ATKIN. KU HARKLN D? L Sene 5 — No. 1572 İdare işleri talefona: Haa n saniğe Yaz işlüri telefona 20203 — PAZARTESİ — 17 BİRİNCİ KÂNUN 1934 20203 Fiatı 5 kuruş Hariciye Bakanı Ankara İle Bir TelefonMuhaveresi Yapdı Konuşmalar Bugün Biterse Bay Tevfik Rüşdü Aras Akşam İtalya Galata Köprüjünü[ı_Esrarı ! Köprü Altında 50 Yıldan- beri Yaşıyan İnsanlar Var Bu Garib Adamlar Büyük Zorluklarla, Fakat Emek Ve Namusiarile Yaşıyorlar, Vapurile Dönecekdir Muhabirimiz bu sabah Atina'dan bize aşağıya koyduiumuz haberleri te- | tefonla bildirdi: Bay Tevfik Rüştü Cumartesi Rönü akşam tekrar Başbakanın ÖWine gitmişli. Hariciye Bakanı M. Maksimos ta — daha evvel Oraya gelmişti, kendisini bekli- Wordu. Üç devlet adamı sabahle- ılu konuştukları İşlerden geriye alanları gözden geçirdiler. Ko- Muşmaları uzun müddet — sürdü, Ü_ly Tevfik Rüştü bu konuşma- | dan gonra telefonla — Ankarada Başbakan General İsmet Inönünü buldu. Konuştuğu İşler hakkında malümat arzetti. » Tevfik Rüştü —Aras ile M. ( Dorumu 9 unnu yüzde ) —— — eai e Bu Yıl Portakallarımızı | İstiyen İstiyene ! Yurd içindeki portakal mınta- kalarımızdan buraya gelen haber- lere göre, bu yıl portakallarımızın ÜYi satılacağı kuvvetle umulüyor. rtyoldan bildirildiğine göre bu Ayın on beşinde oradan İstanbula | lkan postadamn somnra bu yıl Dörtyolda, — portakalın pek ax $lması dolayısile, yatak yöni son Herece dayanıklı malın ancak 75 -80 bin paket kaldığı söylen- Mektedir. Her paket ikl sandık- , her sandıkda büyüklüğüne 60 dan yüz elli portakala kadar Mal bulunur, Mersinde yeni açılan Türk gubesi — portakallarımızın Salışile yakından uğraşısakdadır. Bunların dış pazarlara iyi fiatlar- satılabilmesi için Ankara mer- kezlerile sıkı muhabere yapılmak- dadır, İyi haber alan bir yerden duy- (Devamı 3 üncü yüzde ) Börtyolda Bir portakal bahçesinde | ya arasında yıllardanberi M. Çaldaris ve M. Maksimos — | —a — M Fakat Fransa Bunun İçin Kat'i Şartlar Ortaya Atdı Ğ İrfan Hayatında 35 Yıl! Istanbul Ma- arif — Müdürü Bay Haydarın asli bir maaşı sekiz binden 9 bin kuruşa çıkarılmıIştır. Bay Haydat Maarif haya- tında 35 se | neden — fazla hizmet etmiş- tir. Sekiz sene- dir Istanbulda Maarif müdür- lüğü yapmak Bay Haydar tadır. Daha evvel Bursa Maarif müdürlüğünde, Istanbul erkek lise- si, mülga Maarif nezareti Orta ted- risat şubesi müdürlüklerinde bu- lunmuştur. aa DŞ * ”T Namuslarlle yaşıyan kimsesizleri de barındıran Galata köprüsü Şüpbesiz hayrotte kalacaksı- nız. Belki hergün üUzerinden gelip geçtiğimiz, İskelelerinden vapur- lara bindiğimiz Galata köprüsü- nün meğer ne mühlm esrarı vars mış! Ötedenberi çok sefalete düş- - Yakında Romada başbaşa verecek olan M. Laval, Frantanın Roma elçisi Kont dö Şambrön ve M, Müsolini ( Altta Romada Vikter Emanuel âbidesi ) Paris, 17 ( Birinci kânım ) — | Hariciye Bakanı M. Piyer Laval' a İtalyaya yapacağı seyahat gü- nünün yaklaşması, bütün dikkati bu meselenin Üzerine çekmiştir. | Jatenilen kerşeyi, Fransa ile İtal- erin- de uyuşulamamış nekadar mecele varsa, hepsinin birden hallidir ve bunun için de yarı resmi müza- koere ile zeminin temizlenmesi, Fransa Hariciye Nazırı Romaya | | vardığı zaman ortada uyuşula- | mıyacak bir mesele kalmamasıdır. | Fransızların görlüşlerine göre : Fransa ile Italya —arasında ihtilâflı hiçbir meselenin kalma- masi her şeyden evvel Ayrupa İşleri hakkında uyuşulmasına bağ- | A Devamı B inci yürde ) . ves Öugun Evinde Bir Facia! Yüzden Fazla Kadının Eğlendiği Bir Evin Tavanı Birdenbire Çökdü Mudanya ( Husust) — Kaza: mıza bağlı Tirilye nahiyesinde bir | düğün eğlentisi çok acıklı bir | surette neticelenmiştir. Yüzü mütecaviz kadinın di- | günde eğlenti İçin toplandıkları evin döşemesi çökmüş ve bun- lardan sekiz kadın ağırca yara» lanarak Bursa hastanesine gön- müş insanların köprü altında celediklerini işitir dururuz. Fakat nihayet bir gece, iki gece geçire- bileceğini zahnettiğimiz köprü ah tında 40-50 senedenberi yaşayan ( Devgini 11 x0i yüzde ) Öz Türkcer DenenmişDeneme- ninSonulldemliktir! Bir Yunan Generalı söylüyor: “— Anadolu kıyılarını zorla almıya kalkışmak, yanlıştır. Biz, o kıyılara, Türkiyenln eli kolu bağlı iken çık- mıştık. Sonumuzun ne olduğunu her- kes biliyor .. Generala bunları — yazdıran — biz değiliz. Yunanlı komşularımız, Türk varlığının ne sağlam temellere day n- dığını, çok acı deneyişlerle - öğrendi- ler, Bir deneyiş, bin öğütten yağdir. Ege ve Akdeniz kıyılarımızda - gözü olanlar vı bu temiz elin yazdık- larını, içlerine sindire sindire okuma- hdırlar. Sonunda; ellerini dizlerine vurubı — Biz ne yapmışız! demek boştur. Gerçek, Yuzanlıların Anadoluya çıkmaları, bizim için, çok kötü gün- ler de olmuştu. Ne ordu — vardı, ne donanma... — Ne tüfek — kalmıştı, ne süngü.. İstanbulda, satılmış bir padi- şah, Anadoluda yer yer kargaşalıklar çıkarmağa yeltenen bir takım, bozun- tular... Yunan, İzmirde, İtalyan Antal- yada, Fransız Mersinde, İngiliz Anka- rada.. Yurd, baştan başa çiğnenmiş, çiğnenmeyen — topraklarda da ayakta durabilecek tek kişi yok. İşte bu dört yamı dağılıp içinden çöken Osmanlı ülkesinde bile Türk« ler, derlenip toparlanmasını - bildiler. kendilerine baş seçtikleri Ata Türkün bayrağı altında, yer yüzündekilere parmak isırlacak öyle işler gördüler ki, bugün bile düşündükçe insanın inanamayacağı gellr. En kara günümüzde, dört yandan yardım görenlerin başaramadığı bir savaşı, bugün on sekiz milyonu bulan Türklüğe —karşı yeniden denemek uzağı gören ve yerinde düşünenlerin işi olmasa gerekl.. Arabların bir atalar sözü vardır; “Denenmişi denemeğe kalkışanın sonu ildemlik (pişmanlık) tırl,, — **