15 Eylül 1948 Tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 9

15 Eylül 1948 tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

0 ğ : ö AŞ Cılt 1, Sayı 15 SEBİLURREŞAD Mekteplere K onacak Din ve Ahlak B Dğ?îersle'rı_'Ne oîdu?_ Din üzerindeki baskı daha İlkokullarda din dersleri okutturulacaktı, ne oldu? Ses sada yok. Yeni Milli Eğitim Ba- kanı Tahsin Banguoğlunun uzut zamandan heri iş başına geçmiş olmasına rağmen dini tedrisat hakkında henüz hiçbir ieraat ve beyanatta bu- lunmadıkları nazarı dikkati celbetmekle hera- ber son defa şark vilâyetlerine yaptıkları tetkik seyâhatlerinde gerek halkla “vâki olan temasla- rında,.gerekse Ankaraya dönüşlerinde Ulus-ga- zetesinde nesredılen beyanatlarında. bu raevzuâa 'hıc temas etmemişlerdir. Oku.llmda tedrisat zamanı gehp çatmış ol masına ;agmen şimdiye kadar ne bir kitap ha- zırlanmış, ne progri yin edilmiş olduğuna dair ortada hiçbir emare yoktur. Bu derslerin lâik olarak yetistirilmiş - öğretmenler tarafından yalan yanlış verdiri- mesi dusunuluyoısa pek büyük bir hata işlen- miş olur. Böyle bir karar, halkı aldatıp oyala- maktan ve halkın refahı, milletin istikbali için en önemli olan bu dini ve ahlâki kalkınmayı akamete' uğratıiıaktan başka bir netice vermez.. attaki şarkın güzel ve verimli top- ıaklarıyle ıktısadî kalkınma proğramının tat- biki hususundaki düşünceleri bildiren sözleri ait olduğu makamlara bırakarak halkım ehem- miyetle üzerinde durduğu dini ve ahlâki ders-. lerin ne suretle tatbik edileceği ve ne suretle öğretmen temin edileceği hakkında beyanatta ©/ bulunmuş olsalardı Hem zusü yerihe getirilmiş, hem de yetiştirilmek istenilen genç— Hğin ahlâk ve seciyesine müessir olmak itiba- riyle daha büyük bir hizmet görülmüş olurdu Halktan icabında herhangi bir yardım ve fe- dakârlık. isteğinde bulunabilmek için evvele- mirde onun istek ve ârzusunun yerine getu'ıl- mesi gerektır Son zamanlarda, her sahada elle tutulacak derecede göze çarpan ahlâk çöküntülerini göz önünde tutarak oyalama siyasetinden sarfı na- zarla «zararın neresinden dönülürse kârdırı darhımeseli gereğince dindar, güzel ahlâklı ve . seçiye sahibi bir nesil yetiştîmiek için zayi ede- cek bir dakıkalık bile zamanımız Laîmadıgım takdirle ona gore icraata' gecmemız Tâzımdır. " mümkündür. Ankara am, ne de bir öğretmen tâ- * ne kadar devam edecek? “Ticarette, sanatta, ziraatte, siyasette her hu- susfa ve her sahada kendini gösteren ahlâk buhranı ve din aîeyhtarhgının yırmı 'beş sene — uğunu ve bu- | evvel ekileri tohumun m: gün ekeceğimiz güzel tohumlar_ın mahsulünü ise ancak yirmi beş- otuz sene sonra idrak edebi- leceğimizi nazarı itibara alarak bir an evvel fi- liyata geçmemiz icap etmektedir. Her hikmetin başı Allah korkusu ve doğ- ruluktur. Bunlar olmadıkça hiçbir iş ve vazi- fede muvaftfakiyet ihtimali yoktur ve olamaz. Bu ise ancak sağlam bir din ve güzel ahlâkla BELA Tahsin Banguoğlunun dini tedrisat hakkın- da beyanatta bulunmamalarını tabii görmelidir. Dî.ıııî inkişafa sempatisi olmıyan parti müfrit- lerinin. ileri gelenlerinden .olan hu zat, bu ma- kama niçin geldi?” Yahut niçin getirildi? Hğer Hakkı Şenkon maksat, hakikaten din tedrisatı ve din mües- . seselerinin inkişafı olsaydı, buna inanan, bu in- kişafı cidden gönülden istiyen samimi bir zat' " Maayrife getirilmiş olurdu. Yoksa kougıelerde, divanlarda, grup mtımalaunda, matbuatta dini inkişafa çalışan Diyanet Riyasetine en şiddetli savletlerde bulunan bir zata bu iş tevdı edil- azdı. Halk Partisinin yirmi kusuı sene din üze- rindeki müthiş baskı siyasetinden münfail olan bu sebeple Halk Partisine karşı şiddetli nefret duyan ve her vesile ile bunu açıktan açığa iz- har etmekten çekinmiyen milletin bu infial ve gazabıni nazarı itibara almak kiyasetini göste- ,mıs ©. ren Başbakan Hasan Saka, grup iştimamda bu mufrıtlere hitaben: endiler! Din tednsatım kabul etmez- senız gelecek seçimde millet bize bu rey bile vermiyecektir! Dediği halde, yine bu müfritleri kabineye doldurmasının. hikmeti acaba nedir? Tahsin Banguoğlu, Cemil'Barlas, Nihat Erim... Bunlar, dine karşı yapılan baskıların kaldırılmasını, din hürriyetinin din müesseselerinin ihyasını istiyen deleğelere karşı kongrede, grup içtima- ve “Jlarında mücadele eden bellibaşlı zevattı. Bu

Bu sayıdan diğer sayfalar: