bir kahkah bakarak: riyo laşılıyc Ba Bunu 5 r ediyor nediyordu. S ve etrafındakilere: Sağlıkla olan yakınlığım, bel- kalçamın t- vardı Radyo isimleri okurken, Üner yince evvelâ tered- düt etti. Seha “isin içinde bir karı- gıklık olduğunu sezdi ve Ankara ga- zetelerinden birisine telefon ederek durumu anlattı. Aynı saatlerde İz- mirde, yeni Sağlık Bakanı, Radyoya rağmen evine gelen gazetecilere, ba- karlık teklifini nasıl aldığını Anka- raya ne zaman gideceğini anlatıyor ordu. amen an- laşıldığından, Prof. Üner iki dakika- & Vb: şehirler arası telefonlara ce- zorunda kaldı. Gazeteci- ii kendisini arıyorlardı. - ba dg g E p 3 2) g Ge 3 Sıcağı sıcağına.. Alt yeni Bakanın altısı da aynı za- manda tâyin edilmiş değildi. Öy- le ki, haftanın sonundaki cumartesi günü bu işi en iyi bilenlerden birisi o- lan Başbakanlık Müsteşarı Alpaslan Türkeşe, Kabineye girecek olanların laşıyor ve “Pazartesi günü muhteme- len” cevabını alabiliyorlardı. Hakika- ten o saatlerde henüz dört Bakanın ismi beli olmuştu. Açık olan Bakan- lıklar on tane uğuna göre İş muhtemelen bir iki uzaya- bilir Ama cum saat- lerin 11'i gösterdiği sıralarda ma Jüm Bakanların sayısı altıya yük- . İki Bakan daha bulunmuş, her ikisi de vazifeyi seve seve kabul et- mişlerdi, Bunlardan birisi Ticaret akanı Mehmet Baydurdu. İkincisi ise İstanbuldan gelmiş ve Sanayi O- dasının Bakan adayı olarak çağım!- mış Şahap Kocatopçuoğlu. Kocatop çuoğlu Başbakanlığın merdivenierin- den tekrar İstanbula hareket etmek Üzere inerken bir hayli neşeli görünü- yordu. Verilen vazifeyi severek kabul AKİS, 7 EYLÜL 1960 Böyle Hataları Önleme Yolu Yeni Bukantarın ilânı sırasında feci bir hata yapılınış bulunuyor. Sağ- lık Bakanının adı yanlış söylenmiş, radyolarda yanlış okunmuş, mil- lete yanlış duyurulmuştur. Hâdisenin hikâyesini yan sütunlarda bula- caksınız. Fakat, İdarenin itibarıyla alâkalı bu nevklen falsoların bir in- kılâp rejiminin ziyadesiyle muhtaç bulunduğu prestije esaslı darbe teş- kli ettiğinin bilinmesi ve bunların tekerrürünün kgti surette önlenmesi lâzımdır. Bir Bakun adı, bu! Yanlış söylenir nu? Hatayı, sebebine teşhiş koymadan önlemenin imkânı yoktur. Bu- kanlar, aklın almayacağı bir tarzda ilân edilmiş ve kusur buradan değ- muştur. Devlet Başkanı, Başbakanlığın dış kapısında, merdivenler üs- tünde, birikmiş hekleyen gazete muhabirlerine yeni Bakanların isimle- rini elindeki eski harflerle yazılı bir kâğıttan okuyarak not ettirmiştir. Devlet Başkanı Sağlık Bakanı olarak Dr. Ragıp Üner diyecek yerde Ragıp Sarıca demiş ve radyoya giden bültende dahi aynı hata tekrar lanmıştır. Bir Devlet Başkanının gazetecilere Gürselin gösterdiği ya- kınlığı göstermes Başkanını yükseltir, ama gewe de yeni Bakanların ilânının yolu, usulü bu olmamak gerekir. Oldu mu, esef verici e. e imkânı yoktur. Bakan tâyini bir kararname mi enle duyurulması icap eder. Alâkalıların vazi- fesi bu gibi pim Be bir kanali hizmeti görmek ve bilgiyi daha nor- mal yollardan umumi efkâra aktarmaktır. Bakanları basına açıklamak Devlet veya Hükümet Başkanının işi olmadığı gibi her halde bunun ye- ri de Başbakanlığın önü değildir. Aslına bakılırsa bu hata belki de fayda sağlayacak, Devlet ve Hü- Küme mefhumlarını ilgilendiren husuşlarda fuzla samimiyetin yerini resmiyet alacaktır. Bunun antidemokratik hiç bir tarafı yoktur. Bilğ- kis, bu gibi müesseselere karşı duyulması şart saygıyı kuvvetlendirme, besleme bakımından elzemdir. Aynı şekilde, gazetelere aksetmesi İste- nilen hususların daha büyük ciddiyetle hazırlanması ve neşredilıneni İs- tenilmeyen sözlerin söylenmemesi -söylenen sözü veşretti diye guzete- ciye Meg onun vazifesi odur, bu mahyuru önlemenin yolu södil söy- lememektir- kat edilecek hususlar arasında, şüple CE ehemmiyetli bir mevki ai etmek Başkan Gürsel gazetecilere Kabineyi yazdırıyor Mahzuru faydasından büyük