— Nitekim — Ankara — pastahanesinden Süreyya sınemasıra döllüşte Aknal, kendinden istenen iİmzaları atarken daha rahat şekilde tebessllti. ediyor- d u. Aksalın konuşmaa u sırada Kadık İlçe Kongreain- . Geçen sonunda Kadıköyde pek tutulan Sa- lih Nuri Tüzelın istifa etmek zorunda desteklenen avukat Muin Küleyin İlçe Başkanlığınn secildiği anlaşıldı. Saat 17.40 ta Sekre- ter Aksal, delegelerîn tezahüratı ara- sında kürsüye geldi ve beklenen ko- nuşmayı yaptı. Salonu dolduran 2 bi- ne yakın partili Aksalın 28 dakika süren konuşmasını büyük bir dikkat bulunuyordu. Hu zihniyet, 1957 se- çimlerinde — kurşılaşlıkları. durumu “hesaplarımız vanlış çıktı” yerine “giddet, yıldırma ve sindirine üsü) ve tedbi rlerinm kâfi ölgüde olmamasın- da” arıyordu! Böyle bir zihniyet, elbette ki belli başlı dâvalarımızdan biri olan “ger- cek kalkınma ve herkese refah” dâ- vamızı halledemezdi. Dün ak dedik- lerine, bir gün sonra ayni rahatlıkla kara diyen, dlin enflâsyon, bugün is- tikrar politikasına sarılan gayri cid- di bir zlhm)ettcn çok ehemmiyetli ve selelerin hallini beklemek dogru dcğıldı Nitekim iktisadi istik- rar maalesef tesis edilememişti. İti- nıatsızlık p yasaya hâkimdi. Fiyatla- rın hâlâ az çok yükselmesi, spekü- lasyon, istihsalde durrunluk ve hat- ta gerileme, ith.xıatın azlığı ve bunun neticesi olarak 'mal na kavu- şulamaması, ihracatın yerinde sayma- sı, israfların devamrı istikrar politika- sının muvaffakiyetsizliğinin delille- YURTTA OLUP BİTENLER muştuür “dedi “Valamndağı eşit haklardan mah- rüutn eden husust kKkmnunlar ve iİnsan düşüncesinin alamıyacağı — derecede ölçtilerine de riâye edilmiş türlü marifetler temiz kanaatinin almak mecburiyetindeyiz” dıyen Inönu mbı düşünen Aksal, “bu cetin mücadelele ayni fikir ve idealler etmfmda bırîuşmrs insanların güçle- rini bıribirine katmaları ve takım hâ- linde çalışmaları ile güçlüklerin yeni- leceği” yolundaki kanaatını ifade et- ksalın konuşması Süreyya sine- masını dolduran 2 bin kişi Üzerinde bir Ümit yağmur: tesiri yaptı. Açık “fikirler, en açık bir dille ortaya konu- C. H P. Genel Sekreteri isr uııl Küştü Aksal konuşuyor Güven ve ümit uyvandırdı bildiren bu konuşmada tek fazla keli- me bulunmadığı, virgüllerin dahi dü- Şünülerek ve bilerek konulduğu göz- Aksal konuşmasında niçin müca- dele ediliyor. nasıl bir zihniyetle mü- cadele ediliyor, nasıl mücadele etmek lâzım suallerini ortaya koydu ve 1959 andaşın zihnini kur- sıflarına sahip Batılı bir politikacı Bgi- bi aydınlığa çıkarmasını bildi. Aksal, “iğ politikada pek tehlikeli istidatların yeni bir hız aldığı devir”'- de bulunduğumuza dikkati çekiyor, ikli ve himayeli tecavüz- kacmadığını belirtiyordu. edilen zihniyet ise, “İktidarda her ne pahasına olursa olsun tutunabilmek için meşruiyet sınırlarını zorlayan ve geri ve iptidai bir cemiyette iktidarda tutunma usullerinin ve bunlardan baş- lcası olan kaba kuvvetin 1959 Tür- kiyesinde geçer akce olduğuna kani” AKİS, 18 EKİM 1959 leriydi. Gerçek kalkınma. “daha fazla ve müÜessir şekilde yatırım yapma” de- mekti. Bu da her şeyden evvel tasar- rufu teşvikle mümkün olurdu. “Halkı tasarrufa teşvik için, bizzat devlet idaresi mesuliyetini omuzlarında taşı- yarların millet parasının sarfında çok ttiz davranmaları ve halka örnek ol- maları başta gelen şart” idi. D. P. nin ise hu “zihniyet ve tutuma istidadı ve liyakatı olmadığı bugün çeşitli sıkın- tı ve mahrum yetlerle pençelesşen va- tandaş coğunıugu arafından artık anlaşılmış” idi - Ne yapmak lâzım ? ktisadi duruma ve iç politikadaki güçlüklere cesaretle teşhis koyan Aksal, ne yapm sualine cevap ge- lesine sakat bir görlişe saplanmış o- lanları, ikazla tatlı dille doğru yola getirmek münikün değildir ve müm- adığı da tecrübeyle sâbit ol- masını bitirdikten sonra daha uzun kaya kadar “serin bir alâka” ile takip eden Yaşar Keçeli ve Mümtaz Arar, Genel Sekreterişen hararetle alkışla- yanlar olarak âkkatı çektiler. mak, Kadı- nın C. H, P. yi mutlâka zafere götüre- ceği yolundaki kanaat pekleşti Takım oyunu ksalın mükemmel bir kaptan ola- cağını, Ankaralı gazeteciler, yeni Genel Sekreterin İstanbula hareket etmezde evvel, 'erşem akşamı Turgutreis caddesindeki evinde verdi- ği kokteylde anladılar. Nâzik ev sa- hibesi Jale Aksal ile birlikte gazeteci misafirlerini ağırlamaya çalışan Genel Sekretere, Merkez İdare Kurulunun vazife gezisinde olmayan 86 Üyesi -Öztrak, Bayazıt, Melen, Paksüt, Gö- le ve Güneş- canla başla yardım etti-