17 Temmuz 1941 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 7

17 Temmuz 1941 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

On altıncı yazan: S. önesans on altıncı asırda R edebi ve fikri tekâmülün en mühim merhalesidir. Bu asır- da kurunu vustanın tazyik ve ceha- letinden kurtulan insan fikrinin in- tibahla, serbestiye kavuştuğunu ve feyzinin bütün cihana yaydığını gö- rüyoruz, Kurunu vusta beşeriyet ta- rihinde 1000 senelik bir karanlığı temsil eder. Bu devirde kilise her şeye hâkim bir kara kuvvetti. Fi- kirler “İskolâstik,, çenberlerle bo- gulmuştu. İşte insanların bu ceha- letten kurtulmak ve bir nura kavuş- mak için duydukları ihtiyaç ve iş- tiyaktan “Rönesanş,, doğmuştur. Bunun muhtelif seklepleri vardır. Eski Yunan ve Lâtin lisanına ve o dilde yazılmış eserlere karşı uyanan temayül intibahı vücude getiren ilk âmildir. Gerçi garbi Roma İmpara- torluğunun inkırazından, şarki Ro- manın inkırazına kadar geçen 1000 senelik zaman zarfında ilmin ve san'atın lisanı Lâtinceydi. Fakat Yunan ve Lâtin edebiyatı eski kuv- vet ve ehemmiyetini tamamiyle kay- betmişti. Kurunu vustada yazılan eserler hep dinin tesiri altında vü- cude geliyordu. Bütün tezli eserler gibi bunların da büyük kıymetleri yoktu. 14 üncü asırdan itibaren eski Yunan ve Lâtin lisanlarına karşı yeni bir temayül uyanıyor. Eski Yu- nan ve Lâtin şaheserlerine tapınır- casına bir teveccüh demek olan bu temayüle ,Umanizm” derler. Bizans'ın 1453 de Türkler tara- fından zabtı üzerine İtalyaya hicret eden âlimler bu cereyanın kuvvet- lenmesinde âmil olmuşlardır. Bun- dan başka 1436 da “Gütenberg, tarafından matbaanın icadı, bu su- retle eski eserlerin süratle etrafa yayılması; bir takım keşifler, ihtira- lar, maddi hayatın değişmesi, se- asırda Nari di yahatler, muharebeler Rönesans'in inkişafını kolaylaştırmıştır. Hudut- ları birbirine ulaşan memleketler birbirine benzerler. Birindeki seviye farkı mutlaka ötekinde de ayni cins- ten bir med ve cezir tevlit eder. İtalya Rönesans'ın yuvası olmak iti- barile bu fikir hareketini her mil- letten evvel duymuş ve temsil et- miştir. Çünkü İtalya buna daha ev- velden hazırlanmıştı. On üçüncü as- rın ikinci nısfında “Dante,, “Pet- rark,, “Bukas,, gibi büyük şahsi- yetler yetiştirmek taliine mazhar olmuştu. Dante — 1265 - 1321, İtalyanca yazdığı “Divina komedya, isimli eserile hem milii lisana kıymet ver- miş, hem de o lisanın asırlardan dünya B ii 16 - nci asır İspanyol şairlerinden bir kaçı edebiyatı L G A sonra bâlâ ayakta duran mağrur âbidesini kurmuştur. Petrark 1301 - 1374; Bukas — 1313 - 1375; Lâtince bütün eski eserleri mey- dana çıkararak tetebbü etmişler ve bununla da kalmıyarak eski Yunan eserleriri de okumuşlardır, bu iki şair okudukları eserlerle Kurunu ulâdaki serbest fikir hayatına mef- tun olmuşlar ve o devrin zenginli- ğinden ilham almışlardır. Asıl Umanizm cereyanı işte bu büyük simaların açtığı çiğırda yü- rümüştür. Bunların verdikleri nü munelerde artık herkes te bu eser- leri arayıp bulmak ve tetebbü et- meğe iştiyaki uyanıyor, Her tarafta birçok Umaniter yetişiyor. (Birçoğu eserlerini Kurunu ulâdaki muharrir- lerin lisanile, yani Lâtince yazıyor- lar. Herkese eski Yunan ve Lâtin edebiyatının zevkini vermeğe çalı- şıyorlardı. Fikirler serbestledikçe kilise hâkimiyetini kaybediyor. Bu- nun netiçesi olarak dinin lisanı 8a- yılan Lâtince yerine yavaş yavaş her millet kendi lisanile kuvvetli eserler vermeğe başlıyor. Bu cere- yan her tarafa sirayet ediyor. Bi- rinci Fransova 1530 da meşhur “Kollej dö Fransi” tesis ediyor. Bu suretle Fransız lisan ve edebiyatı inkişafa doğru ilk adımını atmış o- luyor, Kollej dö Franse rında Yunanca, İbranice; Lâtince dilleri okunduğu için -Üç lisan mektebi» de denir. Kralın verdiği emir üze- rine memlekette basılan ve her ki- taptan birer nüsha toplanarak şim- diği milli kütüphanenin temeli atı- lıyor. 101 — Servetifünun — 2343

Bu sayıdan diğer sayfalar: