YURTTA OLUP BİTENLER Ekrem Alican — Rifat Öçten — Yusuf Azizoğlu hareket etmek durumuna geçilmeliy- di. Hem sonra bu nasıl işti ki, hem Hükümette kalacak, hem de CHP ye karşı olunacaktı?. Zira karşı taraf Hükümetten çekilme gibi bir fikir ile- ri sürmüş değildi ki... P Genel İdare Kurulu fazlaca gürültü etmeden gazetecilerin "kader toplantısı" dediği toplantıyı bu defa da Cuma gününe attı ve bu işi o gün bir sonuca bağlamaya karar verdi... yapılan hücumları cevaplandırır, böylece iş demokratik bir usulle halledilirdi! Dağılan Kurulun bir kısmı, adam- larını Öçtenin evinde topladı. İstifa- ların durdurulmasını ve beklenmesi- ni tenbih etti. Diğer bir kısmı, Alica- nın ağzından gerekli oOemirleri tele- fonla milletvekili ve senatörlere ilet- tiler. Böylece kalite sabun, yenilen köpürmeğe hazır hale getirildi. Ama kullanılan su acı su olduğundan kö- püğün fazla olacağı sanılmamaktadır Halk evleri Ölü doğan çocuğa ilaç Hileeverinin maziye âit bir İsim ve ir devrin icabı olan tatlı hatıra mı. yoksa bugün hâlâ yaşama kudreti olan bir teşekkül mü olduğu yolunda bir denemeye girişilmiş bulunuyor. 27 Mayıs İhtilalinden sonra, Halkevleri Al gülüm, ver gülüm Türk Kültür Ocakları adıyla yeniden kuruldular. Fakat kısa zamanda Dun- ları, demokratik rejimle bağdaşama- yan, o zaman iktidarda bulunan Tür- keşin ideal arkadaşları o doldurdular. Doldurdular ama, Türkeşin fikirleri ve idealleri tatbik sahası bulmadığından Türk Kültür Ocakları bir ciddi faali- yet gösteremediler. Sonra bu ocaklar, Genel Kongrede, asıl hedefleri (olan Halkevlerinin isimlerini de alarak tek- rar bir hamle teşebbüsüne giriştiler. Gerçi kısa zamanda, 110 il ve ilçe- de Halkevleri kurulmuştur. Ama bun- lara karşı bir alâka gene yoktur. Halk evleri, sağ ve sol cereyanların serbest- çe at oynattıkları toplum içinde orta yolun aklı başında mensuplarım sine- sinde toplayabilecek, ilk Halkevlerinin gençliğe Atatürk Devrimlerinin o mis- tiğini verdiği gibi bunlar da taze di- mağlara ve geniş kütlelere Demokra- sinin mistiğini verebilecekler (o midir? Halkevlerinin başına geçenler, teşkilata particilik ve politika sokmamak ohu- susundaki ciddi niyet ve gayretlerine rağmen bunun herkes tarafından pe iyi bilinmemesini alâkasızlığın sebeple- rinden biri olarak görmektedirler. Bundan dolayı Halkevleri (o Genel Merkezinde siyasi parti mensuplarıyla üniversite mensuplarım ve çeşitli sa- halara mensup aydınları bir araya ge- tiren bir Danışma Kurulu kurulmuş- tur. Halkevlerinin çalışmalarını bu Kurul planlayacak ve çalışmaların yö- nünü tayin edecektir. Kurulu teşkil edenler şunlardır. Adnan Saygun. Ke- mal Kurdaş, Fethi Tevetoğlu, Kâzım Orbay, Prof. Muhlis Ete, İ. Galip Ar- can, Ahmet Kutsi Tecer, M. Ali Demir, Cevat Dursunoğlu, Namık Kaloğlu, Ha- lim Baki Kunter, Ali Baran Numan- oğlu, Prof. Kerim Ömer Çağlar, Retik Epikman, Prof. Hikmet Birand, Vildan Aşir Savaşır, Prof. Fahir İz. Bunların bir kısmı eski Halkeviciler, bir diğer kısmı da böyle Okonularda gayretli şahsiyetlerdir. u aşı, Halkevlerinin (o hayatiyeti konusunda test yerine seçecektir. Teş kilatın Genel Başkan Vekili (o Şevket Evliyagil şimdi "Bütün aydınlan bu- lundukları yerlerdeki Halkevlerinde Bakalım, icabet nisbeti ne olacak-