17 Aralık 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

| 17 Birhcirklnu Ö ae GSN A—aam ae W'er SON POSTA Ingilizlerin Arablar Üz E inci kısım Her hakkı mahfuzdur. İTYİHAD » TERAKKİ Nasıl Doğdu?.. No. 141 17 * 12- 984 Nasıl Yaşadı?.. Nasıl Öldü? b Ziya Sakir < — erinde Yapdığı Tahrikâtın Kısmen Önüne Geçilmişdi.. Bütün bunların esbab ve müvellidi İse, yabancılar değil,Emaret maka- Mına göz dikenlerdi. Bu dedika- duya âlet olan Osmanlı hüküme- ti memurları ise, gafil birer vası- tadan ibaretti... Aradan çok geç- meden, Suryedeki feci hâdiseler zuhura gelmişti. Mevki ve makamı itibarile Arablar üzerinde bir ( velâyet ve vesayet) idd'a eden Şerif Hüseyin, oğlu Faysal Beyi Cemal Paşaya göndermiş, mahkümların affını ' İstirham etmişti. Fakat.. Suriye hâdisatımı —naklettiğimiz zaman - bizzat Cemal Paşanın ifadatına atfen - arzettiğimiz veçhile, mah- kümların affhı şu tarafa dursun; mesele Cemal Paşanın bu İstir- hamı huşunetle reddi ve acı bir tehdidi ile neticelenmişti. İşte bu hareket, - ( Ittihad ve Terakki hükümeti ) nin bir türlü emniyet Ve itimad telkin edemediği Şerif Hüseyin Paşayı, artık en müessif Çarelere başvurmıya mecbur et- mişti. ( Tan ) gazetesinin neşriyatına İstinad eden Cemal Paşa, Şerif Hüseyinin Ingilizlerle müzakerata girişmesini âliye divanıharbi ahkâ- mının İnfazından evveline | yani, 1951 senesi Temmuz iptidasından 1916 Kânunusani nihayeti tarih- lerine) atfediyor. Halbuki, emaret makamına geldiği zamandanberi mevkiinden emin olamıyan Şerif Hüseyinin; yakalanan evrak ile oğlu Faysal Beyi Istanbula gön- dererek aleyhindeki ifsadatı red- detmeye çalışması, hükümet ve cemiyet kerkânından bu babta teminat almasına rağmen yine bu — tezvirattan — kurtulamaması nazarı dikkate alınırsa, bu tarihe İnanmamak — İcab eder. Çünkü Şerif Hüseyinin Ingilizlerle müza- kerata girişmesi, — 1915 senesi temmuzu iptidalarında başlamış olsaydı, Osmanlı hükümetinden o tarihte alâkasını kesmesi İçin ze- min ve zaman pek müsaid İdi, Unutmamalıdır ki, (330) temmuz ayında (Hedâ)da ureban ve ahali tarafından vukua gelen müsellâh İsyan, çarçabuk — sulhan tesviye edilivermiş.. Hükümet kuvvetleri- nin o esnada pek zayıf olmasına rağmen Mekke, Medine, Tâif gibi Şerifin nüfuz mıntakalarına sirayet etmemişti. ( Birinci Kanal seferi ) yapıldığı zaman ise, koca Hicaz vilâyetindeki asker kuvveti, ancak (üç piyade taburu )adan ibaretti, Buna rağmen yine — bu hava'ide Bükünet muhafaza edilmekte idi. Hatta, Hicaz vali ve kumandan- lığına tayin edilmiş olan Galib Paşanın (30 Mayıs. 331 de) bir alay piyade ve iki cebel batarya- sile (Mekke)ye gelmesi, ve vaziyeti büyük bir dirayet ve kiyaselle İdare etmesi, hem Şerif Hüseyini tatmin etmiş, hem de İngilizlerin Arablara karşi el altından vuku- bulan — tahrikâtınıın — bir haylı Önüne — geçmişti. — Hattâ, ( 9 haziranda ) Ingiliz -tayyarelerinin (Cidde) ye beyannameler atması, denizden de nümayişler *yapılması, arablar Üzerinde hiç bir tesir hasıl etmemişti. Ancak, İngilizlçrin bütün ( Bahriahmer) Osmanlı sa- Suret 1500 — İbnirreşide 25 Ey'ül 330 7000 » n 19 Teşrinisani 330 3000 a ” 10000 » — » £B Şubat 330 22 Teşrinisani 330 on Üç bin lira meyanındadır. 500 — İbnirreşitin vekili umumisi Reşit paşaya B Ağustos 331 8500 4 6000 H v Haile İbn'rreşide 27 Eyül 331 17 Ağustos 331 500 — İbnirreşidin veki'i Reşit paşzya 8 Teşrinievvel 331 25000 İbnirreşi'e 8 Kânunuevyel! 331 elli bin Era meyanındadır. 600 — İbnirreşi'in vekili Reşt paşaya 1 Mart 332 4000 20000 İbnirreşide 25 Mart 332 İbnirreşid için Şamda bulunan vekili Reşit paşaya 17 Temmuz 332 300 — İbmirreşidin vekili Reşit paşa için Üsküdarda Seyid Resul efendiye 27 Eylâl 332 20000 — İbnirreş't için 17 Mayıs 832 30000 — İbnirreşit için 30 Teşrinisani 832 1170 İbnirreşit için mahdumları ile adamları ve Reşit paşanın mahdum ve kerimeleri 23 Kânunuevvel 332 1512 lira meyanındadır. 8190 İbnirreşidin mahdumları ile adamlarının ve Reşit paşanın mahdum va kerimelerin'n Mart 332 ilâ Eylül yedi aylık muhassasatı mecmuu altı aylığı Şamda Reşit paşa mamına bir aylık burada müşarünileyhe, ( Bu senet kılişeye alınamadığı için harfle dizilmiştir. ) hillerinde abluka ilân etmeleri ve halk üzerinde tesir yapacak gizli propagandalara girişmeleri neti- cesindedir ki vaziyet başka bir şekle girmişti. Halk birdenbire ayaklanmış, silâh'anmış, (Mekke) sokaklarında ictimalar yaparak istiklâlden ve İngiliz himayesine ilticadan bahse başlamış'ardı. Meselenin nezaketi anlaşılmış; hükümetin başına bir gaile çıkar- mamak için sükünetle davranıl- mış.. Ayni zamanda Şerif Hüse- yinin de aha iye hitaben vesayada bulunması üzerine, bu mesele de kapamnmıştı. Bundan gSsonra ise Hicaz havalisi, tam bir sene, derin bir sükün devresi yaşamıştı. ( Arkas: var ) Hariciye Bakanı Ankara İle Bir Telefon Muhaveresi Yapdı ( Baştarafı 1-inci yüzde ) Maksimos bugün öğleden sonra tekrar buluşub müzakerenin son kısımlarını da bilireceklerdi. Fa- kat Tevfik Rüştü Arzsın Anka- radan beklediği malümat öğleye kadar gelmediği için müzakerenin son kısmına başlanması yarına bırakıldı. Atina mülâkatında elde edilen neticeler hakkında neşre- dilecek tebliğ, — bu mülâkattan sonra verilecektir. Atina gazetelerinin yazdıkla- rına göre: Bu dakikaya kadar muhtelif meselelerin — gözden geçirilmesi İle iktifa edilmiş, bu meseleler üzerinde yekdiğerine uygun ka- rarlar verilmesi son müzakere celsesine bırakılmışlır. Bu müzakere edilen —mese- lelerin ne olduklarına gelince; Başvekil M. Çaldaris bu sabah gazetec'lere şunları söyledi; — "“Tevfik Rüştü Aras Millet- ler cemiyetinde cereyan eden müzakereler ile Balkan Hariciye Nazırları arsında Cenevrede ya- pılan müzakereler hakkında bizi tenvir etti, bu fırsattan istifade edilerek, sadece Türkiya ile Yır nanistana dokunan işlerde ko- nuşuldu, ve tam samimi bir hava içinde fikirler