No. 2919—534 UYANIŞ 237. Kalblerin sarhoşluğu: Danıslle Darrıcux/ <Mayerling» faciasının kü- çük «Mari Valevska»sı, şimdi yalnız Paris stüdyolarının değil, bütün Dünyanın biricik stetli belâ >sı oldu. Bir zamanlar, sade- ce Parisli gençlerin kalblerinde yaşıyan küçük Danielle, artık bütün kalblerin tek sarhoşluğu- dur. Bugün onun adı yalnız Monmantr sokaklarını'dolduran gençlerin hülyalı dudaklarında dolaşmıyor; şimdi bütün güzel- Jik meftunları onun ismini he- celemekteler. Fakat, o kalbini kocasından başka, aslâ kimseye vermek is- temiyor. Yalnız kocasile bera- berken, mesud oluyor. Öyleyse! Da- nielle (ODarrieux hastalığına tutu- lanlara, bir gün *geçmiş olsun!» demeden ev vel, şimdiden o şöyle diyelim: «Boşuna gay- reti> Sporu spor için Sporu ye için yaptığımızı oid- den öğrenmek ve bilmek istiyorum. Memleketin müdafaası için spor yapılır, kuvvetli, sıhhatli ve neş'eli olmak için spor yapılır. Ve en nihayet spor, spor oldu» gu için yapılır, Bugün âlemşümül bir manzara arzeden &por yukarıda kısaca izah ettiğim esasların hari- cine biran bile çiktığı gün ona spor demek yanlış ve hetalı olur, Sporda disiplin şarttır. Sporda intizam esastır. Spor sahalarına «er meydanı» diyenler yerden göğe kadar haklı ve hem pek çok haklıdırlar. Spor sahalarında her türlü yan- lış düşünceden uzak bir halde sırf o sporu yapmak için karşı karşıya gelen sporcular, disiplinden, ni- zamdan, intizamdan ayrıldıkları gün elbetteki spor yapdık ve hak- kımız olan galebeyi üstün olan hazırlığımız, o güne tesadüf eden Şimdi bütün kalblerin tek sarhoşluğu olan Danielle !Darricux! yapmasını bilelml YAZAN: Ömer Besim Koşolay en iyi gani: mız, bizim par- lâk netice aj- mamıza âmil olmuştur diye- bilir mi” Gö. ya sporda yen- mek ve yenil mek de ken- dine göre çe: reflidir. Çünkü şampiyonlar Kıymetli spor mu- SAğ ilan de, Ba Ömer Besim Bporeu ka- dar, idareci de sporcu olacaktır. Şu halde. sporcu disiplinden, idareci nizam ve inti- zamdan ayrılmıyacak ve ayrılma malıdır. Şu birkaç satırlık mezi- yetler, &porun ilerlemesini, onun yüksek himayesini pek güzel ifade eden eskalı hakikatlerdir. İçinde e, sporun bi- zi sahadan alıp masa bâşına gö- bürdüğü çok defa vâkidir. Saha- daki disiplinli iş, musa başında nizam ve intizamı her zaman kay- betmiştir, Sporcu; temiz hareketten kaçar, elini sıktığı kargı taraf oyuncusuna tekme atar. İdareci; kulübünün vaziyetine göre işine gelen hareketi kabul eder, kuvvetli ise işler yolundanır, zayıf ise torba ile bahane vardır. Bu iki düşüncenin de sporla alâkası yoktur. Vücudlerine sür- dükleri yağ ile saatlerce yenişinai- ye kadar güreşen o pehlivanlar müsabakadan evvel kendinden fag- la olanın elini öperler. Kazananın da eli öpüldüğü gibi.. Galip, mağ- labu kucaklar, bu asil hareket sporun ta kendisidir... BI elden üstündür.. Bükemedi- ğin eli öp.. Bu ata sözlerini kendimize um- . de yapmasını bilelim.. Yoksa ne spor yapmış oluruz ve ne de yap- dığımız spordan bir netice alırız.