15 Ekim 1943 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 10
Dış Muhasebe İTALYA DAVASI İtalya davası tasfiye noktasına pek yaklaşmıştır. (Büyük Doğu) nun birinci sayısı çıkarken, İtal- yadaki vaziyetleri korkulu sayılan demokrasya orduları, şimdi yine 1 numaralı (Büyük Doğu) nun ka- pağındaki resmin yoluna girmiş bulunuyor. Bu yol, birçok yol gibi, devresini hal ve fasledilmiş kabul etmek mümkün olacak; ve İtalyayı takip edecek hedefler, hemen ilk pilâna geçecektir. BALKANLAR Balkanlar, ötedenberi iddiamız, teşhisimiz, kati netice yolunun en nazik kapısı Balkanlar, şimdiden bütün nazarları üzerinde toplamış bulunuyor. Sovyetlerin bu mev- zuda KO ordularına karşı erine çıkarılan Çek kuvvetleri, şimdilik Balkanlardaki dahili mücadele cephesini içinden | Askerlik ölçüsü : düşünceli ve uzağı görebilen n güzel v. sözlerini — «İnsanları hayvanlardan Prens (Oygen) in, (Onlar aşağı kilerde yüksek namlarla ih nu iyi gp olmak re gör yine BAZI ASKERİ MUHARRİRLER İyi bir askeri muharrir olmak için herşeyden önce, ince ici ve ker kolay mıdır ? Hayır! Bunun güçlü- en doğru düşüncelerle anlatan ee | ee di. Büyük red harp tarihin: . İ sile sayıca üstün Gia tanınmış büyük bir askerdir. Bu Kİbörisüie ki size iyi Sg A güçlüğünü anlatmak için onun kiymetli n orduların Büyük Crederi) şöyle diyor : şünceye kabiliyetli olmaları, yani harbi) esnasında mütemadiyen eşyalarını taşıyan katırlar şüphesiz iyi birer tâbiyeci olamazlardı. İnsanlığın ir tarafını teessürle söylerim ki, birçok insan yüksek tiyar olduğu halde, prens (Oygen) in katırlarından daha büyük bir terakkiye mazhar olamamışlardır...» Bir politika adamı, mesleği ve belkide aldığı vazife icabı düşünmediklerini yazar, söyler. Fakat askeri muharrir, mesleğinin tâbiye ve istratecya öl buriyetindedir. Bunu bir tarafa bırakıp da “fikri sabit,, lerine kapılır Ge daha harme - alir i değildir. puta dünya e a ölçüsünde bilmek, teferruatile kavramış olmak da ş f e “Bunun için de, büyük (Frederik) in dediği gibi mu- eneral) olmağa lüzum yoktur. Bazı askeri muharrir- erimi iç yöşünü ifade için gereken ölçü bundan ibarettir, takviye; ve geride bekliyen büyük ordulara yol açma teşebbüsünden başka türlü tefsir edilemez. (HİTLER) İN SÖZLERİ (Hitler) , son sözlerinde, «Eğer Alman milletinin mânevi kuvveti sarsılmazsa harbi kaybetmeyiz!» diyor. Müthiş!!! Harbin başın- danberi (Hitler) in ağzından çıkan meraret ifadesi... nâsını anladıysa, derhal kuvvetinin bakiyesini de kaybede- cek; (Hitler) de ondan sonra harbi kaybetmekte mazur. sayılacaktır. Be. De PANORAM #, YUNANİSTAN Yunanistan, haysiyetini, tarihi oluşunun şmez "manâsi iyle- daima Yunanistan olarak muha- faza edecektir. Nazizmanın kölesi Tolmayı ! hiçbir zaman kabul etme- miştir. Sefaletin çarmıhında nufu- sunun yüzde 30 unu kaybetmiştir. Harbin kanlı örgüsünde sayısız” M Yunanistanda da (Kisling) ler çıkmıştır. Çolakoglu, bir tabiyeci olmak lâzımdır. e küçük o ı mağlüp eden bir ei büyük meziyetleri dü- bir gaye sahibi bulunmalarıdır. ayıran en mev- rine sadık kalmak mec- yea meyil ederse, çok lena masa başında az. risl kavramak için, lerini Beşinci tan gibi, Dünle bugün arasında muhasebe: li KOL iş tol, ede ve yel memlekete, şu veya bu imi bir tesir elde etmek gayesile didinmektedir — Milli, siyast ve idari emniyeti EMİ 2 — İktisadi vaziyeti bulandırmak.. 3 — Umumi ahlâk ve sıhhati zehirlemek... Bütün bu işler ve hedefler arasında beşinci kolun, aynile şey- arada bir (suret-i hak) dan göründüğü, kâh çılığı, kâh milliyetçiliği, kâh üstün irade ve nizam gibi kiymetleri müdafaa ettiğini de gözden asla kaçırmamak gerek... Son idlğiek — Silme — > EB. KISAKÜREK — 16.8. ve dini, kâh irk- ülâsa eden: BA “ları göndererek meş İhsan BORAN i (Rallis) ; (Legothetopulos)- gibi, y a--müstESha, işgal edilen eleği ele aynı düşük pta sütü bozuklara tesadüf edi- babil. Fakat (Elen) milleti uzvi- etinin bu kirli ifrazlarına karşı, tabiatının asıl ifadesi olan müca- bunlara ihtar ve tehdit lerini bildiriyor; ve bu (Kisling) lerle onların hempalarını, artık Atina sokaklarında adım atabilme- leri için Nazilerin maddi himaye- sine muhtaç z Bugün (Elen) vatanperverleri her ne kadar Yugoslavlar kadar geniş öl- çüde faaliliyet gösteremiyorlarsa da mükemmel işler başarmaktadırlar. Meselâ şimal mıntakasında demir yollarına (sabotaj) lar yapmak, dağ geçitlerini havaya uçurarak Al- man birliklerinin suhuletle Yu- goslav topraklarına aktarma edil- mesine mâni olmak gibi... Yunan çetelerinin (Mihailoviç) kuvvetle. riyle doğrudan doğruya irtibat- ları vardir. Ve hudutta bazı min- takalarda Yunan ve Yugoslav çeteleri omuz omuza çarpışmak- tadırlar. (Kozani) mıntakasındaki yatanperverler (sabotaj) hareket- leriideki mükemmel neticelerin sırrına. ermey&-muvaffak olmuş” Onbeşer kişilik iki gurup halinde, iyice silâhlanarak, Bulgar ni altındaki Yunan toprakla- akınlar (o yapmışlardır. Bu eler eee şudur : Serez üzerinde iki köprünün Mek b ni, ikisi Kavala ikisi Serezde olmak üzere manyaya sevkedilmek için hazırlanmış tü- tün dolu dört fabrikanın ve üç Bulgar çifliğinde, Almanlara sa- manyaya ithal edilen (krom) un 72. yüzde 30 unu veren Trakyadaki (SAİNT APOSTOLİDİS) krom madenindeki ad tesisatların ta- mâmen tahribi... Yukardaki bilân- o sadece otuz e faali. yetinin neticesidir. Giritliler bu harpte kahraman- lık şampiyonlarıdır. Silâh onlarca ellerinin tabii bir uzanış şeklidir ve hürriyetleri uğruna daima si- lâhlarını kullanmaktan o çekinme- mişlerdi.. Müttefiklerin shilerie ayak bastıkları dakikada Alm. lar için en büyük tehlike cesur Giritlilerden gelecektir. ece sey- yar birlikler bulundurmaktadırlar. Almanlar (Yunanistanda yeni bir propaganda teranesi muşlardır. Onlara göre müttefik- (Nazi) ler, Bulgarlar, (Faşist) ler ve satılmış (Kislingler) den kurtar- mak için son ferdine kadar harp etmek için yaşıyor. Rıza ÇANDIR
