28 Mart 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ayasofya müzesi 'EN İYİ Y&k_ı.nj yürt felkikleri: SLA . D ÖL N EALİ, Sultanahmet alanındaki en güzel e Berlerden biri de Ayasofya müzesidir Binanın yapılmasına Bizan&s impara ' torlarından Jüstinyanüs tarafındar milâdın 532 inci yılımda başlanmış ve 548 inci yılımda yani 18 yılda tamam: lanmıştır. Zamanının en meşhur mimarların - | dan olan Antemiyos'un yaptığı bu e- | Ber için 861 milyon lira harcanmıştır Mimar, müzenin kubbesini daire biçi- minde yaptırmış, fakat yapıldıktan on bir sene sonra bir zelzeleyle burası yı. kılmıştır. Bu sefer kübbe beyzi ola. rak vücuda getirilmiştir. Kubbede çok kıymetli mozaikler vardır. Binanın ge- nişliği 7,000 metre murabbardır. 108 b.üyük ve küçük kemeri bulı.muyoı". Ü- mfırglıığııı da 75 metredir. .. 1453 yılımda Fatih Mehmet İstan . bulu ele geçirdikten sonra burası ca- mi haline sokulmuş, bütün mozaikle- rin üstleri örtülmüştür. Camie çevril- Iı diği srrada Fatih, binaya bir minare yaplırmıştır. Sonra, Osmanlı impa - ratorlarından ikinci Beyazıt tarafın . dan bir; ikinci Selim tarafından da 981 yılında iki minare daha ilâve edi. lerek minarelerin sayısı dörde çıkarıl- mıştır. Cami avlusundaki şadırvan, o- kul ve imaret Sultan Mahmud tarafm. | dan yaptırılmıştır. Bugün burası mü- | ze haline getirilmiş ve duvarlardaki mozaikler açılmıştır. Memleketimizde meyvacılık meyva Türkiyede yetişir Meyvalarımız #i ü a) Paf * L “Türtüye, dünya Üzerindeki mmemle. ketler arasında en iyi meyva yetişti . ren bir memlekettir, Meyvalarımız bü- tün dünya meyvalarıyla rekabet ede- cek bir durumdadır. Küçük okuyucula. rımıza bugün Türkiyede yetişen mey- vaların çeşitlerini ve memlekete yap - tıklacı faydaları Aanlatacağız. İlkönce üzüm meyyasımı nlacağız. Üzüm bağ- ları, Türkiyenin (500.000) hektarlık arazisini kaplar. Muhtelif bölgelerde yılda yetişen Ü- züm (650) milyon kiloyu geçer. Böy. lelikle hektar başma (1000) kilo ka. dar düsmekfedir. En önemli Üzüm mevvezleri; İzmir, Malatva, Bursa, Burdur ve Mardindir. Son yıl'arda Ma. — İş ve aile bilgisi : .. w 08 öğüslük biçimleri Resimde gördüğü nüz türlü şekillerde vapılmış - göğüslük erdir. Bunlardan hoşunuza gideni siz “deaile bilgisi ve re- | sim - işi — dersle- “inde yapabilirsi Tüslük açık mavi Derkaldandır. Üze- inde beyaz Per - - 'raldan süsleri var- dir 2 numaralı göğüs- V'Üük; elbise biçimin:- de ve açık penbe renktedir. 'üsleri vardır. 3 numaralı göğüs- ük; beyaz krepdö indendir. Kısa kol “tdur. Penbe krep- B numara'ısöğüdük, ince — Broderi i"| 4 numaralı göğüdük; kırmızı üzerine beyaz: vurvölden, den süsleri ve fisto ları vardır. kenarları ve göğsü Üü bevaz batistten vanı'mıstır. 6 numaralı göğüslük, açık mavi krepdondan, 7 numaralı göğüslük: pembe li- nondan yapılmıştır. * tiz. | numaralı gö- | Beyaz | bütün 'nist've Rasabadada pek çolmn!ktarda çekirdeksiz üzüm. bağlari yetiştiril - miştir. En fazla kuru üzüm satarız. Yaş üzüm buna nazaran daha az satıl. maktadır. Yılda kuru olarak satılan üzüm (20 50) bin ton arasındadır. Memlekete en az oön bir milyon lira kazandırır. Kuru üzümler en ziyade Almanyaya, 'İngiltereye, Felemenge, İtalyaya ve Belçikaya gider. İnc'e Türkiyenin dışarıya sattığı meyva- ların yüzde 26 sını da incir teşkil e - der, Memleketimizin bir çok yerlerin- de sahil boylarında incir ağaçları bulu. | nur, En iyi incirler bati Anadoluda yetişir. ! Menderes ovasındaki incirler pek tatlı, kokulu ve ince kabukludur. Bun. dünya meyvala ına rekabet edecek kadar güzeldir z —'h 'dan başka; İzmir, Karaburun, Çeşme, Urla, Foça, Kasaba, Menemen, Mani- sa incirleri de çok lezzetlidir. Yılda satılan incir ortalama olarak (20-50) bin ton arasındadır. En fazla Almanyaya, İngiltereye ve | Belçikaya gider. Yılda 9 milyon lira kadar kâr getirmektedir. Fındık Türkiyede meyva satışmın - yüzde yirmisini de fındık teşkil eder, Yılda | 10.15 milyon lira kadar memlekete faydası vardır. En iyi fındık, Karade- | niz sahil bölgesinin