17 Aralık 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

17 Aralık 1934 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Küânun 1934 İenim görüşüm: a —. Doktor reçetesi ve bromür | Ahbaplardan bir hanımın anne- İİ “öldü. Hanım düşüp bayıldı: >— Aman, bir yudum bromür! İ Mediler, Sokağa fırladım. Eczahaneye koştum: Veremeyiz... Bununla inti- edilebilir, Canım, siz intihar edecek kadar vermeyin... Bir sefer icile - kadar verin. > Gene veremeyiz? >— Neden? İ > Çünkü, intiharı kurmuş bir “dam, eczahane eczahane dolaşa- bromür toplıyabilir ve bunları peüirerek hepsini birden içebi - a | “Bu suretle intihar eder. e — Gördünüz mü, cevap vere - Miyorsunuz. > Peki, “tentürdiot,, ta ayni su- “İle toplanabilirdi... Yahut, inti- | Sr bu kadar tasmimle aklıma ko- İ Ma adam, denize de kendini *a- | N Mel, Öyleyse, bütün (sahillere için çekmeli!. >— Bakın! Gördünüz mü? Bu ler de siz cevap bulamadınız... 4 Haya, bromür verin, >> Söyledim, efendim... Vere- iz... Evvelâ doktora gitmek lâ- “O, hastayı muayene edecek yazacak... Biz deilâcı ona vereceğiz... Ju >— Kadm, yukarda baygındır. ağ hastalık değildir; bir randır. Doktor getirmeğe va - #İ “te yok, nakit te vermek lâzmm ğ imez,, , Sy Maüilesef... Böyle emir var... yiz “ie “2 — Bü emir niçin çıkmış olabilir?... pa hesabıma, bu işte bir İh ki müzaheret hissettim: İÜ, Enufak bir arızada biledok- Sağrılam !,, fikri hâkim olmuş Nİ görünüyor. kçehesiz binde bir * ihtimalle, iyi, r çağırmadan alınmış bu gi- k. E ilâçtan bir zarar hâsıl olabi- nal “kat binde bir kaç yüz ihti- * de, bu kadar takayyüdat da Yayim felâketlere sebebiyet lir, eni öldüğü için bayılan bir i Mağ ilk müracaat etiği eczaha - > bir kaşık bromür içebilmeli- i Mya, için doktor reçetesine (va-N0) olmamalıdır. Bir İngiliz zabiti anlatıyor i (Baş tarafı 1 incide) imparatorunun, M. Mu- bu arzularını yerine ge iyor niyetinde olmadığı zenne- U:-» i He iy ** burada, Italya - Habeşin esi üzerinde şimdiye ka e tahminler, Habeşista» , Milletler Cemiyetine mü- <deceği etrafındaydı... Ni Ni dünkü telyazıları, ihtar ma- anl ve vakanın ehemmiye- ilya bir müracaat notunun ae Cemiyetine Habeşistan Mig FEFİ# İİ, SI © Dâzırı tarafından gönde. aj okuduk. iş anların şimdiki idiası, hâ- ai vuku bulduğu yerde Val atay isinin 1908 İtalyan - Ha- an) muahedesi mucibince İ- “HM, “8 ait olduğu yolundadır. , Habeler de, gene ayni mua 27 Ticaret das Halkevinde yeni | Bir komisyon bu bir salon İstanbul Halkevi merkezi olan bina kâfi gelmemektedir. Bilhas- | sa sık sık yapılan umumi toplantı- lar için salon ihtiyacı her zaman kendini gösteriyor. Eski Türkoca- ğınm iki taraflı salonu ihtiyaca kâfi gelmediği gibi Halkevlerinin vezaifinden olan bir çok işler de bu salonsuzluk yüzünden yapıla - mamaktadır. Bu nokta göz önünde bulundu” rularak Halkevinin yanındaki ar - saya bir kısmı ev bahçesine gel- mek üzere büyük bir salon ve jim- nastikhane yaptırılması ötedenbe- ri düşünülmekte idi, Aldığımız malümata nazaran bu iş nihayet kuvveden fiile çıkmaktadır. Fırka teşkilâtr İstanbul belediyesile de birleşerek İstanbul cihetine böy- le bir salon kazandırmak için ha- rekete geçmeğe karar vermişler - dir, Halkevi kütüphanesinin de bu bina içinde olması düşünülmekte - dir. —— mmm 5 Mz Meb'us seçimi Mebus seçimi faaliyeti devam ediyor. İntihab teftiş heyeti dün de defterlerin tetkiki ve sayımı ile meşgul olmuştur. İstanbul vilâ- yetine bağlı Yalova kazasımm def- terleri de dün gelmiştir. Diğer ka- zaların da bugünlerde geleceği ümit ediliyor. Defterler gelecek hafta zarfında asılacaktır. Eyiipte bir ev yandı Eyübde Bahariye caddesinde oturan Adviye evinde ütü yapar- ken elbisesinin yakasma sürdüğü benzin parlamış, çıkan yangm ne- ticesinde ev tamamen yanmıştır. ezmeli Şoförlerin davası Dün asliye birinci cezada bun- dan beş ay evvel cereyan eden bir münakaşa neticesinde açılan bir hakaret davasma bakılmıştır. İd - diaya göre otobüs sahiblerinden Halid, bir nöbet meselesiden do - Tayı Hasana kızmış ve ağız do - Tusu küfür etmiş. Şahitlerin ifadelerine nazaran Halid Hasana: — Eğer adam olsaydım sana Al- lah arka arkaya iki kız çocuğu de- gil, erkek evlâd verirdi! demiş, İki otobüs patronunun mahke- mede karşılaşması bir çok şoför- lerin ve meraklıların toplanması- na sebeb olmuştu. Mahkemenin her safhası büyük bir alâka ile takib edildi. allen Sovyetler deri alıyor Sovyet Rusya bir haftadan be" ri memleketimizden ehemmiyet - Ti miktarda deri almaktadır. Bu mübayaatın daha bir müddet sü - receği umulmaktadır. leke EE Romanya irenlerinde ucuzluk Romanya hududu içindeki is - tasyonlara gidip gelmek ve yolcu” luk etmek istiyen talebelerimize şimendifer idaresi Noel o yortusu | büyük tatil ve Paskalya zaman - larında yüzde elli eksikle bilet ve- recektir. ensar vermesen “hededen maddeler ileri sürerek, ayni arazinin Habeşistan sınırları ! Receb Peker, Çarşamba (akşamı | içinde olduğunu söylemektedir. er. ! hususta proje hazırlıyor Aldığımız malâmata nazaran teşkilâtının daha faydalı bir şekle sokulması lüzumu ötedenberi his- sedilen İstanbul Ticaret Odası bu yılbaşından itibaren yeni bir şekil- le çalışmağa başlıyacaktır. Oda ri- yaset divanma oda umumi kâtibi Cemal Beyin de iştirakile teşekkül eden bir heyet bir kaç gündenberi tu yeni şeklin projesini hazırlamak tadır. Bu proje, bu hafta intihabı yapılacak olan yeni oda meclisi - nin ilk toplantısında konuşulacak” tır, Hazırlanmakta olan bu proje etrafmda harice hiç bir şey sız- mamasına, bilhassa ehemmiyet verilmekte ise de aldığımız malü - mata göre değişiklik oda tetki- kat ve istihbarat şubesinde yapıla caktır, Uzun azmanlardan beri bu şube geniş kadrosile hemen he- men âtıl bir halde bulunmakta idi. Diğer taraftan evvelce birleştiril - miş olan oda muhasebe ve müame lât şubelerinin tekrar birbirinden ayrılması ve bugün pek te işe ya « rTamıyan muamelât şubesinin tüc - cara referans verebilecek bir hale konulması üzerinde meşgul olun - maktadır. Yeni teşkil edilen oda neşriyat şubesinin de istenilen fay daları.. etin... etmemiş... Ol”. duğu (görüldüğünden bu şu- benin daha ziyade nüfusu mevzuu (bahistir. . Bunun İ- çin odanın hergün neşrettiği, fa- kat içinde sicil ticaret ilânların- dan başka bir