* Baştarafı 1 incide 'Tebliğide C:hıııiıu;üıdıı İtalyan gönüllülerine karşı en iyi birliklerini, bilhassa İster ve Kampesino fırkalar- nı sevketmiş oldukları ilâve edilmekte- dir. Bu fırkaların da mukavemeti kırıl- mıştır. Lejyonerler mühim bir dört yol ağı- zi olan Val — de —- Algorfayı da zapt- etmeğe muvaffak olmuşlardır. Bu su- retle denizden ve Madritten yapılan düşman nakliyatına sed çekilmiş olmak- tadır; Italyanlardan telefat Roma, 28 (A.A,) — Resmen bildiril- diğine göre, Aragon cephesindeki — ta- arruz esnasında 9 marttanberi İtalyan gönüllüleri krtalarından 29 u subay ol- mak üzere 282 kişi ölmüş, 123 ü subay olmak üzere 1472 kişi yaralanmış ve ayrıca 33 kişi de kaybolmuştur. Lâf ve icraat Barselona, 28 (A.A.) — Harbiye na- zırı Perito bir nutuk irat ederek Cum- huriyet hükümetinin yalnız teşvik edi- €i sözler almakta olduğunu, halbuki, Frankistlere müzahir olanların onlara mühim miktarda harp malzemesi gön- 'dermekte bulunduklarını söylemiştir. 200 tayyarenin yaplığı bambardıman dafaa nezareti tebliğ ediyor: Aragon cephesinde şiddetli muhare- beler olmuüştür. Frankistler, hücumla- rını bilhassa Kandasno istikametinde Fragaya doğru tevcih etmişlerdir. Bütün hücumlar püskürtülmüştür. Yalnız Ciyana kıyılarında bazı mevzi- ler kaybedilmiştir. . Frankistlerin 200 tayyaresi, Fragayı bombardıman etmek suretiyle öğleden sonraki taarruza iştirak etmiştir. ! Akşam Üüzeri Frankistler, Cinkaya » wası lolmuşlardır. Cumhuriyetçilerin bataryaları, Ebrin tenubunda PFrankstlerm dört tayyare- sini düşürmüştür. Frnkistler, Kodone- ta, Belmonte ve Torrecilta dö Valde - tormo istikametinde taarruz etmişler- dir. Mutaarrızlar göğüs göğüse yap- fan şiddetli muharebelerden sonra püş- kürtülmüşlerdir. Cumhuriyet İspanyasında milli birlik Madrit, 28 (Â.LA.) «« Aragon taar - tuzunun vahameti karşısında mukad « des birlik tezahürleri çoğalmaktadır. Geçenlerde bir itilâf akdetmiş olan u- müumi iş birliği ve milli iş konfederas - yonu teşekküllerinin reisleri mühim bir miting tertip etmişlerdir. Hatipler bü- tün işçileri silâh imalâtmın arttırılma- « için büyük gayretler sarfetmeğe da- vet etmişlerdir. — Roma müzakereleri Bay- 1 incide Fransa ve Soavyetler birliği ayni — tarzda hareket eder ve İngiliz plânını tam olarak tatbikte taahhütlerini yaparlarsa, İtalyanın günüllülerini çağıracağı malümdur. Diğer taraftan Pariş ve Londrada ma- lâmdur ki İtalya, aylardanberi artık takvi- ye kıtaları yollamamış ve İtalyan gönüllü- lerin adedi de azalmakta — bulunmuştur. İtalya Londrada —aldığı — taahhütlerine mümkün olduğu kadar dürüst bir surette “ Tiayet ederken, salâhiyettar İtalyan maha- filinin müşahede eylediği gibi, Fransız sol cenah partileri, İspanyada bir müda. halede bulunulması için propaganda faa. liyetlerine devam etmektedir. Fakat böyle bir müdahale, çok vahim neticeler vere- cek ve Avrupada sulhü — bozabilecek bir mahiyet alabilecektir. — X A * MÜd GA A ÜÜ Mi Te K Aragona cephesinde İtalyanlar harp ediyor £ * Barselona, 27 ÇALA.Y — Mült mü- dafaa nezaretinin tebliği; Şark cephesi: Düşman, Bujaralozu işgale muvaffak olmuş ve kıtalarımızı Kandasnosu tah- liyeye icbar eylemiştir.Ebre'nin cent- buna, düşmanın şiddetli tazyiki devam etmektedir. Mas Delas Matası, Agua- vicayı ve Kastelloteyi tahliyeye mec - bur olduk. Estramadure cephesi: Talavera böl. gesinde, İdört köyü işgal ettik ve elli e- sir aldık. Endülüs cephesi: Düşmanın Higı- era de Kalatrava mıntakasında yaptığı bir hücumu kolaylıkla tardettik. Diğer cephelerde kayda şayan bir şey yok- tur. j Franko cephesinden gelen haberler Saragos, 27 (A.A.) — Havas mm- habiri bilditiyor: Bu akşam karanlık basarken, gene - ral Yague orduşu kıtaları Katalonya arazisine girmişler ve Ma Selgorreini zaptetmişlerdir. Ayni saatte Fraga şehri de tamami- le muhaşara altımna alınmış bulunuyor- du, Franko kuvvetlerinin ileri karakol- ları şehre girmişlerdir. Bu kuvvetler, Barselona, 28 (ALA.) — Mütt mü- | Sinka şebrinin sol kıyısını beş altı ki- lometre genişlik ve üç ilâ beş kilomet- re derinlikte işgal etmişlerdir. Fransız işçileri silâh gönderil- mesini istiyorlar Kaen, 27 (A.A.,) — Burada bir nu- tuk söyliyen genel iş konfederasyonu sekreteri Juho, gerek mali, gerek harici sahalarda faal bir politika talep etmiş- tir, Mali sahada geçici yarım tedbirlere aleyhtar olduğunu bildiren Juho ezcüm le demiştir ki: Kambiyonun, kredilerin kontrolunu ve tröstlerin devletleştirilmesini istiyo- ruz, İşçi, müsavat ve sosyal adalet da- | iresinde yapılacak mukaddes birliği reddetmekle beraber, çalışmamak gre- vi ile iktifa eylemiyecek ve faal umumi greve kadar gidecektir. Haric? politika bahsinde Juho, kol- lektif emniyete sadakatini tebarüz et- tirmiş ve demiştir ki: “— İspanyol milletine asker değil, fakat silâh göndermeliyiz. İspanyol mileti arasında bugün dünya sulhünün mukadderatı mevzuu bahsolmaktadır.,, Gayri federeler arasında HUR- Beştarafı 8 incide şaşkm bir hal aldı. Onların bu hali ta. kımım bütün hatlarına sirayet etmekte gecikmedi, mevsim başında çok güzel maçlar çıkaran bu takımda - geçen hafta Eseyan karşısında olduğu gibi - panik başgösterdi. Rakiplerinin bu sarsıntısından isti- fadeyi bilen Arnavutköylüler ise To - doörinin ayağıyla ikinci sayılarını da kaydettiler. | İKİNCİ DEVRE Şişli takımı ikinci kısma Vahabı merkez muavine, Nubarı da merkez muhacime geçirerek başladı. Fakat bu şekil de fayda vermediği için, 10 um- cu dakikada tekrar bir değişiklik ya. pıldı: Vahab merkez muhacime, Nu - bar sağ içe, Suldur da merkez muavi- ne getirildi. Hücum hattınm Nubarla takviyesi derhal tesirini gösterdi. Bu devre daha üstün oynıyan Şişlililer, 38 inci dakikada Nubarm sıkı bir şü- | tü ile bir gol daha kazandıktan sonra beraebrliği temin edebilmek için son dakikalarda büyük bir gayretle oyna- dilarsa da, Arnavutköylüler galibiye- ti kaçırmamak için ellerinden geleni / yaparak müsabakayı 2.1 galib olarak bitirdiler. ! Pera -» Kurtuluş Günün son müsabakası Şazi Tezca - nm hakemliği ile Pera - Kurtuluş ta. kımları arasında oynandı. Bu maça tarafeyn şu kadrolarıyla çıkmışlardı: Pera: Koço . Hristo, Vlâstardi - Çi- çoviç, Etyen, Çaçoş - Filipa, Çolafi, Bu- duri, Bambino, Taleas- Kurtuluş: Panayot . Miçuli, Tikazo- Hristo, Drago, Pulyos - Antimos, P'ul- yenidis I, Pulyenidis I, Mike, Tanaş. Müsabakaya mütevazin bir şekilde başlandı Kurtuluşlular uzun paslarla, Peralılar ise, kısa paslara yaptıkarı karşırklı akmlar sayesinde top iki ka. le arasında mekik dokuyordu. Dakikalar geçtikçe Peranm daha a- ğır bastığı görüldü. Bambinonun sağ- lr sollü gütleri rakip kale için her an tehlikeli oluyor, fakat Kurtuluş kale- cisinin, muvaffakryetli oyunu sayesin. de semeresiz kalıyordu. İlk devre Peranm hafif üstünlüğü altında, fakat golsüz olarak beraber - likle bitti. İKİNCİ DEVRE İkinci kısma - ilk devrede ayağına kramp giren . Kurtuluş sağ açığı çık. mamişti, on kiiş kalan hasımlarına karşı Peralılar bu devrede daha bas- kılr bir oyun tutturdular. Münferid Kurtuluş akmlarma mu - kabil uztalıklı hücumlar yapan Pera mühacimleri nihayet sağ açıktan Fili- panm sıkı bir vuruşuyla günün ilk ve son gölünü attılar, Bu gol Kurtuluşlulara bir kamçı te. siri yaptı; beraberliği temin için bü- yük bir enerji sarfetmeye başladılar, onların bu gayreti oyunu tek kale ha- linde Peara aleyhine cevirdiyse de ya. kaladıkları fırsatlardan fazla heyecar yüzünden istifade edemiyerek müsaba. kayı i-0 mağlüb bitirdiler. “Cennetin en agüzel | bir an içinde şöhretin en yüksek zirve- Meçhul bir gahsı, bilhassa kadmı kızı,, evlendi sine ulaştırmakta çok mahir olan A. maerika, bu defa da “Cennetin en güzel kızı,, lâkabını cidden hakketmiş 16 ya- gında bir genç kızı, sinema yıldızları- nn en meşhurlarını bile kıskandıracak bir göhrete kavuşturdu. Filhakika bugün gelen ecnebi gaze. W& teleri, orta derecede bir Amerikan © müzikholü olan “Cennet” te dansözlük / eden Hope Çandler adında meçhul fa. #i kat son derece güzel bir genç kızm, Öt yüz elliye yakın gazetenin sahibi ve Amerikanm adetâ matbuat kralr olan Randolf Hearst'ın oğluyla evlendiğini & haber vermektedirler. — yi Büyük bir ketumiyet içinde yapılan & izdivaç merasimini müteakip, yeni ev- £ liler hemen Avrupaya müteveccihen balayı seyahatine çıkmışlardır. | âde kurnazca hareket etmiş, | tekrar evleneceği şayiaları da Perinyan, Paristen pek de uzak olmıyan küçük bir şehirdir. İşte bu — şehirde, bir bankanın müdür müuavini olan — Ferman Dölari yatağında uyurken öldürüldü. He- nüz 389 yaşında olan bu genç, şehrin bir köşesinde, bir dul kadının malı olan ev- de oturuyordu. 22 mart sabahı bu ev sessiz ve sakindi. Ev sahibi madam Ponş kalktı ve — vakit hayli ilerlemiş olduğu hâlde — kiracısının henüz uyanmamış olmasından — hayrete başladı. pısı kapalı idi. Halbuki bu gaatte banka müdür muavininin, işinin başıma gitmesi lâzırmıdı. Madam Pons kapalı kapıyı vurdü; ce- vap alamadı; tokmağını yokladı, kapı ki- litli değildi.. Açıldı. Ev, sahibi kadın korkunç bir manzara İle karşılaştı. Fernan Dölari, yatak üze- rinde pijamasile yatıyordu. Beynine iki kurşun yemiş, çoktan ölmüştü. Orada hiç bir silâh bulunmadı. Bu işin bir cinayet olduğu şüphesizdi. Eşyaya do- kunulmamış, çekmece — karıştırılmamış, herşey yerli yerinde duruyordu. — Odada bir boğuşma olduğunu gösterecek hiçbif iz yoktu. Iki defa terk olunan delikanlı Acaba Dölari hangi karanlık maksa- dın kurbanı olmuştu? Daha cinayet gecesi, arkadaşlarile birlikte neşeli neşeli yemek yemişlerdi. Zavallı adam, kadın ve evlenme işleri yüzünden heyecanlı ve hareketli bir ömür geçirmişli. İki defa evlenmiş, iki evlen- mesi de boşanma ile neticelenmişti. Bina- enaleyh cinayet tahkikatı ile — uğraşanlar bunun bir aşk faciası olması — faraziyesi üzerinde durmuşlardır. Bütün şüpheler çok eiddi olarak madam Sügan Gorig üzerinde — toplanıyordu. Bu kadın iki sene evvel banka müdür muavi- nile evlenmişti. Boşanma davaları asliye mahkemesinde görülüyordu. Fernan Dölari ilk defa.genç hir İtalyan kızile evlenmiş, fakat çok geçmeden ay- rılmışlardır. Fernan 20 birinciteşrin 1936 da Süzan Geriş ile evlendi. Bu, — Süzanın da ikinci evlenişidir. O da, ilk defa zen- gin bir emlâk sahibile — evlenmiş, sonra Roma mahkemesi kararile ayrılmıştır. Süzan ulzun boylu, güzel bir kadındır. Hukuk tahsili yapmıştır. Perpiayan baro- sunda kayıtlı bir avukattır. Şehirde iyi bir şöhret kazanmıştır. Dölâri, şen bir delikanlıdır. Eğlenceyi sever, Kadınlarla birçok şüpheli macerala rı vardır, Eğer şehirde dolaşan dedikodu- lar doğru ise banka müdür muavini, daha çabuk ayrılmak uğruna karışının dostlüa. rından birisinin kolları arasına düşmesi için fırsatlar hazırlatmış, âdeta zorla ka- rısını aile yuvasına ihanet ettirmiştir . Bu dedikodular ister doğru olsun, ister olmasın, muhakkak olan bir şey var: Ev- lendiklerinden iki ay sonra Dölari mah. kemeye müracaat etmiş, boşanma davası açmıştır.. Halbuki karısı anne olmak üze. reydi. Dölârinin ölü olarak bulunduğu salonda araştırma yapan emniyet memurları genç müdür muavininin bir fotoğrafını parça parça edilmiş olarak buldular. Bundan başka salonda geniş bir dıvan bulunuyora du; bu dıvanın somyası açılmış, somya- | nın demirleri biribirinden uzaklaştırıla- rak bir adamın yerleşebileceği büyüklükte maş parçası somyanın demirlerine takıl. mıiştı. Dölâri ile karısı arasında para ihtilâfı da vardı. Dölâri evlenirken karısının bir kısım şervetini kendi üzerine geçirtmişti. Sonra, ayrılma sebebleri bulmakta fevka- ayrilmaya sebeb olma suçunu tamamen karısının ü- zerine atabilmişti. Bu vaziyet karşısında madam Süzan hem davayı, hem de koca. sına cihaz olarak verdiği servetini kaybe- decekti. Böyle bir vaziyete meydan ver- memek için daha talâk kararı katiyet kes. betmeden kocasını öldürmüş olması hatı- ra gelebilirdi. Diğer taraftan Dölârinin ilk karısile meydana çıkmıştı. Süzanın bu şaylalardan da habe- ri vardı. Belki de kıskançlık bu cinayete sebeb olmuştu. Itirat Zabita memurları bu iki noktayı düşüne düler. Onlara göre Süzan dıvanda sakla- narak kocasını beklemiş onu, — tamamen uyuduğuna kanaat getirince iki kurşunda | | öldürmüştür. Süzan kocasından ayrı yaşadığı günden | beri şehirden uzaklaşmış, pek yakında bulunan Elen kasahasına gitmiştir. Polisler Süzanın evinde uzun — araştır- W ma yaptılar. Fakat hiçbir şey bulamadılar, Kocamı niçin öldürdüm Onun bir kadın yüzünden benden ayrılacağını biliyordum | Güzel kadın, kocasını öldürmek İiçin, bir somyanın içerisinde saatlerce nasıl pusu kurmuş ? Dölari ailesinin oturduğu tarafın ka- | ? 