doğu kısmında yetişir. Giresun, Ordu, Trabzon ille - rtinin fındıkları pek meşhurdur. İstan- bul limanımdan yüklenen fındık, Tri - yeste, Marsilya ve Hamburg limanları. na yollanır. En fazla kabuksuz ola . rak satılır. Amerika, İngilfere, Al - Hayat ve tahiat b'leisi n SAT M ÇA HF Sab::n nasıl yapılır ? LA G T a ve yumuşak sabunlar... Her iki cinrs sabun da yağlı maddelerin bir araya gelmesinden - yapılır. Bu yağlar, hay - vanlardan çıkarılan iç ve don yağları ile zeylinden ve Hindistancevizinden çıkarılan yağlardır. Bunların herhan- gi birinde sabun yapmak - istenildiği vakit, yağlı maddeleri ile içlerinde- bu- lunan gliserini biribirinden ayırmak için kazanlarda kaynatılır. Gliserin çı. karıldıktan sonra geri kalan yağlı a . sitlere soda ve potas mahlülleri konur ve sabun bu suretle meydana gelir. manya, İtalya başlıca müşterilerimiz- dendir. | : ' Memleketimizde bu — meyvalardan |başka meyvâlar da yetişir. Münisa, Balikesir ve Bursadan Kastamoönu ve | Boluya kadar batı kuzey Anadolusun. | da yetişen kestane içerde sarfedilir. Bir miktar da Romanya ve Suriyeye" satılır. En çok Karadeniz ve Marmara bölgesinde yetişen ceviz ağaçlarından Marangozlukta istifade edilir. Meyva-, sı da Fransa, İngiltere ve Mısıra satı- lır. Bundan başka, badem, armut, el-. ma, erik, kaysı, şeftali/ ayva,- kiraz, kavun karpuz gibi meyvalar da-çok miktarda yetiştirilir. Akdeniz iklimin- de yetişen limon, portakal,turunce gibi meyvalar da en ziyade Karadeniz &a. hilinde, Rize havalisinde, Aydın civa rında İzmirde ve Akdeniz sahi'lerinde yetişir. En çok-Dörtyoldan mahsül â- * lmır: Yalnız Dörtyölda “yüz binden fazla poörtakal ağacı vardir. * Temel'in Kamp anıları : 2 Kampta ilk gün üğretmenimiz bize denizin iyiliklerini ve fenalıklarını anlatıyor; den zden faydalanmanın yollarını bilmek lâzım O sabah, annem çamaşırıarımı, ge. reken eşya'artmı bavula ve küçük çan- taya yerleştirmişti. Yazlık elbiseleri - | mi giymiştim. Sıcak her tarafı kavu- ruyor, yakıyordu.. Babamla beraber yola çıktık. Kızıltoprak kampına gi. diyordum. ÖOtomobile bindik. Köprüye “eldik. Babam bir gişeye sokuldu. İki bilet aldı. Kocaman bir vapurun gü. vertesine çıktık. Tatlı deniz havası, insanm ciğerlerini dolduruyordu. Se - viniyordum, Çünkü bir, bir buçuk sa. at sonra arkadaşlarımın arasında ola- caktım, Vapur Haydarpaşa iskelesinde du- | runca babam: “— Buraya çıkacağız,, dedi. Haydarpaşanın geniş merdivenle - rinden şimendifer garıma girdik, tren bizi bekliyordu. Herkes * koşuyordu ;bir zil durmadan çlıyor.: trenin kalk ma vaktinin yollastıfmı haber veri. vordu. Biz fe difğer yolcu!'arla birlitte trene bindik, Trenimiz güzel kösklerin, zümrüd gibi yeşil bahçe ve bağların arasından akıp gidiyordu. Bin bir ko- kulu rüzgârı teneffüs ede ede koşu . yorduk, Haydarpaşadan ayrıldıktan yirmi dakika sonra Kizıltoprak is- tasyonuna vardık, Burada inenler, bi- nenler oldu. Kamp binası bir az uzak- taymış, tramvay, otomobil bulama. dık ama, güzel arabalar sıralanmış, yoleu bekliyordu. Bunlardan birisine bindik, babam: ' ci £ z 1 #0 Çocuk kampına” dedi. Arabacı kamçısmı şaklatarak arabayi koşturmağa başladı. — : Okuiun bahçesinde bir . . alay çocuk, . kovalamaç oynuyor, koşuyor, eğleniyor- | dardı. Bazı çocuklar, henüz yeni gelmiş-. - ler, anneleri, babaları ile bir. .kenarda “konuşuyorlar. 'Toplanma zili Çaldı. Yeni gelenler, an- nelerinden, babalarından ayrıldılar. Ben — de babamı uğurladım. Çocukların topları dıkları yere doğru koştum. Hep beraber sıra olduk. Bir öğtetmen bizi okulun bü- yük bir sınıfına götürdü. Orada bütün arkadaşlar biribirimizle tanıştık. Öğret- men kamp hayatını anlattı. Nasıl hayat geçirdiğimizi, hergün neler yapacağımı- zı, kahvaltı, eğlence, yemek, uyku, ban- yo zamanlarımı söyledi. Kampta hepimi- zin dikkat etmesi, yapması ve yapma- ması gereken şeyleri anlattı. Sonra hep beraber sınıftan -Çıktık. Öğretmenimizle birlikte kampmn civarında. gezdik, dolaş- (Devamı var) , lı

Bu sayıdan diğer sayfalar: