(kızılötesi bir teodolit yerleştirilmiş veya lazerli cihazlar) ile kaydediliyor. Sonra çalışmalar el bilgisayarları ile eşya ve bulunduğu yer hakkında de- taylı bilgi kaydedilerek devam ediyor. En son olarak eşyalar etiketlenip çantalara konuyor. Powlesland el-bil- gisayarı ile kaydedilen bilgileri eşyaların üç boyutlu koordinatları ile birleştirerek bunları bir Commodo- re PC40'ta saklıyor. Grafikler AMI- GA tarafından idare ediliyor ve Pow- lesland'in kendi hazırladığı bir data- base ile iki bilgisayar arasında bir arabirim oluşturuluyor. Ancak ya- kında bütün bilgilerin direk olarak AMIGA'ya girilmesi sözkonusu, Database belli bir bölgede bulunan nesnelerin durumlarını her birini yaş- larına göre değişik renklerde göstere- rek veya bir tek mouse tuşuna bas- makla her biri hakkında 70-80 adet bilgi verecek şekilde çalışan bir yazı- lim. “Bulduğumuz her nesnenin ye- rini tek tek kaybediyoruz” diyor Powlesland, “tabii ki çaktırmadan cebe attığımız altın paralar ve çubuk- lar hariç.” Şaka bir yana kazı çok kısıtlı bir bütçeyle yürütülüyor. İngiliz Tarihi Binalar ve Anıtlar Komisyonu'nca sağlanan fonun dışında Powlesland Commodore gibi bazı şirketlerden cihaz ve teknik destek de al- makta. “Birçoğu bilgisayar gerektiren ilginç ve ha- rika işler yapıyoruz” diyor Powlesland. “Örneğin, bir araştırma- cı Sit'te bir su hendeğinin içinde bu- lunan süprüntü, eşya veya bitki ka- lıntıları vb. incelemek isteyebilir. Bil- gisayarın database'i ve grafik yete- nekleri ile araştırmacı bu hendeğe ba- kabilir ve orada bulunan her şeyi kapsayan bilgileri monitöründe bula- bilir. İsterseniz her 10'ar cm'yi ince- leyerek hendeğin içinde yürümüş ka- dar olabilirsiniz.”” Araştırmacılar bu bilgisayar sis- temlerini Sit'i mikroskobik detaya yakın bir şekilde irdelemekte kullana- biliyorlar. Örnek olarak belli bir tür salyangozun bulunduğu her yeri bil- gisayara kaydediyorlar. Salyangozlar belli özelliklere sahip çevrelerde ya- şayabildiklerinden dağılım durumla- " Ti, araştırmacıların sit'in yerleşim pla-