şey bulunmıyan oda sicil ve istihbarat gazetesinin ismi ne uygun bir şekle sokularak haf - tada bir neşredilen nushaları gibi hergünkü nushasmda da tüccara yarıyacak iç ve dış haberlerin ve” rilmesi mukarredir. Bu teşkilâtın 935 yılı başında faaliyete geçmiş olması için çalı - şılmaktadır. POLİSTE Yankesicilik Bandırmalı Hüseyinin köprü « başında cebinden saatini çaldığı anlaşılan Avram yakalanmıştır. Kurşun hırsızı Sabıkalı hırsızlardan Ahmed, Galatada rıhtım başında kurşun borusu çalarken yakalanmıştır. Kalp para Galatada Kemeraltı caddesin-' de sütçü Vasil, dükkânma gelen müşterilerden birine kalp on kur ruşluk veririken yakalanmıştır. Vapurda kaza Balat iskelesine yanaşmakta olan Haliç vapurunda makinist Mustafa, makineye yağ verirken sağ elinin parmağı ezilmiştir. Receb Peker C.H. F. Genel yazganı Bay Ankaradan hareket edecek, Per - | şembe sabahı İstanbula gelecek - tir. Bay Receb Peker, (Perşembe akşamı Üniversite konferans sa - lonundaki derslerine devam ede * cektir, ında yeni Mahmud Saim yine sahnede Neşretmekte olduğu gazeteyi kapatmasından mütevell:4 zarar ve ziyan iddiasiyle Mahmud Saim tarafından İstanbul vilâyeti aley- hine açılan 16.000 liralık zarar ve ziyan davasma dün İstanbul as- liye dördüncü hukuk mahkeme- sinde deva medilmiştir. Bu celsede vilâyet vekili avı) kat İrfan Emin, Mahmud Saimin aleyhinde üçüncü ceza mahkeme- sınde bir davaya bakılmakta ol duğunu, gene ikinci ceza mahke- mesinde iki kere mahküm olduğu- nu ve bu hükümlerin kesbikati- yet ettiğini, bu itibarla vilâyetin gazeteyi kapatmakta haklı oldu- ğunu söyledikten sonra müddei - nin bu hususta (o hiç bir tazminat hakkı olmadığmı, esasen idari makamlar aleyhine açılan dava - larm mercii Şürayı Devlet ol- duğunu, binaenaleyh oraya mü - racaat edebileceğini söyledi. Mahkeme avukat İrfan Eminin bu cevakını tahriri olarak verme- sine karar vererek omuhakemeyi 1 Kânunusani 1935 gününe bırak- tı. a — “Koçoya karısı büyü yaptırmış mı? Dün asliye ikinci ceza mahke- mesinde büyük bir alâka ile takib edilen bir davaya bakılmıştır. Davayı açan Koço isminde bi- karısı Emelya.. Koço karısını, A- nastasya isminde bir kadın vası- tasiyle aleyhinde büyü yapmakla itham ediyordu. İddiaya göre bü- yü, Koçonun oturduğu odanın ka- pısının eşiğine (o domuz yağı sür- mekle yapılmış. Şahid Yani Koçoyu Anastasya- nın elinde ntutmuş bir (vaziyette gördüğünü ve kapını eşiğine ben- zinle karıştırılmış koyu bir yağ sü- rülmüş olduğunu gördüğünü söy- ledi. Mahkeme karar vermek için memleketine gitmiş olan şahitler- den kapıcı Muhiddinin de dinlen- mesi için başka güne bırakıldı. > Bu da bir ihtikâr mı? Belediye Iktısat müdürlüğü ta- rafmdan odun ibtikârı üzerinde tetk'kat yapılmaktadır. Odun sa - tan depo sahipleri, kendilerinin ihtikâr yapmadıklarını, satışı an - cak çeki başında 25-30 kuruş gibi az bir kârla yaptıklarını iddia et- mişlerdir. Depocular, orman sa - hiplerinin çeki başında 80-90 ku- ruş kâr etmeden odun satmadık - larını söylemişlerdir. Odunun çekisi depolarda 300- 350 kuruş arasında satılmaktadır. Mahalle aralarındaki kömür - cülerin ise