SOSYAL HAYAT Şenlikler Erdekte eğlenenler Tavla sesleri yavaş yavaş hafifledi, kollarında dizi dizi deniz kabuğu kolyesi taşıyan satıcı çocuklar (o ba- tırmaz oldular. Erdekliler ve turist- ler, masa başında konuşmaya başlı- yan gençleri dinlemeye (o koyulmuş- lardı. Gençler, kız, erkek sıra ile söz alıyor ve müzik, bale, tiyatro ve muh- telif sanat kolları hakkında konuşu- yor, bunlar hakkında halktan gelen ilginç soruları cevaplandırıyorlardı. Dinleyicileri o çoğu bir gece evvel Erdek Maşatlığında —Erdeğin şen- lik yeri— çok güzel bir orkestra kon- seri ve şan resitali dinlemişler, kısa bir piyes, bale ve halk dansları sey- retmişlerdi. Bir gece evvel sahnede seyrettikleri gençleri şimdi kahvede dinlemek hoşlarına gidiyordu. Gerçi Brahma'dan, Mendelson'dan oparça- lar Erdeklilere biraz yabancı (o gel- ye daha meraklı le bale ile halk dansları onları ger- çekten büyüledi. Çınarlı kahvede "açık Oturum" yapan gençler Ankara Devlet Kon- servatuarı Yüksek Öğrenci Derneği ile "Grup 6" ya mensup sanatçılar- dı. Gençler bu yıl, Erdek sanat şen- liklerini düzenlemeyi üzerlerine al- mışlardı. 14 Temmuzda başlıyan şenlik, 25 Temmuz günü sona erdi. Gençler, Şenlik yerinin yanındaki kamplarını bozdular. Onlar çadırlarını bir kam- yona yüklerlerken, Erdekliller, değişik bir müziğin seslerini hâla havaları arasında kayboldu gitti. gibi bir Erdekli çocuk, anasının sat- mak için kendisine verdiği mısırları tükettikten sonra, Cami meydanının üstündeki evine çıkarken bir yandan twist yapıyor, bir yandan da arka- daşına, gördüğü bale temsilini anla tıyordu. Ama ötekileri taklit etmek güçtü. O şenlik yerindeki gençlerden öylesine değişik sesler çıkıyordu ki.. Sanatçı gençler topluluğu On gün süren sanat şenliğinde genç- ler gündüz ve gece sanat toplantı- ları tertiplediler. Senlik yerinde tem- siller verdiler, mahalle aralarına gi- rip sanat gösterileri yaptılar, köyle- re gittiler, "Grup 6" nın Çınarlı kah- velerden birisinde açtığı resim ser- gisini ve meydandaki karikatür ser- gisini halk zevkle seyretti. Ankara Devlet Konservatuarı Yüksek Öğrenci Derneği bu-on gün içinde halk- çok sesli müziğe alıştır- mak için elinden geleni yaptı. Der- nek üyeleri, aynı şekilde, başka ka- saba ve illeri dolaşmaya da karar verdiler. Açık oturumda, "müzik, ba- le, tiyatro ve karikatürde türk efsa- nelerinden faydalanma" o halikında bir dinleyici tarafından ortaya atı- lan soru gençlere yeni ilhamlar ver- mişti, özellikle "bale" bu açıdan ele ni takdirde çok şeyler vadedi- . Ama gençler, şimdilik kendi- terini “bekleyen daha büyük bir öde- vi tespit etmişlerdi: Kendi branşla- rında halk eğitimine yardımcı (o ol- mak... Dinleyiciyi, müzikseveri (o ye- tiştirerek, geleceğin yaratıcısına Or- tam hazırlamak... Erdek Şenliğinde bir araya gelen sanatçı gençler "boş zamanı değer- lendirme" konusunda da böylece çev- relerine iyi bir misâl vermiş ooldu- lar. Moda Tutunan yazlık biçimler Mean) yaratıcıları, ilk o defileler bittikten sonra merakla, tutu- nan modayı incelemeye koyulurlar. Tutunan moda plajlarda, şehirde, so- kakta, genel yerlerde en çok görü- ne a iner". Bu, yaratıcısı için büyük bir zafer Sidi eder. Birçok model- ler ise milyoner kadınların, artistle- rin gardroplarında ve çevrelerinde kapalı kalırlar. Tutunan moda, gün geçtikçe, mo- da yaratıcılarını daha sade, daha basit hatlara doğru itmektedir. dın, yaşadığı hayat icabı, reye sokan modaların o esaretinden de kurtulmaktadır. Bu yaz mevsiminde en çok tutu- nan biçim, beli rahat bırakan, düz hatlı, giyimi ve dikişi kolay o çuval elbiseler olmuştur. Dünyanın bütün sayfiye yerlerinde bu çuvallar, ve orijinal şekillerde meydana mış, kadınlar dümdüz elbiselerinia eteklerini, yakalarını değişik motif- ler ve buluşlarla süsliyerek (o yetin- mişler, orijinal kumaşı orijinal bi- çime tercih etmişlerdir. Güzel Oku- maşh şömizye elbiseler şehir kıya- fetlerinin en çok tutunanı olmuştur, Önümüzdeki mevsimde ise, spor kı- yafet fanteziye tercih oedilecek ove çık- re akıllı uslu, yerine göre de çok bu- luşlu, sadelik içinde değişik bir moda olarak karşımıza çıkacaktır. Güzellik Yaz makyajı cak havalarda makyaj her za- mandan büyük bir itina ister.