'N | ğ İ Buna rağmen kadını uzun uzadıya isştiğe tak ettiler. Bu istintak tam — on bir sati sürdü, Süzan, evvelâ herşeyi inkâr yolu- na şaptı. Fakat sonradan, cinayet gecesl Perpinyana gittiğini ve kocasının dönü- şünü sokaktan gözellediğini itiraf etti: “— Kocamın bir kadın yüzünden bens den ayrılmak istediğine emin oalmak işile — yordum. Bu hususla deliller elde edebilir- — sem mahktmeden lehimde bir boşanma — kararı alacaklım. O akşam — bekledim ve — kocamın bir kadınla beraber içeriye gir- — diğini gördüm.,, Bir taraftan kadın istintak — edilirkemt; diğer taraftan da dıvanın sonuya demirle« ri arasında bulunan kumaş parçası üzerin- de araştırmalar yapıldı. Süzanın | dolabı gözden geçirildi. Tekmil elbiseleri birer birer tetkik edildi, fakat yırtık bir elbise bulunamadığı gibi, o kumaştan yapıl mış elbise de bulunmadı. Kezalik bütün 2« raştırmalara rağmen cinayete âlet olan ro- velver de meydana çıkarılamadı. Polis, bu cinayeti kadının İşlediğine ka- niydi. 23 mart gecesi Süzanı tekrar isl!ce vap ettiler, İkinci — isticvap da birincisi kadar uzun oldu. Dokuz saat sürdü. Kadın sabaha karşı yorgunluktan bitkin bir hal de itiraf etti; — Evet, ben öldürdüm! Sonra, hıçkırıklar içerisinde bütün tafsilâtile anlattı: — 21 mari pazartesi akşamı Perpinyana olontebilimle geldim. Olamabili aparlımd- nımıza yakın bir yerde bıraklım. Aparlı: manın bende olan anahtarını kocama ver- memişlim, Evine giren bir kadın gibt anah tarla kapıyı açtım, İçeriye girdim. Çakını- la dıvanın üzerindeki kumaştan bir Ç:5> mını kestim. Somya demirlerini aralıkld: dım, İçerisine girebilecek kadar bir yet açtım. Sonra karanlıkta kocamın gelişini bekledim. K Bu bekleyiş saatlerce azadı. Bu uzul saatlerin ıstırabını anlayamazsınız. Ko- cam gece onda evine döndü. Salona gir- medi. Doğru odasına geçti — çalıştı. Gect saat bire doğru uyudu. Tamamen uyuduğuna kani olunca yalak odasına girdim ve kocama ikt kurşun sık- lım, Rovelver yeğenimindir. Kocamı öldürürken hiçbir şey — düşün- medim. Kafam tamamlile durmuş, şuaruat benliğimden uzaklaşmıştı. Kocam kımıldanmadı bile.. Biran içerle sinde hayattan ölüme geçmişti. Sonra le- lüşsız evden çıkltlım. Öltomobilime bindim. Ve Elene döndüm. Katil kadın bu ifadeden sonra cinayet âleti olan rovelver! sakladığı yeri de gös- termiştir. cinayet! bir yer açılmıştı. Bir saç telle ve bir ku- | BOoKTOR Necaettin Atasagun Her gün sabahları sekiz buçuğa akşamları 17 den 20 ye kadar Lüle li tayyare apartmanları ikinci daire 17 numarada hastalarını kabul eder. Cumartesi günleri 14 den 20 ye ka dar hastalarını paras:z, Kurun, Ha ber okuyucularını dakupon — müuka- bilinde muayene eder, Telef: 23953 elbise —