odunun çek'sini vere - siye ve perakende 450.500 kuruşa kadar sattıkları anlaşılmıştır. Bu gibi kömürcüler hakkında kanuni takibat yapılacaktır. Davet 35 lira maaşlı Gaziantep müd- deiumumi muavinliğine tâyin e- dildiği yüksek adliye bakanlığın- dan telle bildirilen Kulp hâkimi Reşadın 34/6463 numara ile Bay Hüseyin Cahid Yalçın'a açık | mektub Ustad; Yalçın bir şöhret, ve bu şöhre- tin zirvelerinde mükellef bir taht. Bu tahta müstebid bir sultan gibi kurulmuşsunuz. Bendeleriniz dört yanınızı sar- mış, mübarek ağzımızdan çıkan her lâfı âyet gibi Kafalarma çivi- | liyorlar, ama doğru, ama yanlış.. Maazallah sütünüze sinek kon- durmuyorlar. Biliyorum, ağzımı açacak ol- sam: — Sus, sen kim oluyorsun?! Diye üzerime hücum edecekler, İ - Müsaade büyürün da bir kaç söz söyliyeyim: Geçen yıl beş altı arkadaş “Ger çid,, adlı bir edebiyat ve sanat mecmuası çıkarıyorduk. Tabii siz ! bilmezsiniz. Nereden bileceksi- niz'e Yedinci sayıyı dağıttıktan sonra tatil ettik. Paramız kalma- dı falân... “Geçid,, in sayıfalarını Karıştı racak olursanız ulusal dava uğ- runda ne kuvvetli hamleler yaptı- ğımızı görürsünüz. Ömrümüz vefa etmeyince bari dedik, yazılarımızı toplıyalım da birer kitab halinde bastıralım. Ben, arkadaşlardan daha tutumlu çıktım. Dişimden, tırnağımdan arttırabildiğim beş on kuruşla bu işe girişmeğe karar verdim. Fakat işe başlamadan evvel bir defa da ü imizin birinin mütaleası- nr almayı muvafık buldum, ve bir mektubla kitabımın müsveddele- rini size gönderdim. Teessüfle kaydedeyim ki bu hüsnü niyetimi, bu ricamı hiçe saydımız, cevab. i | vermek tenezzülünde bulunmadı- nız. Yazılarımı derleyib topladım. Sadri Edhemin sözlerini başa ko yarak kitabımı bastırdım. Bir ta- ne de size gönderdim. Çıkarmakta olduğunuz “Fikir Hareketleri, risalesinin 60 numa ralı ve 13 birinci kânun 1934 ta- rihli sayısmda lütfen benimle de meşgul olmuşsunuz. Unutmam. Yalnız Sadri Ethem ağabeyimiz hakkında söylediğiniz sözler beni kabımdan taşırdı. Bunu hele hiç i i Sizin gibi kendini bilen bir ki- li şinin daha ağır olması gerekti. Bu i bir. * İ © İkincisi: (Güneşli sağnaklar) İ dan bir şiir alıyor ve tahlil ediyor» sunuz. Maalesef işin içinden pek çıkamıyorsunuz. o Çıkılmaz da, Manası güççe anlaşılır. “Sanat Hareketler,, ini adım adım takib edemiyenler sizin gibi atıb tutar. “Babamm kafatasını kullanıyo- | rum!,, birdenbire felsefi, timsali bir yazı hissi veriyormuş. Fakat okuyunca fena bir hayal swkutu İ sizi bekliyormuş. Sebebi de: Ba- bama hürmetsizlik etmişmişim. Mezarından çıkardığım kafatasi- le şarap içiyormuşum da... Vakıa tarihte, düşmanlarının kafatasına şarap doldurub keyifli keyifli iç- miş hükümdarlar varmış ama, bir şair ruhunda bu bülyanın bir kıy- meti haiz olabilmesi sizi isyana sevkedermiş. Mevzuu affettirebi- lecek bir büyük ve felesefi, timsa- li yaratabilmenin kolay olamıya- cağını ve bunu anlıyamamamın kabahat teşkil ettiğini ilâve etme- ği de unutmuyorsunuz. Cevabım: 1 — Babama saygısızlık ettiği. memuriyetimize gelmesinin gaze-| tenizde yazılması istenir. İdris AHMED (Devamı 10 uncu da)

Bu sayıdan diğer sayfalar: