24 Ekim 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

i | ı ve müsbet neticeler verdi Gelecek yıl maden sahasında beş yüz amele çalışacak, kasabada da hızlı bir imar faaliyeti başladı Kebandan bir görünüş.. Keban (Hususi) — Burada, maden | yet verilmektedir. Bu arada dar sokalf- arama teşekkülleri tarafından yapılan | lar genişletilmekte, su yolları tamir hafriyat neticesinde bir kurşun madeni | edilmekte, sıhhi tesisat yapıknaktağır. ile, damarlarının pek zengin olduğu| Bütün köyler, telefonla birbi_rınP: anlaşılan, vandamit madeni bulunmuş- bağlanmıştır. Keban madenine yirmi tur. beş dakika mesafede yapılmakta olan Bunlardan başka, bir dağda da krom| köprünün ayakları ikmal edilmiştir. madenine tesadüf edilmişti. Ve bü| En yakın bir zamanda bitirilmesine madenlere, şimdiye kadar el değmediği | çalışılmaktadır. Bu köprü Elâziz ile de anlaşılmıştır. Yalnız, otuz sene evvel| Kemah ve Erzincan arasında işleyen işletilen Keban madeninde yüz elli| kamyonların rahatça işleyebilmelerine metre mesafede derin ve kuyu şeklinde | imkân verecektir. mağaralara tesadüf edilmiş, yapılan a Hafikde askeri tetkikatta buralardan on bin tondan fazla, karışık altın ile prit madeni çı- Manevfâlâr yapılacak Sivas (Hususi) — Yılın büyük gar- karıldığı anlaşılmıştır. nizon manevraları Sivas - Zârâ alay- k"M_alîaralarda beş metre kalınlığında ütüklere tesadüf edilmekte ve h t €rta-|, — arasında bu ayın 23 ve 24 üncü günleri gece ve gündüz devam etmek rafa doğru delinmiş ve işletilmiş oldu- üzere Hafik civarında yapılacaktır. ğu görülmektedir. Maden sahasında şimdilik, yalnız Manevraları müteâkıb yiğit — askerler büyük bir geçit resmi yapacaklardır. tünel ameleleri dura . mış, ve tünelin içmîş;ı ğğl?iîîeîrîği açıal; olmasından şüphe edilerek iki yüZ îlli İ ı;ît,ğe nığîsiîfe)_rekkadar kuvvet verici, "açk&da iki mahknmıya Haya şimd-ıesâ ahonu?muştur_ Maçka (Hususi) — Çarşı içinde mektedir. a a Ziy kahvecilik yapan Haçavra köy“linaya. Ş şarla aynı köyden fırıncı Azmi kavga Gene Keban madenine ettikler’imesnada cürmü me—?h“d ZeRK larak müddeiumumiliğe sevkedilmiş - lerdir. Her ikisi de 15 er gün hapse mahküm edilmişlerdir. Ârama ade genişletil - rın - birinde alçı taşı bîıîîısmîî%î- ğupun.,_'Avrupa alçıları derecesinde ı':lı luğu söylenmektedir. Keban ve hava- lisi, tamamile bu alçıdan kullanmakta- SON POSTA Ma_ı_(_;l:_a_da Bir domuz dört kişiyi yaraladı Maçka (Hususi) — Kisarna kö - yünde köylülerden birinin bahçesine domuz girmiştir. Bunu gören köylü- ler domuzu öldürmek üzere ellerinde bulunan sopa, kazma ve kürekle üze- rine hücum etmişlerdir. Bir çok yer- lerinden yaralanan domuz can acısile köylülerin üzerine saldırmış ve 2 kişiyi hafif diğer 2 kişiyi de ağır su - rette yaralanmıştır. Yaralılar Trab - zon memleket hastanesine kaldırılmış- lardır. Sivasta Karısını dayaktan öldüren adam beş yıl hapis yatacak Sivas (Hususi) — Şarkışlanın Ka - racaviran köyünden karısı Zekiyeyi döverek öldürmekten suçlu Mehmedin muhakemesi nihayete etmiş ve Meh - met beş sene ağır hapse mahküm edil- miştir. Sivasta bir hayvan hırsızı tutuldu Sivas (Hususi) — Bundan bir müd- det evvel Hafik'in eski belediye kâtibi İsanın iki ineği çalınmış ve yapılan bü- tün araştırmalara rağmen hırsızın kim olduğu meydana çıkarılamamıştı. Bir gün köy çobanı Sivas hayvan paza - rında gezerken Cambaz Rızanın elin- de bulunan inekleri tanımış, ve polise haber vermiştir. Bunun üzerine ineklerin Bektaş is- minde 16 yaşında bir ihtiyar tarafın - dan çalındığı anlaşılmış, suçlu yaka - lanarak hakkında tâkibata başlanmış - tır. Sivasa 80 boğa getirildi Sivas (Hususi) — Hususi muhase- be tarafından Karsa sipariş edilen 80 boğa gelmiştir. Bu boğalar çok cins boğalardır, Sivas köylerindeki sığır- ların ıslahı işinde kullanılmak üzere köylere tevzi edilmişlerdir. dır. Buralarda bakır, gümüş, saç, kara ve kırmızı boya madenleri ile petrol da Mevcuttur. Arama teşekkülleri, bu ma- denler üzerinde çalışmakta ve sondaj- lar yapmaktadır. "Madenlerde çalışan amele mikdarı yüzden fazladır. Önümüzdeki sene, bu mikdarın beş yüze çıkarılacağı söylen- mektedir. Madenm arama teşekkülü, şimdiye kadar bir çok tedbirler almış ve fazla mikdarda ray ve vagon getirt- meye başlamıştır. Ray ile vagonlar Elâzizden madene kadar kamyonla nekledilmiştir. Eskiden maden eritme yeri olan kalhana yeri yıkılmış ise de, buranın tekrar tamir edilerek maden eritilme yeri yapılacağı söylenmektedir. _Etâx:zle Keban madeni arasındaki yirmi köprünün kamyon geçemiyecek halde olması nazarı dikkate alfnmış, bu köprülerin yeniden yapılmasına ka- rar verilmiştir. Keban madeninde hayat şartlarına uygun bir canlılık göze çarpmaktadır. Bilhassa nafia işlerine fazla ehemmi- ——— hazır bulunmuşlardır. — Pazar Ola Hasan B. 'Dlvo,r Ki: — Niksar - Reşadiye şosesi üzerinde yeni bir köpru Yeni Fatlı köprüsünün iskeleti kurulurken ——— Niksar (Hususi) — Niksar - Reşadi ye yolu üzerinde Fatlı köprüsünün te- mel atma merasimi törenle yapılmıştır. Beton olarak inşasına başlanılan köp- rünün temel atma merasiminde şelirin tanınmış simaları Ve hükümet erkânı NLT İ A Ruamaaman. tr % ğ #i .» Biliyorsun ki ay so- /— nundayız.. Bende mete « lik yok.. — Bizim bayan gene dün akşam kışlık eşya diye tutturdu Hasan Bey.. eşya getirmemi .. Halbuki o bir yığın Ne yapsam bilmem?.. Hasan Bey — Karına , hamallığın yasak oldu - ğunu söylemedin, galı - L-' istiyor.. 'İJokanta yoktur. Savyfa 5 Dörtyollular asahalarıîa_ Vaplır uğratılmasını istiyorlar Bu takdirde Denizyolları zararı ödemeyi de idaresi zarar ederse vaki taahhüt ediyorlar Dörtyol iskelesi Dörtyol (Hususi) — Dörtyola yer- yüzü cenneti demekte asla mübalâğa yoktur. Çünkü kasaba bir cennet ka - dar güzeldir. Tren şimalden ve deniz cenuptan kasabayı çevirmiştir. binlerce portakal ağacı, kasabayı lâtif bir koku içinde buluslurur. Dörtyolun her şeyden mühim olan iki ihtiyacı vardır: Gümrük ve vapur. Dörtyoldan dört mil uzaktaki Payas mühim bir ticaret merkezi sayılmış- tır. Denizyollarının vapurları Dörtyo » lun önünden geçer, fakat buraya uğ- ramazlar, Payasta demirler, yük alıp, verirler. Dörtyollular, yüzlerce defa müracaat etmiştir: «Eğer posta va - purları zarara uğrarsa bunu şimdi - den temin ediyoruz. İstediğiniz ban - kaya bu zarara karşılık olarak meselâ elli bin lira yatıralım.» — demişlerdir, dinlenmemiştir. Nedense üç yüz nü - fuslu Payas nahiyesi daha önemli bir ticaret merkezi addedilmiştir. Halbuki on bin nüfuslu Döriyol kasabası — va- pura Payastan daha fazla muhtaç ve ti- careti pek fazla bir şehirdir. Denizyolları işletmesi için bir de ka- nun kabul edilmiştir. Bunlar; yani dev- let vapurları her cins eşyayı ayni za - manda alıp verebildikleri halde tüccar gemileri yalnız ve yalnız bir cins eşya alacaklardır. Meselâ; bir tüccar va - puru buğdayla birlikte arpa alamaz. Şu sebeble tüccar vapurlarından da is- tifade edilememektedir. Çünkü, bir ka- za merkezi her vapura yalnız bir cins edememektedir. Payasta Pana adında bir na.kliya_t şirketi vardır. Sermayesi yirmi bin İi- ra olan bu şirket ufak bir iskele yap- tırmıştır. Payasta ne bir otel, ne de bir Ticari ehemmiyeti sı- eşya tedarik fırdır. | Devlet vapurları Payasa uğruyor da niçin dört mil yakındaki Dörtyola, hem de muhtemel halde uğramıyor? Bu sualin cevabı türlü bulunamamaktadır. Dörtyol şarkın en yakın iskelesidir. bir Kütahyada Yoncalı Hamamları ve çamlıca Kütahya (Hususi) — Devlet demir- yollarının tatbik ettiği ucuz tarife ile işleyen ve Eskişehirden Tavşanlıya kadar devam eden tenezzüh — trenleri sayesinde bu yıl Kütahya ile Tavşanlı arasındaki Çamlıca adındaki mesire ve İlica ile Yoncalı hamamları pek ka- labalık olmuş, büyük rağbet görmüş- tür. Çamlıca İstanbuldaki eşine yakın bır güzelliktedir. Yoncalı hamamı şimen- difer hattına bir buçuk kilometrededir. Halk buraya yürüyerek gitmekte ve suları çelik ve kükürtten ibaret olan hamamlarda yıkanmaktadır. Fiatlar da ucuz olduğundan halk, kolayca yıkana- bilmektedir. Yalnız iki hamam da sıh- hi değildir. Bir zamanlar burasının imarı ve sıh- hi bir şekle sokulması için alâkadarlar tarafından bir karar verilmişse de şim- diye kadar bir şey yapılamamıştır. Halk, gerek bu iki hamamın, gerek me- sina varinin imarını beklemektedir. Yüz| zararı teahhüt edildiği |" Mersine nisbetle, şarklı tâcir vagon ba- şına yirmi yedi lira kâr eder. Mersin- den trenle sevkiyatla Dörtyoldan tren- le sevkiyat arasında bu kadar mühim fark vardır. Devletin gayesi de vatan- daşların bir santim bile olsa fazla para sarfetmemelerini temin etmektir. O halde? Denizyolları işletme müdürlü- ğü niçin vapurlarını Dörtyola uğrat « miyor? Bir türlü anlaşılamıyor, Gümrük teşkilâtı da Payasta kurul- |(müştur. Şu hal Dörtyolu iktısaden çok müteessir etmektedir. Çünkü; her han- gi büyük veya ufak gümrük muamele: si için Payasa kadar gidilmek mecbu- riyeti hâsıl olmaktadır. A L L D A L Çerden çöpten İstanbulda mesken buhranı meğer ne kadar fazla imiş; çöpler bile hâlâ kendilerine bir mesken büulamadı - lar.. & & * — İstanbulun çöpleri bile kibar- laştı.. — Nereden anladın ? —— Otomobille gezdiklerinden, Şiş- li civarında bulunduklarından ! * $ # Bana : — Mecidiye köyünde bir ev yap - ırsana ! Dediler, cevap verdim — Çerçöp ! L Balıklar, insanların çöpten şikâ - yet ettiklerini haber aldıkları zaman hayret ettiler: —. İnsanlar amma da aksi mahiük- larmış, dediler, çöpleri senelerce de- nize döktüler de biz hiç şikâyet et- tik mi? xok $ — Akrabamdan — birinin - düğü- nü Var. — Düğün nerede olacak ? — Mecidiyeköyünde. — Desene, çöpleri çöplükte çatı- lacak. &o4 o4 Çöp atana herkes kızıyor ama, çöp çatana kızanı hiç görmüyorum. & ** Topkapıda da çok sinek varmış, acaba bunlar da Şişliden mi Topka- pıya gittiler ? — Zannetmem, Şişlinin sineği te- nezzül edip te 'Iıogkapıya gider mi? bi | Ölen horozun gözü çöplükte kalır. Dirilen sineğin gözü ise etrafta.. Di- rilir dirilmez çöplükten dışarı firli- or. Y * $ & Sarımsağı gelin etmişler, kırk gün kokusu çıkmamış... Çöpleri Mecidi- yeköyüne döktüler, dört günde ko« kusu çıktı. H oak t Tramvay kondüktörü : — Doğru Şişliyel! Diye bağıracaktı, oldu: — Doğru çöplüğe ! sürcü lisan vakli Diye bağırdı. üdükreie M O 4 r pAR, ÜÜ UU