Tüli'den geçirdiğimiz hafta, Cumhuriyet Bay- ramı tatilinin uzunca olması ge- ne herkesi iç gezilere sevketti. Hele havalar da artık soğumağa başladığı için gerek İstanbuldan, gerekse Anka- radan pek çok kimse Alanya ve An- talyaya gitmeyi tercih etti. (o Oralılar ise Eğridir gölü sahillerine akın etmiş ler. Birçokları da bu vesile ile aile ziyaretleri yapmak oüzere İstantbula gittiler. Said Dormen ve eşi, Antalyada Te- ras otelinde epeyce kaldılar, İstanbul" dan Ahmet Emin Yalman, eşi Rezzan yalman, dostları Memduh Moran ve eşi, Dr. Muhterem Gökmen ve eşi, Alanyadaki motelde dinleniyor, bol bol denize giriyor ve taze kuzu balığı yi- yorlardı. Antalyada Sabo tesisleri de epeyce kalabalıktı. Burada daha ziyade' din- lenmek, denize girmek, iyi yemek ye- mek ve rahat etmek isteyenler var- dı. Gevrek kahkahalarıyla neşesini et rafa da siyaret ettiren Galip Kardam 4le, cidden zarif ve havası olan eşi eyza Kardam, tatil sonuna kadar Saboda kaldılar. Bir arkadaş grupu haberler ile geçmiş olan HümeyraYaltkaya ve eşi Erol Yaltkaya, Ayşe ve Feyyaz İn- ceerler bol bol dinlenme imkânı bul- duklarına seviniyorlardı. A.P. senato rü Ömer Eken ve arkadaşları, Dam- lataş mağarasında uzun zaman kaldı- lar. Ayrıca, otobüslerle gelmiş büyük gruplar vardı ki bunlar, daha ziya- de şehirdeki otellerde kaldılar: Ga- ranti Bankası mensupları, Orta Do- gu Amme Enstitüsü mensupları ve bol bol yabancı turist... Cumhuriyet Bayramının ertesi gece- si Bulvar Palas salonlarında, eski Basın-Yayın oOGenel oMüdürlerinden emekli Albay Bekir Tünayın kızı Ay- su Tünayla Ergun Onurun düğünleri yapıldı. Her iki tarafın pek çok da- vetlisinin bulunduğu düğünde geç va- kitlere kadar eğlenildi. Tünay ailesi, geçen yıl da, yine ayni yerde, öteki kızları Işılın düğününü yapmıştı. Bu bir yıl zarfında Bekir Tünay biraz yaşlanmış görünüyordu. o Halbuki eşi Belkıs Tünay, sarı saçlarına ve mavi gözlerine pek yakışan kolsuz, lacivert elbisesinin üzerine giydiği son moda Nedim Abut hava alanında karşılanıyor Kızılaycı şifon bluzla pek zarif bir kayınvalde havası taşıyordu. Aysu Tünay, gelinliği, teli duvağı ile şahane bir gelin olmuştu. Gelinli- gi uzun zaman hatırlanacak kadar güzeldi, Kızkardeşi Işıl da göğsü bon- cuk işlemeli, çivit mavisi bir elbise giymiş, saç biçimini değiştirmişti. Kı- sa saç ve kâhkül, kendisine çok yakış- mıştı. Gelinin arkadaşları genç, şık, tatlı bir grup teşkil etmişlerdi. Siya- sal Bilgiler Fakültesinde okumakta o- lan Işık Akın, kendi diktiği, üzeri be- yaz rafya işli, siyah brokar, dümdüz, sırtı açık elbisesiyle pek güzeldi.- Hu- kuk Fakültesinden Gülseren Cen pem be, omuzlan açık cici bir elbise ile gelmişti. Felsefeden Füsun Akatlı, a- çık mavi emprime desenli şifon bir elbise giymişti. Tünay ailesi, artık delikanlı olan ve babasının gençliğini andıran o- gulları Muharrem Tünay'a kaldı. Haftanın başında Pazartesi akşamı Esenboğaya inen bir uçak. Anka- rada kendisini bakliyen pek çok dost ve akrabasını sevindiren bir yolcu ge- tirdi. (o Cenevrede bulunan, Kızılhaç ve Kızılay dernekleri dünya federas- yonu genel sekreter yardımcısı Nedim Abut, görevli olarak Afganistan, |I- rak ve Lübnanı ziyaret ettikten son- ra, üç yıldır ayrı bulunduğu memle- ketine ufak bir ziyaret yapmak üzere Ankaraya geldi Kendisini alanda, u- zun yıllar gene! müdür yardımcısı bu- lunduğu Kızılayın mensupları karşı- ladılar : Halen Kızılay Genel Müdür Yardımcısı bulunan Nihat Aşar, Dr. Mehmet Kengerli, Dr. Ruhi Turan ve daha bir çok zevat. Kent Otelinde kal makta olan Abut, haftanın, sonların- da Cenevreye, görevinin başına dö- necek.. Haftanın başında Pazartesi akşamü- zeri yapılan küçük bir törenle ye- ni bir ilim yuvası hizmete girdi, özel Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Yük sek Okulu Müdürü Prof. Dr. Fahri Halil Örsün açış konuşmasıyla başla- yan törende Prof. Vasfi Basit Sevig Heyecanlı, ateşli, uzunca bir konuşma AKİS, 6 KASIM 1964