Plancılar bir arada . müsademe-i etmekle beraber bu finansmanın mik- anlaşmaya varma yolunda ilk adımı attılar. İnö- nü bu tartışmaları son derece tabii bulmakta, hatta sıhhat a, say- maktadır. Onun söylediği "— Bir memleket ilk vi "olarak bu çapta bir plân ve program yapa- cak, onu tatbikata koyacak ve hiç bir tartışma olmayacak, obütün fikirler peşinen bir noktada birleşecek. Olmaz öyle şeyi Bu çeşit konuşmalara alışa- cağız". Şimdi her iki teşekkül yetkilileri de 900 milyon liralık bir ek finansman ihtiyacının gerçekten gerekli olduğu- nu kabul etmekte, ancak "Acaba biraz indirme yapabilir miyim?" ard dü- şüncesiyle bu fikirlerini açıklamaktan çekinmektedirler. Mesele içinde bulunduğumuz haf- tanın sonlarında, Cumartesi gfnü ya- pılacak olan Bakanlar Kurulu top- lantısında ele alınacak ve mutlaka bir hal çaresine bağlanacaktır. Y.T.P. Rüzgar gibi geçti... u hafta sabun fabrikatörlerinden birisi akıllıca (hareket edip YIP markalı bir sabun çıkarsa ve şöyle efkârdan çıkar / bir reklâm yapsa dünyanın parasını kırar, piyasaya hakim olurdu : “En , Kalite köpük, YIP sabunla- rında... Gümeli Koalisyonun İkinci or- tağının maceraları, sabun reklâmla- rına konu teşkil edecek kadar tuhaf oldu. Ewelâ şöyle ortalık bir karıştı. Birbirine girildi ve köpürdükçe köpü- rüldü. Ağır tabiatlı Alican bile zaman zaman sinirlendi. Sonra ağır ağır kö- pük küçüldü. Birkaç tarafa dağıldı ve ovalanmaktan ötürü sabun biraz kü- çülerek gene elde kaldı. Bir hafta ewel Perinçek - Öçten ikilisinin oynadıkları oyun bu hatta içinde biraz daha sakin ve temkinliy- di. Perinçek ve öçten içeride Kalıp mücadeleye karar vermişlerdi, ki, büyük gürültüler lan lumda her ikisi de hazır bulundular ve fazla gürültü çıkarmadan konuşan- ları dinlediler. Konuşanlar da fazla birşey söylemediler. Zira Genel İdare Kurulu gene ucu ucuna çoğunluğu te- min edebilmiş, 13 kişi - artık YTP li- ler bu rakamın gerçek uğursuzluğuna inanmışlardır- güç belâ bir araya gelebilmişti. Karara bağlanacak husus (o Genel Kongreye gidilip gidilmemesi omesele- siydi. Cumartesi günü toplantı kısa sürdü. Alican taraflıları işi kısa kes- tiler ve böyle bir kararın Genel ida- re Kurulu üyelerinin hepsinin değil- YURTTA OLUP BİTENLER se bile büyük bir çoğunluğunun önün- de verilmesini istediler. Dağılındı. Sa- lı günü tekrar toplanılacaktı. Öçten ve Perinçek başlarını alıp gittiler. Ali can diğer arkadaşlarım -Mumcuoğlu, Kapanlı, Ali Dizman ve Aydın Yal- çın- yanına alıp Milka pastahanesin- de serinlemeye çıktı. Orada konuşulan, verilen kararın isabetli oluşuydu. Ba- dece Aydın Yalçının aralarında bulun- masına kimsenin aklı ermedi. Zira, Sah gecesi yapılan toplan- tıda Yalçın adeta ateş püskürüyordu Efendim Genel Kongreyi toplamalıy- dı. Yönetim Kurulu değişmeliydi. Böy- le parti sevk ve idaresi olmazdı, YTP adeta CHP nin peyki, İnönünün direk- tifleriyle idare edilen bir teşkkül ha- lini almıştı. YIP buraya DP oyla- rıyla gelmişti. Bunu muhafaza etmek için CHP ye muhakkak karşı olunma- ıydı. CHP nin tam karşısında bir YTP, AP yi siler atardı. Zira AP deki kin ve ihtiras YTP de yoktu. Altın De- vir mucidi Profesör, böylece Alicanla tam tamına karşı olduğunu belirtti Şimdi Öçten ve Perinçekin yanınday- dı. Üstelik Öçten ve Perinçeki yeni bir parti kurmaktan Oo vazgeçirmiş, YTIP içinde galip gelme (yollarının aran- masına ikna etmişti. Alican söylenenlere ses çıkarma- dı. Öçten ve Perinçek Yalçını destek- lediler. Genel Kongreye ( gidilmesine karar verilmesini istediler. o Kapanlı ve Ali Dizman durdu. Bunlara ihti- yaç yoktu. Partiyi kurtarmak istiyor- larsa biraz daha sükünet ve itidalle Sadık Perinçek Karakedi... AKİS/17