üzamlıların Süyük zabıta romanı Mezarlığı Nakleden : Vâ - Nü Hi n Yet Hanrma, kendisini takip kş:üni isaret etti ve kenardan Iî-j'rdın yürüyerek, odadan içeri (et Kolunu uzattı. kıîı:k“ğh düğmesine eli ilişti ve Nn acıdı. Telâşla eğildi. Etra- ktı. Odada kimse yoldlu. h, ortada, büyük bir ihti. nde, kul- li örtüler var- yanına gelmişti. — Örtüleri? — Onları da görmedim... i Rıfat, iki parma- örtüyü kenara çekti. <, battaniye gib bir şey- | t hanım, tekrar etti: fayatımda ben bun — Hayır, şimdi sormayınız.. Bu | Şarm konuşalım... p tdivanlerden biri iniyordu. tfat, Dirayet hanıma, susma- İşaret etti. İhtiyar kar- “Mfiyesinin kelağına, yav © < İnen İsmet! dedi. :liı hafiyesi, yavaşça: %S':z misafirlerinizin yanma h ! Ben de olduğum yere gi- m! bi"nl hanım, salona girdi. ha bay, Murad beye mahud | 1935 Matbuat İS e y ı*'::ı. Z Bil-| 6U Ğ “ANAGİ cinayet vakasımı anlatıyordu: A. rabacısının acam Sadiyi nasıl öl- | dürdüğünü hikâye ediyordu. Kadım, şu sözleri işitti: — Bu iş sizin başınıza pek müt-| hiş çoraplar örebilirdi. Gene ya-| kayı ucuz kurtarmışsınız. Nüsret, Kadriyenin yanına ©- te | turmuştu. İsmet de, yanlarında a- yakta duruyordu. Adnan bey Mu- rad beye diyordu ki: t... Şayet katil cinayeti- | ni itiraf etmemiş olsaydı, dava, hâlâ sürecekti. ek cinayet, altı ay evvel — Tahminen... — Demek ki cani, edinden bir kaç metre maktelün ilerde Nuh, başını çevirerek: — İnsanım bu kadar sükünetle hareket edebilmesi için bambaş- ka bir tabiatte yaratılmış olması ». dedi, Şayet bir adam- da kati stidadı olursa... | Lâtif, Nuha seslendi. — Pek dalgınsınız, azizim... O- yunu ters oynuyorsunuz... Nuh, itizar etti. Murat bey, devamla: | — — Buna rağmen, pek çok müc-' | rimler, öldürdükleri adamın yanı- lirler. r Bu sözleri söylediği sırada, ye- rinden kalktı. Dirayet hanıma | doğru dönerek: — Affedersiniz efendim... Dr- şarı çıkacağım... Galiba, otomobi- limin lâmbalarını y akmağı unut- ı tum. Karanlıkta Bıriîı—g'.y'. sebe-|olup 20 — Y — 1935 Pazar günü | biyet vermesi muhtemeldir. Hızla yolu dönen bir otomobil, gecidi boş sanarak ona çarpabilir. Gi- dib şuna bakayım. Dirayet hanım, saate baktı. On bire beş vardı. Sonra, davetlisi çı- 'tar çıkmaz, endişe içinde, Nuha , döndü: — Aman oğlum... Murat beyir yanımda bulunursan, onu kapıya HrahBilda Baki TalsE 'üzden ah | kadar teşyi edersen hiç fena ol- maz! Zira, adamcağız bahceyi bil miyor. Gece de çok karanlık... (Devamı var) lman ıktı S R alâkadarların . siyle faiz ve masarife İSTANBUL : — 18 Frandızca ders. 14.30 Plâk, orkesten. 19.30 Dünya haberleri, 10.40 Tasamruf ve yer- li mallar haftası, konferans, 20 Üniversite na- marna zonferans. 2090 Plâk, neş'eli musiki. 2115 Anadolu ajanaı, borsalar, 21.30 Türkçe #özlü daze havaları, Bayan Bedriye -Rasim, radyo caz vertango orkestrası. 8283 Ehz, BÜKREŞ, $4 m. 13 - 15 (Gündüz neşriyatı.) — 18 Sözler, 18,15 Sarvna kusrteti, 1845 radyo orkestrası, 19.20 Piyano fantezileri, 20 Üniversite, 20.20 Plâk, 2045 mferans, 21,06 Solist konseri, gtin eserlerinden piyano ile). 2145 Kon- arkıdar, 22.20 Viyana achram - 250 Habarler, 2205 Kahve - kane koriseci. 827 Khr. VARŞOVA, 1848 m. 18 Piyano — keman konseri, 1825 Süzler, 18.35 Satan rmusikisi (plâk), — sözler, 10.15 N Popil- âsik Leh ait musiki), Sözler . . 55 Dans müusikişi. 33 Klız. BUDAPEŞTE, 530 m | yahat rahat uykusunu uyumuş?... | ( 30 Farkas çingene orkestrası. 592 Klz. VİYANA 507 m. afif mhsiki, sözler, 1040 Dera, 20.05 26 Cosifan tutte latmli Mozartın radan bildirilecek, 23,30 Hol- zer radyo örkestrası, 24,50 Dans plâkları. İstanbul İkinci tera memurlu - ğundan ; Haczen paraya — çevrilmesine karar verilen ve tamamına yemin” li ehli vukuf tarafından yüz yet - miş sekiz bin sekz yüz 21 lira kıymet takdir olunan Kasımpaşa- da Gazi Hasan Paşa mahallesinin Deoğirmen sokağında ceki 6, 94 yeni 8, 81 Nolarla mürakkam maa müştemilât ve teferrüat Un fabr'kası açık arttırmaya konmuş saat on dörtten on altıya kadar dairede açık arttırma suretiyle sa- | tılacaktır. Arttırma bedeli mezkür gayri menkule takdir edilen lny-' | metin yüzde yetmiş beşi ve kay * | dında yazılı ipotekli alacaklıla - çın miktarı alacağına kâfi geldiği surette müşterisi üstlünde bırakı - | lacaktır. Aksi halde son artıranın | 2 — 1935 Pazartesi günü saat on dörtten on altıya kadar yine dai * remizde yapılacak olan ikinci a - & | Çık arttırmasında arttırma bede - li takdir olunan kıymetin yüzde yetm!'ş beşini bulmadığı ve üstün” de mevcut ipotekli alacaklılarma alacağına kifayet etmediği tak - dirde satış (2280) No.lı kanun ah- kâmına tevfikan geri bırakılacak" tır. Arttırmaya girmek istiyenle - | vin takdir olunan kıymetin yüzde /| yedi buçuğu nisbetinde pey akçe- sini veya m'İli bir bankanın temi” nat mektubunu vermeleri lâzım - * dır. Hakları tapu kaydında yazılı | olan ipotekli alacaklılarla —diğer ve irtifak hakkı sahipler'nin bu haklarını ve husu- dair olan H| iddialarını ilân tarih'nden itiba * | içindekiler | R ls ş ; , İhııs de neler olacak? - Yarınki harb - Eski ve yeni gazetecilik h Sadi buhran ne zamana kadar sürecek? din Daver, Ahmed Hidayet, Ercümend Ekret, Müharrem Feyzi, Refik Ahmed .—::ı yarılar. N!Km*ü'. sıhhat, ev, ilim, dünya, spor, sanat bahisleri, ameli bilgileri, faideli malümat, hatımlara el işleri ve saire ve sa- emmel bir takyim ve muhtrrya Her kitapçıda bulunur. | ren yirmi gün iç'nde dairemize | |bildirmeleri iktiza eder. Daha çok /| malümat almak ist'yenlerin 22 — ! 12 — 1934 Cumu!e_ıi gününden | ; itibaren dairemizde asılı bulun -: durulacak olan arttırma şartna - | H| mesile 933/391 No. İr dosyasında mevcut ve mezkür gayri menku - | lün evsaf, mesaha ve sairesini | gösterir vaz'ı yed ve takdiri kıy - met raporunu görüp anlıyabile * | cekleri ilân olunur. (3612) ( Her parçası ayrı bir heyecanla okunacak macera, kıskançlık, kuvvet, aşk ve seyabat tomanı ASLANLI HÜKÜMDAR |SÜLEYMANIN OĞLU Tefrika No.115 Muradın ayrılacağını öğrenen Pigmeler etrafında çember olmuş- lar, vadettiği boncukları istiyor- lardı. Murad, çantasından çıkardığı boncuklardan hepsine ayrı ayrı, vadettiği kadar verdi. Sonra ge- ri kalanları da göstererek: — Benimle beraber geleceklere de bunları taksim edeceğim, dedi. Cüceler, bu büyük hazinenin, kabul etmemeleri yüzünden elle- rinden kaçacağını anlayınca, hep- si birden: — Biz de geleceğiz diye bağrış-! tılar. Ziga bile, kabul edenler arasın- raydı. Boncuklara bir an evvel kavu- şabilmek için Monitoluyu, ağaç- tan yaptıkları kollu bir sandalya' ile taşımayı bile göze almışlardı. gae aa ASLANLI HÜKÜMDAR KİMDİR ? Merzuka aslanlı adamın dizle- rine başını koymuş ve gözlerini kapamıştı. Sakin, yavaş bir sesle konuşuyordu. Aslanlı adam iri el-' lerinin kuvvetli parmaklarını bir! tarak gibi Merzukanm saçları ı-l rasında dolaştırıyordu. Ikisinin halinden, ikisinin du- ruşundan da memnun ve birbirle- rine yakın bulunmaktan doğan bir zevk içinde oldukları anlaşılı- yordu. Merzuka, dolgun ve kırmızı du-|| dakları arasından fısıldıyor, as.| lanlı hükümdar dinliyordu. . . « Bu satırları okuyan okuyucula- rımız, bu büyük hikâyeyi yazan yazıcının belki de mevzuu şaşırdı- gına hükmedeceklerdir. | Merzukanın ayrılıb Abdullah ve Ayşeyle gittiğini hatırlıyacak- lar, ne zaman ve nasıl döndü, di- ye kafalarında bir sual kıvrıla- caktır. “Fakat Merzukanım aslanlı hü- kümdarla ne konuştuğuna kulak | kabartanlar bunun nasıl olduğu- | nu kolayca anlıyabilirler... * * * Merztika: — Tekrar yanına geleli on gü- nü geçiyor, dedi. Seni sıkmıyorum ya? | — Hayır.. Bilâkis.. Şimdi eski- sinden çok daha rahatım... | — Aslanı yanıma sen gönder. dindi, değil mi? — Hayır.. Ben göndermedim. Kendisi gitmiş.. Merzuka, aslanlı hükümdarın bu sözü üzerine gözünü açtı ve başımı biraz daha geriye atarak ©- nun yüzünü görmeye çalıştı: | — Niçin ben göndermedim, di-| Senenin en büöyük filmi önümüzdeki Çarşamba Melek ’İ?.'ıı' £ İ ğYaıın: ğ i Riza i Şekip İ yorsun.. — Hakikati bu da, onun için.. — O halde senin arzun hilâfına dönmüş oluyorum. Canınt sıkıyo- rum, demektir. — Canımı sıkmıyorsun ve ar- | zum hilâfma gelmiş de değilsin! — O halde? — Senin burada bulunmandan zevk duyduğumu söylemek istiyo- rum, — Aslanı sen göndermedinse, nasıl geldi? —— Buradan ayrıldığın zaman çok üzüntülüydüm. Siz gittikten sonra şöyle bir ağaca uzanıb yat- tım, Düşünüyordum. Bu dalgın halim teessürümden geliyordu. Bora bunu anlamış olacaktı ki se- nin peşinden gelmiş ve seni geri çevirmiş.. Nasıl geldi? Ne yaptı? Bunu bana anlatmaz mısın? — Bir saatten çok daha fazla bit yol almıştık. Bir ara arkamız- dan Boranın koşub geldiğini gör- dük. Önümüze geçti ve filin yol alınasma mani olmağa çalıştı. (Devamrı var) Istanbul Halkına Müjde! Bugün M i ı ıîıin:uııdı Sabırsız' ıkla beklenilen sene- nin en muarzam, bhissi ve milb- yonlarca liraya mal o'muş ve 100 binlerce asker, sayısız top. tifek ile Alman, İngiliz, Ame- rikan artistlerinin iştirakile ya- pölmiş misilsiz bir film olan 1-Ben Bir Casustum 1-Kara Çaylak Hava korsanlığını gösteren sergüzeşt filmi. ALKAZAR sinemasında Gösterilmekte olan dünyanın Bnci harikası olan King Kong Son iki gününden istifade ediniz. sinemasında Çardas Fürstin Perşembe matinelerden itibpren İPEK ve MELEK sinemalarında birden SiLVA VERESKU rolönde MARTHA EGGERTH Çarşamba gecesi MELEK'de veriletek olan sinema müsameresi için bitetler satılmaktadır. ÇARDAS FÜRSTİN filmi çarşamba akşamı Istanbul radyosu tarafından neşredilecektir