14 Sayfa OLUM 28 — *“Son Posta,, nın Tefrikası : Genç kalfalar, içtikleri biranın tesirile şen ve şakrak oynaşıyorlar, bu gecelerinden pek memnun görünüyorlardı — Rica ederim. Siz, — misafirsiniz. İşleri, bana bırakınız... Taşlıktaki ma- inın üstünde lâmba var. İçerideki o daya da hafifçe ışık girer. — İsterseniz| Boyunun, dökünün.. Şöylece biraz is- | tirahat edin... Diyordu. Sonra; birdenbire durdu, ve sordu: — Bir şey içmez misiniz?.. — Ne gibi efendim?... | m, Birer kadeh te siz.... yalan söylüyordu. Her ak- ordu. Fakat onları da içkiye | sürüklemek ve daha ziyade neş'elen- melerini temin etmek istiyordu. İki kadın birden, hayret göstermiş- itiraz etmişlerdi: A... Kadın kısmı rakı içer | mi, efendim?.. ler; | - Aman efendim, niçin içmesin?.. | , rakı yapmayı insanların aklına getridiği zaman, bu içki yalnız erkek-| lere mahsustur, diye bir kayıt ta koy- mamış ya?... Bugün, rakı içen kadınla- rın haddi hesabı yok. l — Aman, allah esirgesin... Biz, da- Ha rakının yüzünü bile görmemişiz. E.. Şarap, konyak, bira.... İki kadın arasında bir fısılti geç - miş.. Manâlı bir gülüşme işitilmişti: — Yok.. Yok, efendim.. İçki içme- yiz . — Amma.. Biraz arpa suyu olursa.. — Bira değil mi?.. — Hayır efendim.. Bira, Bil.. Arpa suyu.. — Canım, hani şu bardağa koyun- pa, üstü köpüren şey değil mi?.. — Evet,. Efendim.. Arpa suyu... — Kusura bakmayın. Ne kadar ol- pa, erkek kafası... Anladım.. Şimdi, anladım. Bira değil.. Arpa suyu... — Evet efendim. Arpa suyu... Cemil, gülümsemiş; va cevap ver- Mmişti: — Hay, hay efendim... Yalnız siz- mira de- ———7 MAN rek sessizce yine köşke avdet etmişti. Köşk, derin bir sükünet içindeydi. Cemil, kapıda çırağın elinden — aldığı rakı ile biraları mutfağa bıraktıktan sonra, misefirlerini , “yoklamak sokak üstündeki odaya girmişti... Ka- tahlıkta'hor şay bir bayal gibi görünü: yordu. Sağdaki sedirin üstüne uzanmış olan Ülfet kalfanın vücudu, güçlükle farkediliyordu... Oda, mest edici bir koku ile dolmuştu. Comil, kalimeler boğazında düğüm- lenerek sordu: — Nasıl, efendim.. Biraz istirahat edebildiniz mi?.. İki ses birden cevap verdi: — A.. Teşekkür ederiz. Cemil, arkasından gelen sese, başı- nı çevirdi. Karanlığa alışan gözleriyle, Dilfirip, kaltacını konsola ; dayanarak ayakta durduğunu farketti. —— Niçin, ayakta duruyorsunuz.. O- tursanıza efendim, Dedi. Dilfirip: —Ben de yatıyordum, efendim. Şim- di kalktım. Cevabını verdi. Cemil, sabırsızlığını sesle ilâve etti: — Buyurun, efendim. Yemek oda- sına geçelim. Arpa suyunuz geldi. Bi- rer bardak içerseniz... gösteren bir Ülfet kalfa, yattığı yerde tenbel bir| |kedi gibi gerindi. Cemil, yemek oda- sındaki noksanları ikmal etmek için o-| dadan çıkarken, ayakta duran Dilfirip kalfa Ülfetin yanına geldi. Bu iki genç kadın başbaşa verdi, Aralarında fısıl- ti ile bir konuşma geçti. * Sant, üçe geliyordu. Cemil, bahçe- de duvarın dibinde Cenanı bekliyordu. Karanlıklar içinde hafif bir ayak - sesi işitildi. Cenanın hayali belirdi. O duvara tırmanırken Cemil kolla- rını açtı. Duvarın üstüne çıkan genç kızın ellerini yakaladı... Cenan hiç bir 'den bir şey daha rica edeceğim. Şimdi siz, içerideki odaya çkiliniz. Şöylece sırtüstü yatarak istirahat ediniz. Ben iskeledeki bakkala kadar gidip gelece- ğim. On dakikadan fazla kalmam. Baş- ka bir emriniz var mı?.. Kadınlar; karanlık misafir odasına geçerlerken, Cemil sokak kapısını aç- mış, karanlıklar arasına karışıvermiş- ti. Cemil, giderken hem gülüyor; hem düşünüyordu: — Saraylara, doğru söz girmez; derler. Meğer ne kadar doğru imiş. Bi- ra, meğer saray kapısından — girerken adını değiştirir; arpa suyu — oluverir- miş. Zahir, arpa suyu olunca, günahı kalmıyor. Tıpkı; bir takım — sofuların, şarabın içine bir fiske tuz atarak içtik- leri gibi... Sonra.. Sarayların etrafını çeviren kale gibi duvarlar.. Bölük bö- lük, kapıcılar, uşaklar, — bahçıvanlar, ağalar... Bütün bunlar, kadınları mu- hafaza etmek için öyle mi?.. Bu naze- nin mahlükları esen rüzgârlardan bile esirgeyenler, gelsinler de görsünler, mallarını... Aşkolsun, Dilfirip kalfa ya.. Arabacıyı öyle bir atlatış atlattı ki... Kalfa hanımın pişkinliğine bakı- hırsa, bu gibi işlerde pek acemiye ben- zemiyor. Şu fırsatı kaçırmadığıma, herhalde çok eyi ettim. Eğer, Cananın sözlerine lâkayıt kalsaydım, herhalde çok aptal bir adam derecesine inecek- tim... Yalnız bir şey var. Bu Ülfet kal- faya ne kadar ehemmiyet veriyorlar. Adeta, gözünün içine bakıyorlar. Fa- kat bu kadın da yaman şey... Baktığı yeri, bıçak gibi kesiyor. Herhalde, bun- ların sayılı kalfalarından olacak... Cemil, bakkal dükkânına gelmiş- &i Rüs sisza Omurca rakısı ile bir. kasa yardıma ihtiyaç bırakmayan bir çevik- likle duvardan atladı. — Bizimkiler ne yapıyorlar?.. Diye Cemilin kulağına fısırdadı, Cemilin dudaklarında bir tebessüm dolaştı : — Sizinkilerin, maşallahı var. Bira- nın adını bile bilmiyorlardı amma, ar- pa suyu niyetine yarım kasa birayı ali- yetle içtiler. Diye mırıldandı. — Ülfet kalfa ne halde?.. — Çakır keyif. Demin; ille çalgı is-| terim, diye tutturdu... Aman kalfa hanum; nasıl olur?.. Annemin gittiğini, benim burada yalnız başıma kaldığımı biliyorlar. Vallahi, bizi basarlar; diye güç halle önüne geçtim. — Başka bir şey yapmadı mı?.. — İlle bana köşkü gezdir; diye kalk- tı... Canım, kuzum. Sen, koca sarayda yonyorsun; Bu fıkata kulübesinin 'ne- sini gezeceksin diye vazgeçirmek iste- dim, Fakat Dilfirip kalfa da tuhaf şey, haââ... Onun bir dediğini iki etmek istemiyor. Her ne söylese, üzülme aslanım; şimdi yapı- hır; diyor, Konuşa konuşa, köşke yaklaşmış- lardı. Cenanım halinde bir mahzunluk vardı. Sesi titriyor gibiydi. Kapının ba- şına geldikleri zaman, Cemilin kulağı- na eğildi: ne mümkün.. — Köşkü gezdirdiniz mi?.. Dedi. Cemil, bu sualin ne maksadı ihtiva ettiğini düşünemiyerek kayıtsız- lıkla cevap verdi: — Ne yapayım?. Mecbur oldum. — Beğendi mi?.. — Ne tuhaf yer.. Buraya nasıl sığı- yorsunuz; dedi. Hele; annemin, benim yatak odalarımız, ona âdeta hayret ver- ıçin4 GASI Yazan : A, R. — Dilfirip kalfa da beğendi mi?.. | — Dilfirip kalfanın ayağını — fena| |halde iskarpin vurmuş. Hem de... Ga- liba, biraz fazlaca yorulmuş. O, bizim- | le gelmedi. Aşağıda kalmayı tercih etti. Cenan, kalbinden bir damar kop- |muş gibi inledi. Fakat; ne bu iniltiyi, ve ne de bu iniltiyi husule getiren isti- rabı, Cemile hissettirmedi. — İşte.. Saraylılar, böyledir. Onla- rın hareketlerinde pek o kadar manâ aramamalıdır. | — Derken, köşkün aralık duran kapı-| İsından içeri girdi. Yemek odasından, kesik kesik kah- kahalar.. Acele acele konuşmalar işitil- | | eydi. Ce k içeri girer- eldi: ” Nerede kaldın, kız... Misafirleri-| e böyle mi ikram edersin?.. Hani, bizi ndirecektin.. Bir şeyler yapacak- i uğuşturarak! — Affedersiniz, kalfacığım. Köşk- tekilerin bir şey anlamaması için onla- rın yatmalarını bekledim (Arkası var) Bu Akşamki Program İSTANBUL 18: Dans musikisi, 19: Haberler, 19,15: Muhtelif plâklar, 20: Sıhhi konferans: Dr. |Recep Ferdi tarafından, 20,30: Stüdyo or- kestraları, 21,30: Son habı Saat 22 den sonra Anadolu İgazetelere mahsus havadis servisi vesile - eektir. ANKARA yayımı, — 19,45; 20: Karpiç ge - 20,30: —Ajans Karpiç şehir lokantasın- âk yayımı. an — nakil, huberleri, 20.4( dan nakil (orkestra) BÜKREŞ 12,33-15,10: Plâk kestra, 20: Haberler, 20.15 45: Yeni n 21 konset Aten: n berler. | BUDAPEŞTE 18,30: Caz, 19: Konferans, — 19,30: Plâk, 20,40: Gatalani'nin «La Valiy» o - 23.20: Çingene mu: 18: Or- perası, 23: Haberle! sikisi, 24: Radyo salon orkesirası. BERLİN Max Regerin eserlerinden piyano kon- seri, 19: Plâk, 20: Flaman havaları ve danaları, 20,455 Aktünlite, 21,10: Borlin- suhtelif dans orkestralarından mik rofon nakli, 23: Haberler, 23.30: Hans Bund dans orkestrası VARŞOVA 17,15: Nina orkestrası, 18,15: (Mozatt piyano komseri, 19: Hafif plâüklar, muhtelif, 21: Konser, 21,40: — Haberler, 22: Edebiyat, 22.40: Şuikılar, 23.10: Mu- siki fantezileri (Harpa, viyolonsel - pi - yano), 23,50: Hafif musiki, PRAG | 163 Piyano konseri, 16,251 Örkestra, 17,10: Sâlon kuarteti, 18,05: Muhtelif, |18,45 : Çocuklara muhtelif, 20,30: Dvareky ve şarkıcı çocukları, 20,50: Lirik karna- val neşriyatı, 22: Smetana salonunun - dan: Çek Ffilharmonisi, 23,15: Caz. VİYANA 18.35: Piyane musikisi - muhtelif, 20: Haberler, 20,40: Oda musikisi (Viyana filharmonisi), 211 Göocthe'yi hatırlayış. Eğ- mond, 23: Haberler, 23,20: Yohan — ve Jozef Şirausatan parçalar, 24.55: Caz. 20 Mart Cuma İSTANBUL 18: Operetler ve hafif musiki — (plâk), 19: Haberler, 19,15: Oda musikisi (plâk), 20: Halk musikisi (Osman Pehlivan ta - rafından), 20,30: Stüdyo — orkestraları. Saat 22 den sonra Anadolu ajansının gazetelere mahsus havadis servisi verile - cektir. den muhtelif, — Emlâk ve Eytam Bankası ilânları —ı — Kiralık Stodiyo olarak kullanılan fabrika. Nişantaşında eski Teşvikiye, yeni Harbiye sokağında 135 No. lı halen İpek film tarafından Stodiyo olarak kullanılan ekmek fabrikası bir yahut üç sene müddetle kiralanmak üzere kapalı zarfla arttırmaya konulmuştur. İhale 3 nle san 1936 cuma günü saat 10 da bankamızda yapılacaktır. Kiralamak isteyenlerin bankamızdan alacakları şartnamede yazılı - şart- lar dairesinde teklif mektuplarını o gün saat ona kadar şubemize getirme- leri. (320) Taksitle satılık arsa ve tarla v Esas No. si Mevkiüi ve Nev'i 655 Sultanahmette Alemdar mahallesinde Yerebatan sokağında eski 4, yeni 18 No. lı 755 metre murab- bal arsa. 1055 Hira Beylerbeyinde Bostancı başı Abdullah ağa mahal- lesinde Hacı Ömer efendi İstavroz sokağında eski 5, yeni 7 No. h 3097 metre mürabaaı tarla. Beylerbeyinde Bostancı başı Abdullah ağa mahal- lesinde Rasim ağa sokağında eski 6, yeni 4 No. lı 1 Hektar 7870 metre murabbaı tarla, 72 » Mevkileri yukarıda yazılı yerler bedellerinin birinci taksiti peşin ve gerl kalan yedi taksiti yedi senede ve yedi müsavi kısımda ve şu suretle tamam- ları faizsiz sekiz müsavl taksitte ödenmek şartiyle ve açık arttırma ile satık mak üzere artırmaya konulmuştur. İhaleleri 27 mart 1936 tarihine tesadüf eden cuma günü saat onda şube- mizde yapılacaktır. İsteklilerin tayin olunan gün ve saatte şubemize müraca- atları. (318) * Depozito 497 & » 499 — Direktörlüğü ilânları Şaerait 1 — Binanın ihtiva ettiği yer. 2 — Ankaz sekiz ayda kalkacak. 3 — Muayyen müddet zarfında ankazın kaldirilacağını taali- hüt etmek üzere kıymetin yüzde onu nisbetinde ayrıca teminat akçesi yatırılacaktır: Sultanahmette Firuzağa mahalle sinde Ticarethane sokağında evvek ce Alemdar nahiyesinin işgal ettiği bina ankazına verilen bedel muva- fık görülmediğinden arttırması on gün temdit edilmiştir. İsteklilerin 24/3/936 salı günü saat on beşte Mahlülât kalemine gelmeleri. «1432» * * İstanbul Vakıfl Pey parası Lira K. 180 00 Ankaz Değeri Lira K. 2400 00 İstanbul Tapu Başmemurluğundan: Şehremininde İbrahim Çavuş Camii hademesi meşrutasının tapuda | kaydı olmadığından senetsiz tasarruf muamelesi yapılarak bu mahal * lin vakfı namına tescili Evkaf Müdürlüğünden talep edilmesine binacti şayet bu yer hakkında tasarruf iddi asında bulunan var se vesaiki tasaf” rufiyesile tarihi ilândan on beş gün zarfında İstanbul Tapu Başme * murluğuna müracaatları ilân olunur. «1436n İstanbul 4 üncü İcra Memurluğundan : Emniyet Sandığı namına birinci derecede ipotekli olup yeminli üç ehli vukuf tarafın” dan tamamına 1859 lira kıymet takdir edilen Eski Ali Paşada Deb” bag zade mahallesinde Müezzin sokağında eski ve yeni 5 No. L bahçeli bir evin tamamı açık arttırmaya vazedilmiş olduğundan 28- tarihine müsadif Salı günü saat 14 ten 16 ya kadar dairede birin arttırması icra edilecektir. Arttırma bedeli kıymeti müuhammenenif & 75 ni bulduğu takdirde müşterisi üzerinde bırakılacaktır. Aksi takdirde en son arttıranın taahhüdü baki kalmak üzere arttırma 13 gün müddetle temdit edilerek 13-5-936 tarihine müsadif Çarşambi günü saat 14 ten 16 ya kadar keza dairemizde yapılacak ikinci açık arttırmasında arttırma bedeli kıymeti muhammenenin *6 75 ni bulma” dığı takdirde satış 2280 No. hu kanun ahkâmına tevfikan geri bn'; kılır. Satış peşindir. Arttırmaya iştirak etmek isteyenlerin kıymı müuhammenenin * 7,5 nisbetinde pey akçesi veya milli bir bankanlf teminat mektubunu hâmil bulunmaları lâzımdır. Hakları tapu siçilli ile sabit olmuyan ipotekli alacaklarda diğer alâkadaranın ve irtifak hakkı sahiplerinin bu haklarını ve hususile faiz ve masarife dair d' iddialarını evrakı müsbiteleri ile birlikte ilân tarihinden itibaren nlik; yet 20 gün zarfında birlikte dairemize bildirmeleri lâzimdır. A takdirde hakları Tapu sicilli ile sabit olmyanlar satış bedelinin paf” laşmasından hariç kalırlar. Müterakim vergi, tenviriye, tanzifiyer mütevellit Belediye rüsumu ve Vakıf icaresi ve 20 senelik Vakıf ( resi tavizi bedeli müzayededen tenzil olunur. Daha fazla malümat * mak isteyenlar 10-4-936 tarihinden itibaren herkesin görebilmesi ITİ dairede açık bulundurulacak arttırma şartaamesi ile 934-2782 No-l A dosyaya müracaatla mezkür dosyada mevcut vesaiki görebilecek ilân olunur. (1457) -— Amesu a mwmua a v a z -..