teati edildi. Fakat bu müzakere dahâ — devam edecektir..,, Şimdi çıkan akşam gazetele- rinin yazdıklarına göre: — Başvekilin bahsettiği bu müzakereler eğer bugün ikindiye kadar bilerse Tevfik Rüşdü Arag Italyan vapurile Istanbula döne- cektir. Türk Sefarethanesinde muh- teşem bir ziyafet verilmiştir. Bu ziyafette Başvekil ile M. Maksi- mos ta hazır bulunmuşlardır. A. V, —E—ERMM İA —e % Eper sini &mywsmrz, bedenen ve ruhen yorgunsanız ve bundan dölayı dam verimle çalışamı- yorsanız; işlerinizin iyi gitmesini nasıl isteyebilirsiniz | Unutmayınızki birkaç gecelik uykusuzluk sizi bu hale sokabilir. Bromural -Knoll» sinirleri yalıştırır, uykuyu getirir, zararsız, lesiri höş ve emniyetli bir 11âç olup sinirlerinizin sükünunu çok kısa bir zamanda iade ve bu sayede sizi (© yeniden dinçleştirecek olan tıykunuzu temin eder, 10 ve 20 komprimeyti havi tüf- lerde eczanelerde reçete ile satilir. Knoll A-OC, kimyevi maddeler fabrikaları, Lüdwiğshafen $/Rhin, "i W Dolandırıldıkları söylenen muhacirlerden bir grub Gümrük muhafaza teşkilâtı mübim bir kaçakçılık meydana çıkarmıştır. Bulgaristandan iltica eden muhacirler vasıtasile mem- lekete epi zamandanberi kaçak şeker getirten bu şebekenin şeh- rimizdeki — elebaşıları tamamile yakalanmıştır. Iddlalara göre. hâdisenin esası şudur: Bulgaristandan memleketi- mize muhacir kafileleri gelmeğe başladığı sırada bir Bulgar ticaret mülessesesi, bu vaziyetten İstifade etmeğe kalkışmış ve bir şebeke kurarak çalışmağa başlamıştır. Muhacirlerle Türkiyeye şeker gön- dermek işinde Istanbuldaki vazil- yeti idare etmek üzere burada da Selâhaddin Rufat, Burhan ve Galib iİsimlerinde üç kişiden mü- teşekkil ikinci bir şebeke teşkil edilmiştir. Üç senedir çalışan bu şebekenin, Bulgaristandaki Türk- leri muhacerete teşvik ettiği ve gelenlerin paralarile şeker alarak getirttiği anlaşılmıştır. Muhafaza teşkilâtı, ilk parti olarak getirilen şekerlerin (320) bin kilo olduğunu tesbit etmiştir. Yekün olarak da yarım milyon kiloya vardığı — anlaşılmaktadır. Bunlar. vergi cezalarile mühim bir yekün tutmaktadır. Tahkikatr devam edilmektedir. HebR Soyadları Bugün De Soyadı Alanların Bir Listesini Yazıyoruz —. İçbakanlığının “köylerimiz,, adlı bi- tiğinde soyadı olabilecekleri Atalay | seçinektedir. Bugün de aşağıdakileri Oyazıyoruz: Kertmen, kılmamas, kınık, kırgıl, kırkıl, — kizilean, kıiziılçın, — kızılkaya, kızı.koca, koçak, ikoçı, — koçıbaba, koçkazı, koçman, koçu, kaçur, kodas, kokcığaz, kola, kolağu, kolpar, koltan, koman, konaç, kondoz. kondupen, kongul, korkmaz, korkut, — koşaca, koşmat, kotancı, kotumar, — kozan, köbsen, kökez, kökyar, köremen, ku- cak, kula, kuleguz, kultak, kumasar, kumru, kumduzlu, kura, kurcan, kurtdoğmuş, kurum, kuşteğan, kut- luca, kuzgun, küez, kündüz, kürnün, laçin, mağol, malgaç, mamak, maman, manay, Menteş, minteş, moran, mor- gul, mortgan, mortogan, mosun, mu- gan, murtoğan, narman, norçil, norgaz, oluz; oğsar, oğurlu, ohtamış, okam, okşit, o'gar, oltan, olukman, omaç, onaç, öonen, Oopsar, orman, otar, otay, otman, ozan, ozgur, ozmuş, Ödemiş, | ökdem, ökmen, ölmez, önkür, örcün, Örçen, Örek, Örs, özbek, Özen, salos, saltın, saltık, salucı, salur, — salut, samal, samaz, samut, sancar, sapmaz, Bzratlı, sargın, sarlca, Barız, sarucan, satı, satılınış, savzş, savcun, savrım, s: vrum, Bavur, Sayaca, sayır, sekitmen, sekmen, selcin, sencer, sevim. sevl- nebek, sigan, sincik, sindel... Öz Türkçe Ad Alanlar Gemlik mazrif memuru bay Cemil Güzen Erdil, muallim bayan Nerime Tankız Özbey, bzyan Heyâli Hatay Oruc, baysn Regibe Türköz Oruc, bay Nuredcin Yalçın Soyoğul öz 'Türkçe adlarınını almışlardır. * p Hilâliahmer salış bürosu müdürü Haydar Ali Kermen'i soyadı olarak geçmiştir. Özdemir Soy Adı Ve Bir Rica Fatih jenderma Lölük kumandanı yüzbaşı bey H. Özdemir bize gön- derdiği bir mektupta, — ötedenberi kendi soy adının Özdemir olduğunu ve şimdiki halde bu soy adının aile ve efradınca kollanılacağını, fakat Gereğe Bandık emini bay İdrisin de bu soy adını aldığ ni bilcirmekte ve ortedaki yanlış'ığın ve ikiliğin düzel!. tilmesini kanuni bir z ruret görerek bay İdristen bir taşka soyadı arama- gını rica etmektedir. Afyonda Soyadı Öz Türkçe | İsim Alanlar Afyon, ( Hususi ) — Afyon valisi Evran ismini ve Dilek soyadını âlmiş- tır. Belediye reisi Bay A. Saim Tir- yaki, C. H. F. reisi Bay Safter Taş- p'nar, Duyum gezetesi sahibi Bay Â. Mahir Erkmen, soyadlarını, lise aku- tucularından Bay Sabahaddin Öz, Bay Zeki Ergun, Bay Edib Âli Tokpinar, Bay Nimet Turgun öz Türkçe isim- lerini almığlardır. ııııı a ( Toplantı, Davetler — ) D Grubunun 4 üncü Sergisi Genç ressamların kurmuş — o'duğu D grubu bu ayın yirmi beşinde İstik- lâl caddesinde Saray sineması kargşı- sında hususi bir salonda 4 üncü ser- gisini açacaktır. Bu sefer sergide Elif Naci, Abidin Dino, Bedri Rahmi, Nurullah Cemal, Turgud ve heykeltraz: Zühdünün yeni eserleri teşhir edile- cektir. Çocuk Esirgeme Kuru- munun Balosu İstanbul çocuk esirgeme kurumu bu yıl kışlık maskeli balosunu 21 Şubat 935 Perşembe akşımı Maksim salonlarında verecektir. Balo hazır- lıklarına şimdiden başlanmıştır. Halkevi Kursları Halkevi temsil şubesine faal aza kaydine başlanmıştır. B'rinci tiyatro kursuna orta tahsilini bitirmiş bayan ve baylar alnacaktır. Bundan başka güzel san'atlar subesinin tez'ni ko'un- da da bayanlar için tezyini resim dere- leri verilecektir. İki kurs da parasmız- dır. İsteyenler hergün saat 16 dan 22 ye kadar Gülhane parkı alayköş- künde içiş'eri çevizenine miülracaat edebilirler. —— TAKV İM:5— GCün PAZARTESİ — Kasım 31 17 inci KÂNUN 934 40 T Arabi Rumi 9 Ramsazan 1353 4 1ci Kânun 1:5) aS Yakit | Eza !|V sîlî Va'di HE" İ | Vaseti | —— Güneş. 238 |7 20)| Akşam İl2 — | 16 42 Üğe 728 12 Üğ| » üikü 1 59 1891 l ikimdi | 9 48 | 14 30| kmmak | i4 Si . 32 v — - J