gitmelerini, ne olursa olsun başka bir yerde ha yatlarını kazanmak için çalışa - bileceğini söyledi. Yüzünün şeklini görmemek için aynaya bakmaktan korkan Nadya bunu şiddetle reddetti ve karşısında gittikçe sersemleşen kocasına haykırdı: — Hayır, hayır, o küçük vah- şiye haddini bildirmeden bir ye- re gitmiyeceğim, Muhtar ısrar etmedi. Gözleri önünde sevgili karısı nın yüzüne inen kırbaç onun da canını yakmıştı. O anda nasıl olup da genç kızı öldürmediği- ne hâlâ saşıyordu. Bu şaskınlık iki İspanyol mü hendisine de geçmişti. Onlar da Nadyaya yaranmış olmak için — Rovölverimizi Fakat kız şeytan gibi kaybolu vermişti. Diyip duruyorlardı. * - Nadyanınm salonu o: çekmiştik, n beş gün- Alaeddin camii üzerinde araş- tırmalarda bulundu... * Kirşehir, 16. (Tan) — Baş- tan aşağı yıkılan eski dükkân- rın yerine yeniler aypılmağa başlandı. Her gün 4-5 dükkân temeli atılmaktadır. Değerli Va- limiz M. Saylam her- törende bulunmaktadır. Sarı Bal kimseyi kabul etmiyor- du. Güzelliğine o kadar güvenen Nadyanın yüzünde parmak ka- lmlığında bir yara izi ile prestiş- kârlarını kabul etmesine nasıl imkân olurdu. Kasabanın yaşlı bir doktoru vardı. Mardinden bir doktor da ha getirdiler. Doktorluk bir sey yoktu. Pansümanlar, yumuşatıcı mer hemler tesirleri en Çabuk şey - lerdi. Bu hâdise Mardin,Mardin de- ğil Dıyarıbekire, Malatyaya ka- dar yayıldığı halde gelen dok - tora şöyle izah ediliyordu: — Kırda giderken kocası bir dereyi atlamak istemeyen hay - vanı kırbaçlamış, fakat o anda başını geriye çeviren madamın yüzüne inmiş. Yüzündeki arsız bir ince kıla bile güzelliğine kasteden düş - -| man muamelesi yaparak onu sö küp atan Nadya çenesinin sol köşesi ile uzun ve nu li .Xıı y n Ada Çamları Yan Tehlikesi Geçirdi POLİS gın nalr Adanın çıplak bir tepe hali ne gelmesine sebep yangınlar - dır. Bu adanın çamlarını yangın lar harap etmiş ve bir daha ye- rine çam dikilmemiştir. Adalıla- rın istedikleri tedbirler, çamlık ların muayyen yerlerinde yan - giını haber vermek için telefon tesisatı yapılması, çam bekçile- rinin artırılması ve bunların za bıtaya bağlanması;, bekçilere balta, testere gibi yangın vuku- unda kullanrlabilecek - vasıtalar verilmesidir. Bir adam boğuldu Dün limanımızda bir kişinin ölümü ile neticelenin feci bir va pur kazası olmuştur. Yaptığı - mız tahkikata göre kazanın taf- silâtı şudur: Dün gece Köprüden Kadıkö- yüne 10,35 postasını yapan Bağ dat vapuru Kadıköy iskelesine yanaşmak üzere iken yolcular - dan biri acele ile iskeleye atla - mak istemiş fakat bu esnada va pur birden isk'eleden açıldığın - dan denize yuvarlanmıştır. Hal kın feryatları ile derhal vapur durdurulmuş ve denize sandal indirilmişse de 20 dakika kadar arandıktan sonra ancak zavallı adamın cesedi bulünarak deniz den çıkarılmıştır. Yapılan tah- kikatta bunun Kadıköyünde yu murtacılık yapan Yani isminde biri olduğu anlaşılmıştır. * Fatih parkı civarında sütçü Mustafarım başına çekecekle vu rarak ağırca yaralanmasına se- bebiyet veren Mahmut yakalan - mıştır. * Kasımpaşada Hacı Hüsrev mahallesinde oturan Hüseyin çeşmeden su alırken Necmi ve Hüseyin isminde iki kişi tarafın dan dövülmüşs Hüseyinin şikâye ti üzerine polis iki suçluyu yaka lamıştır . * Dün Şehremininde Saray ' böstanı müsteciri Nevrüz ile ü - W Heçiren * n S * D çıkmış ikisi de biribirlerini bah- çivan çapasile ağırca yaraladık- ları halde güç hal ile ayrılmışlar ve hastahaneye kaldırılmışlar - dır. * Dün gece saat 2,5 da Anka ra caddesinde 66 numarada otu- *| ran 1943 numaralı otomobil şo- förü Ali ile küçük Mustafa Paşa da oturan, şoför Saimin idare - sindeki otomobil Fatih Tram - vay durak yerinde çarpışmışlar ve hasara uğramışlardır. * Arif isminde birisi binmiş olduğu, 1832 numarali bisiklete Şişliden gelmekte iken amele Hasana çarparak ayağından ya ralanmasına sebebiyet olmuştur. Arif yakalanmıştır. * Süreyya Paşa fabrikasında çözgü dairesinde çalışan amele- lerden 18 yaşlarında Mustafa ile 13 yaşındaki Muzaffer kavga etmişler, Muzaffer Mustafayı göğsünden iplik biçağile yarala- mıştır. Muzaffer yakalanmış - ÜT ; h leri silebilmek için bir kaç haf- ta uğraştı. Banyolar, masajlar, türlü türlü kremler,deriyi tah- rip etmeden yapılabilecek bü - tün tedbirleri almıştı. Önce si - yah ve kalın bir maden damarı gibi çirkin görünen iz yavaş ya- vaş kırmızılandı. Sonra pembe- leşti. Hattâ bir aralık asıl deri- sinin az sarı rengine göre âdeta beyaz bir çizği haline geldi. O zaman doktor: — Çıkmalısınız, dedi. Artık son tedaviyi güneş yapacaktır. Güneş bu fazla ihtimam gören yerleri kaynaştırabilecekti. Nad ya bir hafta kadar da yalnız ve- randada günde yarımşar saat yüzüne günes banyosu yaptı Yanmamak için güneşin bir damla ışığından yüzünü kıska - nan güzel kadın bu yarımşar sa- atlik güneş banyosundan çok is tifade etti. Vâkıa eskisine göre yüzü hafif esmerleşti. Fakat bu İ7 .6-935 ——— afu SAGLIK ÖĞÜTLERİ Çamur banyoları Deniz çamurüu ile banyo yapıldığını işitmiş olan kimselerden bazıları, de- niz suyunun içine girildiği gibi, ça - murun içine de girildiğini sanırlar. Biraz düşünülürse bunun mümkün olamıyacağı anlaşılır. İnsan deniz ça- murunun içine girebilse bir daha çı- kamaması lâzrmgelir. Halbuki çamur insandan daha ağır olduğu için, de- niz suyunun içinde durulduğu gibi çamurun içinde durmak mümkün de- ğildir. Deniz çamurile banyolar en ziyade Karadenizin Rusya kıyılarında yapı- lır. Bizim Marmar> Denizindeki Ar- mutlu çamur banyoları şimdilik Rus- yadakiler kadar tânınmış değildir. Ruslar banyo için çamur alınan bu yerlere Karadeniz limanları derler. Liman kelimesi tıpkır bizim türkçede- ki limandır. Bu küçük limanlar vak- tile gerçekten birer liman iken denizin karaya doğru girdiği yerler sonradan dolmuş ve limanlar şimdi deniz kena- rında birer çamur gölü gibi kalmış- lardır. Derinlikleri iki buçuk metre- den on beş metreye kadar değişir, en- leri, boyları da başka başkadır. Her halde bu limanlarda doğrudan doğ- ruya çamurun içine girilemez. Olsa olsa çamurun üzerinde yüzen suyun içine girilir. Zaten limanın suyu yalnız başına kullanılmaz. Çamur — banyosundan sonra yıkanmak ve çamur banyosunu tamamlamak üzere kullanılır. Çamur banyosu için, JTimanın ça- murunu küçük arabalara doldurarak banyo dairesine götürürler. Orada otuz beş ile kırk dezece arasında ısıt- tıktan sonra banyolara dökerler. Has- ta banyonun içine gi — fakat çamu- run ağırlığından dolay. içinde dur - ması kabil olamadığından bir banyo- cu hastanın omuzlarına kuvvetle ba- sarak dışarı çıkmasına engel olur, ya- hut hastayı bir tahta ile banyonun içine bağlar. Bu halce insanın yarım saat, on dakika bile durması adeta bir işken- ce olduğundan limanların bazılarında başka usullk — “unmuştur. Oralarda limanın çamurunu çıkararâk, tahta- dan bir taraça Üüzerinde, çamurdan adeta birer yatak yaparlar. Orada gü- neşin altında elli dereceye kadar ısıt- tıktan sonra “asta gelir, yatağın bir ucuna oturur. Bunun üzerine iki kuv- vetli hamamcı hastayı birdenbire ar- kası üzerine yatırırlar ve yan taraf- rak onu çâmüfrün içerisine — yalnız başı açık kalmak üzere — gömerler; baş ucuna da bir şemsiye açarlar. İnsan bu türlü banyoya yirmi da- kika dayanabilirse, çamurdan çıkarır- lar, liman süyüu ile yıkarlar. İki saat battaniyeler altında dinlendirirler. Te- davi böyle beş altı hafta sürer. Rusyada m'-min, kökleşmiş roma- tizma hastalığının baş ilâcı budur. Rus hekimlerinin nazariyelerine göre çamurun romatizma üzerine hususi bir tesiri vardır. İlkin hastalığı azdı- rır, sonra iyi eder. Bu-iyili * sadece sıcaklığa bağlamak - daha basit iken her ned Rüs hekimlerinin hatır- larına gelmemiştir. Her halde bö; - dayak yiyerek, ya- hut gömülerek banyo tedavisine her- kes dayanamadığından çamur”banyo- ları başka yerlerde rağbet görememiş- tir. ' Deniz çamurunun kundura boyasr kadar kara olması, bir de hiç hoşa gitmiyen |ir kükürtlü amouyak koku- su çıka"asr çamur banyolarına rağ- betin artmasına engel olmaktadır. —— Lokman Hekim mamile silindi; Kayboldu. © Kırbaç izi kaybolmuştu. Fakat Nadyanın gururunu parçalayan iz için için kanıyor- du.Bir ayt bulan bu saklanma ve bakılma devrinde en yakın dost larını bile kabul etmiyen Nad - ya yalnızlıktan da çıldırıyordu. Ahbaplar eski ziyaret saatlerin den başka onun sihhatini sor - mak için hemen her akşam uğ- rıyor saygılarını hizmetçi vasi- tasile sunuyorlardı. Nadyanım bu çekilişi prestiş * kârlarını yakıcı bir mahrumiye- te düşürmüştü. Yalnız araların daki kıskançlık ve rekabet yarf şı biraz diner gibi olmuştu. — Hediyeler yine biribirini takiP ediyordu. Avrupadan ısmarlanıp getirilen yüz tuvaletine ait Çe * şit çeşit sabunlar, kremler eczâ lr sular, merhemler hemen her gün Nadyanm villâsından içeri giriyordu, € Bu alâka Sarı Balr bir an ev” vel prestişkâr sayede ilk zamanlar onu o ka- Orkul n ta - vik ediyordu. — * nı görmeğe tef